Günde 1.500 kişi iş buluyor; ama işsizlik azalmıyor

Haber Giriş : 10 Şubat 2006 12:24, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42

Günde ortalama bin 500 kişinin iş bulduğu Türkiye'de ekonomideki büyümeye rağmen istihdam rakamları istenen düzeyde artırılamıyor.

Her yıl 600 bin kişi çalışma hayatına katılırken, bir o kadar da yeni işsiz piyasaya giriyor. İstatistik Kurumu'nun verilerine göre geçen yılın ağustos ayında 9,8'e gerileyen işsizlik oranı ekimde 10,1'e yükseldi. İş arayanların sayısı ise 2 milyon 487 bin. Bu durum nüfus artışındaki hızla açıklanırken, çözüm olarak kayıt dışının önlenmesi ve istihdam üzerindeki vergi ve prim yüklerinin aşağıya çekilmesi öneriliyor.

"Türkiye dakikada 4 kişiye iş bulmak zorunda." Ankara Sanayi Odası Başkanı Zafer Çağlayan'ın bu sözleri, işsizlik sorunun büyüklüğünü ortaya koyuyor. Devlet Planlama Teşkilatı'nın raporuna göre 2006-2008 döneminde 1,7 milyon yeni istihdam sağlanacak. Ancak işsizliğin düşmesi, istihdam rakamının 2 milyona ulaşmasıyla mümkün. Yüzde 10'lara varan bu sorunu tetikleyen sebepler çeşitli. Kayıt dışılık bunların başında geliyor. Kayıt dışı çalışanlar 5,5 milyon kişi. Kayıt dışı istihdamdan dolayı devletin 16,1 milyar yeni liralık kaybının önlenmesi durumunda bu kaynağın büyük kısmıyla istihdam imkanı sağlanacak. ?Madalyonun öteki yüzü' ise nitelikli eleman ihtiyacı. OSTİM Bölge Müdürü Ahmet Rıza Balım'ın, "İstenen nitelikte eleman bulunsa bir günde 5 bin kişiye iş sağlarız." sözleri işsizlik kadar işgücü sorununu da gözler önüne seriyor. Üretimde ara eleman olarak istihdam edilen bu grupta en çok tornacı, motor ustası, kaynakçı, tesviyeci, elektrikçi, döküm kalıpçı, boyacı, ütücü, overlokçu, stilist, modelist, kumaş boyacısı, apreci, baskıcı ve ambalajcı aranıyor. İş Kurumu'nun verilerine göre yıllık ara eleman ihtiyacı 40 bin civarında. Sorunun önüne geçilebilmesi için mesleki eğitimin güçlendirilmesi gerekirken, Danıştay ve YÖK'ün verdiği kararlar meslek liselerine olan talebi her geçen gün düşürüyor. MÜSİAD Genel Başkan Yardımcısı Hasan Büyükdede, "Endüstri hızla büyürken nitelikli ara eleman gücündeki açık da artıyor." diyor. Nitelikli eleman ihtiyacı konusunda atılan adımların bu yıl somutlaştırılacağı tahmin ediliyor. Geçen sene meslekleri sertifikalandırmak için kolları sıvayan hükümetin, Ulusal Mesleki Yeterlilik Kurumu'nun faaliyete geçirilmesine ilişkin kanun tasarısını yasalaştırması bekleniyor. İşsizliğin başka bir boyutu da kaçak işçiler. Yasalarla engellenmiş olmasına rağmen ciddi ölçüde yabancı istihdamına rastlanıyor. Geçen yıl 1,5 milyon yabancı işçi girişi olurken bunların 1 milyonu bir işte çalışıyor. Düşük ücret sebebiyle tercih edilen yabancılar, iş arayan milyonlarca gencin önünü tıkıyor. Hak-İş Genel Başkanı Salim Uslu, kaçak işçi çalıştıran kuruluşlara denetimlerin artırılmasını istiyor. Akdaş Grup Yönetim Kurulu Başkanı Yunus Akdaş, "Özellikle eski Doğu Bloku ülkelerinin işgücü niteliği çok yüksek." diyor.

Ekonomide yakaladığı istikrarlı büyümeyle enflasyon ve yüksek faiz gibi kronik hastalıkları yenen Türkiye, 2006'ya istihdam açısından umutlu girdi. Birbiri ardına gelen personel alınacağı haberleri işsizleri sevindirdi. Başbakan Yardımcısı Mehmet Ali Şahin, geçtiğimiz günlerde kamuya 100 bin personel alınacağını açıkladı. Kamunun haricinde eleman istihdam edeceğini duyuran sektörlerin başında bankacılık geliyor. 2001 krizinin yaralarını saran sektör, 2006'da yaklaşık 10 bin yeni personel istihdam edecek. İş fırsatları açısından diğer cazip sektörler ise inşaat, sanayi, telekom, ulaşım, enerji ve perakende. 2005 yılında 500 bin civarında olan istihdam rakamının, 2006'da 700 bine ulaşacağı bekleniyor. Sektör temsilcileri ve ekonomistler, yatırım ortamındaki iyileşmenin devam etmesi durumunda bu rakamın daha yukarılara tırmanacağını söylüyor.

Türkiye'deki sabit yatırımların yüzde 5'inin yabancı kaynaklı şirketler tarafından yapıldığına dikkat çeken Yabancı Sermaye Derneği Başkanı Şaban Erdikler, "Eğer bu tutarı yüzde 10'lara çıkarabilirsek her yıl çalışanlar ordusuna 80 bin kişi katılır." şeklinde konuşuyor. Türkiye İşveren Sendikaları Konfederasyonu Genel Sekreteri Bülent Pirler ise istihdam sorununu çözmenin sadece vergi ve prim yüklerini azaltmakla mümkün olmadığı görüşünde. Sosyal Güvenlik Uzmanı Ziya Perver, AK Parti hükümetinin iktidara geldiği yıldan beri her yılı istihdam yılı ilan ettiğini; ancak bir türlü başarılı olamadığını belirtiyor. Sosyal güvenlik açıklarının yüksekliğinin prim indirimine izin vermeyeceğini kaydeden Perver, İşsizlik Sigortası Fonu'ndaki 18 milyar yeni liralık kaynağın istihdamın artırılması için kullanılması gerektiğini vurguluyor.

İşsizliği azaltmak için neler yapılmalı?
Özel istihdam stratejileri geliştirilmeli, bölgelere, konulara ve sektörlere göre alt politikalar yapılmalı.
Yerel yönetimler, işçi-işveren ve sektör temsilcileri politikaların uygulanmasına katkı sağlamalı.
İstihdam üzerindeki vergilerin indirilmesi ilave iş imkanı sağlar.
Ulusal eğitim sistemiyle bağının kurulması gerekiyor. 'Ulusal mesleki yeterlilik kurumu' hayata geçirilmeli.
Mesleklerin acilen sertifikalandırılması işgücü piyasasının ihtiyacını ortaya çıkaracak.
Kadın işgücüne dönük olarak ayrı politika izlenmeli.

Dünyanın sorunu
İşsizlik, Türkiye'nin yanı sıra birçok ülkenin en başta gelen sorunu. Dünyanın en büyük ekonomisi ABD'den AB'nin güçlü ülkeleri Almanya ve Fransa'ya kadar birçok ülke bu sorunla boğuşuyor. Uluslararası Çalışma Örgütü geçen yıl dünya genelindeki işsiz sayısının bir önceki yıla göre 2,2 milyon artarak 191,8 milyona yükseldiğini bildirdi. Fransa'da düzenlenen bir kamuoyu araştırması, seçmenlerin 2006 için en büyük beklentisinin işsizlik sorununun çözülmesi olduğunu ortaya koydu. Fransa yaklaşık yüzde 10'a varan işsizlik oranıyla AB ülkeleri içinde ilk sırada yer alıyor. Almanya'da ise Merkel başbakanlığındaki koalisyon hükümeti, 2006 yılının ilk kabine toplantısını istihdam gündemiyle yaptı.

zaman

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber