'Sağlıkta tasarruf revize edilebilir'

Haber Giriş : 09 Temmuz 2006 10:08, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42

Sağlık Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Sabahattin Aydın, 1 Temmuz'da yayımlanan 'ayakta tedaviyle ilgili tasarruf tebliği'ne tepki gösterenlere yanıt verdi, sistemin eksik ve riskli olabilecek yönlerine dikkat çekti. Aydın, yeni uygulanan sistemi şöyle değerlendirdi:

Devlet hastanesi mağdur: Tebliğe en fazla tepki göstermesi gereken kesim, devlet hastanesi başhekimleri. Çünkü en düşük fiyat devlet hastanelerine verildi. Özel hastanelere devlet hastanelerinin yüzde 20 fazlası,

üniversite hastanelerineyse eğitim hastanelerinin yüzde 50 fazlası ödenmesi öngörüldü.

Zamanla alışacaklar: Sadece rakamlara değil, tamamen yenilenen sisteme de tepki gösteriliyor. Bir-iki hafta sonra sisteme alışınca o kadar da korkacak bir şey olmadığını görecekler. Bir zamanlar yatan hasta için de 'hizmet başı' ödeme sistemi vardı, paket sisteme geçilince tepki gösterilmişti. Ancak alışıldı.

Eski sistem enflasyonistti: Hizmet başı ödeme yöntemini (eski sistem) gelişmekte olan ülkeler çok kullanıyor, doktor bilgisi ve inisiyatifi esas alınıyor.

Gelişmekte olan ülkelerde altyapı eksikliği, denetimsizlik, tetkik ve teknolojik donanım yetersizliği nedeniyle, doktor elindeki imkânları kullanır, bu da fazla sağlık harcaması getirmez. Bu yüzden gelişmekte olan ülkelerin tolere edebildiği bir modeldir. Ama ülkeler ve teknolojileri geliştikçe, her türlü tetkik yapılabilir hale gelir ve siz bu ortamda hekimi serbest bırakırsanız, enflasyonist bir model oluşur.

Yeni sistem tasarrufa zorluyor: Vaka başı ödeme yöntemi, diğerinin aksine enflasyonist değil, tasarrufa zorlayıcı bir model. Dün doktor, 'Hastaya şu tetkikleri yaptım, ama sonuca pek güvenmiyorum, bir daha yapayım. Tomografi istedim, ama istediğim netlikte çıkmadı, bir de MR isteyeyim' gibi daha fazla tetkik yapmaya meyilliyken, vaka başı modelde yapacağı her işlem için bir kez daha düşüne-cek. Hastanelerimiz şimdiden

acil toplantılar yapıp hekimlere, 'Gereksiz tetkik yapmayın, denetleyeceğiz' demeye başladı, sistem ilk günden etkisini gösterdi.

Maliye'ye baskı yaparız: Tebliğde, bazı ortalama rakamların hesaplanması açısından eksikler olabilir, bunları zaman

içinde hızla düzeltiriz. Eğer belirlenen rakamlar gerçekçiyse hastaneler kısa bir sürede adapte olur, ama eğer rakamlar gerçekçi çıkmazsa o zaman biz de sağlık kurumlarıyla birleşir ve rakamların revize edilmesi için Maliye Bakanlığı'na baskı yaparız.

Sistem yok olabilir: Bu sistemde de denetim yapmazsanız birçok delme yöntemi var. Eğer kurumlar, tasarruf rakamlarından kurtulmak için 'hastayı yatıralım veya acile gönderelim ki hizmet başına fatura keselim' yöntemine kayarlarsa, sistem bir anda yok olur. Denetim yine şart.

Vatandaş sıkıntı yaşar mı?: Kamu hastalarından hiçbir şekilde para talep edilemez, dolayısıyla tebliğ nedeniyle hastaların mağdur edilmesi söz konusu değil. Ancak, böyle bir model hekimi gereksiz tetkik yapmamaya zorlayacağı için niteliksiz hekimin aşırı tasarruf gayesiyle yapması gerektiği tetkikten az tetkik yapma riski var. Nasıl ki hizmet başı ödemede aşırı tetkik yapma riski varsa, vaka başı ödemede de yapılması gereken tetkikin yapılmama riski olabilir.

'Para istenmeyecek'

Sağlık Bakanı Recep Akdağ da, Maliye Bakanlığı'nın 'paket fiyat' uygulamasının ardından özel hastanelerin fark istemesini fırsatçılık olarak niteledi. Adana'da sağlık kurumlarını ziyaret eden Akdağ, "Özel hastanelerin 'Fark alırız' açıklamasını nasıl değerlendiriyorsunuz" sorusunu "Daha önce fark almıyorlar mıydı? Özel hastanelerin önemli bir bölümü uygulama başladığından itibaren zaten vatandaştan fark aldılar" diyerek yanıtladı.

1 Temmuz tebliğiyle vatandaş açısından değişen hiçbir şey olmadığını ileri süren Akdağ, "Vatandaştan Sağlık Bakanlığı'nın hiçbir hastanesinde bu yeni uygulamayla beş kuruş bile istenmeyecek" diye konuştu.

Radikal

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber