Yaş haddi nedeniyle sözleşmesi sona eren personel, ayrıca iş sonu tazminatı farkı alabilir mi?
Yaş haddinden emeklilik, memur statüsünden emekli olanlarla ilgili olup, sözleşmenin 65 yaştan dolayı feshedilmesi yaş haddinden emekli olan memurlara ödendiği gibi ayrıca ikramiye farkı ödenmesini gerektirmez.

Detaylar/Değerlendirmeler:
657 sayılı Kanun Madde 4 (B) kapsamında görev yapan sözleşmeli personelin fiili
çalışmaları 65 yaşını doldurduklarında zorunlu olarak sona ermektedir.
Kamu, kurum ve kuruluşlarında 657 sayılı Kanun Madde 4/B hükmüne göre sözleşmeli
çalıştırılan personel, "Sözleşmeli Personel Çalıştırılmasına İlişkin Esaslar"
da yer alan hükümler kapsamında istihdam edilmektedirler.
Sözleşmeli Personel Çalıştırılmasına İlişkin Esaslar' da yer alan hükümlerde,
özel kanunlarında yaş haddine ilişkin özel hüküm bulunan haller dışında, 65
yaşını bitirmiş olanların sözleşmeli olarak çalıştırılamayacağı ve sözleşmeli
çalıştırılmakta iken 65 yaşını dolduranların sözleşmelerinin, 65 yaşını doldurdukları
tarihte hiçbir işleme gerek kalmaksızın sona ereceği belirtilmiştir.
Ayrıca, söz konusu Esaslar'da, Devlet Memurları Kanununa göre girebilecekleri
hizmet sınıfındaki aynı veya benzeri kadro unvanı esas alınarak hizmet yılı
ve öğrenim durumu aynı olan emsali personele 5434 sayılı Türkiye Cumhuriyeti
Emekli Sandığı Kanunu hükümlerine göre bir hizmet yılı için ödenecek azami emeklilik
ikramiyesi tutarını geçmemek üzere, kurumunda çalışılan her tam hizmet yılı
için ayrılış tarihindeki hizmet sözleşmesinde yazılı aylık brüt ücret tutarında
iş sonu tazminatı ödeneceği ve bir yıldan artan süreler için de, tam yıl için
hesaplanan miktardan o süreye isabet eden tutar kadar ödeme yapılacağı belirtilmiştir.
Memurlara emekli ikramiyesi ödenmesini belirleyen 5434 sayılı Kanun Madde 89
hükmüne göre de; emekli ikramiyesi, emekli aylığı bağlanma sırasında her tam
fiili hizmet yılı için aylık bağlamaya esas tutarın bir aylığı olarak verilmekte,
ayrıca, yaş haddi sebebiyle emekliye sevk edilenlere de aylığa hak kazandıkları
tarihi takip eden üç ay içinde emekli ikramiyesinin hesaplanmasına esas alınan
katsayılarda meydana gelecek artış nedeniyle oluşacak ikramiye farkları ile
ilk mali yılın birinci ayında katsayılar dışındaki diğer unsurlarda meydana
gelecek artışa, bu tarihte yürürlükte olan katsayılar uygulanmak suretiyle bulunacak
ikramiye farkları, emekli ikramiyesi ile ilgili hükümlere göre ayrıca ödenmekte,
ancak aylığa hak kazandıkları tarihi takip eden üç ay içinde katsayılarda artış
yapılmadığı takdirde, müteakiben katsayılarda altı ay içinde yapılacak ilk artıştan
doğan ikramiye farkları da ayrıca ödenmektedir.
5434 sayılı Kanunun yaş haddine ilişkin olan Madde 40 hükmünde de genel olarak
memurların çalışmalarının 65 yaşlarını doldurdukları tarihte zorunlu olarak
biteceği belirlenmiştir.
Dolayısıyla, sözleşmeli personelin 65 yaşından sonra sözleşmeli çalışamayacakları
ile memurların 65 yaşından sonra fiili olarak çalışamayacakları bir anlamda
benzerlik kazanmış olsa da, sözleşmeli personele ilişkin Esaslarda sadece sözleşmeli
personelin emekliliğinde emsal alınacak olan memur kadrosuna atıf yapıldığı,
bu bakımdan da yaş haddinden dolayı bir emekliliğin söz konusu olmadığı anlaşılmaktadır.
Zira, yaş haddinden emeklilikte memurlara zorunlu olarak SGK nca bir işlem tesis edilmesi gerekmekte, oysa sözleşmeli personelin 65 yaşını doldurduklarında çalışamama durumunda SGK nca zorunlu bir işlem tesisi mümkün olmamakta, mutlaka kişilerin bir müracaatının beklenilmesi gerekmektedir.
Sonuç bağlamında değerlendirmemiz;
657 sayılı Kanun 4 (B) kapsamında çalışanların 65 yaştan dolayı sözleşmelerinin
feshi ile memurların 65 yaştan dolayı zorunlu emeklilikleri aynı olmadığını,
bu nedenle, sözleşmeli personelin alacağı ikramiye tutarının belirlenmesini
sağlayan hükümlerin, ayrıca yaş haddinden emeklilikte ödenen ikramiye farkının
ödenmesini gerektirmediğini değerlendirmekteyiz.