İmsak
Güneş
Öğle
İkindi
Akşam
Yatsı

Yıldırım'dan öğrencilere, kadınlara özel projeler

Cumhur İttifakı İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan adayı Binali Yıldırım, kadınlar için 300 mahalleye 955 kreş açacağız. Evde el emeği göz nuru ürünleri yapanlara da tezgah sağlıyoruz. Bilmeyenlere de kurslarla öğretiyoruz dedi. Gençlerin Ar-Ge çalışmaları için de, 39 ilçede Dene-Yap Atölyeleri açacağız açıklamasını yaptı.

Kaynak : Memurlar.Net - Özel
Haber Giriş : 19 Mart 2019 12:12, Son Güncelleme : 19 Mart 2019 12:26
Yıldırım'dan öğrencilere, kadınlara özel projeler

Cumhur İttifakı İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan adayı Binali Yıldırım, kadınlar için 300 mahalleye 955 kreş açacağız. Evde el emeği göz nuru ürünleri yapanlara da tezgah sağlıyoruz. Bilmeyenlere de kurslarla öğretiyoruz dedi. Gençlerin Ar-Ge çalışmaları için de, 39 ilçede Dene-Yap Atölyeleri açacağız açıklamasını yaptı.

Edip Üzen/Memurlar.net

Cumhur İttifakı İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan adayı Binali Yıldırım ile İstanbul Bayrampaşa'da bir araya geldik. Yıldırım ile trafik sorunundan, gençlere yönelik bir çok projeyi konuştuk.

İŞTE BİNALİ YILDIRIM'A SORUDUĞUMUZ SORULAR VE CEVAPLARI

İstanbul'da çalışmalarınız yoğun şekilde devam ediyor. Vatandaşın en büyük beklentisi nedir sizden?

Vatandaş daha çok üreten, daha çok kazanan, huzurlu, güvenli çocukların rahatça büyüyebileceği bir İstanbul istiyor. Biz de İstanbul 4.0 vizyonumuzla onlara tam da böyle bir şehir hazırlayacağız.

Büyük şehirlerde en büyük sorun olarak trafik duruyor. İstanbul'da bu konuda nasıl projeler olacak?

Metropollerde trafiğin çözümü diye bir şey yok. Çünkü nüfus çok kalabalık. Refah artıkça özel araç sayısı artıyor. İstanbul'da ortalama seyahat süresi tek yön için 45 dakika. Biz bu süreyi 32 dakikaya düşürmek için gerekli hazırlıklarımızı yaptık.

Raylı sistemler: 2018 yılında günlük ortalama 32.5 milyon yolculuk yapıldı. Bu yolculukların yüzde 20 si özel araçla. Yüzde 46'si toplu taşıma ile yüzde 34'ü ise yaya olarak yapılıyor. Günlük yaklaşık 15 milyon yolculuk toplu taşıma ile gerçekleştiriliyor... Şu an raylı sistemlerin toplu taşımada ki payı yüzde 18. Biz ilk etapta raylı sistem ağımızı 518 km'ye çıkaracağız. Mevcut raylı sistem ağı yeni açılan Gebze-Halkalı banliyö hattıyla 233 km'ye çıktı. D100'e paralel olarak da Tüyap -Sefaköy-Yenikapı hattını hayata geçireceğiz. Bu hat İncirli'de 3 katlı tüp tünele bağlanacak. Oradan Gayrettepe ve Boğaz'ın altından geçerek Söğütlüçeşme'ye ulaşacak. Buradan da Halkalı - Gebze hattına aktarma yapılacak. Bir diğer toplayıcı hat ise Kabataş Mecidiyeköy - Mahmutbey hattı olacak. Mecidiyeköy-Mahmutbey arasını bu yılın sonunda açacağız. Bir sonraki yılda Kabataş- Mecidiyeköy arasını açmış olacağız. 5 yılda raylı sistemlerin toplu taşımadaki payı yüzde 48'e çıkacak. Bu ne demek? İstanbullular o gün araçlarını bırakacaklar demek. 750 metrede bir 7.2 milyon İstanbullu metro durağına ulaşacak demek. 1.5 km mesafede de 12 milyon İstanbullu sistemin içine katılmış olacak.

Akıllı kavşaklar: İstanbul trafiğinde sorun yaratan 241 noktayı belirledik. Buralarda çözüm getirip, trafiği rahatlatıyoruz. Tali yollardan ana yollara erişim kavşaklarında akıllı kavşak sistemine geçiyoruz. Bu şekilde trafikteki gecikme süresini yüzde 20 azaltacağız. Ortalama duruş sayısını yüzde 30 azaltıyoruz. Trafikteki ortalama hız yüzde 15 artacak, kavşak kapasitesi de yüzde 10 artacak.

Tüneller: Dolmabahçe'den Sarıyer'e kadar Büyükdere'ye alternatif Kağıthane'den Tüyap'a kadar da D100 ve TEM'e alternatif olacak tüneller ağı oluşturuyoruz. Şu anda 14.2 kilometrelik tünel projesi devam ediyor. Buna 92.2 kilometrelik tüneller ekleniyor. Toplam 19 tünel İstanbul trafiğine nefes olacak. Tünellerle yolculuk süresi tam 50 bin saat kısalacak! Günlük yakıt tasarrufu 832 bin lira olacak. İstanbullu kardeşim rahat rahat yolculuk edecek.

İstanbul trafiğine kayıtlı araç sayısı 3 milyon 571 bin. Otopark bulmak çoğu zaman bir çileye dönüşebiliyor?

İstanbul'da şu an 763.067 adet kapalı otopark var. Biz yaklaşık 1000 ayrı noktada 243.000 araçlık kapalı otopark daha yapacağız. Çünkü trafiğin doğduğu merkezi iş alanları ve konut alanların da bu büyük ihtiyaç. Yeter mi bu kadarlık otopark yetmez? İstanbul'un bu aşama da yaklaşık 1.700.000 araçlık ihtiyacı var. Kaldı geriye 700.000 araçlık otopark. İstanbul otopark yönetmeliği ile kapalı otopark zorunluluğu geliyor. Bunu birlikte başarmak zorundayız.

Deniz ulaşımının yeterince kullanıldığını düşünüyor musunuz?

Şu an 563.000 yolculuk denizden yapılıyor. Oranı yüzde 3.8. Toplu taşımada aktarmalarda deniz ulaşımını bedava yapıyoruz. Bu sayede de trafikten yaklaşık 150.000 araç çekmeyi planlıyoruz. Bu arada 7 yeni deniz hattı da kuracağız. Aynı zamanda yeni hızlı ve verimli taşımacılık yapacak deniz araçlarını da şehir hatlarına kazandırmamız gerekiyor.

İstanbul, Türkiye ihracatının yüzde 40'ını tek başına karşılıyor. 78 milyar dolarla dünyanın çok sayıda ülkesinden daha fazla ihracat oranına sahip bir şehirde yaşıyoruz. Ancak ihracatımızın kilogram değeri düşük. Bu konuda bir projeniz var mı?

Evet çok doğru söylediniz. İhracatımızın kilogram değeri düşük. Bunun için katma değeri fazla ürünler ihraç etmemiz şart. Bugüne kadar kilogram değeri 695 bin dolar olan biyoteknolik ürünler ihraç ettik. Artık bunun üzerine çıkacağız. Nasıl mı? Tuzla'ya kuracağımız biyoteknoloji vadisiyle. Bu vadide ortalama ihracat değeri 10.000 dolar/kg olacak. Türk ilaç pazarı 7 milyar ABD doları ile dünya sıralamasında 17'inci büyük pazar. Biyoteknolojik ilaç ithalatımız 5 milyar TL. 288 kalem biyoteknolojik ilacın ancak 18 adedini yerli üretebiliyoruz. Aşı ithalatımız 2 milyar, hormon ithalatımız 1.5. milyar, tıbbi cihaz ithalatımız 2.3 milyar dolar. Niye bu kadar parayı başkalarına verelim, niye kendi ilacımızı, aşımızı üretmeyelim. Bunun için Tuzla'da Biyoteknoloji Vadisi açıyoruz. Bu vadide üniversite, özel sektör ve girişimcileri bir araya getireceğiz, milli ilaç ve aşılarımızı geliştireceğiz inşallah. Kanser hücresini hedefleyen kemoterapi ilacı mesela... Örneğin şeker hastaları için insülin. Hepatit A Hepatit B aşıları. Endokrinolojide kullanılan hormon ilaçları. Sadece ilaç ve aşı değil tabii. Biyomedikal tıbbi ürünler, biyoteknolojik tarım ilaçları, nitelikli tıbbı bitki ve tohumlar, moleküler genetik kitler, helal kemik tozu, biyosensör ürünler... Bunların hepsini üretmeyi planlıyoruz. Biyoteknoloji vadisinde 160 şirket, 500 girişim yer alacak. Yaklaşık 20 bin kişiye de iş kapısı olacak.

İstanbul'un bir önemli problemi de ışık kirliliği. Bu konuya çözüm odaklı yaklaştığınızı biliyoruz. Peki bu proje üstünde çalışma süreci nasıl başladı?

Biz İstanbul'u A'dan Z'ye akıllı hale getireceğiz. Bunun içinde akıllı aydınlatma sistemi de var. Bu sistemle yol, sokak ve parklarımızın aydınlatmasını tek merkezden nesnelerin internet teknolojisiyle yöneteceğiz. Bu sayede anlık müdahaleyle güvenlik seviyesi artacak, maliyetler azalacak ve enerjiden tasarruf sağlanacak.

Bu proje İstanbul'un çehresine nasıl hizmet edecek?

Şimdi bir şehre uçaktan baktığınızda ne kadar ışıl ışılsa o kadar güzeldir. Akıllı Aydınlatma Sistemiyle de İstanbul evlerimizin içi gibi aydınlık olacak.

Turizm gelirlerini artıma konusunda ne gibi projeleriniz olacak?

Turizm konusunda çok sayıda yatırımımız var. İl olarak fuar ve kongre merkezlerini anlatayım. İki yakada birer adet olmak üzere iki fuar ve kongre merkezi kuruyoruz. Avrupa Yakası'nda Atatürk Havalimanı bölgesindeki Dünya Ticaret Merkezi kompleksini kapsıyor. Anadolu Yakası'nda Pendik Kongre Fuar Merkezi... Bu merkezler turizme ne fayda sağlayacak diyorsunuz. Şöyle anlatayım: İstanbul'a gelen normal turist 650 dolar harcıyor, fuar turisti 1500 dolar. Turist başına tam olarak 850 dolar fazla gelir demek bu. Avrupa'da yıllık fuar ve kongre turisti sayısı 50 milyon. Biz bunun yüzde 10'una talibiz. Yani 5 milyon turiste... 1 fuar turistine şehirde 1500 dolar harcatacağız... Şehre ayak basan turist, cebindeki 1500 doları şehirde bırakacak. Toplam 7,5 milyar dolar demek bu... İki kongre ve fuar merkezi ile yılda uluslararası 105 fuardan söz ediyorum. Bu da 9 bin 800 İstanbulluya; gence, kadına, işsize doğrudan iş demek... Hatta 64 bin İstanbulluya; gence, kadına, işsize dolaylı iş demek... Ayrıca tüm İstanbullunun cebine de para girecek demek. Nasıl mı? Şimdi bu arkadaş İstanbul'a geliyor... Havalimanından taksiye biniyor, taksici hemşerim kazanıyor... E illa ki gece bir yerde uyuyacak değil mi, otelde kalıyor... Otelci kazanıyor, yemek yiyor restoran sahibi kazanıyor gibi yüzlerce örnek verebilirim.

İkinci büyük yatırım Kruvaziyer Limanları. Yenikapı'ya ve Galataport projesi kapsamında Karaköy'e Kruvaziyer Limanları yapıyoruz. Bu iki kruvaziyer limanı doğrudan 10 bin, dolaylı olarak da 71 bin kişiye istihdam anlamına geliyor. Bugün İstanbul'a gelen normal turist ortalama 650 dolar harcıyor. Kruvaziyerle gelen turist ise üst gelir sınıfında yer alıyor. O turist 2 bin dolar harcıyor. Hesaplamalarımız bu iki kruvaziyer limanı sayesinde üst gelir sınıfındaki 1 milyon turistin İstanbul'a geleceğini gösteriyor. Bu da 2 milyar dolar demek.

Bir de dünyanın dört bir yanından turistlerin ziyarete geleceği uluslararası standartlarda bir İstanbul tarihi müzesi yapacağız adı Yenikapı Arkeoloji Müzesi... Paris'e gelen turist sayısı 50 milyon, çoğu da sırf Louvre Müzesi'ni görmek için geliyor. Louvre'un yıllık ziyaretçi sayısı 10 milyon. Ne oluyor bir müzeyi 10 milyon kişi ziyaret edince. O şehrin ekonomisi canlanıyor. İstanbul dünyada en çok görülmek istenen beşinci şehir. Biz bu projelerle İstanbul'un şu an 13.5 milyon olan turist sayısını 2023 yılında 22 milyona çıkaracağız.

Öğrencilere, engellilere ve kadınlara özel projeler var mı?

KADINLAR: Kadınların istihdama katılımının önündeki en büyük engellerden biri çocuklarını bırakacak güvenilir bir yer bulamamak. Biz İstanbul'un bütün ilçelerinde bütün mahalleleri sokak sokak taradık. 300 mahalleye 955 kreş açacağız. Evde el emeği göz nuru ürünleri yapanlara da tezgah sağlıyoruz. Bilmeyenlere de kurslarla öğretiyoruz.

GENÇLER: Öğrenciler, gençler için 12 yeni gençlik merkezi açıyoruz. Bu merkezlerde gençlerimizin potansiyellerini fark edebilmeleri, kültürel ve sosyal faaliyetlere katılarak, güvenli bir ortamda kendilerini geliştirebilmeleri amacımız. Böylece gençlerimiz AVM'ler yerine sosyalleşebilecekleri, kültürel ve sanatsal etkinliklere katılabilecekleri kamusal bir mekana da kavuşacak. Gençlerimizin, çocuklarımızın sporla büyümesini ve gelişmesini istiyoruz. Hatta tüm şehir spor yapsın istiyoruz. Bunun için 43 yeni spor tesisi ve 250 okula spor salonu açacağız. Bisiklet yollarımızı 1086 kilometreye çıkaracağız. Gençlerin gelişen teknolojilere dayalı Ar-Ge projeleri üretebilmesi amacıyla İstanbul genelinde 39 ilçede Dene-Yap Atölyeleri açacağız.

ENGELLİLER: İstanbul'da yaklaşık 200 bin engelli vatandaşımız var. Bu vatandaşlarımızın hayata karışmasını sağlamak için şehrin her noktasını evrensel tasarım standartlarına uygun olarak tasarlayacağız. Sensörlü kent mobilyaları ve akıllı telefonlar aracılığıyla duyma ve görme engeli olanların şehirde hareket edebilmesini sağlayacağız. İstanbul için tüm sokakları analiz ederek mekansal engelleri kaldıracağız. Ortak geleceğimizin değerli bir parçası olan engelli, otizmli, down sendromlu ve madde bağımlısı çocuklarımızın eğitimleri için özel merkezler açacağız.

Şehrin engelleri kalkacak. İstanbul'daki tüm kaldırımları, yaya yollarını, parkları, kavşakları evrensel tasarım standartlarına uygun olarak yenileyeceğiz.

Yaşlı, çocuk, sağlıklı, engelli olan herkesin sokaklarda konforlu bir şekilde hareket edebilmesini sağlayacağız. 39 ilçede 834 noktada yapacağımız 243 bin 823 araçlık otoparklar kaldırımları engelliler için daha güvenli hale getirecek. Sensörlü kent mobilyaları ve akıllı telefonlar aracılığıyla duyma ve görme engelli olan insanların şehirde rahatça hareket edebilmesini sağlayacağız. İstanbul'un tüm sokaklarını analiz ederek mekansal engelleri kaldıracağız.

İstanbul bir tarım şehri değil ancak tarım bilgisini ve teknolojisini üretecek bir şehir. İstanbul tarıma nasıl katkı sunabilir? / Projeleriniz?

Evet çok haklısınız. Biz Türkiye'nin tarım teknolojisini Eyüpsultan Göktürk'te üreteceğiz. Göktürk Tarımsal Üretim Merkezi'nde geliştirilecek ürün ve teknolojilerin Türkiye sathında uygulanmasıyla tarım ihracatımız yüzde 50 ve birim tarım alanı verimliliğimiz yüzde 15 seviyesinde artacak. Bu merkez kendi içinde doğrudan 500 istihdam, Türkiye geneli tarım sektöründe 50 bin kişilik iş kapısı açacak. Proje, ortak geleceğimizin gıda araştırmalarına zemin hazırlayacak. Tarım vadisi bünyesinde akademi, sertifikasyon merkezi, şirketlerin Ar-Ge merkezleri, atölyeler, laboratuvarlar, kent ve mahalle tarlaları yer alacak. Tarım ve teknolojiyle uğraşan start-up'ların ofisleri bulunacak. Hi-tech Tarım Merkezi, Tohum ve Fide Üretim Merkezi, hortikültür seraları ve akuaponik alanlarını içerecek.

Yeşil alanların çokluğu ve daha çok temiz hava 7'den 70'e bütün vatandaşların isteğidir. Sizin de Yeşil Koridor projeniz var. Açar mısınız lütfen?

İstanbul'un şu anda mesire yerleri hariç toplam 89 milyon metrekare aktif yeşil alanı var. Bizim hedefimiz Cumhuriyetin 100'üncü yılında 55 milyon 240 bin metrekare daha eklemek ve kişi başına düşen yeşil alan büyüklüğünü 11.06 metrekareye çıkarmak. Yani nerdeyse yüzde 60 ilave yeşil alan oluşturmak. Yeşil Ağ yaklaşımımızın dört ayağı var: 1- Mahalle parkları 2- Semt parkları 3- Millet Bahçeleri 4- Yeşil Koridorlar

Mahalle ve semt parkları sayesinde her vatandaş 200 metrelik bir mesafede yeşil alana ulaşacak. Buna Park 200 adını verdik.

Millet Bahçeleri Sayın Cumhurbaşkanımız tarafından açıklandı, bazı illerde açıldı. İstanbul'da Atatürk Havalimanı'nın arazisine yapılacak. Biz de sayısını artıracak projeler geliştiriyoruz.

Bir de Yeşil Koridorlarımız var. Yeşil Ağ sisteminin tamamlayıcısı. İstanbul'un kuzeyi oldukça büyük bir yeşil alan barındırıyor. Şehirde yapılaşma toplam alanın sadece 5'te 1'inde. TEM otoyolunun güneyi ile sahil arası alanda yoğunlaşmış halde. Biz de kuzeydeki ormanlardan açtığımız koridorlarla yeşili güneye, denize indireceğiz. Yani yeşille maviyi buluşturan hatlar yapacağız. Dere yataklarını, vadileri takip eden ve kesintisiz yeşillik içinde 20 koridor. İsteyen şehri bir uçtan bir uca yürüyebilecek, bisikletle gidebilecek. Yeşil Koridorlar İstanbul'un 39 ilçesinin 33'üne ve 340 mahallesine değecek. Bu koridorlar sayesinde İstanbul'a 37 milyon 240 bin metrekare yeni yeşil alan kazandıracağız.

Sıfır atık projeniz de çok olumlu tepkiler aldı? Detaylarını sizden dinleyebilir miyiz?

İstanbul'da geri dönüşümü teşvik edip bu kazanımı öğrencilerimiz yararına kullanıyoruz. Çevreci ve sıfır atık prensibiyle hareket eden İstanbul yönetimi ve halkı, çevre bilinci oturmuş bir şehir için projeler ürettik. Kaynakların verimli kullanılması çok önemli. Her şeyden maksimum faydayı elde etmek için geri dönüşüm seferberliği yapıyoruz. Bu hayırlı bir işle sonuçlanıyor. Sıfır atık politikası gereğince, ileri biyolojik arıtmadan, kaynağında çöp ayrıştırmaya kadar çok proje çalıştık. Hepsini uyguluyoruz. Şimdi İstanbullular şunu yapacak. Evde çöplerini ayrıştıracak. Belediye de buna göre toplayacak. Diyelim ki Ahmet amca evde çöpleri ayrıştıracak. Belediye, 5 gün organik çöp toplayacak. 1 gün plastik ve cam, 1 gün de kağıt çöpü toplayacak. Bu ayrıştırma İstanbul'a gelir olarak dönecek. Bu gelirle, öğrenciler İstanbul Kart'ta indirim kazanacak. Her yıl toplam kazancı açıklayıp, o yıl öğrenci bileti fiyatını ona göre indirimli belirleyeceğiz. İlk yıl bunu yüzde 25 yapıyoruz.

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber