İmsak
Güneş
Öğle
İkindi
Akşam
Yatsı

1 Ekim 2008 Öncesi ve Sonrasında Emekli İkramiyesi

Emekli ikramiyeleri 5434 sayılı Kanuna göre verilmektedir. Bilindiği üzere 1 Ekim 2008'den sonra memur olarak kişilere 5510 sayılı yeni sosyal güvenlik kanunu hükümleri uygulanacaktır. Ancak bu kanun, emeklilik ikramiyesinin hesaplanmasında 5434 sayılı Kanun hükümlerinie atıfta bulunmuştur. Tek değişiklik hizmet birleştirmesi sırasındaki küçük bir teknik ayrıntıya ilişkindir. Devamı için başlığa tıklayınız.

Kaynak : Memurlar.Net
Haber Giriş : 20 Temmuz 2008 00:15, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42

A) MEVCUT MEVZUAT HÜKÜMLERİ ESAS ALINARAK DEVLET MEMURLARINDAN EMEKLİYE AYRILANLARA ÖDENMEKTE OLAN EMEKLİLİK İKRAMİYESİ

Mevcut mevzuat hükümleri olan 5434 sayılı Kanunun 89 uncu maddesi ve 2829 sayılı Kanunun 12 nci maddesi, 01.10.2008 tarihinden önce 5434 sayılı T.C Emekli Sandığı iştirakçisi olanlar ile bu tarihten önce iştirakçi olarak hizmeti olan ancak bu tarihten sonra 5510 sayılı Sosyal Sigortalar Ve Genel Sağlık Sigortası kapsamında kamu görevlisi (devlet memuru) olarak tekrar göreve girecekler hakkında uygulanacaktır.

5434 sayılı T.C. Emekli Sandığı Kanununa tabi olanlardan emekliye ayrılanlara ödenmekte olan emeklilik ikramiyesine ait esaslar 5434 sayılı Kanunun 89 uncu maddesinde ([1])yer almıştır. Madde hükmüne göre;

KİMLERE EMEKLİ İKRAMİYESİ VERLİR?

5434 sayılı T.C. Emekli Sandığı Kanunu hükümlerine göre;
1- emekli, adi malullük veya vazife malullüğü aylığı bağlananlar ile
2- bu kanun hükümlerine göre aylık bağlanamayan ve bu nedenle taraflarına toptan ödeme yapılmak suretiyle hizmetleri tasfiye edilen kişilere,
bu kanun uyarınca aylık bağlanmasına esas alınan brüt tutarın, yani emekli keseneğine esas alınan tutar üzerinden her tam fiili hizmet yıllarına karşılık emeklilik ikramiyesi ödenmektedir. 1 tam yıldan az süreler emeklilik ikramiyesinin hesabında dikkate alınmamaktadır.

30 FİİLİ HİZMET YILINDAN FAZLA YILLAR İÇİN İKRAMİYE VERİLMEMEKTE

Emekli ikramiyesi 30 fiili hizmet yılı ile sınırlı tutulmuş, 30 fiili hizmet yılından fazla çalışılmış olması halinde dahi 30 fiili hizmet yılına karşılık emeklilik ikramiyesi hesaplanmaktadır. Fiili hizmet süresinin 30 yıldan az olması halinde ise çalışılan her tam hizmet yıllarına karşılık emeklilik ikramiyesi hesaplanmakta ve ödenmektedir.

İKRAMİYE FARKI VERİLENLER

Kadrosuzluk (TSK. Personelinden), yaş haddi sebebiyle emekliye sevk edilenlere, vazife malûllüğü aylığı bağlananlara, ölüm sebebiyle görevleri sona erenlerden dul-yetim aylığı bağlananlara, ödenen emekli ikramiyesine ilave olarak ayrıca ikramiye farkı verilmektedir.

ÖLÜM HALİNDE EMEKLİ İKRAMİYESİ

Emekli, adi malûllük veya vazife malûllüğü aylığı bağlanmadan veyahut toptan ödeme yapılmadan ölen iştirakçiler/kamu görevlileri için hesaplanan ikramiyenin tamamı, aylığa veya toptan ödemeye hak kazanan dul ve yetimlere, bağlanan aylık oranlarında paylaştırılarak ödenmektedir.

· Tahakkuk ettirilen veya ettirilecek olan emekli ikramiye tutarlarını almadan ölenler ile ölüm tarihinde aylığa müstehak dul ve yetim bırakmadan ölen iştirakçilerin/kamu görevlilerinin emekli ikramiyeleri, kanunî mirasçılarına ödenmektedir.

EMEKLİ İKRAMİYESİ ALAN VE YENİDEN MEMUR OLAN KİŞİNİN DURUMU

· Emekli ikramiyesini aldıktan sonra yeniden iştirakçi/kamu görevlisi durumuna girenlerin tekrar emekliye ayrılmalarında, sadece sonradan geçen hizmetlerine karşılık ve 30 yılı geçmemek üzere emekli ikramiyesi ödenmektedir. Ancak önceden 30 yıla karşılık emeklilik ikramiyesi ödenmişse ayrıca bir fark ödemesi yapılmamaktadır.

Ödenecek emeklilik ikramiyesi ödendikçe onayı veren kurumca, Sayıştay ve Danıştay başkanlarının ise kendi kurumlarınca, yazı ile istenilmesi üzerine en çok iki ay içinde faturası karşılığında Sosyal Güvenlik Kurumuna ödenmektedir.

HİZMET BİRLEŞTİRMESİ HALİNDE EMEKLİ İKRAMİYESİ

Yukarıda açıklanan madde hükmünün uygulanmasında, 24/5/1983 tarihli ve 2829 sayılı Sosyal Güvenlik Kurumlarına Tabi Olarak Geçen Hizmetlerin Birleştirilmesi Hakkında Kanunun 12 nci maddesi([2]) hükmü ayrıca dikkate alınmaktadır. Bu madde hükmüne göre de;

· Son defa T.C. Emekli Sandığına tabi görevlerden, bir başka açılımla kamu görevlisi/iştirakçi olarak görev yapmakta iken emekliye ayrılma halinde emeklilik ikramiyesi ödenmektedir.

· T.C. Emekli Sandığına tabi daire, kuruluş ve ortaklıklarda prim veya kesenek ödemek suretiyle geçen sürelerinin toplamı üzerinden, 5434 sayılı T.C. Emekli Sandığı Kanunun yukarıda açıklanan 89 uncu maddesi esas alınarak emeklilik ikramiyesi ödenmektedir.

· Daha önce kıdem tazminatı veya emekli ikramiyesi ödenmiş süreler, emekli ikramiyesinin hesabında dikkate alınmamaktadır.

Bu hükümlerin uygulanmasında esas alınan ana unsurlar;

· Emeklilik ikramiyesinin hesaplanmasında 5434 sayılı T.C. Emekli Sandığı Kanunu hükümlerinin dikkate alınacağı,

· Emeklilik talebinde bulunulduğu sırada T.C. Emekli Sandığı Kanununa tabi olarak görev yapılmış olması,

· Daha önce T.C. Emekli Sandığına tabi daire, kuruluş ve ortaklıklarda prim veya kesenek ödemek suretiyle geçen sürelere karşılık kıdem tazminatı ödenmemiş olması,

halleridir. Burada görevin ne şekilde sona erdiğinin bir öneminin bulunmadığı görülmektedir.

B) İKİNCİL MEVZUAT HÜKÜMLERİ ESAS ALINARAK DEVLET MEMURLARINDAN EMEKLİYE AYRILANLARA ÖDENECEK OLAN EMEKLİLİK İKRAMİYESİ

İkincil mevzuat hükümleri, 01.10.2008 tarihinden sonra ilk defa 5510 sayılı Sosyal Sigortalar Ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu kapsamında göreve girecek olan devlet memurları/kamu görevlileri hakkında uygulanacaktır.

08.05.2008 tarihli ve 26870 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan 5754 sayılı Sosyal Sigortalar Ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu İle Bazı Kanun Ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanunun 75 inci maddesinin 5 numaralı alt bendi ile 5434 sayılı T.C. Emekli Sandığı Kanununa eklenen ek 82 nci madde ([3]) ile kamu görevlilerinden emekliye ayrılacak olanlara ödenecek emeklilik ikramiyesinin ödenmesinde esas alınan şartlarda bir değişikliğin getirilmediği, yine emekliye ayrıldığı tarihte son defa devlet memuru/kamu görevlisi konumunda olması şartının aranmakta olduğu, ancak önceki mevzuatta olmayan bir düzenlemenin getirildiği, bu düzenlemenin de İş Kanununda kıdem tazminatı ödenebilmesi için aranılan şartların kamu görevlilerine de uygulanmasının gerekeceği durumudur.

5510 sayılı Kanunun uygulanmasında esas alınacak olan bu değişiklikle, 5510 sayılı Kanunun 93 üncü maddesi gereği 2008 yılı Ekim ayı başından geçerli uygulanmak üzere 5434 sayılı Türkiye Cumhuriyeti Emekli Sandığı Kanununa ek madde 82 olarak madde eklenmiştir. Bu madde hükmü ile, 5510 sayılı Kanunun yürürlüğe girmesinin öngörüldüğü 01.10.2008 tarihinden sonra ilk defa 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (c) bendi kapsamında sigortalı olarak, bir başka değişle kamu görevlisi/devlet memuru olarak çalışmaya başlayanlardan;

· 5510 sayılı Kanun hükümlerine göre aylık bağlanması durumunda uzun vadeli sigorta kolları açısından sigortalı çalışma sürelerinin tamamının 5510 sayılı Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (c) bendi kapsamında-mevcut durumdaki ifade ile 5434 sayılı T.C. Emekli Sandığı Kanununa tabi devlet memuru/kamu görevlisi statüsünde- geçmiş olanlara, (Mevcut mevzuat hükümlerinin uygulanması ile aynı olduğu görülmektedir.)

· 5510 sayılı Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (a), (b) ve (c) bentlerinde belirtilen - mevcut durumdaki ifade ile 506 sayılı Sosyal Sigortalar Kanununa, 1479 sayılı Bağ-Kur Kanununa ve 5434 sayılı T.C. Emekli Sandığı Kanununa tabi olanlar- sigortalılık hallerinin birden fazlasına tabi olarak çalışmış olmakla birlikte, anılan Kanun hükümlerine göre aylık bağlandığı sırada son defa uzun vadeli sigorta kolları açısından 5510 sayılı Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (c) bendi kapsamında - mevcut durumdaki ifade ile 5434 sayılı T.C. Emekli Sandığı Kanununa tabi devlet memuru/kamu görevlisi statüsünde- çalışmakta olanlara, (Mevcut mevzuat hükümlerinin uygulanması ile aynı olduğu görülmektedir.)

· 5510 sayılı Kanun hükümlerine göre aylık bağlandığı sırada uzun vadeli sigorta kolları açısından zorunlu olarak sigortalı olunması gereken bir işte çalışmamakla birlikte, uzun vadeli sigorta kolları açısından son olarak 5510 sayılı Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (c) bendi kapsamında - mevcut durumdaki ifade ile 5434 sayılı T.C. Emekli Sandığı Kanununa tabi devlet memuru/kamu görevlisi statüsünde - çalışmış olanlara, (Mevcut mevzuat hükümlerinin uygulanması ile aynı olduğu görülmektedir.)

· Yaşlılık toptan ödemesi yapılmış olup uzun vadeli sigorta kolları açısından son olarak 5510 sayılı Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (c) bendi kapsamında - mevcut durumdaki ifade ile 5434 sayılı T.C. Emekli Sandığı Kanununa tabi devlet memuru/kamu görevlisi statüsünde - çalışmış olanlara, (Mevcut mevzuat hükümlerinin uygulanması ile aynı olduğu görülmektedir.)

· Uzun vadeli sigorta kolları açısından 5510 sayılı Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (c) bendi kapsamında - mevcut durumdaki ifade ile 5434 sayılı T.C. Emekli Sandığı Kanununa tabi devlet memuru/kamu görevlisi statüsünde - çalışmakta iken ölenlerin ölüm aylığı bağlanan veya ölüm toptan ödemesi yapılan hak sahiplerine, (Mevcut mevzuat hükümlerinin uygulanması ile aynı olduğu görülmektedir.)

· Ölüm tarihi itibariyle uzun vadeli sigorta kollarına tabi olarak çalışmamakla birlikte, uzun vadeli sigorta kolları açısından son olarak 5510 sayılı Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (c) bendi kapsamında - mevcut durumdaki ifade ile 5434 sayılı T.C. Emekli Sandığı Kanununa tabi devlet memuru/kamu görevlisi statüsünde - çalışmış olanların ölüm aylığı bağlanan veya ölüm toptan ödemesi yapılan hak sahiplerine, (Mevcut mevzuat hükümlerinin uygulanması ile aynı olduğu görülmektedir.)

Kamu idarelerinde, 5510 sayılı Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (a) ve (c) bendleri kapsamında - mevcut durumdaki ifade ile 506 sayılı Sosyal Sigortalar Kanununa tabi işçi statüsü ile 5434 sayılı T.C. Emekli Sandığı Kanununa tabi devlet memuru/kamu görevlisi statüsünde - geçen uzun vadeli sigorta kolları bakımından sigortalılık süreleri esas alınarak emekli ikramiyesi ödenecektir. (Mevcut mevzuat hükümlerinin uygulanması ile aynı olduğu görülmektedir.)

Yukarıda belirtilen esaslar doğrultusunda ödenecek olan emeklilik ikramiyesinde esas alınacak diğer husus ise, işçi statüsünde iş kanunlarına tabi olarak çalışmış olanların iş sözleşmelerinin kıdem tazminatı ödenmesini gerektirecek şekilde sona ermiş olması, sözleşmeli personel statüsünde çalışmış olanların ise hizmet sözleşmelerinin ilgili mevzuatına göre iş sonu tazminatı veya aynı mahiyette olmakla birlikte başka bir adla ödenen tazminata hak kazanılmasını gerektirecek şekilde sona ermiş olması ile her ne suretle olursa olsun evvelce iş sonu tazminatı veya bu mahiyette olmakla birlikte başka bir adla tazminat ödenen süreleri ile kıdem tazminatı ya da emekli ikramiyesi ödenmiş olan sürelerin, emekli ikramiyesinin hesabında dikkate alınmayacağıdır. (Eski uygulamadan farklı olarak düzenlendiği ve 4857 sayılı İş Kanunu hükümleri ile paralel - 4857 sayılı Kanunun 120 nci maddesi hükmü ile önceki İş Kanunu olan 1475 sayılı İş Kanununun 14 üncü maddesi([4]) halen yürürlükte bulunmaktadır - bir düzenlemenin yapılmış olduğu, görülmektedir.) TBMM. Plan ve Bütçe Komisyonunda bulunan Kamu Mali Yönetimi ve Kontrol Kanunu ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı ile 2829 sayılı Kanunun 12 nci maddesinde yapılan değişiklik ile 5434 sayılı Kanuna eklenen ek 82 nci madde paralelinde düzenleme yapılmaktadır. Söz konusu Kanun tasarısını görmek için tıklayınız.

Yine yukarıda belirtilen esaslar doğrultusunda ödenecek olan emeklilik ikramiyesinin hesabında 5510 sayılı Kanunun geçici 4 üncü maddesine göre aylığa veya toptan ödemeye hak kazanan sigortalıların emeklilik ikramiyesine ilişkin azami süre, hesap yöntemi, emekli ikramiyesinin hesabında kullanılan ödeme unsurları ile bu ödeme unsurlarına hak kazanma şartlarına ilişkin esas ve usûller, ödeme unsurlarının ikramiye hesabına esas alınan oran ve/veya miktarları dikkate alınarak ödenecektir. Bir başka ifade ile devlet memurları/kamu görevlileri hakkında emeklilik ikramiyesinin hesaplanmasında 5434 sayılı Kanun hükümlerinin esas alınarak uygulamaya devam edileceği anlamındadır. Yani 5510 sayılı Kanuna göre ilk defa 01.10.2008 tarihinden sonra göreve giren kamu görevlileri hakkında da emekliliklerinde esas alınacak emeklilik ikramiyesinin hesaplanmasına ilişkin uygulama eskiden olduğu gibi devam edecektir. (Mevcut mevzuat hükümlerinin uygulamasının devam ettirilmiş olduğu, emeklilik ikramiyesinin ödenmesinde esas alınan azami 30 yıllık sürenin korunduğu, görülmektedir.)

· Kadrosuzluk (TSK. Personelinden), yaş haddi, vazife malûllüğü, ölüm sebebiyle 5510 sayılı Kanun kapsamında aylık bağlananlar ile toptan ödeme yapılanlara, ödenen emekli ikramiyesine ilave olarak ayrıca ikramiye farkı verilecektir. (Mevcut mevzuat hükümlerinin uygulanması ile aynı olduğu görülmektedir.)

· Emekli ikramiyesinin tamamı 5510 sayılı Kanunun 34 üncü maddesinde belirtilen hisseleriyle orantılı olarak hak sahipleri arasında paylaştırılacaktır. (Mevcut mevzuat hükümlerinin uygulanması ile aynı olduğu görülmektedir.)

· Tahakkuk ettirilmiş veya ettirilecek emekli ikramiyelerini almadan ölen ve ölüm tarihinde hak sahibi bulunmayanların emekli ikramiyeleri, kanuni mirasçılarına ödenecektir. (Mevcut mevzuat hükümlerinin uygulanması ile aynı olduğu görülmektedir.)

· 5510 sayılı Kanun gereği isteğe bağlı sigortalı olanların, isteğe bağlı sigortalı olarak prim ödedikleri süreler ile mevcut durumdaki ifade ile Bağ-Kur'lu diğer süreleri hariç kamu idarelerinde uzun vadeli sigorta kollarına prim ödedikleri sürelere emekli ikramiyesi ödenecektir. (Mevcut mevzuat hükümlerinin uygulanması ile aynı olduğu görülmektedir.)

· 5510 sayılı Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (c) bendi kapsamında sigortalı olarak - mevcut durumdaki ifade ile 5434 sayılı T.C. Emekli Sandığı Kanununa tabi devlet memuru/kamu görevlisi statüsünde - çalışmakta iken 5434 sayılı Kanunun ek 71 inci maddesi gereğince aynı sigortalılık haline göre sigortalılıkları devam ettirilenlere, kamu idarelerinde uzun vadeli sigorta kollarına prim ödedikleri süreler için emekli ikramiyesi ödenecektir. Ancak, 5434 sayılı Kanunun ek 71 inci madde kapsamına giren kuruluşların sermayelerindeki kamu payının % 50'nin altına düştüğü tarihten sonra, anonim şirket statüsünde olmayanların ise satışı veya devri tarihinden sonra 5510 sayılı Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (c) bendi kapsamında - mevcut durumdaki ifade ile 5434 sayılı T.C. Emekli Sandığı Kanununa tabi devlet memuru/kamu görevlisi statüsünde - sigortalı olarak geçtiği kabul edilen süreler için emeklilik ikramiyesi ödenmeyecektir. (Mevcut mevzuat hükümlerinin uygulanması ile aynı olduğu görülmektedir.)

· Ödenecek emeklilik ikramiyesi, emekliye sevk onayı veren kamu idareleri (Danıştay Başkanları için Danıştay, Sayıştay Başkanları için Sayıştay) tarafından yazı ile istenilmesi üzerine en fazla iki ay içinde faturası karşılığında Sosyal Güvenlik Kurumunun göstereceği hesaplara yatırılacak, Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından ödenecek emekli ikramiyesi tutarları yazı ile istenilmesi üzerine en fazla iki ay içinde faturası karşılığında Hazine tarafından Sosyal Güvenlik Kurumunun göstereceği hesaplara yatırılacaktır. (Mevcut mevzuat hükümlerinin uygulanması ile aynı olduğu görülmektedir.)



([1])" 5434 S.K. Madde 89 ? (Değişik: 21/4/2005 ? 5335/3 md.)

Emekli, adi malûllük veya vazife malûllüğü aylığı bağlanan veyahut toptan ödeme yapılan; asker, sivil tüm iştirakçilere, her tam fiili hizmet yılı için, aylık bağlamaya esas tutarların bir aylığı emekli ikramiyesi olarak verilir.

Verilecek emekli ikramiyesinin hesabında, 30 fiili hizmet yılından fazla süreler nazara alınmaz.

İştirakçilerden, kanunlarla belirlenen bekleme süreleri sonunda kadrosuzluk veya yaş haddi sebebiyle emekliye sevk edilenler ve vazife malûllüğü hükümlerine göre vazife malûllüğü aylığı bağlananlar ile ölüm sebebiyle haklarında emeklilik işlemi uygulananlara; bu Kanuna göre aylığa hak kazandıkları tarihi takip eden üç ay içinde emekli ikramiyesinin hesaplanmasına esas alınan katsayılarda meydana gelecek artış nedeniyle oluşacak ikramiye farkları ile ilk malî yılın birinci ayında katsayılar dışındaki diğer unsurlarda meydana gelecek artışa, bu tarihte yürürlükte olan katsayılar uygulanmak suretiyle bulunacak ikramiye farkları, emekli ikramiyesi ile ilgili hükümlere göre ayrıca ödenir. Ancak, aylığa hak kazandıkları tarihi takip eden üç ay içinde katsayılarda artış yapılmadığı takdirde, müteakiben katsayılarda altı ay içinde yapılacak ilk artıştan doğan ikramiye farkları da bunlara ayrıca ödenir.

Emekli, adi malûllük veya vazife malûllüğü aylığı bağlanmadan veyahut toptan ödeme yapılmadan ölen iştirakçiler için yukarıdaki esaslara göre hesaplanacak ikramiyenin tamamı, aylığa veya toptan ödemeye hak kazanan dul ve yetimlere, bu Kanunun 68 inci maddesinde gösterilen hisseleriyle orantılı olarak ödenir.

Emekli ikramiyesini aldıktan sonra yeniden iştirakçi durumuna girenlerin tekrar emekliye ayrılmalarında, sadece sonradan geçen hizmetlerine karşılık yukarıdaki esaslara göre emekli ikramiyesi ödenir. Şu kadar ki, evvelce verilmiş olan ikramiye ile sonradan geçen hizmetler için ayrıca tahakkuk ettirilecek ikramiyenin hesabına esas alınan fiili hizmet süreleri toplamı, 30 yıldan fazla olamaz ve evvelce 30 hizmet yılı için emekli ikramiyesi ödenmiş olanlara hiçbir şekilde ikramiye farkı ödenmez.

Bu Kanunun 88 inci maddesi kapsamına girenlerin emeklilik ikramiyeleri hakkında da yukarıdaki hükümlere göre işlem yapılır.

Sandıkça tahakkuk ettirilmiş veya ettirilecek emekli ikramiyelerini almadan ölenler ile ölüm tarihinde aylığa müstehak dul ve yetim bırakmadan ölen iştirakçilerin ikramiyeleri, kanunî mirasçılarına ödenir.

Bu madde gereğince ödenecek emeklilik ikramiyesi ödendikçe onayı veren kurumca, Sayıştay ve Danıştay başkanlarının ise kendi kurumlarınca, yazı ile istenilmesi üzerine en çok iki ay içinde faturası karşılığında Sandığa ödenir.

Ölenlerin hak sahiplerine ödenecek emeklilik ikramiyesinin tahsili hakkında da yukarıdaki fıkra hükmü uygulanır."

([2]) "2829 S.K. Madde 12 ? Son defa T.C. Emekli Sandığına tabi görevlerden emekliye ayrılan ve kendilerine bu Kanunun 8 inci maddesi uyarınca birleştirilen hizmet süreleri üzerinden aylık bağlananlara,T.C. Emekli Sandığına tabi daire,kuruluş ve ortaklıklarda prim veya kesenek ödemek suretiyle geçen sürelerinin toplamı üzerinden, 5434 sayılı T.C. Emekli Sandığı Kanunu hükümlerine göre emekli ikramiyesi ödenir.

Ancak, ilgililere, her ne suretle olursa olsun evvelce kıdem tazminatı veya emekli ikramiyesi ödenmiş süreler, emekli ikramiyesinin hesabında dikkate alınmaz.

Ayrıca, 8 inci maddenin birinci fıkrası gereğince aylık bağlananlara, emekli oldukları son görevlerinden dolayı ilgili bulundukları sosyal güvenlik kurumu kanununun emekli ikramiyesine veya iş kanununun kıdem tazminatına ilişkin hükümleri uygulanır."

([3]) 5510 S.K. MADDE 75-(5) "EK MADDE 82 ? 1) 31/5/2006 tarihli ve 5510 sayılı Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten sonra ilk defa 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (c) bendi kapsamında sigortalı olarak çalışmaya başlayanlardan;

a) 5510 sayılı Kanun hükümlerine göre aylık bağlanan ve uzun vadeli sigorta kolları açısından sigortalı çalışma sürelerinin tamamı 5510 sayılı Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (c) bendi kapsamında geçmiş olanlara,

b) 5510 sayılı Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (a), (b) ve (c) bentlerinde belirtilen sigortalılık hallerinin birden fazlasına tabi olarak çalışmış olmakla birlikte, anılan Kanun hükümlerine göre aylık bağlandığı sırada son defa uzun vadeli sigorta kolları açısından 5510 sayılı Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (c) bendi kapsamında çalışmakta olanlara,

c) 5510 sayılı Kanun hükümlerine göre aylık bağlandığı sırada uzun vadeli sigorta kolları açısından zorunlu olarak sigortalı olunması gereken bir işte çalışmamakla birlikte, uzun vadeli sigorta kolları açısından son olarak 5510 sayılı Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (c) bendi kapsamında çalışmış olanlara,

d) Yaşlılık toptan ödemesi yapılmış olup uzun vadeli sigorta kolları açısından son olarak 5510 sayılı Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (c) bendi kapsamında çalışmış olanlara,

e) Uzun vadeli sigorta kolları açısından 5510 sayılı Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (c) bendi kapsamında çalışmakta iken ölenlerin ölüm aylığı bağlanan veya ölüm toptan ödemesi yapılan hak sahiplerine,

f) Ölüm tarihi itibariyle uzun vadeli sigorta kollarına tabi olarak çalışmamakla birlikte, uzun vadeli sigorta kolları açısından son olarak 5510 sayılı Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (c) bendi kapsamında çalışmış olanların ölüm aylığı bağlanan veya ölüm toptan ödemesi yapılan hak sahiplerine,

Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından, 5510 sayılı Kanunun 3 üncü maddesinin birinci fıkrasının (21) numaralı bendinde belirtilen kamu idarelerinde aynı Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (a) ve (c) bentleri kapsamında geçen uzun vadeli sigorta kolları bakımından sigortalılık süreleri esas alınarak emekli ikramiyesi; anılan Kanunun geçici 4 üncü maddesine göre aylığa veya toptan ödemeye hak kazanan sigortalıların emeklilik ikramiyesine ilişkin azami süre, hesap yöntemi, emekli ikramiyesinin hesabında kullanılan ödeme unsurları ile bu ödeme unsurlarına hak kazanma şartlarına ilişkin esas ve usûller, ödeme unsurlarının ikramiye hesabına esas alınan oran ve/veya miktarları dikkate alınarak ödenir. Ancak, 5510 sayılı Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi kapsamında geçen uzun vadeli sigorta kolları bakımından sigortalılık süreleri esas alınarak emekli ikramiyesi ödenebilmesi için; iş kanunlarına tabi olarak çalışmış olanların iş sözleşmelerinin kıdem tazminatı ödenmesini gerektirecek şekilde sona ermiş olması, sözleşmeli personel statüsünde çalışmış olanların ise hizmet sözleşmelerinin ilgili mevzuatına göre iş sonu tazminatı veya aynı mahiyette olmakla birlikte başka bir adla ödenen tazminata hak kazanılmasını gerektirecek şekilde sona ermiş olması şarttır. Ayrıca, bu kişilerin, her ne suretle olursa olsun evvelce iş sonu tazminatı veya bu mahiyette olmakla birlikte başka bir adla tazminat ödenen süreleri ile kıdem tazminatı ya da emekli ikramiyesi ödenmiş olan süreleri, emekli ikramiyesinin hesabında dikkate alınmaz.

2) Bu madde kapsamında emekli ikramiyesi ödenenlerden vazife malûllüğü, kanunlarla belirlenen bekleme süresi sonunda kadrosuzluk, yaş haddi veya ölüm sebebiyle haklarında 5510 sayılı Kanunun uzun vadeli sigorta kolları kapsamında aylık bağlanmış veya toptan ödeme yapılmış olanlara; aylığa veya toptan ödemeye hak kazandıkları tarihi takip eden üç ay içinde emekli ikramiyesinin hesabında esas alınan katsayılarda meydana gelecek artış nedeniyle oluşacak ikramiye farkları ile ilk mali yılın birinci ayında katsayılar dışındaki diğer unsurlarda meydana gelecek artışa bu tarihte yürürlükte olan katsayılar uygulanmak suretiyle bulunacak ikramiye farkları, emekli ikramiyesi ile ilgili hükümlere göre ayrıca ödenir. Ancak, aylığa veya toptan ödemeye hak kazandıkları tarihi takip eden üç ay içinde katsayılarda artış yapılmadığı takdirde, müteakiben katsayılarda altı ay içinde yapılacak ilk artıştan doğan ikramiye farkları da ayrıca ödenir.

3) Emekli ikramiyesinin hak sahiplerine ödenecek olması, emekli ikramiyesinin miktarında bir indirime gidilmesini gerektirmez. Emekli ikramiyesinin ödenecek hak sahiplerinin toplam sayısının birden fazla olması halinde, bu madde uyarınca hesaplanacak emekli ikramiyesinin tamamı 5510 sayılı Kanunun 34 üncü maddesinde belirtilen hisseleriyle orantılı olarak hak sahipleri arasında paylaştırılır.

4) Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından tahakkuk ettirilmiş veya ettirilecek emekli ikramiyelerini almadan ölen ve ölüm tarihinde hak sahibi bulunmayanların emekli ikramiyeleri, kanuni mirasçılarına ödenir.

5) 31/5/2006 tarihli ve 5510 sayılı Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (c) bendi kapsamında sigortalı olarak çalışmakta iken bu şekilde çalışmaları sona erdikten sonra uzun vadeli sigorta kolları açısından aynı Kanuna göre zorunlu olarak sigortalı olmayı gerektirecek bir işte çalışmayanlardan, anılan Kanunun 50 nci maddesine göre isteğe bağlı sigortalı olarak prim ödemeye devam ederek aylık bağlanan veya toptan ödeme yapılanlara, isteğe bağlı sigortalı olarak prim ödedikleri süreler hariç 5510 sayılı Kanunun 3 üncü maddesinin birinci fıkrasının (21) numaralı bendinde belirtilen kamu idarelerinde uzun vadeli sigorta kollarına prim ödedikleri süreler için yukarıdaki fıkralarda belirtilen usûl ve esaslara göre emekli ikramiyesi ödenir.

6) 28/2/1982 tarihli ve 2629 sayılı Uçuş, Paraşüt, Denizaltı, Dalgıç ve Kurbağa Adam Hizmetleri Tazminat Kanunu, 926 sayılı Türk Silahlı Kuvvetleri Personel Kanunu ile 28/2/1985 tarihli ve 3160 sayılı Emniyet Teşkilatı Uçuş ve Dalış Hizmetleri Tazminat Kanunu kapsamına giren personelden, uçuş, paraşüt, denizaltı, dalgıç ve kurbağa adam hizmetlerinin fiilen ifası sırasında; başka birinin sürekli bakımına muhtaç olacak şekilde malûl olanlar ile ölenlerin dul ve yetimlerine en yüksek Devlet memuru aylığı üzerinden, diğer malûllere ise mevcut aylıkları üzerinden yukarıdaki fıkralarda belirtilen usûl ve esaslar çerçevesinde ve 30 yıl hizmet yapmış gibi emekli ikramiyesi ödenir.

7) 31/5/2006 tarihli ve 5510 sayılı Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (c) bendi kapsamında sigortalı olarak çalışmakta iken bu Kanunun ek 71 inci maddesi gereğince aynı sigortalılık haline göre sigortalılıkları devam ettirilenlere, 5510 sayılı Kanunun 3 üncü maddesinin birinci fıkrasının (21) numaralı bendinde belirtilen kamu idarelerinde uzun vadeli sigorta kollarına prim ödedikleri süreler için yukarıdaki fıkralarda belirtilen usûl ve esaslara göre emekli ikramiyesi ödenir. Ancak, 5434 sayılı Kanunun ek 71 inci madde kapsamına giren kuruluşların sermayelerindeki kamu payının % 50'nin altına düştüğü tarihten sonra, anonim şirket statüsünde olmayanların ise satışı veya devri tarihinden sonra 5510 sayılı Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (c) bendi kapsamında sigortalı olarak geçtiği kabul edilen süreler için emeklilik ikramiyesi ödenmez.

8) Bu madde gereğince ödenen emekli ikramiyesi, emekliye sevk onayı veren kamu idareleri (Danıştay Başkanları için Danıştay, Sayıştay Başkanları için Sayıştay) tarafından yazı ile istenilmesi üzerine en fazla iki ay içinde faturası karşılığında Sosyal Güvenlik Kurumunun göstereceği hesaplara yatırılır. Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından (6) numaralı fıkra uyarınca fazladan ödenecek emekli ikramiyesi tutarları ile (7) numaralı fıkra gereğince

ödenecek emekli ikramiyesi tutarları ise yazı ile istenilmesi üzerine en fazla iki ay içinde faturası karşılığında Hazine tarafından Sosyal Güvenlik Kurumunun göstereceği hesaplara yatırılır.

([4]) 1475 S.K.Madde 14 - (Değişik birinci fıkra: 29/7/1983-2869/3 md.) Bu Kanuna tabi işçilerin hizmet akitlerinin: 1. İşveren tarafından bu Kanunun 17 nci maddesinin II numaralı bendinde gösterilen sebepler dışında, 2. İşçi tarafından bu Kanunun 16 ncı maddesi uyarınca, 3. Muvazzaf askerlik hizmeti dolayısıyle, 4. Bağlı bulundukları kanunla kurulu kurum veya sandıklardan yaşlılık, emeklilik veya malullük aylığı yahut toptan ödeme almak amacıyla; 5. (Ek: 25/8/1999 - 4447/45 md.) 506 Sayılı Kanunun 60 ıncı maddesinin birinci fıkrasının (A) bendinin (a) ve (b) alt bentlerinde öngörülen yaşlar dışında kalan diğer şartları veya aynı Kanunun Geçici 81 inci maddesine göre yaşlılık aylığı bağlanması için öngörülen sigortalılık süresini ve prim ödeme gün sayısını tamamlayarak kendi istekleri ile işten ayrılmaları nedeniyle, Feshedilmesi veya kadının evlendiği tarihten itibaren bir yıl içerisinde kendi arzusu ile sona erdirmesi veya işçinin ölümü sebebiyle son bulması hallerinde işçinin işe başladığı tarihten itibaren hizmet aktinin devamı süresince her geçen tam yıl için işverence işçiye 30 günlük ücreti tutarında kıdem tazminatı ödenir. Bir yıldan artan süreler için de aynı oran üzerinden ödeme yapılır. (Değişik fıkralar: 17/10/1980-2320/1 md.): İşçilerin kıdemleri, hizmet akdinin devam etmiş veya fasılalarla yeniden akdedilmiş olmasına bakılmaksızın aynı işverenin bir veya değişik işyerlerinde çalıştıkları süreler gözönüne alınarak hesaplanır. İşyerlerinin devir veya intikali yahut herhangi bir suretle bir işverenden başka bir işverene geçmesi veya başka bir yere nakli halinde işçinin kıdemi, işyeri veya işyerlerindeki hizmet akitleri sürelerinin toplamı üzerinden hesaplanır. 12/7/1975 tarihinden, itibaren işyerinin devri veya herhangi bir suretle el değiştirmesi halinde işlemiş kıdem tazminatlarından her iki işveren sorumludur. Ancak, işyerini devreden işverenlerin bu sorumlulukları işçiyi çalıştırdıkları sürelerle ve devir esnasındaki işçinin aldığı ücret seviyesiyle sınırlıdır. 12/7/1975 tarihinden evvel işyeri devrolmuş veya herhangi bir suretle el değiştirmişse devir mukavelesinde aksine bir hüküm yoksa işlemiş kıdem tazminatlarından yeni işveren sorumludur. İşçinin birinci bendin 4 üncü fıkrası hükmünden faydalanabilmesi için aylık veya toptan ödemeye hak kazanmış bulunduğunu ve kendisine aylık bağlanması veya toptan ödeme yapılması için yaşlılık sigortası bakımından bağlı bulunduğu kuruma veya sandığa müracaat etmiş olduğunu belgelemesi şarttır. İşçinin ölümü halinde bu şart aranmaz. T.C. Emekli Sandığı Kanunu ve Sosyal Sigortalar Kanununa veya yalnız Sosyal Sigortalar Kanununa tabi olarak sadece aynı ya da değişik kamu kuruluşlarında geçen hizmet sürelerinin birleştirilmesi suretiyle Sosyal Sigortalar Kanununa göre yaşlılık veya malullük aylığına ya da toptan ödemeye hak kazanan işçiye,bu kamu kuruluşlarında geçirdiği hizmet sürelerinin toplamı üzerinden son kamu kuruluşu işverenince kıdem tazminatı ödenir. Yukarıda belirtilen kamu kuruluşlarında işçinin hizmet akdinin evvelce bu maddeye göre kıdem tazminatı ödenmesini gerektirmeyecek şekilde sona ermesi suretiyle geçen hizmet süreleri kıdem tazminatının hesabında dikkate alınmaz. Ancak, bu tazminatın T.C. Emekli Sandığına tabi olarak geçen hizmet süresine ait kısmı için ödenecek miktar, yaşlılık veya malullük aylığının başlangıç tarihinde T.C. Emekli Sandığı Kanununun yürürlükteki hükümlerine göre emeklilik ikramiyesi için öngörülen miktardan fazla olamaz. Bu maddede geçen kamu kuruluşları deyimi, genel, katma ve özel bütçeli idareler ile 468 sayılı Kanunun 4 üncü maddesinde sayılan kurumları kapsar. Aynı kıdem süresi için bir defadan fazla kıdem tazminatı veya ikramiye ödenmez. Kıdem tazminatının hesaplanması, son ücret üzerinden yapılır. Parça başı, akort, götürü veya yüzde usulü gibi ücretin sabit olmadığı hallerde son bir yıllık süre içinde ödenen ücretin o süre içinde çalışılan günlere bölünmesi suretiyle bulunacak ortalama ücret bu tazminatın hesabına esas tutulur. Ancak, son bir yıl içinde işçi ücretine zam yapıldığı takdirde, tazminata esas ücret,işçinin işten ayrılma tarihi ile zammın yapıldığı tarih arasında alınan ücretin aynı süre içinde çalışılan günlere bölünmesi suretiyle hesaplanır. (Değişik: 29/7/1983-2869/3 md.) 13 üncü maddenin (C) bendinde sözü geçen tazminat ile bu maddede yer alan kıdem tazminatına esas olacak ücretin hesabında 26 ncı maddenin birinci fıkrasında yazılı ücrete ilaveten işçiye sağlanmış olan para ve para ile ölçülmesi mümkün akdi ve kanundan doğan menfaatler de göz önünde tutulur. Kıdem tazminatının zamanında ödenmemesi sebebiyle açılacak davanın sonunda hakim gecikme süresi için, ödenmeyen süreye göre mevduata uygulanan en yüksek faizin ödenmesine hükmeder. İşçinin mevzuattan doğan diğer hakları saklıdır. (Değişik: 17/10/1980-2320/1 md.) Bu maddede belirtilen kıdem tazminatı ile ilgili 30 günlük süre hizmet akidleri veya toplu iş sözleşmeleri ile işçi lehine değiştirilebilir. (Değişik: 10/12/1982-2762/1 md.) Ancak, toplu sözleşmelerle ve hizmet akitleriyle belirlenen kıdem tazminatlarının yıllık miktarı, Devlet Memurları Kanununa tabi en yüksek Devlet memuruna 5434 sayılı T.C. Emekli Sandığı Kanunu hükümlerine göre bir hizmet yılı için ödenecek azami emeklilik ikramiyesini geçemez. (Değişik fıkralar: 17/10/1980-2320/1 md.): İşçinin ölümü halinde yukarıdaki hükümlere göre doğan tazminat tutarı, kanuni mirasçılarına ödenir. Kıdem tazminatından doğan sorumluluğu işveren şahıslara veya sigorta şirketlerine sigorta ettiremez. İşveren sorumluluğu altında ve sadece yaşlılık, emeklilik, malullük, ölüm ve toptan ödeme hallerine mahsus olmak kaydiyle Devlet veya kanunla kurulu kurumlarda veya % 50 hisseden fazlası Devlete ait bir bankada veya bir kurumda işveren tarafından kıdem tazminatı ile ilgili bir fon tesis edilir. Fon tesisi ile ilgili hususlar kanunla düzenlenir.

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber