Bel fıtığında düşük ayak riski

Kaynak : Anadolu Ajansı
Haber Giriş : 13 Eylül 2009 12:47, Son Güncelleme : 15 Ağustos 2021 18:57

Bel fıtığının çok büyük olması ve omurilik bölgesinde sinirlerin çıktığı yere bası yapması durumunda, hastanın ayağını yerde sürüyerek yürümesine yol açan ?düşük ayak' problemi ortaya çıkabiliyor.

Türkiye Romatizma Araştırma ve Savaş Derneği Başkanı Prof. Dr. Şebnem Ataman, her 100 kişiden yaklaşık 65-80'inin yaşamının herhangi bir döneminde bel ağrısı çektiğine işaret etti. Bel ağrılarının genellikle en az 1-2 hafta sürdüğünü belirten Ataman, bel ağrısından şikayet eden kişilerin yaklaşık yüzde 10'unda sorunun bel fıtığı ya da iltihaplı bel romatizmasından kaynaklandığını vurguladı. Ataman, 2 haftayı aşan bel ağrısı sonrasında ağrının farklı bölgelere yaygınlık göstermesinin ciddiye alınması gerektiği uyarısında bulunarak, ?'Kalça ve bacaklara doğru yayılım gösteren bel ağrısı, bel fıtığının belirtisidir. Yaygın ağrı ile birleşen bel fıtığı, sinirlere bası yapabilir. Bu ise sağlığa ciddi şekilde zarar verebilecek sorunlara yol açar'' diye konuştu. Ayağın bilekten yukarıya doğru kaldırılmasını kontrol etme yeteneğinin kaybolmasının ?'düşük ayak'' olarak tanımlandığını belirten Ataman, şunları kaydetti: ?Hasta, ayaklarını yerde sürüyerek yürür. Özellikle merdiven çıkma, yokuş çıkma ve yumuşak yüzeylerde yürüme zorlukla yapılır?. Ataman, hastalığın tedavisinde en sık ayak bileği ortezleri veya desteklerinin (AFO) kullanıldığını belirtti. ? AA ANKARA

İlaç tüketiminde ilk 12'deyiz

Tüm Eczacı Kooperatifleri Birliği (TEKB) Başkanı Abdullah Özyiğit, dünya ölçeğinde en çok ilaç tüketen 12. ülkenin Türkiye olduğunu açıkladı. Özyiğit, büyüme hızı ve nüfus artışı dikkate alındığında da Türkiye'nin 2014 yılında dünyanın en çok ilaç tüketen 10 ülkesinden biri haline geleceğini ileri sürdü. Özyiğit, bugün gelinen noktada Türkiye genelinde 4 bine yakın eczanenin faaliyet gösterdiğini ve bu eczanelerin toplam cirosunun da

50 milyar TL olduğu bilgisini vererek, reel harcamalarla satıştan elde edilen birim karı çıkartıldığında da yüzde 4-5 oranında net bir karlılığın ortaya çıktığını anlattı. Ancak söz konusu satışta kurumlarla yapılan alış-verişte hata yapılmaması uyarısında bulunan Özyiğit, hata yapılması durumunda da eczanenin iflas noktasına gelebileceğini vurguladı. Türkiye'nin dünya ilaç sıralamasındaki yerinin hızla yükselişe geçtiğini ifade eden Özyiğit, 1999 yılında 18. sırada yer alan Türkiye'nin, son 10 yılda 6 sıra üste çıktığını anlattı. ? İHA MERSİN

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber