Cumhurbaşkanlığı vizesi gelmediği gerekçesi ile sözleşme yenilenmeyebilir mi?

Danıştay 12. Dairesi, fakültede 4/b sözleşmeli personel olarak çalışan davacı tarafından, 18/01/2022 tarihi itibarıyla 2022 yılı vizelerinin gerçekleşmemesi nedeniyle 31/12/2021 tarihinde sözleşme süresi dolduğundan bahisle hizmet sözleşmesinin yenilenmemesine ilişkin işlemi hukuka aykırı buldu.

Kaynak : Memurlar.Net - Özel
Haber Giriş : 22 Eylül 2025 16:10, Son Güncelleme : 22 Eylül 2025 09:00
Cumhurbaşkanlığı vizesi gelmediği gerekçesi ile sözleşme yenilenmeyebilir mi?

4/B sözleşmeli personel için her sene CB Vizesi gerekli mi?

Sözleşmeli Personel Çalıştırılmasına İlişkin Esasların ek 8 nci maddesinde, "657 sayılı Kanunun 4 üncü maddesinin (B) fıkrası uyarınca bir yıldan az süreli veya mevsimlik hizmet kapsamında yılın, ayın veya haftanın bazı günleri ya da günün belirli saatleri gibi kısmi zamanlı veya parça başı ücret vermek suretiyle sözleşme süresiyle sınırlı olarak çalıştırılabilecek hizmetler ile bu hizmetlerde çalıştırılacakların ücret ve adet üst sınırları ekli 5 sayılı Bir Yıldan Az Süreli Hizmetlere İlişkin Cetvelde gösterilmiştir. ...
Bu kapsamda görev yapacak personele ait tip sözleşme örneklerinin Cumhurbaşkanlığına vize ettirilmesi zorunludur. Vize işlemi yapılmadan sözleşme yapılamaz ve herhangi bir ödemede bulunulamaz.
Bu madde uyarınca istihdam edilen personel hakkında bu Esasların sözleşmenin feshi hükümleri ile 4 üncü maddesindeki harcırah hükümleri dışındaki hükümleri uygulanmaz."
hükmü yer almaktadır.

İlk derece mahkemesi davayı reddetmesine rağmen istinaf kararı aşağıdaki gerekçe ile bozmuştur.
Hizmet sözleşmesinin yenilenip-yenilenmemesi hususunda mevzuatta idareye takdir yetkisi tanınmış ise de, söz konusu takdir yetkisi kullanımının hizmet gerekleri ve kamu yararı ile sınırlı olduğu, bu durumda, davacının 2005 yılından itibaren her yıl sözleşmesinin yenilendiği, davacının hizmetine ihtiyaç duyulmadığı hususunun somut olarak ortaya konulmadığı, sözleşme yenilenmemesinin dayanağı olarak gösterilen sebeplere ilişkin olarak da davalı idarece hukuken kabul edilebilir hiçbir somut bilgi ve belgenin dosyaya sunulamadığı anlaşıldığından, dava konusu işlemde hukuka uyarlık bulunmamaktadır.

T.C.
DANIŞTAY
ONİKİNCİ DAİRE
Esas No: 2024/1947
Karar No: 2025/1005

İSTEMİN KONUSU:
... Bölge İdare Mahkemesi... İdari Dava Dairesinin... tarih ve E:..., K:... sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem:
... Üniversitesi... Fakültesinde... olarak çalışan davacı tarafından, 18/01/2022 tarihi itibarıyla 2022 yılı vizelerinin gerçekleşmemesi nedeniyle 31/12/2021 tarihinde sözleşme süresi dolduğundan bahisle hizmet sözleşmesinin yenilenmemesine ilişkin ... tarih ve E-... sayılı işlemini iptali ile işlem nedeniyle mahrum kaldığı parasal hakların 01/01/2022 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte ödenmesine karar verilmesi istenilmiştir.

İlk Derece Mahkemesi kararının özeti:
... İdare Mahkemesinin ... tarih ve E:..., K:... sayılı kararıyla; davacının ilişiğinin kesilmesine dair dava konusu işlemin, vize işlemi verilmemesi nedeniyle tesis edildiği, 06/06/1978 tarih ve Ek 8. 7/ 15754 sayılı "Sözleşmeli Personel Çalıştırılmasına İlişkin Esaslar" konulu Bakanlar Kurulu kararının Ek 8. maddesine göre, Cumhurbaşkanlığı vizesi olmadan yeni sözleşme imzalanmasının mümkün olmadığı ve davacıyla idare arasında Cumhurbaşkanlığı vizesi geldikten ve ilana çıkıldıktan sonra yeni sözleşme yapıldığı, dava konusu işlemin tesis edildiği tarihte henüz vize işlemi yapılmadığı açık olduğundan, dava konusu işlemde hukuka ve mevzuata aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.

Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti:
... Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesince; 2021 yılının sonuna kadar 17 yıldır, her yıl yenilenen sözleşme ile davalı idarede canlı manken olarak görev yapan davacı hakkında adli veya idari herhangi bir soruşturmanın açılmadığı, görevinde yetersiz ya da başarısız olduğu veya disiplinsiz davranışlarda bulunduğu yönünde herhangi bir somut tespitin bulunmadığı, vizelerin henüz gerçekleşmemesi gerekçe gösterilerek sözleşme süresinin sonunda ilişiğinin kesildiği ve davacı ile sözleşmenin yenilenmediği, davalı idare tarafından, idarenin sözleşme imzaladığı kişi ile yeniden sözleşme imzalama yükümlülüğü ve davacıyı yeniden çalıştırma zorunluluklarının bulunmadığı, ayrıca davacının belgeleri eksik olduğundan başarılı bulunmadığının belirtildiği, hizmet sözleşmesinin yenilenip-yenilenmemesi hususunda mevzuatta idareye takdir yetkisi tanınmış ise de, söz konusu takdir yetkisi kullanımının hizmet gerekleri ve kamu yararı ile sınırlı olduğu, bu durumda, davacının 2005 yılından itibaren her yıl sözleşmesinin yenilendiği, davacının hizmetine ihtiyaç duyulmadığı hususunun somut olarak ortaya konulmadığı, sözleşme yenilenmemesinin dayanağı olarak gösterilen sebeplere ilişkin olarak da davalı idarece hukuken kabul edilebilir hiçbir somut bilgi ve belgenin dosyaya sunulamadığı anlaşıldığından, dava konusu işlemde hukuka uyarlık bulunmadığı gerekçesiyle istinaf başvurusunun kabulüne, İdare Mahkeme kararının kaldırılmasına, dava konusu işlemin iptali ile bu işlem nedeniyle mahrum kaldığı parasal hakların 01/01/2022 tarihinden itibaren işletilecek yasal faiziyle birlikte davacıya ödenmesine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI:
Dava konusu işlemin hukuka uygun olduğu, 2022 vizesinin alınamadığı,01/02/2022 tarihli yazı ile Cumhurbaşkanlığı tarafından canlı modellik hizmetlerine ilişkin iznin verildiği, mevzuat gereğince vize olmadan idarenin sözleşmeyi yenilemeyeceği, yapılan sözleşmenin süreli olduğu, süresi dolduğundan kendiliğinden sona ereceği, idarenin yenileme zorunluluğunun bulunmadığı belirtilerek, Bölge İdare Mahkemesi kararının bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI: Savunma verilmemiştir.

DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ DÜŞÜNCESİ:
Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan Bölge İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Onikinci Dairesince, Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra, işin gereği görüşüldü:

HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Bölge idare mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı halinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
Diğer taraftan, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun, 6545 sayılı Kanun'un 22. maddesiyle değişik "Temyiz incelemesi üzerine verilecek kararlar" başlıklı 49. maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinde; temyiz incelemesi sonunda kararda yeniden yargılama yapılmasına ihtiyaç duyulmayan maddi hatalar ile düzeltilmesi mümkün eksiklik veya yanlışlıklar varsa Danıştayın kararı düzelterek onayacağı kuralına yer verilmiştir.
Bir idari işlem veya eylem nedeniyle uğranılan zararın tazmini istemiyle açılan davalarda, uygulanacak yasal faizin başlangıç tarihi olarak; idareye başvuru varsa başvuru tarihinin, başvuru yoksa davanın açıldığı tarihin esas alınması gerektiği hususu, Danıştay içtihatlarıyla istikrar kazanmıştır.
Bu durumda, Bölge İdare Mahkemesince, dava konusu işlem nedeniyle davacının yoksun kaldığı parasal haklarına uygulanacak yasal faizin başlangıç tarihi olarak dava tarihi esas alınması gerekirken, "davacının bu işlem nedeniyle yoksun kaldığı parasal haklarının 01/01/2022 tarihinden itibaren işletilecek yasal faiziyle birlikte davalı idarece davacıya ödenmesi" şeklinde hüküm kurulmasında, hukuka ve Danıştay içtihatlarına uygunluk bulunmamakta ise de; bu yanlışlık 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi uyarınca yeniden yargılama yapılmasına ihtiyaç duyulmayan eksiklik ve yanlışlık kapsamında olduğundan; söz konusu kararın, "yoksun kaldığı parasal haklarının dava tarihi olan 23/02/2022 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davacıya ödenmesine" şeklinde düzeltilmesi gerekmektedir.

KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. Davalı idarenin temyiz isteminin reddine,
2. Davanın reddine ilişkin İdare Mahkemesi kararına yapılan istinaf başvurusunun kabulüne İdare Mahkeme kararının kaldırılmasına, dava konusu işlemin iptali ile bu işlem nedeniyle mahrum kaldığı parasal hakların 01/01/2022 tarihinden itibaren işletilecek yasal faiziyle birlikte davacıya ödenmesine ilişkin temyize konu ... Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesinin ... tarih ve E:..., K:... sayılı kararının yukarıda belirtilen şekilde DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
3. Temyiz giderlerinin istemde bulunan üzerinde bırakılmasına,
4. 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 50. maddesi uyarınca, bu onama kararının taraflara tebliğini ve bir örneğinin de ... Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesine gönderilmesini teminen dosyanın ... İdare Mahkemesine gönderilmesine, kesin olarak 27/02/2025 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber