Gelirler Kontrolörleri Derneğinden zorunlu açıklama

Haber Giriş : 29 Eylül 2004 21:16, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42

GELİRLER KONTROLÖRLERİ DERNEĞİNDEN ZORUNLU AÇIKLAMA (27.09.2004)

Son zamanlarda Gelir İdaresinin Yeniden Yapılanmasına yönelik basında yer alan kamuoyunu yanıltıcı ifadeler ve haksız ithamlar karşısında camiamız adına aşağıdaki açıklamanın yapılması zorunlu hale gelmiştir.

Maliye Bakanlığı Gelirler Kontrolörleri gelir idaresinin yeniden yapılanması sürecinde herhangi bir kişi ve grupla tartışma ve yarışma içerisinde olmadığı gibi, etkin bir gelir idaresinin kurulması dışında başka bir çaba ve beklentileri de yoktur. Gelirler Kontrolörleri öteden beri yaptıkları işle kendilerini ispat etmiş, yerine getirdikleri görevin zorunlu kıldığı statü dışında, hak etmedikleri bir statü ve unvan peşinde olmamıştır.

Yasallaşma aşamasındaki Kamu Yönetiminin Temel İlkeleri ve Yeniden Yapılandırılması Hakkında Kanunla, Türkiye'de taşlar yerinden oynamakta ve yeni bir kamu yönetimi anlayışı getirilmektedir. Yeni anlayışla bugüne kadarki bürokratik zihniyet ve vatandaşın devlete hizmet etme yaklaşımı terk edilmekte ve tüm kurumları ile vatandaşa hizmet eden bir devlet yapısı oluşturulmaya çalışılmaktadır.

Artık bir şeylerin değişmesi, vatandaşın devlete ve bu durumdan çıkar sağlayan kurum ve kuruluşlara hizmet ettiği değil, devletin vatandaşına hizmet ettiği ve ülke çıkarlarının her şeyin üzerinde tutulduğu bir yapıya geçilmesi zamanı gelmiştir. Yeniden yapılanma çalışmalarını hayata geçirmemek için bazı kişi ve gruplar yanıltıcı ve çarpıtıcı beyanlarla kendilerini olmazsa olmaz pozisyonunda göstermeğe, kendileri için tehlike olarak gördükleri kurum ve kuruluşları karalamaya ve kötülemeye kalkışmaktadır.

Türkiye'de vergi denetimi iki şekilde örgütlenmiştir. Birincisi merkez denetim elemanları (Gelirler Kontrolörleri, Maliye Müfettişleri, Hesap Uzmanları), ikincisi ise taşra denetim elemanlarıdır (Vergi Denetmenleri). Merkez denetim elemanları farklı makamlara bağlı olarak; vergi denetmenleri ise Gelirler Bölge Müdürlüğü veya Defterdara bağlı olarak görev yapmaktadır. Bu durum ülkemizde vergi denetiminin çok başlı olduğunun en somut göstergesidir. Merkez denetim elemanları Türkiye çapında vergi incelemesi yaparlar ve inceleme yetkileri sınırsızdır. Bunu yapan üç birim de aynı yetkilere ve özlük haklarına sahip olarak en büyüğünden en küçüğüne tüm mükellefleri inceleyebilmektedir. Aralarında gerek kariyer olarak, gerekse incelenecek mükellefler açısından herhangi bir sınıflandırma veya kademelendirme de bulunmamaktadır. Nitekim Maliye Bakanlığının uygulamaya yön veren Vergi Denetimi ve Koordinasyonu İç Genelgelerinde merkez denetim elemanları arasında bir kademelendirme olmadığı açıkça ortadadır. Üstelik Gelirler Kontrolörleri ve Maliye Müfettişleri vergi incelemesi yanında teftiş ve soruşturma yetkilerini de haizdir.

Bazı kişi ve grupların mevcut durumu koruma ve gelecekteki pozisyonlarının devamı kaygıları, bu grupları meslek taassuplu düzenlemeler yapmaya sevk etmektedir. Hiç kimsenin, geleneklere sığınarak ve kültür farklılığı gibi savlar da ileri sürerek dar grup çıkarlarını koruma yolunu tercih hakları yoktur. Ülkemizin mevcut durumu, bazı kurumsal taassupların yıkılarak, ülke çıkarlarını koruyucu düzenlemeleri gerektirmektedir. Hal böyle iken bulunduğu birimde herkesin mevcut durumunun ve yerinin belli olduğundan bahisle statükoya sığınma ve bunu koruma düşüncesi ülke çıkarlarına ters düşmektedir.

Vergi denetimindeki çok başlılığın giderilmesi, sadece Gelirler Kontrolörleri tarafından değil değişik kişi, kurum ve kuruluşlar (Vergi Konseyi, DPT, Dünya Bankası, TÜSİAD, TOBB ve akademik çevreler vb) tarafından hazırlanan raporlarda önerilmiştir. Kamu Yönetiminin Temel İlkeleri ve Yeniden Yapılandırılması Hakkında Kanunun 12 ve 17. maddeleri çok kesin bir şekilde ?bağlı kuruluş eliyle yürütülen hizmetler için merkezde ayrıca birim kurulamayacağını? öngörmektedir. Buna göre aynı işi yapan ve bugüne kadar merkezi denetim elemanı olarak resmen kabul edilen, tüm özlük hakları aynı olan gelirler kontrolörleri, maliye müfettişleri ve hesap uzmanlarının aynı unvan altında (vergi uzmanı veya vergi müfettişi gibi) birleştirilerek, vergi denetimi biriminin gelir idaresi bünyesinde tek çatı altında toplanması gerekmektedir.

Kamu yönetimi reformu ve gelir idaresinin yeniden yapılanması sürecinde Maliye Bakanlığı kritik eşiğin merkezindedir. Bu eşikte; ?İdarenin başı ben olayım.?, ?Bu makam benim hakkım.?, ?En büyük ve en iyi benim?, ?Liyakat ve kıdem kuralı bana hizmet etmeli? gibi tartışmaların yerini ?ülke menfaati?, ?kamu yararı?, ?etkinlik?, ?haklara ve hukuka saygı? gibi kavramlar almak zorundadır.

Gelirler Kontrolörleri camiası olarak endişemiz, sağlıklı bir gelir idaresi kurulmasına yönelik çabaları hesaplayamayanların bugüne kadar verdiği gibi, Türkiye'ye vereceği hesapsız zararlardır. Türkiye'nin artık bir takım hesapçılara vereceği bir hesabı kalmamıştır.

KEMAL TURAN
GELİRLER KONTROLÖRLERİ DERNEĞİ
GENEL BAŞKANI

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber