Dengeli ders dağılımı yapılmaması Sayıştay raporuna girdi

İstanbul Üniversitesinde bazı öğretim üyelerinin asgari ders yükünü tamamlayamaması, bazılarına ek ders görevi verilmesi Sayıştay raporuna girdi.

Kaynak : Memurlar.Net - Özel
Haber Giriş : 04 Mart 2019 10:05, Son Güncelleme : 15 Ağustos 2021 19:01
Dengeli ders dağılımı yapılmaması Sayıştay raporuna girdi

İstanbul Üniversitesinin 2017 yılı Sayıştay Denetim Raporunda; ilgili yükseköğretim kurumu bünyesindeki bazı eğitim birimlerinde zorunlu ders yükünü tamamlamamış olan çok sayıda öğretim üyesi olduğu, buna karşın aynı bölümlerde bazı öğretim elemanlarına da ek ders verilecek şekilde ders dağılımı yapılarak ek ders ücreti ödendiği tespit edilmiştir.

Bilindiği üzere, 2547 sayılı Yükseköğretim Kanunu'nun 36 ncı maddesine göre, öğretim üyelerinin haftalık 10 saat, öğretim görevlilerinin ise haftalık 12 saat ders vermekle yükümlülüğü bulunmaktadır.

Sayıştay denetçileri, İstanbul Üniversitesi bünyesindeki fakülte, yüksekokul ve enstitülerde zorunlu ders yükünü tamamlamamış çok sayıda öğretim elemanı, öğretim görevlisi ve okutman var iken aynı bölümlerde diğer bazı öğretim üyelerine de ek ders verilecek şekilde ders programı yapılarak ek ders görevi verilmesi ve ücretlendirilmesinin mevzuata uygun olmadığını tespit etmiştir.

Bu doğrultuda, ek ders yükü belirlenirken öncelikle öğretim elemanlarının zorunlu ders yüklerini tamamlayıp tamamlamadıkları hususunun dikkate alınmasını ve arta kalan süreler için ek ders programı yapılması gerektiğini raporunda belirtmiştir.

Sayıştay, üniversite bünyesinde öğretim elemanları arasında derslerin dengeli bir şekilde dağıtılmamasının kaynakların verimli ve etkin olarak kullanılmadığını vurgulamıştır.

Yavuz Selim KAPLAN

İŞTE SAYIŞTAY RAPORUNDAKİ İLGİLİ BÖLÜM

BULGU 3: Üniversite Bünyesindeki Bazı Eğitim Birimlerinde Zorunlu Ders Yükünü Tamamlamamış Olan Çok Sayıda Öğretim Üyesi Olması, Aynı Zamanda Bazı Öğretim Elemanlarına da Ek Ders Görevi Verilmesi

Üniversite bünyesinde yer alan fakülte, yüksekokul, meslek yüksekokulu ile enstitülerde kanunen vermekle yükümlü oldukları zorunlu ders yükünü tamamlamamış olan çok sayıda öğretim üyesi mevcut iken aynı bölümlerde diğer bazı öğretim elemanlarına da ek ders verilecek şekilde ders programı yapılarak ödeme yapıldığı görülmüştür.

2547 Sayılı Yasanın "Çalışma esasları" başlıklı 36 ncı maddesinde öğretim üyelerinin kadrosunun bulunduğu yükseköğretim birimi ile sınırlı olmaksızın ve ihtiyaç bulunması halinde görevli olduğu üniversitede haftada asgari on saat, öğretim görevlileri ve okutmanların ise haftada asgari on iki saat ders vermekle yükümlü oldukları, Rektör, rektör yardımcısı, dekan, enstitü ve yüksekokul müdürlerinin ders verme yükümlülüğünün bulunmadığı, Başhekimler, dekan yardımcıları, enstitü ve yüksekokul müdür yardımcıları ve bölüm başkanlarının ise bu madde hükümlerine göre haftada asgari beş saat ders vermekle yükümlü oldukları hüküm altına alınmıştır.

Yine Ders Yükü Tespiti ve Ek Ders Ücreti Ödemelerinde Uyulacak Esasların "Ders Yükleri ve Ücret Karşılığı Okutabilecekleri Ek Ders Saatleri" başlıklı 1 inci maddesinde; maaş karşılığı haftalık ders yükünün, öğretim üyeleri için 10 saat, öğretim görevlileri ve okutmanlar için 12 saat olduğu, öğretim elemanlarının, haftalık ders yükünün dışında gerek kadrosunun bulunduğu, gerekse diğer yükseköğretim kurumlarında, güz ve bahar yarıyıllarında mecburi ve isteğe bağlı olarak, ek ders ücreti ödenmek kaydıyla ders verebilecekleri şeklinde bir düzenleme yapılmıştır.

Mevzuattan da anlaşılacağı üzere öğretim üyeleri aldıkları maaş karşılığında haftada asgari 10 saat, öğretim görevlileri ve okutmanlar ise haftada 12 saat ders vermekle yükümlüdür. Üniversite bünyesindeki çok sayıda fakülte, yüksekokul ve enstitülerde zorunlu ders yükünü tamamlamamış çok sayıda öğretim elemanı, öğretim görevlisi ve okutman var iken aynı bölümlerde diğer bazı öğretim üyelerine de ek ders verilecek şekilde ders programı yapılarak ek ders görevi verilmesi ve ücretlendirilmesinin mevzuata uygun olmadığı değerlendirilmiştir.

Bu meyanda, ek ders yükü belirlenirken öncelikle mensupların zorunlu ders yüklerini tamamlayıp tamamlamadıkları hususunun dikkate alınması ve arta kalan süreler için ek ders programı yapılması gerekir. Bu durum, kaynakların verimli ve etkin olarak kullanamadığını işaret etmektedir.

5018 sayılı Yasanın 11 inci maddesinde üst yöneticilerin sorumlulukları altındaki kaynakların etkili, ekonomik ve verimli şekilde elde edilmesi ve kullanımını sağlamaktan, kayıp ve kötüye kullanımının önlenmesinden, mali yönetim ve kontrol sisteminin işleyişinin gözetilmesi, izlenmesi ve bu Kanunda belirtilen görev ve sorumlulukların yerine getirilmesinden sorumlu oldukları hüküm altına alınmıştır. Yine aynı Kanunun 32 nci maddesinde harcama yetkililerinin, ödeneklerin etkili, ekonomik ve verimli kullanılmasından sorumlu oldukları şeklinde bir düzenleme mevcuttur.

6085 sayılı Sayıştay Kanunu'nun "Sorumlular ve sorumluluk halleri" başlıklı 7 nci maddesinin 2 numaralı bendinde de; her türlü kamu kaynağının elde edilmesi ve kullanılmasında görevli ve yetkili olanların; kaynakların etkili, ekonomik, verimli ve hukuka uygun olarak elde edilmesinden, kullanılmasından, muhasebeleştirilmesinden, raporlanmasından ve kötüye kullanılmaması için gerekli önlemlerin alınmasından sorumlu oldukları, bu sorumluluğun yerine getirilip getirilmediği hususunun Türkiye Büyük Millet Meclisine sunulacak Sayıştay raporlarında belirtileceği hüküm altına alınmıştır.

Buna göre Üniversite bünyesindeki çok sayıda fakülte, yüksekokul ve enstitülerde zorunlu ders yükünü tamamlamamış çok sayıda öğretim elemanı, öğretim görevlisi ve okutman var iken aynı bölümlerde diğer bazı öğretim üyelerine ek ders verilecek şekilde ders programı yapılarak ek ders görevi verilmesi ve ücretlendirilmesinin mevzuata uygun olmadığı değerlendirilmiştir.

Kamu idaresi cevabında; "Üniversiteler hiç şüphesiz ki Topluma hizmet vermek, araştırmayı yükseköğretimin ayrılmaz bir parçası olarak görmek, sağlam kurumlar oluşturarak akademik kaliteyi yükseltmek, hareketliliği ve sosyal boyutu geliştirmek adına faaliyetlerini sürdürmektedirler. Üniversitelerimizde "eğitim-öğretim" ve "bilimsel araştırma" işlevleri iç içe birbirine girmiş durumdadır. Ülkemizdeki üniversiteler yerine getirdiği işlevlere göre örgütlenmemiş olup, hem eğitim- öğretim, hem bilimsel araştırma hem de topluma hizmet görevlerini aynı anda yerine getirmektedir.

Üniversitemiz de eğitim öğretim yılı dönem başlarında bölümlerimizin ve anabilim dallarımızın ders programları ve her dersin öğretim üyeleri belirlenmektedir. Eğitim öğretim yılı içerisinde akademik kadroya atanan öğretim üyelerine o dönem içerisinde ders verilemediğinden zorunlu ders yüklerini tamamlayamaya bilmektedirler. Öğretim elemanlarına dönem başlarında eşit olacak şekilde ders dağıtımı yapılmış olsa da bazı derslerin açılmaması durumunda bazı öğretim elemanlarının ders sayıları düşebilmektedir. Yine dönem içinde akademik faaliyetler çerçevesinde yurt dışına giden öğretim elemanlarının dersleri diğer öğretim elemanlarına dağıtıldığında ve bazı öğretim üyelerinin idari görevlere atanmaları nedeniyle ders yüklerinde değişiklikler oluşmaktadır. Ayrıca emeklilik, uzmanlaşma sürecinde olma, Üniversitenin diğer birimlerinde lisansüstü programlarda görevli olma gibi durumlarda ders yükünün dağıtılmasında göz önünde bulundurulmaktadır.

Yüksek lisans ve Doktora programlarında yapılan görevlendirmeler de Doktor Öğretim Üyesi kadrosunda bulunan öğretim üyelerinin Doktora dersi açmaları için ilgili Enstitünün belirlediği kriterlere sahip olması, YÖK ilkelerinde belirtiği gibi "Doktora programı için söz konusu öğretim üyelerinin, en az dört yarıyıl bir lisans ya da iki yarıyıl boyunca tezli yüksek lisans programında ders vermiş olması; yüksek lisans programı için ise en az iki yarıyıl boyunca bir lisans programında ders vermiş olması", "Doktora programında öğretim üyelerinin tez yönetmesi için, en az bir yüksek lisans tezi yönetmiş olması" şeklinde belirlenen kriterlere bağlı olarak ve öğrencilerin Yüksek Lisans ve Doktora yaparken ilgili öğretim üyesinin çalışma konusuna ve verimliliğine bakarak danışman seçimi kendi iradeleri ile istedikleri öğretim üyesinin derslerini seçmeleri nedeniyle bazı öğretim üyelerinin aldıkları ücret göreceli olarak daha yüksek olabilmektedir.

Ülkemiz menfaatlerini ilgilendiren bazı güncel konularla bağlantılı olarak anabilim dallarımızın ders açma taleplerini karşılamak üzere kendi bünyelerinde yetkin ve yeterli düzeyde akademik personel bulunamadığı durumunda, bu talepler öncelikle Üniversitemiz içerisindeki diğer birimlerden karşılanmasına özen gösterilmektedir. Ancak ara eleman yetiştiren mesleğe yönelik programlarda niteliği gereği sektörden öğretim eleman görevlendirmesi yapılması, gerek eğitimin amacı gerek ise de mevzuat yönünden zorunlu hale gelmektedir. Öğrencilerin staj yeri ve mezuniyet sonrası istihdam olanaklarının artırılması hususlarında üniversite-sektör işbirliği çok olumlu sonuçlar doğurmaktadır. Yükseköğretimin temel amaçlanandan birisi de mezun öğrencilerin istihdam olanaklarının geliştirilmesidir. Bu yönüyle de üniversite-sektör işbirliğinin geliştirilmesi önem arz etmektedir. (Örneğin; -Sivil Havacılık ve Kabin Hizmetleri Programında öğrenci sayısının fazlalığı ve programın önemi nedeniyle, ihtiyaca cevap verebilecek Türk Hava Yollarında çalışmış ve uygulama bakımından da tecrübe kazanmış olan eğitim görevlilerinin görevlendirilmesi gereklilik haline gelmektedir.)

Üniversitemiz genç öğretim üyeleri, geleceğin bilim insanları olarak yetişmek, bilimsel araştırmalar yaparak deneyim kazanmak üzere yurtdışındaki araştırma laboratuvarlarında çalışmalarını sürdürmektedir. Dolayısıyla bazı öğretim üyelerimizden eğitim-öğretim dönemleri içerisinde uzun süreli yurt dışında bilimsel araştırmalar yapmak üzere 2547 sayılı Kanunun 39. maddesi uyarınca görevlendirilmektedir. Bu nedenle yurtdışında bulunan öğretim üyelerimizin ders verme zorunluluğu yoktur.

Ayrıca Üniversitemiz öğretim üyeleri 2547 sayılı Kanunun 38. maddesi uyarınca geçici olarak bir yıl süre ile farklı kamu kurumlarında görevlendirilmektedir. Bu nedenle bu durumdaki öğretim üyelerimizin ders verme zorunluluğu yoktur.

Söz konusu bulguda bahsi geçen zorunlu ders yükünün tamamlayıp tamamlamadıkları hususu dikkate alınarak Üniversitemiz bünyesinde öğretim üyelerinin ek derslerini ve tez danışmanlıklarını girebilecekleri "Ek Ders Otomasyon Sisteminin" (Akademik Kayıt Sistemi) devreye alınmasıyla ilgili çalışmalar devam etmekte olup, Bilgi İşlem Daire Başkanlığı tarafından ek ders programının yapılması planlanmış olup, Mühendislik Fakültesinde pilot uygulamaya geçilmiştir. Ek ders ödemelerinin daha sağlıklı bir şekilde yapılabilmesi ve zaman zaman ortaya çıkabilecek hatalı ödemelerin engellenmesine yönelik çalışmalar da devam etmektedir.

Diğer taraftan, 03/01/2018 tarih ve 3866 sayılı yazı ile Harcama Yetkililerince gerekli tedbirlerin alınarak, söz konusu Esasların gerektirdiği ders yükü tespiti yükümlülüklerinin, 2017-2018 Eğitim-Öğretim Yılı Bahar Yarıyılı da dikkate alınarak titizlikle yerine getirilmesi ve Ders Yükü Tespiti ve Ek Ders Ücreti Ödemelerinde Uyulacak Esasların uygulama sürecinde yer alan tüm personele tebliğ edilerek duyurulması da sağlanmıştır. Bu çerçevede; 2017-2018 Eğitim-Öğretim Yılı itibariyle, Üniversite bünyesindeki birimlerimizde zorunlu ders yükünü tamamlamamış öğretim üyesi bulunmamaktadır." denilmiştir.

Sonuç olarak

Kamu İdaresi cevabında: 3/01/2018 tarih ve 3866 sayılı yazı ile Harcama Yetkililerince gerekli tedbirlerin alınarak, söz konusu Esasların gerektirdiği ders yükü tespiti yükümlülüklerinin, 2017-2018 Eğitim-Öğretim Yılı Bahar Yarıyılı da dikkate alınarak titizlikle yerine getirilmesi ve Ders Yükü Tespiti ve Ek Ders Ücreti Ödemelerinde Uyulacak Esasların uygulama sürecinde yer alan tüm personele tebliğ edilerek duyurulması da sağlanmıştır.

Bu çerçevede; 2017-2018 Eğitim-Öğretim Yılı itibariyle, Üniversite bünyesindeki birimlerimizde zorunlu ders yükünü tamamlamamış öğretim üyesi bulunmamaktadır." denildiğinden kamu idaresi ile mutabakatın sağlandığı anlaşılmıştır.

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber