Öğretmenlerin Beklentileri-2 (Yer değiştirmeler)

Öğretmenlerin beklentileri (Zorunlu Hizmet) başlığıyla ele alınan yazı öğretmenlerin beklentisi gereği yayımlanmıştır. O yazının başlangıcında dile getirdiğimiz hususlar ile gelen yorumları irdelediğimizde öğretmenler arasında fikir ayrılıklarının olduğu ortaya çıkmaktadır. Bu gayet doğaldır. Zorunlu hizmet muafiyetinin yaratılan beklentiler doğrultusunda zorunluluk arz ettiğini her seferinde vurgulamıştık. Çünkü bakanlık taslağında muafiyet tarihi belirlenmesini istemiş ve kamuoyunda bu doğrultuda beklentileri oluşturmuştur. Devamı için başlığa tıklayınız.

Kaynak : Memurlar.Net
Haber Giriş : 13 Nisan 2010 00:15, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42

Bu nedenle dönüş olmasına imkan olmadığını savunduk. Fakat çok daha tehlikeli bir beklenti oluştu ki bu doğru ve yerinde bir beklenti değildir.

O da zorunlu bölgede çalışan ya da çalışmayan tüm öğretmenlerin İl dışı, il içi yer değiştirmelerinin gerçekleşeceği beklentisidir.

Genel algılama af geldi artık gideceğiz yönündedir. Bu yöndeki talebin mevcut durumda beklendiği şekliyle gerçekleşmesi mümkün görülmemektedir. Bakanlığın bu yönde bir isteği ve tavrı zaten yoktur.
Bilindiği gibi yer değiştirmeler puan esasına göre yapılmaktadır. Geçmiş yıllarda da böyle idi yeni çıkacak yönetmelikte de böyle olacaktır.

Önce mevcut uygulamaya bakalım:

İl içi yer değiştirmede öğretmenler açık olan yada olmayan okullara sıraya girmekte ve sıraya dayalı olarak sıralar çalıştırıldıkça yer değiştirebiliyorlardı. Sıralı okullara sıra haricinden atama yapılamıyordu.
İller arası yer değiştirmede ise Mayıs ayında boş bulunan (bakanlığın belirlediği) okullar tercih ediliyor ve puan üstünlüğüne göre yılda bir kez atama yapılıyordu.

Yeni yönetmelik taslağına göre ise;
İl içi ve İller arası yer değiştirmeler aynı anda yapılacaktır. Kişi açık bulunan ya da bakanlıkça açık ilan edilen 25 kurumu tercih edecek ve puan üstünlüğüne göre atama yapılacaktır.
Bu durumda bilinmelidir ki tüm isteklilerin yer değiştirmesi mümkün değildir. Hem açık ilan edilecek kadroda sınırlama yapılacaktır hem de sıra çalıştırılmayacağı için yapılan yer değiştirme sonucu boş kalan kadroların taliplileri olduğu halde bu kadrolara yerdeğiştirme yapılamayacaktır. Hatta ve hatta boş bulunan tüm kadrolar açık gösterilse dahi bu beklentiler gerçekleşemeyecektir.

Örneklendirecek olursak;
1- Merkezi bir okul olan A okuluna gitmek istiyorsunuz. Fakat bu okulun tüm kadrosu dolu olduğundan sistemde size görülmeyecek ve tercih edemeyeceğiniz için gitme imkanınız olmayacak.
2- Merkezi A okulunda sizin branşınızda bir öğretmen başka bir yere puan üstünlüğüne göre yer değiştirirse orada bir kadro boşalacağı halde siz tercih edemediğiniz için yine gidemeyeceksiniz. Bu kadro özür grubu,ilk atama ya da norm kadro fazlasının atanması yoluyla doldurulacak bu şekilde doldurulmazsa ücretli öğretmen tarafından doldurulacaktır. Ya da bir torpilli görevlendirme orada çalışacaktır.
3- B okulunda açık kadro bulunduğu halde bakanlık tarafından sisteme yansıtılmayabilecektir.
Bu nedenle yönetmeliğin en can alıcı belki de can acıtıcı noktası bu noktadadır.
Bu nedenle asıl konuşulması tartışılması gereken budur.

İl içi ve il dışı aynı anda yapılsın mı? Tartışması.

Bu noktada 2 görüş hakimdir.
1- Beraber yapılırsa il dışından yüksek puanlılar geleceğinden il içinde bekleyenlerin hayalleri suya düşecek,
2- Beraber yapılırsa il dışından geleceğimiz için avantajlı olacağız.

Birbirini desteklemeyen iki durum söz konusu.

Bakanlığın tavrı ve toplantıda görüşülenler:

Bakanlıkta son yapılan toplantıda her türlü ihtimale karşı beraber yapılmasında hem fikir olunmuştur.

Sıra çalıştırılacak mıdır?

Bakanlık sendikaların bastırmalarına rağmen sıra çalıştırma taraftarı değil. Bu durumda yukarıda 1.örnek olarak verdiğimiz durum ortaya çıkacaktır. Merkezi okula gitmek isteyen kişi, sürekli kadrosu dolu olan bu okullara (eski tabir ile sıralı okullara) ömür boyu gidemeyecektir.

Bir kez atama yapılırsa bakanlık istediği boş olan bazı kadroları açacaktır. Boş olan tüm kadroları açıp açmama noktasında da tereddütleri vardır.

Puanı yüksek olan kişinin gidemediği bir okulun emeklilik, yer değiştirme, istifa gibi nedenlerle boşalan kadrosu az puanlı olan özür grubu, ilk atamaya tabi öğretmenlerle doldurulacaktır.

Bu açıklamalar doğrultusunda bakanlık yetkilileri hak verseler de tavırlarının ne olacağı konusunda şüphelerim bulunmaktadır.

Sendikaların talepleri en az 25 tercih hakkı verilmesi ve Haziran, Temmuz ve Şubat olmak üzere en az 3 kez sıra çalıştırılması yönündedir. (Son alternatif olarak Haziran ve Temmuz'da en az 3 kez çalıştırılması olmuştur.)

Sıra çalıştırılırsa geçmişte il içinde olduğu gibi kişiler sıraya gireceklerdir. Bu durumda açık bulunan ya da bulunmayan tüm okullar arasından tercih yapılabilecektir. Böylece boşalma ihtimali olan ve bir şekilde boşalan (ilk sıra çalıştırmada yer değiştirme, özür grubundan, emeklilikten, istifadan dolayı boşalan) kadrolara da atama gerçekleşecektir.

Bu durumda sendikaların bir başka talebi boş bulunan kadroların atamalardan (başvurudan) önce iller bazında duyurulmasıdır. Böylece öğretmenler boş kadroları bilecekler ve ister boş kadrolara isterse boşalacağını düşündükleri kadrolara tercih yapabileceklerdir. Bu konuda irade tamamen öğretmene ait olacaktır.

Her iki durumda da tüm boş kadroların duyurulması ortak taleptir. Aksi durum da yargı kararı ile karşı karşıya da kalınabilecektir. Burada idarenin tutunabileceği tek nokta vardır. O da A ilinde Matematik öğretmenliği normu toplam 100 olsun. O ilin kadrolu öğretmen sayısı ise 110, boş kadro sayısı 10 olsun. Buradan da anlaşılmaktadır ki il normu doludur hatta ve hatta 10 fazlalığı vardır. Gerek başka yerlerde görevlendirme gerekse öğretmenlerin bir şekilde görevde olmamaları (doğum, askerlik, ücretsiz izin?) nedeniyle durum kurtarılmaktadır (hesaba göre 20 öğretmen bu durumda). Oysa ki boş bulunan kadrolara rağmen o ilde fazla öğretmen söz konusudur. Bakanlık boş bulunan 10 kadroyu da duyurur ve açarsa bu durumda A ilinde fazlalık sayısı 10 dan 20 ye çıkacaktır. İdare tüm boşları duyurmamanın kılıfını buradan hareketle uydurabilir ve bazı kadroları açık ilan etmeyebilir. Bu nedenle bakanlığın öncelikle yapması gereken norm kadro fazlalıklarını eritmek olmalıdır. Böylece o ilde boş kadro kalmayacak fazlalık ise 10 olacaktır. Yani o ile atama yapılmayacaktır.

Şu anda bakanlığın en büyük sorunu il içi ve iller arası isteğe bağlı yer değiştirmeler konusundaki kararsızlığıdır. Bu karar bu yönetmeliğin en can alıcı noktası olacaktır. Zorunludan muaf olan öğretmen istediği yere/yerlerden birine gidemeyecekse bu muafiyet de anlamsız kalacaktır.

Bakanlık ya geriye dönüş yapacak ve il içi ve il dışını ayrı ayrı değerlendirecektir ya da yeni uygulamaya geçecektir. Yeni uygulamaya geçtiği taktirde sıranın çalıştırılmamasının yaratacağı hak kayıplarını iyi değerlendirmelidir.

Bu arada çokça sorulan bir soruya cevap verecek olursak, yer değiştirme için hizmet süresi hesabında baz alınan 31 Ağustos'tan vazgeçilmiştir. Bakanlık bu tarihi 15 Eylül olarak yönetmeliğe işleyecektir. Tüm atamaların (yer değiştirme, ilk atama dahil) Ağustos ayı sonunda tamamlanması öngörüldüğünden 15 Eylül bazlı atamalarda mağduriyet yaşanmayacaktır.

Bu arada zorunludan muaf edilecek öğretmenlere il dışı için 3 yıllık süre şartı aranmadan yer değiştirme hakkı verilecektir.

İl içi yer değiştirmelerde 2010 ve 2011 yılında 15 Eylül itibari ile 2 yılını dolduranlar başvurabilecekler, 2012 yılından itibaren il içi yer değiştirme için iller arasında olduğu gibi 3 yıl şartı aranacaktır.

Maksut BALMUK
Eğitim Yöneticisi

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber