Milli Eğitim Bakanlığı niçin var?

Haber Giriş : 30 Mayıs 2006 09:36, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42

ERGUN GÖZE /Tercüman

BİR lise müdürü, öğrencilerinin üç yüzden fazlasının cep telefonunu toplamış. Bakmışlar ki kız öğrencilerin telefonlarında erkek helasından enstantaneler, erkeklerin telefonlarında da kadın öğretmenlerin etek altı resimleri. İlk mide ve zihin bulantısı geçtikten sonra kendi kendime Şaşılır mı dedim. Her sabah işime giderken, onüç- ondört yaşındaki kızların yolda, kravatı beline doğru düşmüş, gömleği belinden fırlamış yaşıtı çocukların kolunda, öğrenci çantası sırtında, sigarası elinde, küfürleşerek konuşup gittiklerini, bu insan yavrucuklarının okula giderkenki halini görüyor kahroluyorum.

İşin bu son noktaya gelmesi ise Globalizm'dir. Yer yuvarlağı üzerine kondurulmuş insan yığınının en kolay bir araya gelip bağlanacağı yani globalleşeceği saha ise cinsiyet, maddiyat ve menfaat, yani ticaret ve pazarlama sahasıdır. Çocuklukla gençlik arası ise en çok cinsiyetin hakim olduğu dönemdir. Hele siz ona, bir manev? ve mill? gaye veremezseniz... Manevi gaye olarak imam hatip okullarını arka bahçe olarak görmeyi seçmişseniz, milli değerlere de sırt çevirmişseniz, kendinizi globalleşmekle aldatmayın lütfen. Çünkü manev?, mill?, global değerler de vardır ve bunun başında Yalandan nefret gelir.

Halbuki bizim eğitimimiz yalan üzerine kurulmuştur. Bunu kırk seneden beri yazıyorum. Yaşadığım için, içim yana yana yazıyorum. 1944 senesinde ilk okuldan mezun olurken elişi imtihanına mutlaka bir eser götürmem lazım geldiğini son günü söylediler. Rahmetli kız kardeşimin oyuncak mobilya takımlarını Ben yaptım diye götürmek zorunda kaldım..
Yalanlar manzumesi

Yalan 1: Bir ay sonra rahmetli anneciğimle Milli Eğitim Müdürü'nün hanımını ziyarete giden kız kardeşim mobilya takımlarını görünce skandal koptu, bu da cabası.

1967'de büyük oğlum aynı rezaleti yaşadı, akşam eve gelince Neyse bir demirci varmış, ona bir şeyler yaptırdık imtihanı geçti dediler. Yalan 2: 1977'de küçük oğlum aynı macerayı yaşadı. Yalan 3: Yıllarca yabancı dil dersleri, bugün bile yalandır. Beden eğitimi bile yalandır. Bugün üniversite diplomaları bile gerçek değildir. Ve ben kaç defa Tercüman'da Yalan Maarifi diye yazdım. İlkokulda yalnızca çocuklarımıza yalan söylememeyi öğretebilen bir eğitim sistemimiz olsa şu yukarıdaki feci haberin bile çaresi olabilir. Çünkü onlar tortu bıraksa bile çok kere gelip geçicidir. Geçici olmayan ve toplumu siyaset, ticaret ve ilim sahasında yiyip bitiren yalandır.

Böyle bir toplumda mill? irade yalandır, (Oy çokluğundan ibarettir) ilmi unvanlar yalandır (İntihale veya siyasi tercihe dayalıdır). Siyaset yalandır (Dostdoğru yalana dayalıdır), ticaret, helale değil en aldatıcı yalan olan harama dayalıdır. Aşk (günü birlik seksten ibaret görülür yani yalandır). Aile sadakate fedakarlığa değil, konfora maddiyata dayalıdır, yalandır.
İmam hatip davası, türban falan hep yalandır, çünkü oy'a çıkar. Gerisini istediğiniz kadar uzatabilirsiniz.

Bu bakanlık belki elli seneye yakındır mill?likten arındırılmış, eğitimi de kaybetmiştir. Üniversite, Kültür, Mill? Eğitim Bakanlığı aynı hizaya ve aynı mill?, ilm?, ahlak? yüksek seviye idealine bağlanmadıkça, ilim irfan idealize edilmedikçe, maddenin zebunu olmaktan kurtarılmadıkça, ilm?, fikr? araştırma ve doğru düşünme hamlesi verilmedikçe işte böyle etek altında kalınır ve bakanlık da kahve dövücünün Hık deyicisi bile olamaz. Lise cinayetlerine henüz dokunmadım.

Dershaneler, özel okullar niçin var? Onların sayısı ve tesiri resmilerinden niçin fazla? O halde Milli Eğitim Bakanlığı niçin var?

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber