İmsak
Güneş
Öğle
İkindi
Akşam
Yatsı

Akademik alımlarda tecrübenin 'Tanımı' yapılmalı

Üniversitelerin öğretim görevlisi alımlarında suistimalleri engellemek amacıyla "tecrübe"nin tanımı mevzuata işlenmeli

Kaynak : Memurlar.Net - Özel
Haber Giriş : 09 Haziran 2020 00:03, Son Güncelleme : 03 Haziran 2020 17:00
Akademik alımlarda tecrübenin 'Tanımı' yapılmalı

Bilindiği üzere, 09 Kasım 2018 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanan "Öğretim Üyesi Dışındaki Öğretim Elemanı Kadrolarına Yapılacak Atamalarda Uygulanacak Merkezi Sınav İle Giriş Sınavlarına İlişkin Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmelik" hükümlerine göre ilan edilen öğretim görevlisi kadrolarında yükseköğretim kurumları tarafından tecrübe şartı aranabilmektedir.

Ayrıca, mezkür yönetmeliğin 6 ncı maddesinin 6 ncı fıkrasında yer alan, "İlanlarda, alanında tecrübe sahibi olmak şartının, hangi öğrenim düzeyinden sonrasına ait olduğu, belirli bir adayı tanımlamayacak şekilde belirtilir." düzenlemesine göre tecrübenin kişiyi doğrudan tarif etmeyecek şekilde olması da istenmektedir.

Ancak, yükseköğretim kurumları tarafından Resmi Gazete'de yayımlanan öğretim görevlisi ilanlarını incelediğimizde tecrübe şartlarında çok farklı uygulamaların olduğunu görüyoruz.

Buna halen başvuru aşamasında olan bir öğretim görevlisi kadrosu üzerinden örnek verebiliriz. Bolu Abant İzzet Baysal Üniversitesi tarafından 16 Mayıs 2020 tarihli Resmi Gazete'de 3 Öğretim Görevlisi kadrosu ilan edilmiştir.

Tablodan ayrıntılı olarak görüldüğü üzere, ilgili yükseköğretim kurumu tarafından verilen üç öğretim görevlisi kadrosunda da tecrübe kavramı farklı olarak özel şart şeklinde yazılmış. Bir alanda iş tecrübesi, diğer bir alanda mesleki tecrübe, bir ilanda ise herhangi bir süre şartına yer verilmeden deneyimi olmak ifadesi kullanılmıştır.

Kişilerin gerek akademik kadrolarda, gerekse sözleşmeli personel alımlarında tecrübe şartı aranması halinde bunun belgelendirilmesi iki farklı şekilde olmaktadır. Kamu kurumlarında çalışanlar için hizmet belgesi üzerinden, özel sektörde çalışanlar için ise iş deneyim belgesi ve SGK hizmet kayıtları kontrol edilerek işlem yapılmalıdır.

Şayet yukarıda örnekte olduğu gibi belirli bir süre tecrübe şartı öngörülmeden yalnızca "deneyimi olmak" şeklinde verilen bir ilana 1 (bir) hafta bu konuda eğitim gören kişilerde başvurabilecektir. Halbuki, yönetmelikte tecrübe şartının aranmasına imkan verilmesindeki temel amaç, öğretim görevlisi kadrolarında çalıştırılacak kişilerin lisans veya yüksek lisans eğitimi sonrası kamu veya özel sektörde alanlarıyla ilgili bilgi ve birikime sahip olmasıdır. Bu durumun belgesi de, dediğimiz gibi kamu kurumu için hizmet belgesi, özel kuruluşları için SGK kayıtlarıdır.

Bu bakımdan değerlendirildiğinde, yönetmelikte açıkça tanımlanmamış her konu suistimale kapı açmaktadır. Kişiye özel ilanların giderek arttığı bugünlerde, personel alımına imkan veren tüm mevzuatlarda "tecrübe" hususunun tanımının yapılarak belgelendirilmesinin de bu kapsamda yeniden gözden geçirilmesinde fayda olacağı düşünülmektedir.

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber