Öğretim üyelerinin ortak bildirisi: İmam-Hatip Liseleri derhal kapatılmalıdır

Haber Giriş : 10 Mayıs 2004 00:00, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42

ODTÜ Öğretim Elemanları Derneği'nin öncülüğünde 7 öğretim elemanları derneği temsilcileri TBMM'de CHP ve AK Parti gruplarını ziyaret etti ve ortak bir bildiri yayımladılar.

Öğretim üyelerinin ortak bildirisinde, ''Her geçen gün daha ciddi bir toplumsal ve siyasal sorun haline gelen İmam-Hatip Liseleri derhal kapatılmalıdır'' denildi.
Yoğun güvenlik önlemi alınan TBMM Çankaya kapısı önünde biraraya gelen öğretim üyelerini, CHP Grup Başkanvekili Haluk Koç ile birlikte bir grup CHP milletvekili karşıladı. Öğretim üyelerinin ortaklaşa hazırladıkları bildiriyi ODTÜ Öğretim Üyeleri Derneği Başkanı İnci Gökmen okudu.

Bildiride, Hükümetin kapsamlı bir yüksek öğretim yasasını kısa bir sürede Meclis'ten geçiremeyeceğini anladığını bu nedenle acele ile 11 maddelik daraltılmış bir tasarıyı TBMM'ye sevk ettiği ifade edilen bildiride şu görüşlere yer verildi:''Tasarı ile yüksek öğretimde hiçbir ciddi iyileşme öngörülmemesine karşın üniversiteye giriş sınavlarında İmam-Hatip Lisesi mezunlarına uygulanan katsayı yükseltilerek genel lise mezunları aleyhine bu kesime kolaylık sağlanmaktadır. Söz konusu girişimle ciddi sorunları olduğuna inandığımız YÖK'e yönelik AKP hükümetinde yürütülen gerginliğin ardındaki temel gerekçenin üniversitelerin değil, imam hatiplerin önünün açılması olduğu anlaşılmıştır.

AKP iktidarı, sistemi kökten değiştirerek hiç kuşku yok ki İmam hatip liselerinin etkinlik düzeyini hızla arttırmayı hedeflemektedir. Böylece en önemli kazanımı eğitim alanında olan 8 yıllık eğitimin rövanşının imam hatipler özelinde alınması sağlanmış olacaktır.'' Devrim yasaları ile Cumhuriyetin kuruluşunda uygulamaya konulan Öğretim Birliği Yasası (Tevhid-i Tedrisat) ile çağdaş, akılcı eğitim sistemi ve ortaçağın düşünce sistemini temel alan medrese eğitimi arasındaki çelişki, ilki lehine ortadan kaldırılarak ulusal birliğin akılcılık temelinde eğitim aracılığıyla pekiştirilmesinin amaçlandığının kaydedildiği bildiride, ''Buna karşın bugün türban ve İmam Hatip'i üniversiteye taşıma ideali ile gündeme gelen yapısal müdahaleler, laik cumhuriyet okullarını medreseleştirmeyi amaçlayan gizli niyeti açığa çıkarır niteliktedir'' denildi.
İmam Hatipleri Truva Atına benzeten bildiride, ''İmam hatipleri her dönem (maneviyatın sigortası) olarak gören siyasal anlayışın dün cumhuriyetin temel değerlerine cepheden saldırırken, bugün emperyalist baskısına bağımsız cumhuriyet içinde Truva atı misyonuyla katkı koymaktadır'' görüşü dile getirildi.

Öğretim elemanlarının ortak bildirisinde eğitimciler olarak öncelikli kaygılarının eleştirel, akılcılık, bilimsel kuşkuculuk ve bağımsız düşüncenin yuvası olan üniversitenin bu tür girişimlerle yozlaştırılması tehdidi olduğu ifade edildi. Bildiride, ''Buna göre her geçen gün daha ciddi bir toplumsal ve siyasal sorun haline gelen İmam Hatip liseleri derhal kapatılmalıdır'' denildi.

90 ÖĞRETİM ÜYESİ
CHP'li Koç ve milletvekilleriyle birlikte 90 öğretim üyesi de TBMM'ye girdi.
Öğretim üyeleri öncelikle CHP grubunu ziyaret etti. CHP Grup toplantı salonunda öğretim üyelerini kabul eden Haluk Koç da yaptığı konuşmada, TBMM Milli Eğitim Komisyonu'ndaki görüşmeye ilişkin bilgi verdi. AK Parti'nin Türkiye'ye bir elbise giydirmeye ve Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin temel niteliklerini kuşatmaya dönük adım adım ilerlediğini dile getiren Koç, buna karşı mücadele ettiklerini söyledi.

ODTÜ Rektörü Ural Akbulut da yaptığı konuşmada, TBMM'nin gündeminde olan ve imam hatiplilere üniversiteye girişte kolaylık getiren tasarının metnini hatta tek bir satırını dahi görmediğini bildirdi. Akbulut, YÖK ile ilgili değişiklik konusunda yapılan çalışmalara katılan 8 öğretim üyesinden 3'ü dışındakilerin bu tasarı ile ilgili hiçbir bilgileri olmadığını söyledi. Tasarıyı gören 3 öğretim üyesinin de kendilerine herhangi bir bilgi aktarmadığını kaydeden Akbulut, TBMM'deki komisyon toplantısından sonra Üniversitelerarası Kurul Başkanı Prof Dr Ayhan Alkış'a ''Neden daha önce tasarı metnini gördün de bize bilgi vermedin?'' diye sorduğunun onun ise kendisine ''Benim gördüğüm sadece bir bilgi notundan ibaretti'' karşılığını verdiğini de dile getirdi.

AKP'YE ZİYARET
Çeşitli üniversitelerin öğretim üyeleri derneklerinin temsilcileri ile ODTÜ Rektörü Prof. Dr. Ural Akbulut ve Eğitim-Sen Genel Başkanı Alaattin Dinçer, AK Parti Grup Başkanvekili Faruk Çelik'i ziyaret ederek, YÖK Tasarısı'nın geri çekilmesini ve İmam-Hatip liselerinin kapatılmasını istediler.

Öğretim üyeleri, tasarının Tevhid-i Tedrisat Kanunu'na aykırı olduğunu öne sürerek, öğretim üyelerini hayal kırıklığını uğrattığını söylediler.
Tasarının ''yangından mal kaçırır gibi'' acele ile TBMM'ye getirildiğini ifade eden öğretim üyeleri, Genel Kurul'da görüşülmemesini istediler.
İzmir Üniversiteleri Öğretim Elemanları Derneği Başkanı Prof. Dr. Ömer Mavioğlu ise katsayı ile ilgili maddenin ''belli bir inanç ve tarikat üyelerinin'' egemenliğine yol açacağını iddia ederek, ''öğretim üyelerimiz böyle bir tasarının TBMM'ye yakışmadığı kanaatindedir'' dedi.

ODTÜ Öğretim Üyelerinden Doç. Dr. Melih Ersoy, İmam-Hatip liselerinin, ''çocuklarının dini eğitim almasını isteyen ailelerin taleplerini karşıladığı'' şeklindeki gerekçelerin dile getirilmesini eleştirerek, ''bu durum ikili eğitim demektir ve Tevhid-i Tedrisat Kanunu'na aykırıdır. Başka inanç ve düşüncedekiler de kendi inançları doğrultusunda eğitim isterse ne olacak. O zaman 3'lü, 5'li eğitim mi yapılacak?'' diye konuştu.

ODTÜ Rektörü Prof. Dr. Ural Akbulut da sorunun ''iki tarafın da onuru kırılmadan'' bir ara yol bulunarak çözülmesini önerdi. Prof. Dr. Akbulut, ''istiyorlarsa biz rektörleri, dekanları görevden alsınlar ama üniversitelere huzur, özerklik gelsin'' dedi.

Bazı öğretim üyeleri de seçim meydanlarında söz verildiği için İmam-Hatip liselerinin önünün açılmak istediğini iddia ederek, bu okullardaki öğrenci sayılarının yeniden artacağını söylediler. ODTÜ Öğretim Üyelerinden Doç. Dr. Meral Kence, ''doğma ile yetişen çocuklar bilime saygı duymuyor. Onlara bilimi öğretemiyoruz'' diye konuştu.

''YASALARI ÇİĞNEME HAKKI''
ODTÜ Öğretim üyelerinden Çağatay Keskinok da ''Cumhuriyet'in temel yasalarına aykırı bir yasa çıkarsa o zaman bizim de bazı yasaları çiğneme hakkımız doğar'' dedi.
Gazi Üniversitesi Öğretim Elemanları Derneği Başkanı Prof. Dr. Mustafa Altıntaş da ''siz seçim meydanlarında ticaret lisesi mezunlarına mı söz verdiniz? İdeolojik yaklaşımlara bizim de ideolojim tepki vermemiz normaldir'' dedi.

Eğitim-Sen Genel Başkanı Alaatin Dinçer, tasarının kendilerinin onayı alınmadan Meclis'e getirildiğini öne sürerek, konu mankeni olarak kullanılmak istemediklerini söyledi. Dinçer, YÖK'ün hazırladığı taslağa katılmadıklarını, Genelkurmay Başkanlığı'nın açıklamasını da onaylamadıklarını bildirdi.

ÇELİK'İN SÖZLERİ
AK Parti Grup Başkanvekili Faruk Çelik, parti olarak sivil toplum örgütleri ile daima diyalog içinde olduklarını ifade ederek, seçimlerdeki başarılarının da bundan kaynaklandığını söyledi. Öğretim üyelerinin girişimlerini saygı ile karşıladığını anlatan Çelik, ''belki de demokrasinin en güzel anlarından birini yaşıyoruz'' dedi.
Tasarının ''yangından mal kaçırır gibi'' Meclis'e getirilmediğini kaydeden Çelik, bu konudaki çalışmaların 9 aydır kamuoyunun gündeminde olduğunu söyledi.
Çelik, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın üniversitelerden taslak istediğini ancak 9 ayda bir taslak hazırlanıp Başbakan'a verilemediğini kaydetti.
''İplerin kopma noktasının'' YÖK Başkanı Prof. Dr. Erdoğan Teziç'in girişimi olduğunu ifade eden Çelik, OECD ve AB standartlarına ters bir yasanın çıkarılamayacağını söyledi.

Sorunun, ''İmam-Hatip Liseleri'' olarak lanse edilmesinin toplumun önde gelen kesimlerinin birbirleriyle ''haberler aracılığı'' ile ilişki kurmasından kaynaklandığını anlatan Çelik, şunları söyledi: ''İmam-Hatipleri kapatın diyorsunuz. Kapatalım efendim... Anayasa'nın 24. Maddesi'nin verdiği görevi nasıl yerine getireceksiniz? Din eğitimi almak isteyenlerin talebi nasıl karşılanacak? Bunların formüle edilmesi gerekir. (Cumhuriyet'in temel niteliklerine aykırı yasa...) deniliyor. AK Parti kurmadı İmam-Hatip Liseleri'ni...1930'lu yıllarda kuruldu bu okullar. O yıllardan geliyor. Toplumun taleplerini hiç mi dikkate almayacağız? Siyasi tarihimizi inceleyelim, neden kuruldu bu okullar, araştıralım. Biraraya gelip konuşmadığımız zaman bazı şeylere ideolojik temelden bakılıyor. AK Parti'nin ideolojik bakış ısrarı yoktur. 9 aydır bir taslak hazırlanamıyor. Kimdir bunun sorumlusu?'' Tevhid-i Tedrisat Kanunu'na aykırılık iddialarına da değinen Çelik, bu okulların yeni açılmadığına dikkati çekerek, Milli Eğitim Temel Kanunu'nu hatırlattı.

Çelik, sorunun kaynağı olarak 60 bin İmam-Hatip lisesi öğrencinin gösterilmesinin bunları olumsuz etkilediğini savunarak, ''bu çocuklar bizim çocuklarımız. Bunlar da Ayşe'lerin, Fatma'ların çocukları... Bu çocukları dışarı, taca mı atalım?'' dedi. Bilimi rehber edindiklerini kaydeden Çelik, ''70 milyonun taleplerini Cumhuriyet'in temel değerlerine zerre kadar zarar vermeden karşılamak gibi bir görevimiz var'' diye konuştu.

''REJİMİN ŞAMPİYONLUĞU''
Bir öğretim üyesinin, İmam-Hatiplerin kapatılmasıyla sorunun çözüleceğini söylemesi üzerine de Çelik, ''siyasetin, rejimin şampiyonluğuna oynayan insanlara bunu söylemediniz, AK Parti'den niye istiyorsunuz?'' diye sordu. Öğretim üyeleri de ''partinizin tabanı muhafazakar olduğu için bunu siz çözersiniz'' karşılığını verdi.
Çelik, toplumun din eğitimi talebinin Anayasa çerçevesinde karşılanması dışında hiçbir ölçüleri bulunmadığını belirterek, talepleri, partisinin ilgili kurullarına ve Başbakan Erdoğan'a ileteceğini söyledi.

aa

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber