Türkiye'de altın bozduranların sayısında artış var

Kaynak : Anadolu Ajansı
Haber Giriş : 22 Ocak 2009 10:47, Son Güncelleme : 15 Ağustos 2021 19:00

İstanbul Altın Borsası (İAB) Başkan Yardımcısı Oğuzhan Aloğlu, uluslararası piyasalarda işlem gören altının dolar cinsinden fiyatının henüz rekor seviyelere ulaşmamasına karşın, doların TL karşısındaki değer artışının, her geçen gün daha fazla yastık altı altının ekonomiye kazandırılmasını sağladığını belirtti.

Oğuzhan Aloğlu, AA muhabirine yaptığı açıklamada, altın fiyatlarında son aylarda yükseliş gözlenmesine karşın, altının 1.030,80 dolar/ons ile rekor seviyeye çıktığı 17 Mart 2008'e göre halen yüzde 17 civarında düşük seyrettiğini söyledi.

Aloğlu, Dünya Altın Konseyinden önceki gün yapılan açıklamada, global ekonomik krizin derinleştiği 2008'in 4. çeyreğinde hisse senetleri ve diğer emtiaların düşüş kaydederken, altının güvenli bir liman olarak kendisine gelen yatırımlarla değer kazandığı, ortalama altın fiyatının yüzde 25 artışla 871,90 dolar/ons'a yükseldiğinin belirtildiğini kaydetti.

Avrupa Merkez Bankasının yüzde 0,5'lik faiz indirimine gittiği 15 Ocak 2009'da 801 dolar/ons ile bir ayın en düşük seviyesine ulaşan altının değer artışının bir haftalık kısa süre içerisinde yüzde 7'yi geçtiğini ifade eden Aloğlu, şöyle devam etti:

"20 Ocak'ta Royal Bank of Scotland'ın İngiltere şirket tarihinde şimdiye kadar en büyük zararı açıklamasından sonra finansal sektörde kötüleşen durum, İngiltere'nin önde gelen bankalarının hisse senetlerinin düşmesi ve İngiltere'de ikinci bir banka kurtarma planının hükümet tarafından açıklanması, daha sonra ABD'de aynı gün hisse senetlerinin banka hisseleri başta olmak üzere neredeyse yüzde 4 oranında değer kaybetmesi altını güvenli bir liman olarak yeniden ön plana çıkartmıştır. Altın fiyatları 20 Ocak'ta 865,80 dolar/ons ile 9 Ocak tarihinden beri gördüğü en yüksek seviyeye yükselmiştir. Finansal piyasalardaki belirsizlikten kaçınan yatırımcılar güvenli bir liman olarak altına yönelmektedir."

Aloğlu, bu yılın başından itibaren TL'nin dolar karşısındaki değer kaybının, TL cinsinden altın fiyatlarının hızla artmasına neden olduğunu, Türkiye'deki fiyatların dünyaya göre daha fazla yükseliş kaydetmesinin de bu durumdan kaynaklandığını ifade ederek, 2008'i yükselişle kapatan ender enstrümanlardan biri olan altının yükselişindeki başlıca etkenin, finansal belirsizlik döneminde güvenli liman olarak tercih edilmesi olduğunu söyledi.

"FİNANSAL KRİZİN DERİNLEŞTİĞİNE DAİR ENDİŞELER ALTINI OLUMLU ETKİLEMİŞTİR"

Oğuzhan Aloğlu, altının, finansal belirsizlik dönemlerinde, jeopolitik gerginliğin tırmandığı zamanlarda yatırımcıların varlıklarını yönlendirdikleri, hisse senetlerindeki düşüşten korunmak amacıyla alternatif olarak satın aldıkları bir enstrüman olduğunu vurgulayarak, "Son günlerde finansal piyasalarda global finansal krizin derinleştiğine dair endişeler artarken bu durum altını olumlu etkilemiştir. Teknik açıdan güçlenen altının 2008 sonlarında ulaştığı 889 dolar/ons'u yeniden test etme olasılığı bulunmaktadır" dedi.

Piyasada genel olarak 2009'da altın fiyatlarına ilişkin beklentilerin, fiyatların ortalama 850 dolar/ons seviyesi civarında seyredeceğine yönelik olduğunu belirten Aloğlu, altın fiyatlarında daha fazla yükseliş bekleyen kuruluşlar da bulunduğunu kaydetti.

Dünya genelinde özellikle yatırımcılardan altına yoğun bir talep olduğunu, ancak altın talebinin en önemli bölümünü oluşturan kuyumculuk sektöründen altına gelen talepte ise yüksek seyreden fiyatlar dolayısıyla düşüş gözlendiğini ifade eden Aloğlu, şunları kaydetti:

"Ülkemizde ise altın bozduranların sayısında artış var. Yüksek seviyede seyreden altın fiyatları ve doların TL karşısındaki değer artışı son bir aydır halkımızın elinde bulundurduğu altın para ya da takıları bozdurmasına yol açıyor. Uluslararası piyasalarda işlem gören altının dolar cinsinden fiyatı henüz rekor seviyelere ulaşmamasına karşın, doların TL karşısındaki değer artışı, her geçen gün daha fazla yastık altı altının ekonomiye kazandırılmasını sağlıyor. Son günlerde kilosu 45 bin TL'ye değin yükselen fiyatlar ekonomide belirsizlik yaşandığı dönemlerde altına yapılan yatırımların değerini koruduğunun bir göstergesi. Altın özellikle TL'nin değer kaybından etkilenmeyen bir enstrüman."

Aloğlu, yapılan araştırmaların halkın elinde çok büyük miktarda, 5 bin ton civarında altın stoğu olduğunu ortaya koyduğunu belirterek, "Türkiye genellikle altın ithalatçısı konumunda bir ülke olmasına karşın, altın fiyatlarının yükseldiği dönemlerde artan yurt içi hurda altın arzı, ülkemizden altın ihracatının gerçekleşmesine yol açmakta" dedi.

"ALTIN FİYATLARI EURO/DOLAR PARİTESİ PARALELİNDE"

Goldaş Kuyumculuk Finans Müdürü Gökhan Aksu da, altın fiyatlarının özellikle 2007'nin ağustos ayından bu yana çok hareketli bir döneme girdiğini, bu tarihte 650 ons/dolar seviyesinde bulunan altının, 2008'in mart ayı ortalarında 1.032 ons/dolar seviyesini gördüğünü, bu tarihi zirvenin ardından 900 ons/dolar seviyelerine gevşediğini anlattı.

Aksu, altın fiyatlarının, geçen yılın mart ayından itibaren inişli çıkışlı bir seyir izlediğini vurgulayarak, "Spekülatif işlemlerin yoğunluğu sonucu fiyatlarda ciddi değişimler meydana geldi. Yaklaşık 2 aydır ise global krizin de etkisi ile altın fiyatları daha stabil, avro/dolar paritesi paralelinde ve 800-900 ons/dolar seviyelerinde işlem görmekte" diye konuştu.

Son zamanlarda fiyatların daha çok avro/dolar paritesine paralel bir seyir izlediğine ve arz-talep ilişkisinin daha dengeli çalıştığına işaret eden Aksu, "Önümüzdeki dönemde de fiyatların seyrinin bu doğrultuda olacağını söyleyebiliriz" dedi.

Aksu, 800 ons/dolar seviyelerinin altında kapanış yapmadığı sürece altına yatırım yapılabileceğini, bu seviyelere yakın yerlerden alım gerçekleştirilerek, 900 ons/dolar seviyelerine yakın rakamlardan da realizasyon yapılacağını söyledi.

Gökhan Aksu, "Makul seviyelerden alım yapıldığı sürece altın, yatırım için en iyi alternatif olacaktır" değerlendirmesinde bulundu.

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber