İmsak
Güneş
Öğle
İkindi
Akşam
Yatsı

İki daire başkanı, iki kariyer geçmişi, iki farklı karar

Danıştay 2. Dairesinin yeni tarihli (2022) iki kararında büyükşehir belediyesinde görev yapan iki daire başkanı hakkında iki farklı karar verildi.

Kaynak : Memurlar.Net - Özel
Haber Giriş : 16 Mayıs 2022 00:03, Son Güncelleme : 16 Mayıs 2022 00:07
İki daire başkanı, iki kariyer geçmişi, iki farklı karar

Danıştay 2. Dairesinin yeni tarihli (2022) iki kararında büyükşehir belediyesinde görev yapan iki daire başkanı hakkında iki farklı karar verildi.

1. KİŞİ

2. KİŞİ

İmam-Hatip

Memur (Bakanlık)

İstifa - zabıta memuru (belediye

Memur (Belediye)

İstifa- Memur (belediye)

İstifa- Memur (Belediye)

Daire Başkanı

Şube Müdürü

Uzman

Müfettiş

Şube Müdürü (V)

İç Denetçi- Şube Müdürü (V)

Şube Müdürü

Daire Başkanı

Şube Müdürü

Daire başkanı görevinden alınma hukuka uygun bulunmuştur.

Daire başkanı görevinden alınma hukuka aykırı bulunuştur bulunmuştur.

Esas No: 2021/18835

Karar No: 2022/1437

TEMYİZ EDEN (DAVALI) : . Büyükşehir Belediye Başkanlığı

VEKİLİ : Av. .

KARŞI TARAF (DAVACI) : .

VEKİLİ : Av. .

İSTEMİN KONUSU:

. Bölge İdare Mahkemesi . İdari Dava Dairesince verilen . günlü, E:. , K:. sayılı kararın, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. Maddesi uyarınca temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ:

Dava Konusu İstem:

Davacı, . Büyükşehir Belediye Başkanlığında Satınalma Daire Başkanı olarak görev yapmakta iken, ...Şube Müdürlüğüne uzman olarak naklen atanmasına ilişkin . günlü, . sayılı işlemin iptali istemiyle dava açmıştır.

İlk Derece Mahkemesi Kararının Özeti:

. İdare Mahkemesinin. günlü, E:. , K:. sayılı kararıyla; davacı hakkında tesis edilen daire başkanlığından uzmanlığa atama işleminin kanunlarda gösterilen şekil ve esaslara uygun olarak, takdir yetkisi sınırları içinde tesis edildiği, bu yetkinin hizmet gerekleri dışında bir nedene dayandığına dair somut veri bulunmadığı, ilgilinin öğrenim durumu, kamu hizmeti geçmişi ve kariyeri açısından müktesebine uygun görev unvanı korunduğu ve gözetildiği dikkate alındığında dava konusu işlemde hizmet gereklerine ve hukuka aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.

Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti:

. Bölge İdare Mahkemesi. İdari Dava Dairesinin temyize konu kararıyla; davacının görevden alınmasını gerektirecek nitelikte somut bir tespitin bulunmadığı gibi, görevinde başarısız olduğu, yetersiz kaldığı ve herhangi bir olumsuz davranışının bulunduğu hususları da hukuken kabul edilebilir somut tespitlerle ortaya konulmadığından, dava konusu işlemde sebep ve maksat yönlerinden hukuka uygunluk, davayı reddeden Mahkeme kararında ise hukuki isabet görülmediği; nitekim benzer bir uyuşmazlığa ilişkin Danıştay İkinci Dairesinin 27/05/2021 günlü, E:2021/15999, K:2021/1794 sayılı kararının da bu yönde olduğu gerekçesiyle davacının istinaf başvurusunun kabulüne, İstanbul 14. İdare Mahkemesinin kararının kaldırılmasına, dava konusu işlemin iptaline hükmedilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI:

Davalı idare tarafından; davacının 22/07/2014 tarihinden itibaren aralıksız olarak daire başkanı olduğunu iddia ettiği, ancak 23/07/2014 tarihinde Satınalma Müdürlüğüne "Memur" kadrosuna atandığı, hizmet gereği Satınalma Daire Başkanı olarak görevlendirildiği, 17/08/2015 tarihinde Satınalma Müdürlüğü Bilgisayar İşletmeni kadrosuna atandığı, sonrasında 08/10/2015 tarihinde Satınalma Daire Başkanı olarak atandığı, dolayısı ile sırası ile zabıta memuru, memur, bilgisayar işletmeni kadrolarında bulunan davacının 08/10/2015 tarihinden sonra Daire Başkanı olarak atandığının sabit olduğu, davacının kamu yararı ve hizmet gerekleri gözetilerek eğitimine uygun olarak Finansman Şube Müdürlüğünde uzman kadrosuna atanma işleminin gerçekleştirildiği; personel kurum içi yer değişikliklerinin de kamu hizmetinin etkin ve verimli kullanılabilmesi için insan kaynakları politikası gereği yapıldığı, bu durumun hizmet gereği ve meri mevzuat çerçevesinde, ayrıca 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'nun 76. maddesinin idareye vermiş olduğu takdir yetkisi çerçevesinde gerçekleştirildiği, dava konusu işlemin hukuka ve mevzuata uygun olduğu ileri sürülerek, Bölge İdare Mahkemesi kararının bozulması istenilmektedir.

KARŞI TARAFIN CEVABI:

Temyiz isteminin reddi gerektiği yolundadır.

DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ DÜŞÜNCESİ:

Temyiz isteminin kabulü ile Bölge İdare Mahkemesi kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Karar veren Danıştay İkinci Dairesince, Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

İNCELEME VE GEREKÇE:

MADDİ OLAY:

Davacı, . Büyükşehir Belediye Başkanlığında Satınalma Daire Başkanı olarak görev yapmakta iken, ...Şube Müdürlüğüne uzman olarak atanmasına ilişkin . günlü, . sayılı işlemin iptali istemiyle temyizen incelenen davayı açmıştır.

İLGİLİ MEVZUAT:

657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'nun 76. maddesinin 1. fıkrasında; "Kurumlar, görev ve unvan eşitliği gözetmeden kazanılmış hak aylık dereceleriyle memurları bulundukları kadro derecelerine eşit veya 68. maddedeki esaslar çerçevesinde daha üst, kurum içinde aynı veya başka yerlerdeki diğer kadrolara naklen atayabilirler." hükmüne yer verilmiştir.

HUKUKİ DEĞERLENDİRME:

657 sayılı Kanun'un 76. maddesi ile davalı idareye, personelini atama konusunda takdir yetkisi tanındığı açık olup; bu yetkinin ancak, kamu yararı ve hizmet gerekleri göz ardı edilerek kullanıldığının kanıtlanması ya da idari yargı merciince saptanması halinde, sözü edilen bu durumun dava konusu idari işlemin neden ve amaç yönlerinden hukuka aykırılığı nedeniyle iptalini gerektireceği yargı içtihatlarıyla kabul edilmiş bulunmaktadır.

Dava dosyasının incelenmesinden; davacının hizmet cetveline göre, 1979 yılında D.... olarak ilk görevine atandığı, 1980 yılında istifa ettiği, 1992 yılında ....Belediyesine açıktan tekrar atanarak zabıta memuru olarak göreve başladığı, 1994 yılında istifa ettiği, 23/07/2014 tarihinde açıktan atanarak davalı idare bünyesinde memur olarak göreve başladığı, 17/08/2015 tarihinde unvanının bilgisayar işletmeni olarak değiştiği, 08/10/2015 tarihinde Satınalma Dairesi Başkanlığına daire başkan olarak atandığı, 16/09/2019 tarihinde de dava konusu işlem ile uzman olarak atandığı anlaşılmaktadır.

Davacının geçmiş hizmetleri incelendiğinde; idarenin, davacıyı Daire Başkanlığı kadrosuna 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'nun 76. maddesinde ifadesini bulan takdir yetkisi kapsamında atadığı görülmekte olup, davalı idarenin atama konusunda sahip olduğu bu yetkinin davacıyı görevden alma konusunda da mevcut olduğunun kabulü noktasında tereddüt bulunmamaktadır.

Bu bağlamda, dava dosyasına sunulan bilgi ve belgelerin değerlendirilmesinden, idarenin mevzuat uyarınca sahip olduğu takdir yetkisini kamu yararı ve hizmet gereklerine aykırı kullandığına dair herhangi bir bilgi ve belgenin bulunmadığı, dava konusu işlemin, davacının geçmiş hizmetleri ve görevin niteliği göz önünde bulundurularak, hizmetin daha etkin ve verimli bir şekilde yürütülmesini sağlamak amacıyla kamu yararı ile hizmet gereklerine uygun olarak tesis edildiği anlaşıldığından, dava konusu işlemde hukuka aykırılık, davanın reddi yolundaki İdare Mahkemesi kararına yönelik istinaf başvurusunun kabulü ile . İdare Mahkemesinin. günlü, E:. K:. sayılı kararının kaldırılması, dava konusu işlemin iptaline ilişkin . Bölge İdare Mahkemesi. İdari Dava Dairesince verilen temyize konu kararda hukuki isabet görülmemiştir.

KARAR SONUCU:

Açıklanan nedenlerle;

1. DAVALI İDARENİN TEMYİZ İSTEMİNİN KABULÜNE,

2. . Bölge İdare Mahkemesi . İdari Dava Dairesince verilen . günlü, E:. , K:. sayılı kararın, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinin 2/b fıkrası uyarınca BOZULMASINA,

3. 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 6545 sayılı Kanun'la değişik 50. maddesinin 2. fıkrası gereğince ve yukarıda belirtilen hususlar da gözetilerek yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın, kararı veren . Bölge İdare Mahkemesi . İdari Dava Dairesine gönderilmesine,

4. 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'na 6545 sayılı Kanun'un 27. maddesi ile eklenen Geçici 8. maddesi uyarınca karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 22/03/2022 tarihinde oybirliğiyle kesin olarak karar verildi.

T.C.

DANIŞTAY

İKİNCİ DAİRE

Esas No: 2021/17237

Karar No: 2022/1439

TEMYİZ EDEN (DAVACI) : .

VEKİLİ: Av. .

KARŞI TARAF (DAVALI) : . Büyükşehir Belediye Başkanlığı

VEKİLİ: Av. .

İSTEMİN KONUSU:

. Bölge İdare Mahkemesi . İdari Dava Dairesince verilen . günlü, E:. , K:. sayılı kararın, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesi uyarınca temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ:

Dava Konusu İstem:

Davacı; . Büyükşehir Belediye Başkanlığında Mali Hizmetler Daire Başkanı olarak görev yapmakta iken, Avrupa Yakası Park ve Bahçeler Şube Müdürlüğü emrine . olarak atanmasına ilişkin . günlü, . sayılı işlemin iptali istemiyle dava açmıştır.

İlk Derece Mahkemesi Kararının Özeti:

. İdare Mahkemesinin . günlü, E:. , K:. sayılı kararıyla; daire başkanı olarak görev yapan davacı hakkında yapılmış herhangi bir soruşturma veya verilmiş bir disiplin cezasının olmadığı görüldüğünden, somut bir neden ortaya konulmaksızın salt takdir yetkisi kullanılarak tesis edilen dava konusu idari işlemde hukuka uyarlık görülmediği gerekçesiyle dava konusu işlemin iptaline karar verilmiştir.

Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti:

. Bölge İdare Mahkemesi . . İdari Dava Dairesinin temyize konu kararıyla; daire başkanlarının kamu kurum ve kuruluşlarının geleceğe dönük planlarını ve politikalarını saptayan, bu plan ve politikalardaki hedefleri gerçekleştirmek için gerekli kaynakları ve bu kaynakların kullanım yerlerini belirleyen ya da bu kişilerin emir ve direktifleri yönünde uygulamayı yapan veya onlara yardımcı olan kişiler oldukları; ayrıca, 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'nda atama yapma ve görevden alma konusunda idareye tanınan takdir yetkisinin bu tür kadrolar için daha geniş olduğunun kabulü gerektiği, bu görevlerden başka görevlere atanmaya ilişkin işlemlerin kazanılmış hakları veya genel olarak hukuk güvenliği ilkesini ihlal eden bir yönü bulunmadığı hususları birlikte değerlendirildiğinde; yöneticilik görevine atanmadan önce bulunduğu görevlere herhangi bir mesleki yarışma sınavı veya kurum içi görevde yükselme sınavında başarılı olmak suretiyle gelmeyen, bir başka deyişle kariyer ve liyakat ilkelerine uygun bir şekilde daire başkanlığı kadrosuna atanmayan davacının, bu görevinden alınması yolunda tesis edilen işlemde hukuka, kamu yararına ve hizmet gereklerine aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle davalı idarenin istinaf başvurusunun kabulüne, dava konusu işlemin iptali yolundaki . İdare Mahkemesince verilen kararın kaldırılmasına, davanın reddine hükmedilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI:

Davacı tarafından; daire başkanı olarak görev yapmakta iken, yerel seçimlerin hemen akabinde sebepsiz, gerekçesiz, keyfi bir kararla daire başkanlığı görevinden alınıp, görev tanımı da yapılmadan uzman kadrosuna atandığı, görevine ilişkin herhangi bir başarızlığının ve yetersizliğinin bulunmadığı, herhangi bir disiplin cezası ve kötü sicilinin bulunmadığı, alt seviyede bir göreve atandığından dolayı maaşının da düştüğü, kazanılmış hak ve derecesinin altında bir göreve getirildiği, dava konusu işlemin hukuka aykırı olduğu ileri sürülerek, Bölge İdare Mahkemesi kararının bozulması istenilmektedir.

KARŞI TARAFIN CEVABI:

Cevap verilmemiştir.

DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ DÜŞÜNCESİ:

Temyiz isteminin kabulü ile Bölge İdare Mahkemesi kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Karar veren Danıştay İkinci Dairesince, Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

İNCELEME VE GEREKÇE:

MADDİ OLAY:

Davacı, . Büyükşehir Belediye Başkanlığında Mali Hizmetler Daire Başkanı olarak görev yapmakta iken, Avrupa Yakası Park ve Bahçeler Şube Müdürlüğü emrine uzman olarak atanmasına ilişkin . günlü, . sayılı işlemin iptali istemiyle temyizen incelenen davayı açmıştır.

İLGİLİ MEVZUAT:

657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'nun 76. maddesinin 1. fıkrasında; "Kurumlar, görev ve unvan eşitliği gözetmeden kazanılmış hak aylık dereceleriyle memurları bulundukları kadro derecelerine eşit veya 68. maddedeki esaslar çerçevesinde daha üst, kurum içinde aynı veya başka yerlerdeki diğer kadrolara naklen atayabilirler." hükmüne yer verilmiştir.

HUKUKİ DEĞERLENDİRME:

657 sayılı Kanun'un 76. maddesi ile davalı idareye, personelini atama konusunda takdir yetkisi tanındığı açık olup, bu yetkinin ancak, kamu yararı ve hizmet gerekleri göz ardı edilerek kullanıldığının kanıtlanması ya da idari yargı merciince saptanması halinde, sözü edilen bu durumun dava konusu idari işlemin neden ve amaç yönlerinden hukuka aykırılığı nedeniyle iptalini gerektireceği yargı içtihatlarıyla kabul edilmiş bulunmaktadır.

Dava dosyasının incelenmesinden; davacının hizmet cetveline göre, 1978 yılında İmar ve İskan Bakanlığına memur olarak atandığı (açıktan atama), 01/11/1984 tarihinde İstanbul Büyükşehir Belediyesi Planlama Şube Müdürlüğüne memur olarak atandığı, 11/01/1985 tarihinde istifa ettiği, 21/07/1994 tarihinde İBB Gelirler Şube Müdürlüğüne memur, 15/09/1994 tarihinde İBB Krediler şube müdürü, 02/02/1995 tarihinde müfettiş olarak atandığı, 15/07/1997 tarihinde İBB İktisadi Teftiş Heyeti Şube Müdürlüğüne müfettiş- vekaleten şube müdürü, 01/08/2006 tarihinde İBB İnsan Kaynakları Şube Müdürlüğüne iç denetçi- vekaleten şube müdürü, 07/03/2009 tarihinde İBB Bütçe ve Denetim şube müdürü, 17/07/2009 tarihinde İBB Finansman şube müdürü, 01/03/2010 tarihinde İBB Gelirler şube müdürü-vekaleten Mali Hizmetler daire başkanı, 02/02/2011 tarihinde Mali Hizmetler daire başkanı (asaleten) olarak atandığı, 02/01/2019 tarihinde de dava konusu işlem ile Avrupa Yakası Park ve Bahçeler Şube Müdürlüğü emrine uzman olarak atandığı anlaşılmaktadır.

Uyuşmazlık konusu olayda, davacının geçmiş hizmetlerinin değerlendirilmesinden, kariyer ve liyakat ilkelerine uygun olarak daire başkanlığına atandığı, daire başkanı olarak görev yaptığı süre zarfında, söz konusu göreviyle ilgili olarak hakkında hiçbir adli ve idari soruşturma açılmadığı gibi, disiplin cezası da almadığı ve görevinde başarısız veya yetersiz olduğu yönünde nesnel ve hukuken kabul edilebilir bilgi ve belgenin dosyada bulunmadığı görülmektedir.

Bu durumda, davacının görevinden alınmasını gerektirecek somut bir tespitin davalı idarece sunulamaması karşısında, kamu yararı ve hizmet gereklerine aykırı olarak davacının daire başkanlığı görevinden alınarak, Avrupa Yakası Park ve Bahçeler Şube Müdürlüğü emrine uzman olarak atanmasına ilişkin dava konusu işlemde hukuka uyarlık, İdare Mahkemesi kararına yönelik istinaf isteminin kabulüyle anılan kararın kaldırılması ve davanın reddi yolunda verilen. Bölge İdare Mahkemesi . İdari Dava Dairesi kararında ise hukuki isabet görülmemiştir.

KARAR SONUCU:

Açıklanan nedenlerle;

1. DAVACININ TEMYİZ İSTEMİNİN KABULÜNE,

2. . Bölge İdare Mahkemesi . İdari Dava Dairesince verilen . günlü, E:. , K:. sayılı kararın, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinin 2/b fıkrası uyarınca BOZULMASINA,

3. 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 6545 sayılı Kanun'la değişik 50. maddesinin 2. fıkrası gereğince ve yukarıda belirtilen hususlar da gözetilerek yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın, kararı veren . Bölge İdare Mahkemesi . İdari Dava Dairesine gönderilmesine,

4. 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'na 6545 sayılı Kanun'un 27. maddesi ile eklenen Geçici 8. maddesi uyarınca karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 22/03/2022 tarihinde oybirliğiyle kesin olarak karar verildi.

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber