Kılıçdaroğlu ve Kılıç hakkındaki iddialar sahte

Kaynak : Anadolu Ajansı
Haber Giriş : 15 Haziran 2009 17:43, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42

- CHP İletişim Koordinatörlüğü, "Hessen Eyalet Başsavcısının, CHP Grup Başkanvekili Kemal Kılıçdaroğlu ve Merkez Yönetim Kurulu (MYK) üyesi Ali Kılıç'ın 'terör örgütü mensuplarıyla aynı araçta yakalandığı' iddiasına ilişkin tutulan tutanağın, sahte olduğunu açıkladığını" bildirdi.

CHP İletişim Koordinatörlüğü'nden yapılan yazılı açıklamada, "geçen yıl Deniz Feneri e.V. davasını izlemek üzere Frankfurt'a giden CHP Grup Başkanvekili Kılıçdaroğlu ve MYK üyesi Kılıç'ın terör örgütü PKK üyesi kişilerle aynı araçta yakalandığı, bunun tutanakla saptandığı" yönünde iddiaların öne sürüldüğü hatırlatılarak, bu gerçek dışı iddiaların bazı gazetelerde yer aldığı belirtildi.

Açıklamada, bazı gazetelerde çıkan haberlerde "Frankfurt'a giden Kemal Kılıçdaroğlu ile Ali Kılıç'ın PKK'lı Nevzat Rıdvan ve Mustafa Güler ile buluşarak bir saunaya gittiği, sauna çıkışında da Alman polisi tarafından araçları durdurularak tutanak tutulduğu" iddialarına da yer verildiği ifade edildi.

Ali Kılıç'ın, bu yalan haberler üzerine Hessen Eyalet Başsavcılığına başvurarak şikayetçi olduğu ve konunun açıklığa kavuşturulmasını istediği belirtilen açıklamada, şunlar kaydedildi:

"Hessen Eyalet Başsavcılığından gelen belgede, özetle şöyle denildi:

Trafik kontrolünü gösteren tutanak sahtedir. Frankfurt am Maln'de Braubacher Caddesi bulunmadığı gibi böyle bir karakol da yoktur. Ayrıca Hessen Eyalet Emniyet Genel Müdürlüğü antetli 11 Eylül 2008 tarihli belge de aynı şekilde sahtedir. Hamburg'da böyle bir adres bulunmamaktadır. Hamburg 'HH' plakalı böyle bir araç da trafik kayıtlarında yoktur. Öte yandan söz konusu belgede adı geçen şahıslar hakkında ne geçmişte ne de şimdi herhangi bir soruşturma bulunmamaktadır. 9 Eylül 2008 tarihli telefon dinleme tutanağı da gerçek değildir.

Öte yandan, bir Alman vakfından CHP'ye para yardımı yapıldığı iddiası da Alman hükümeti tarafından yalanlanmış, Almanya'nın Ankara'daki Büyükelçisi de bu yalanlamayı Dışişleri Bakanlığına bildirmişti. Yalanlamayı kamuoyuna duyurmayan Dışişleri Bakanlığı ise Almanya Büyükelçisinin teamüllere aykırı davrandığını öne sürerek, yalan haberin kamuoyuna duyurulmamasındaki sorumluluğunu gözlerden gizlemeye çalışmıştı."

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber