MEB Özel Eğitimi Kurumları Yönetmeliğine Açılan Bir Dava Sonuçlandı

Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu, 05/09/2019 tarih ve 30879 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Milli Eğitim Bakanlığı Özel Eğitimi Kurumları Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmeliğin 11. maddesiyle, Milli Eğitim Bakanlığı Özel Eğitim Kurumları Yönetmeliği'nin 25. maddesine eklenen 10. fıkrasının iptali istemiyle açılan davayı sonuçlandırdı.

Kaynak : Memurlar.Net
Haber Giriş : 08 Ağustos 2025 00:10, Son Güncelleme : 05 Ağustos 2025 09:44
MEB Özel Eğitimi Kurumları Yönetmeliğine Açılan Bir Dava Sonuçlandı

Dava konusu düzenlemenin iptaline ilişkin Danıştay Sekizinci Dairesinin temyize konu 08/03/2023 tarih ve E:2019/8893, K:2023/1062 sayılı kararını bozdu.

Danıştay 8. Dairenin iptal gerekçeleri neydi?

Dava konusu düzenleme ile, özel eğitim ve rehabilitasyon merkezlerinde eğitim alamayacak engelli bireylere evde destek hizmeti verilebileceği, bu hizmet için kamera kaydı aranmayacağı ve aylık olarak verilen eğitimin il/ilçe milli eğitim müdürlüğüne teslim edileceği hususları düzenlenirken; kas, iskelet ve sinir sistemindeki bozukluklar nedeniyle, özel eğitim ve destek eğitim hizmetine ihtiyacı olan bireylerin gelişim özellikleri, eğitim ihtiyaçları ve performansları doğrultusunda evde eğitim hizmeti gerekliliğini ortaya koyan kriterlerin belirlenmediği,

Özel eğitimin teknik ve spesifik bir alan olduğu ve bireyin engel durumunun, alacağı eğitimin niteliğini etkileyeceği de göz önünde bulundurulduğunda, idarece engel oranı belirlenirken hangi kriterlerin esas alındığı, hangi durumlarda bu eğitimin verileceği, kullanılacak araç ve gereçlerin neler olduğu hususunun belirsiz olması nedeniyle, dava konusu Yönetmelik hükmünde hukuka uyarlık bulunmadığı gerekçesiyle dava konusu düzenlemenin iptaline karar verilmiştir.

İDDK: Her iki düzenleme de hukuka uygundur

Yayımlanarak yürürlüğe giren Milli Eğitim Bakanlığı Özel Eğitimi Kurumları Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmeliğin 11. maddesi ile asıl Yönetmeliğin 25. maddesine eklenen 7. ve 8. fıkralarda; kurumlarca engelli bireylerin ve eğitim personelinin ders devam takibinin, kurumun giriş ve çıkışlarını görüntüleyen ve eğitim verilen ayın bitiş tarihinden itibaren en az 90 gün süreyle kayıt yapma/depolama özelliği olan kameralı görüntüleme sistemleri ile yapılacağı, anılan maddeye eklenen dava konusu 10. fıkrada ise; yetkili sağlık kurum veya kuruluşlarınca verilen sağlık kurulu raporuyla en az % 20 oranında bedensel engeli olduğu ve özel eğitim değerlendirme kurullarınca destek eğitimi almak üzere 5580 sayılı Özel Öğretim Kurumları Kanunu kapsamındaki kurumlara gidemeyecek durumda olduğu tespit edilenlere evde verilecek destek eğitimi için kamera kaydı aranmayacağı, aylık olarak düzenlenen "Aylık Bireyselleştirilmiş Eğitim, Çalışma ve Rehabilitasyon Planı"nın ise, bu bireyler için eğitimin verildiği ayı takip eden ayın ilk on iş günü içerisinde il/ilçe milli eğitim müdürlüğüne teslim edileceği ve ayrıca bir örneğinin de inceleme, soruşturma ve denetimlerde gösterilmek üzere kurumda saklanacağı kuralı düzenlenmiştir.

Uyuşmazlık, yukarıda yer verilen mevzuat hükümleri ve açıklamalar çerçevesinde değerlendirildiğinde; dava konusu düzenleme ile, yetkili sağlık kurum ve kuruluşlarınca verilen sağlık kurulu raporuyla, en az %20 oranında bedensel engeli bulunan ve özel eğitim değerlendirme kurullarınca da, destek eğitimi almak için 5580 sayılı Kanun kapsamındaki kurumlara gidemeyecek durumda olduğu tespit edilen bireylere, evde verilecek destek eğitimi yönünden kamera kaydı muafiyeti tanındığı, ancak bu eğitimlere ilişkin olarak düzenlenen çalışma ve rehabilitasyon planının idareye teslimi ve saklanmasına ilişkin bir takım kurallara yer verilerek, emsallerine oranla daha dezavantajlı konumda olan engelli bireylerin ihtiyacı olan destek eğitimine daha çabuk erişimlerinin kolaylaştırıldığı anlaşılmaktadır.

Öte yandan, 652 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin 43. maddesinin 1. fıkrasında, destek eğitimi verilecek bireylerin engel oranının (%20), engelliler için sağlık kurulu raporu düzenlemeye yetkili sağlık kurum ve kuruluşlarınca düzenlenecek Erişkinler İçin Engellilik Sağlık Kurulu Raporu ve Çocuklar İçin Özel Gereksinim Raporu ile tespit edileceği belirtildiğinden, dava konusu düzenleme uyarınca belirlenecek engel oranının da, bahse konu sağlık kurulu raporları ile yapılacağı açıktır. Söz konusu sağlık kurulu raporları, 20/02/2019 tarih ve 30692 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe konulan Erişkinler İçin Engellilik Değerlendirilmesi Hakkında Yönetmelik ve Çocuklar İçin Özel Gereksinim Değerlendirmesi Hakkında Yönetmelikte belirlenen usul ve kriterler dikkate alınarak düzenleneceğinden, dava konusu düzenlemede, evde destek eğitimi verilecek bireylerin engel oranlarının tespiti yönünden, hukuki belirlilik ilkesine aykırılık bulunmadığı sonucuna ulaşılmıştır.

T.C.

DANIŞTAY

İDARİ DAVA DAİRELERİ KURULU

Esas No: 2023/2818

Karar No: 2025/567

İSTEMİN KONUSU:

Danıştay Sekizinci Dairesinin 08/03/2023 tarih ve E:2019/8893, K:2023/1062 sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ:

Dava konusu istem: 05/09/2019 tarih ve 30879 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Milli Eğitim Bakanlığı Özel Eğitimi Kurumları Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmeliğin 11. maddesiyle, Milli Eğitim Bakanlığı Özel Eğitim Kurumları Yönetmeliği'nin 25. maddesine eklenen 10. fıkrasının iptali istenilmiştir.

Daire kararının özeti:

Danıştay Sekizinci Dairesinin 08/03/2023 tarih ve E:2019/8893, K:2023/1062 sayılı kararıyla;

652 sayılı Özel Barınma Hizmeti Veren Kurumlar ve Bazı Düzenlemeler Hakkında Kanun Hükmünde Kararname'nin 43. maddesi, 5580 sayılı Özel Öğretim Kurumları Kanunu'nun 2. maddesi, 18/05/2012 tarih ve 28296 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Milli Eğitim Bakanlığı Özel Eğitim Kurumları Yönetmeliği'nin 3., 5. ve 11. maddeleri, 07/07/2018 tarih ve 30471 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan, Özel Eğitim Hizmetleri Yönetmeliğinin 4. maddesine atıfta bulunularak;

Dava konusu düzenleme ile, özel eğitim ve rehabilitasyon merkezlerinde eğitim alamayacak engelli bireylere evde destek hizmeti verilebileceği, bu hizmet için kamera kaydı aranmayacağı ve aylık olarak verilen eğitimin il/ilçe milli eğitim müdürlüğüne teslim edileceği hususları düzenlenirken; kas, iskelet ve sinir sistemindeki bozukluklar nedeniyle, özel eğitim ve destek eğitim hizmetine ihtiyacı olan bireylerin gelişim özellikleri, eğitim ihtiyaçları ve performansları doğrultusunda evde eğitim hizmeti gerekliliğini ortaya koyan kriterlerin belirlenmediği,

Özel eğitimin teknik ve spesifik bir alan olduğu ve bireyin engel durumunun, alacağı eğitimin niteliğini etkileyeceği de göz önünde bulundurulduğunda, idarece engel oranı belirlenirken hangi kriterlerin esas alındığı, hangi durumlarda bu eğitimin verileceği, kullanılacak araç ve gereçlerin neler olduğu hususunun belirsiz olması nedeniyle, dava konusu Yönetmelik hükmünde hukuka uyarlık bulunmadığı gerekçesiyle dava konusu düzenlemenin iptaline karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI:

Davalı idare tarafından, dava konusu düzenlemenin amacının, evde destek eğitimi almak alabilmek için gerekli olan engel oranının tespiti değil, bedensel engeli nedeniyle özel eğitim kurumuna gelemeyecek durumda olduğu sağlık kurulu raporu ve özel eğitim değerlendirme kurullarınca tespit edilen bireylere evde verilecek destek eğitimi için kamera kaydı aranmayacağına ilişkin muafiyet olduğu, evde verilen destek eğitiminin sağlık hizmeti niteliğinde olmadığı ve bu eğitimde tıbbi cihaz kullanılmadığı, destek eğitimde kullanılabilecek materyallerin, Talim ve Terbiye Kurulu Başkanlığınca onaylanan eğitim programlarında belirlendiği, temyize konu kararın bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI:

Davacılar tarafından, kararın usul ve hukuka uygun bulunduğu ve temyiz dilekçesinde öne sürülen nedenlerin, kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte olmadığı belirtilerek temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmaktadır.

DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ ...'NİN DÜŞÜNCESİ:

Temyiz isteminin kabulü ile Daire kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Karar veren Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulunca, Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

İNCELEME VE GEREKÇE:

İLGİLİ MEVZUAT:

.

HUKUKİ DEĞERLENDİRME:

652 sayılı Kanun Hükmünde Kararname'nin 43. maddesinin 1. fıkrasında; engelliler için sağlık kurulu raporu düzenlemeye yetkili sağlık kurum veya kuruluşlarınca verilen Erişkinler İçin Engellilik Sağlık Kurulu Raporuyla asgari %20 oranında engelli olduğu, 18 yaş altı çocukların Çocuklar İçin Özel Gereksinim Raporu ile özel gereksinimi olduğu tespit edilen ve özel eğitim değerlendirme kurulları tarafından da eğitsel değerlendirme ve tanılamaları yapılarak, 5580 sayılı Özel Öğretim Kurumları Kanunu kapsamında açılan özel eğitim okulları ile özel eğitim ve rehabilitasyon merkezlerinde verilen destek eğitimini almaları uygun görülen görme, işitme, zihinsel ve bedensel yetersizliği olan bireyler ile dil ve konuşma, özel öğrenme güçlüğü, otizm spektrum bozukluğu olan bireylerden ilgili destek eğitim programında belirtilen yaşlardaki Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı bireylerin eğitim giderlerinin her yıl Hazine ve Maliye Bakanlığınca belirlenen tutarının, Bakanlık bütçesine bu amaçla konulan ödenekten karşılanacağı; 3. fıkrasında ise; engelli bireylerin özel eğitim ve rehabilitasyon merkezlerine veya birimlerine kayıt ve kabul işlemleri ile engelli birey ve eğitim personelinin ders devam takibinin, 01/09/2018 tarihinden itibaren biyometrik kimlik doğrulama sistemi veya kameralı görüntüleme sistemi ile yapılacağı, bu yöntemlerle ders devam takibi mümkün olmayan engelli bireylerin ders devam takibi ile kimlik doğrulama sistemi veya kameralı görüntüleme sistemine ilişkin diğer usul ve esasların yönetmelikle belirleneceği hükmüne yer verilmiştir.

Anılan düzenlemeye dayanılarak, 05/09/2019 tarih ve 30879 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Milli Eğitim Bakanlığı Özel Eğitimi Kurumları Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmeliğin 11. maddesi ile asıl Yönetmeliğin 25. maddesine eklenen 7. ve 8. fıkralarda; kurumlarca engelli bireylerin ve eğitim personelinin ders devam takibinin, kurumun giriş ve çıkışlarını görüntüleyen ve eğitim verilen ayın bitiş tarihinden itibaren en az 90 gün süreyle kayıt yapma/depolama özelliği olan kameralı görüntüleme sistemleri ile yapılacağı, anılan maddeye eklenen dava konusu 10. fıkrada ise; yetkili sağlık kurum veya kuruluşlarınca verilen sağlık kurulu raporuyla en az % 20 oranında bedensel engeli olduğu ve özel eğitim değerlendirme kurullarınca destek eğitimi almak üzere 5580 sayılı Özel Öğretim Kurumları Kanunu kapsamındaki kurumlara gidemeyecek durumda olduğu tespit edilenlere evde verilecek destek eğitimi için kamera kaydı aranmayacağı, aylık olarak düzenlenen "Aylık Bireyselleştirilmiş Eğitim, Çalışma ve Rehabilitasyon Planı"nın ise, bu bireyler için eğitimin verildiği ayı takip eden ayın ilk on iş günü içerisinde il/ilçe milli eğitim müdürlüğüne teslim edileceği ve ayrıca bir örneğinin de inceleme, soruşturma ve denetimlerde gösterilmek üzere kurumda saklanacağı kuralı düzenlenmiştir.

Uyuşmazlık, yukarıda yer verilen mevzuat hükümleri ve açıklamalar çerçevesinde değerlendirildiğinde; dava konusu düzenleme ile, yetkili sağlık kurum ve kuruluşlarınca verilen sağlık kurulu raporuyla, en az %20 oranında bedensel engeli bulunan ve özel eğitim değerlendirme kurullarınca da, destek eğitimi almak için 5580 sayılı Kanun kapsamındaki kurumlara gidemeyecek durumda olduğu tespit edilen bireylere, evde verilecek destek eğitimi yönünden kamera kaydı muafiyeti tanındığı, ancak bu eğitimlere ilişkin olarak düzenlenen çalışma ve rehabilitasyon planının idareye teslimi ve saklanmasına ilişkin bir takım kurallara yer verilerek, emsallerine oranla daha dezavantajlı konumda olan engelli bireylerin ihtiyacı olan destek eğitimine daha çabuk erişimlerinin kolaylaştırıldığı anlaşılmaktadır.

Öte yandan, 652 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin 43. maddesinin 1. fıkrasında, destek eğitimi verilecek bireylerin engel oranının (%20), engelliler için sağlık kurulu raporu düzenlemeye yetkili sağlık kurum ve kuruluşlarınca düzenlenecek Erişkinler İçin Engellilik Sağlık Kurulu Raporu ve Çocuklar İçin Özel Gereksinim Raporu ile tespit edileceği belirtildiğinden, dava konusu düzenleme uyarınca belirlenecek engel oranının da, bahse konu sağlık kurulu raporları ile yapılacağı açıktır. Söz konusu sağlık kurulu raporları, 20/02/2019 tarih ve 30692 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe konulan Erişkinler İçin Engellilik Değerlendirilmesi Hakkında Yönetmelik ve Çocuklar İçin Özel Gereksinim Değerlendirmesi Hakkında Yönetmelikte belirlenen usul ve kriterler dikkate alınarak düzenleneceğinden, dava konusu düzenlemede, evde destek eğitimi verilecek bireylerin engel oranlarının tespiti yönünden, hukuki belirlilik ilkesine aykırılık bulunmadığı sonucuna ulaşılmıştır.

Buna göre, sosyal devlet ilkesinin hayata geçirilmesine hizmet eden dava konusu düzenlemede hukuka aykırılık görülmemiştir.

Bu itibarla, dava konusu düzenlemenin iptali yolundaki Daire kararında hukuki isabet bulunmamaktadır.

KARAR SONUCU:

Açıklanan nedenlerle;

1. Davalı idarenin temyiz isteminin kabulüne;

2. Dava konusu düzenlemenin yukarıda özetlenen gerekçeyle iptaline ilişkin Danıştay Sekizinci Dairesinin temyize konu 08/03/2023 tarih ve E:2019/8893, K:2023/1062 sayılı kararının BOZULMASINA,

3. Yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın anılan Daireye gönderilmesine,

4. Kesin olarak, 12/03/2025 tarihinde oybirliği ile karar verildi.

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber