İade edilen akademisyenlerde eş durumu mağduriyeti!

Bilindiği üzere, 08 Mart 2018 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanan 7075 sayılı Olağanüstü Hal İşlemleri İnceleme Komisyonu Kurulması Hakkında Kanun Hükmünde Kararnamenin Değiştirilerek Kabul Edilmesine Dair Kanunun 10 uncu maddesinde yer alan; "Kamu görevinden, meslekten veya görev yapılan teşkilattan çıkarılan ya da ilişiği kesilenlere ilişkin başvurunun kabulü halinde karar, kadro veya pozisyonunun bulunduğu kuruma, yükseköğretim kurumlarında kamu görevinden çıkarılan öğretim elemanları için Yükseköğretim Kurulu Başkanlığına bildirilir. Kamu görevine iade edilmesine karar verilenlerin eski kadro veya pozisyonuna atanması esastır. Ancak müdür yardımcısı veya daha üstü ile bunlara eşdeğer yöneticilik görevinde bulunmakta iken kamu görevinden çıkarılmış olanların atamalarında, söz konusu yöneticilik görevlerinden önce bulundukları kadro ve pozisyon unvanları dikkate alınır. Yükseköğretim Kurulu Başkanlığına bildirilenlerin atama teklifleri; Ankara, İstanbul, İzmir illeri dışında ve 2006 yılından sonra kurulan yükseköğretim kurumlarına öncelik verilmek kaydıyla, Yükseköğretim Kurulu Başkanlığı tarafından kamu görevinden çıkarıldığı yükseköğretim kurumu haricinde tespit edilecek yükseköğretim kurumlarından birine önceki kadro unvanlarına uygun olarak on beş gün içinde yapılır." hükmüne göre üniversitelerden ihraç edilen akademisyenler Yükseköğretim Kurulu tarafından başka üniversitelere iade edilmektedir.

Diğer ihraç edilen kamu görevlileri iade edilmeleri halinde eski kurumlarına atanabilirken, akademisyenlerin bu düzenlemeden istisna tutulmasındaki temel amaç her ne kadar gizlenmeye çalışsa da sonradan ortaya çıkan ihraç kararlarının üniversitelerde kurulan komisyonlarca verilmesindendir. Çünkü, FETÖ/PDY süreci her kurumu olduğu gibi üniversiteleri de oldukça yıpratmıştır. Rektörlük seçimlerinden kalma hesaplar ve kişisel husumetler maalesef bazı üniversitelerde akademisyenlerin haksız yere ihraç edilmesine sebep olmuştur. Dolayısıyla, haksızlığı uğrayan kişilerin eski kurumlarına dönüşleri halinde haksızlığı yapan kişilerle aynı bölümü aynı odayı paylaşma ihtimali zaten huzursuz olan ortamda birçok soruna sebebiyet verebilecektir.

Öte yandan, bu yasal düzenleme haksız yere ihraç edildikten sonra iade edilen öğretim elemanlarına başkaca sorunları da beraberinde getirmiştir. Evli ve eşi ile aynı üniversitede ya da aynı ildeki başka üniversitede çalışırken ihraç edilen akademisyenler, görevlerine iade edilmeleri halinde Ankara, İstanbul ve İzmir illeri dışında 2006 yılından sonra kurulan üniversitelere öncelik verilmesi kaydıyla Yükseköğretim Kurulu Başkanlığı tarafından başka yükseköğretim kurumlarına yerleştirilmektedir.

Hal böyle olunca, Olağanüstü Hal İşlemleri İnceleme Komisyonu Kararı ile iade edilen akademisyenler eşi ile aynı üniversitede çalışamadığı için bir de eş durumu sorunu ile karşı karşıya kalmaktadır. Ayrıca, üniversitelerin özerk yapısı sebebiyle öğretim elemanlarının bakanlıklarda çalışan diğer kamu personeli gibi eş durumu ataması durumu da olmadığından, OHAL sürecinin yarattığı mağduriyetler devam etmektedir.

Bu bakımdan, Olağanüstü Hal İşlemleri İnceleme Komisyonu tarafından iade edilerek ihraç edildiği üniversiteye atanamayan öğretim elemanlarının izah etmeye çalıştığımız eş durumu sorunları dikkate alınarak yasal düzenlemenin yeniden değerlendirilmesinde fayda bulunmaktadır.

Yavuz Selim KAPLAN