Devlet Memurları Ücretli Olarak Sigorta Hakemliği Yapabilir Mi?

Hazine ve Maliye Bakanlığının "Devlet memurlarınca ücretli olarak sigorta hakemliği faaliyeti yapılamayacağı hususunun ilgili sigorta hakemlerine duyurulmasına" ilişkin genel yazısının iptali sonucunda, Devlet memurlarınca ücretli olarak sigorta hakemliğinin yapılmasında bir sakınca olmadığı görülmektedir.

Kaynak : Memurlar.Net - Özel
Haber Giriş : 31 Ekim 2025 14:00, Son Güncelleme : 28 Ekim 2025 07:55
Devlet Memurları Ücretli Olarak Sigorta Hakemliği Yapabilir Mi?

657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'nun "Ticaret ve diğer kazanç getirici faaliyetlerde bulunma yasağı" başlıklı 28. maddesi, 1. fıkrasında; "Memurlar Türk Ticaret Kanununa göre (Tacir) veya (Esnaf) sayılmalarını gerektirecek bir faaliyette bulunamaz, ticaret ve sanayi müesseselerinde görev alamaz, ticari mümessil veya ticari vekil veya kollektif şirketlerde ortak veya komandit şirkette komandite ortak olamazlar (Görevli oldukları kurumların iştiraklerinde kurumlarını temsilen alacakları görevler hariç). Memurlar, mesleki faaliyette veya serbest meslek icrasında bulunmak üzere ofis, büro, muayenehane ve benzeri yerler açamaz; gerçek kişilere, özel hukuk tüzel kişilerine veya kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşlarına ait herhangi bir iş yerinde veya vakıf yükseköğretim kurumlarında çalışamaz." hükmü; "İkinci görev yasağı" başlıklı 87. maddesinde;

"a) Bu Kanuna tabi kurumlarda,
b) Sermayesinin tamamı Devlet tarafından verilmek suretiyle kurulan iktisadi kurumlar ile sermayesinin yarısından fazlası Devlete ait bankalarda,
c) Özel kanunlarla veya özel kanunların verdiği yetkiye dayanılarak kurulan banka ve kuruluşlarda,
ç) Yukarıdaki bentlerde yazılı idare, kuruluş ve bankalar tarafından sermayelerinin yarısından fazlasına katılmak suretiyle kurulan kuruluşlarda bunların aynı oranda katılmaları ile vücut bulan kurumlarda,

İkinci görev verilemez; bu kurumlardan her ne ad ile olursa olsun para ödenemez ve yarar sağlanamaz.

Ancak, bu Kanunun memurlara ikinci görev verilmesini öngören hükümleri ile hakem, tasfiye memuru ve bilirkişilere takdir olunan İl Genel Meclisi ve İl Daimi Encümeni başkanları, özel kanunlarla kurulan ve asli görevlerinin devamı niteliğinde olmayan çeşitli kurul, komisyon, heyet ve jüri çalışmalarına, Üniversiteler, Akademiler, Türkiye ve Orta - Doğu Amme İdaresi Enstitüsü ve Özel Kanunlarla kurulan araştırma kurumları tarafından idareyle ilgili olarak yapılan inceleme ve araştırma çalışmalarına katılanlar için özel kanunlarınca gösterilen veya bu kanunlara dayanılarak tespit edilen ücretlerin ödenmesine ilişkin hükümler saklıdır." hükmü yer almaktadır.

5684 sayılı Sigortacılık Kanunu'nun "Sigortacılıkta Tahkim" başlıklı 30. maddesi, 1. fıkrasında; "Sigorta ettiren veya sigorta sözleşmesinden menfaat sağlayan kişiler ile riski üstlenen taraf arasında sigorta sözleşmesinden veya Hesaptan faydalanacak kişiler ile Hesap arasında doğan uyuşmazlıkların çözümü amacıyla Birlik nezdinde Sigorta Tahkim Komisyonu oluşturulur. Sigortacılık yapan kuruluşlardan, sigorta tahkim sistemine üye olmak isteyenler, durumu yazılı olarak Komisyona bildirmek zorundadır. Sigorta tahkim sistemine üye olan kuruluşlarla uyuşmazlığa düşen kişi, uyuşmazlık konusu sözleşmede özel bir hüküm olmasa bile tahkim usülünden faydalanabilir."; 8. fıkrasında; "Sigorta hakemlerinin; a) Mali güç dışında sigorta şirketi ve reasürans şirketi kurucularında aranan nitelikleri taşıması, b) En az dört yıllık yüksek okul mezunu olması, c) Sigorta hukukunda en az beş yıl veya sigortacılıkta en az on yıl deneyimli olması gerekir. Müsteşarlık bu fıkra uyarınca aranacak deneyim ve bu deneyime esas teşkil eden bilginin tespitine ilişkin ölçütleri belirlemeye yetkilidir."; 18. fıkrasında; "Hakemlik ücreti, Komisyona başvuru ücreti ve üyeliğe katılma payı, Komisyonun görüşü alınarak Müsteşarlıkça belirlenir; hakem ücreti Komisyon tarafından ödenir."; 19. fıkrasında; "Sigorta hakemleri ve raportörler tarafsız olmak zorundadır. Sigorta şirketlerinin, reasürans şirketlerinin, sigortacılık yapan diğer kuruluşların, sigorta eksperlerinin, sigorta acentelerinin ve brokerlerin ortakları, yönetim ve denetiminde bulunan kişiler ve bunlar adına imza atmaya yetkili olanlar ile tüm bu kuruluşlarda mesleki faaliyette bulunanlar ve sigorta eksperleri, sigorta acenteleri ve brokerler sigorta hakemliği yapamaz. Bu sınırlandırmalar söz konusu kimselerin eş ve çocukları için de geçerlidir. Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 28 inci maddesi sigorta hakemleri hakkında da uygulanır." hükümlerine yer verilmiştir.

Danıştay tarafından Hazine ve Maliye Bakanlığı Sigortacılık Genel Müdürlüğünde memur olarak görev yapan ve aynı zamanda sigorta hakemliği kaydı olan davacı tarafından; Hazine ve Maliye Bakanlığının "Devlet memurlarınca ücretli olarak sigorta hakemliği faaliyeti yapılamayacağı hususunun ilgili sigorta hakemlerine duyurulmasına" ilişkin 18/07/2018 günlü, E.18991 sayılı genel yazısının iptali istemine ilişkin yapılan değerlendirme kapsamında, Sigorta Tahkim Komisyonu, 5684 sayılı Sigortacılık Kanunu'nun 30. maddesi ile sigorta ettiren veya sigorta sözleşmesinden menfaat sağlayan kişiler ile riski üstlenen taraf arasında, sigorta sözleşmesinden doğan uyuşmazlıkların çözümü amacıyla, özel hukuk hükümlerine tabi olarak kurulmuştur. Söz konusu düzenlemenin gerekçesinden, Tahkim sistemi ile sigorta sözleşmelerinden kaynaklanan uyuşmazlıkların, bu alanda uzmanlaşmış hakemler tarafından, basit, süratli ve adil bir biçimde çözümlenmesinin amaçlandığı anlaşılmaktadır. Bu kapsamda Komisyona intikal eden uyuşmazlıkların çözümü, Komisyon nezdinde tutulan listeye kayıtlı bağımsız ve tarafsız sigorta hakemlerince gerçekleştirilmekte, uyuşmazlığın çözümünde görev alan hakem veya hakemlere, Komisyon tarafından hakem ücreti ödenmektedir. Sigorta hakemlerinde aranan nitelikler de aynı maddede belirtilmiş olup, sigorta hakemliği yapamayacak kişiler arasında Devlet memurlarına yer verilmemiştir.

Diğer taraftan, 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'nun 28. maddesinde, Devlet memurlarının ticaret ve diğer kazanç getirici faaliyetlerde bulunma yasağı düzenlenmiş, aynı Kanun'un 87. maddesinin 2. fıkrasında, hakem, tasfiye memuru ve bilirkişilere takdir olunan ücretlerin ödenmesine ilişkin hükümlerin saklı olduğu belirtilmiştir.

Bu bağlamda; sigorta hakemliği faaliyetinin, Devlet memurluğunun devamı niteliğinde bir faaliyet olmadığı, özel bilgi birikimi ve uzmanlık gerektirdiği, tamamen bağımsız ve tarafsız bir şekilde, mesai saatleri dışında gerçekleştirildiği; sigorta hakemlerinin, uyuşmazlık bazında Sigorta Tahkim Komisyonu tarafından görevlendirildikleri ve hakem ücretinin Komisyon tarafından ödendiği; hakemlik faaliyetinin Devlet memurlarının kazanç getirici faaliyetlerde bulunma yasağı kapsamında olmadığı ve Devlet memuru hakemlere takdir olunan ücretlerin ödenmesine ilişkin hükümlerin saklı olduğunun 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'nda düzenlendiği dikkate alındığında, Devlet memurlarınca ücretli olarak sigorta hakemliği faaliyeti yapılamayacağı hususunun ilgili sigorta hakemlerine duyurulmasına ilişkin dava konusu düzenlemede, kamu yararı ve hizmet gerekleri bakımından hukuka uygunluk görülmemiş ve genel yazısının iptaline hükmedilmiştir.

Bu iptal kararı ile birlikte sigorta tahkim komisyonunda, mesai saatleri dışında gerçekleştirilen faaliyetlere katılan sigorta hakemlerinin, uyuşmazlık bazında Sigorta Tahkim Komisyonu tarafından görevlendirildikleri ve hakem ücretinin Komisyon tarafından ödendiği; hakemlik faaliyetinin Devlet memurlarının kazanç getirici faaliyetlerde bulunma yasağı kapsamında olmadığı değerlendirmesi yapılabilecektir.
Öte yandan rekabet eşitsizliğini gidermek ve memurlar arasında eşit muamele yapılmasını sağlamak da dikkate alındığında, kamu hizmetini aksatmamak, bulunduğu göreve aykırılık teşkil etmemek ve mesai saatleri dışında olmak kaydı ile devlet memurlarının ticaret yapma yasaklarının gözden geçirilmesinde içinde bulunduğumuz bilgi ve teknoloji çağında gözden geçirilmesinde fayda bulunmaktadır.

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber