Çalışma, sosyal politikalar, eğitim gibi alanlarda da Bilim Kurulu oluşturulmalı

Kaynak : Memurlar.Net
Haber Giriş : 02 Nisan 2020 15:35, Son Güncelleme : 02 Nisan 2020 15:36
Çalışma, sosyal politikalar, eğitim gibi alanlarda da Bilim Kurulu oluşturulmalı

Sağlık Bilim Kurulu alanında oluşturulan kurulun benzeri yapıların, çalışma ve sosyal politikalar, eğitim, ekonomi gibi alanlarda da oluşturulmaması gerekiyor. Ve bu kurullarda görev almanın tek kriteri liyakat olmalıdır.

COVID-19 virüsü sayesinde Sağlık Bakanı'nın başkanlığında oluşturulan Sağlık Bilim Kurulu, kamu yönetiminde bilimin ve bilmenin, ehliyet ve liyakatin ne kadar değerli olduğunu öğrenmiş olduk.

Bilim Kurulu üyelerinin alanlarındaki yetkinliği, bunların mezhebini, meşrebini, ideolojisini ve muhalif duruşlarını örttü. Hiç kimse bu kişilerin liyakatini tartışmadı ve aldığı kararları azami olarak uygulamaya koydu.

Halbuki bu Kurulun aldığı kararların bağlayıcılığı da yoktu. Demek ki bilimsel bağlayıcılık hukuki bağlayıcılık kadar etkili olabiliyormuş.

Yine Sağlık Bakanının konusuna hakim ve babacan tavrı kamuoyu tarafından takdir topladı. Seven sevmeyen her kesimden ciddi bir teveccüh geldi. Doğrusu çok farklı kesimlerden bilim insanlarıyla çalışmanın ve polemiğe girmeden ortak karar almanın başarılabilindiği gösterildi.

Cumhurbaşkanı tarafından Sağlık Kurulu'nun ehil insanlar tarafından oluşturulduğu vurgusu ile okullara ara verilip verilmeyeceğinin Kurulun vereceği karara göre belirlenmesinin doğru olacağını Milli Eğitim Bakanı'na açıkça söylemesi büyük takdir topladı.

Ayrıca, bu dönemde öne çıkması gereken kurumların kriz ortamlarında nasıl çuvalladığını ve lime lime nasıl döküldüğünü öğrenmiş olduk. En önemli öğrendiğimiz konu ise işportacı yöneticilerin kriz ortamlarında hiçbir işe yaramadığıdır. Hele bir de temsil ve tanıtımla ayakta kalmaya çalışan yönetici tipleri kriz ortamlarında iyice nefret oluştururlar. Elinden iş gelmeyip de bir de çalışanların motivasyonlarını bozan işportacı yönetici tiplerinin ne kadar zararlı olduğunu öğrendik. Bakalım bunlarla mücadele için de adım atılacak mı?

Kamu kurumları başkaca neler öğrenmeli?

Konunun sağlık boyutu ne kadar önemliyse ekonomik, çalışma ve sosyal boyutu da oldukça önemlidir. Nasıl ki Sağlık Bakanı'nın başkanlığında oluşturulan Sağlık Bilim Kurulu sağlık alanında önemli kararlar alıyor ve bu kararlara azami olarak uyulmaya çalışılıyorsa aynı hassasiyet çalışma ve ekonomi alanında da yapılmalıdır.

Demek istediğim odur ki Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanı, acilen çalışma ve sosyal politikalar konusunda saygın bilim insanlarından oluşan Çalışma ve Sosyal Politikalar Kurulunu oluşturmalıdır. Nasıl ki Sağlık Bilim Kurulu'nda üye olan hiçbir üyenin yetkinliği ve ehliyeti dışında başka bir özellik aranmadıysa Çalışma ve Sosyal Politikalar Kurulu üyesi olacak bilim insanlarında da aranmamalıdır. Sadece ve sadece bu kurul üyelerinin bilgi ve deneyiminden azami nasıl faydalanacağına odaklanılmalıdır.

Bu üyelerin çalışma hayatında alacağı kararlara azami derecede uyulmalı ve bakanlığın vereceği kararlara bilimsel dayanak oluşturulmalıdır. Bu sayede kamunun kıt kaynakları etkili ve rasyonel bir şekilde dağıtılarak çalışma hayatının en az hasar alması sağlanabilir. Belki de sosyal yardımlarla sosyal sigortacılığın farkları öğrenilebilir ve biri birlerine karıştırılmasının oluşturulacağı sakıncalar anlaşılabilirdi.

Aynı şekilde Hazine ve Maliye Bakanı, acilen ekonomik politikalar konusunda saygın bilim insanlarından oluşan Ekonomi Politikalar Kurulu'nu oluşturmalıdır. Bu sayede alanında yetkin bilim insanlarının son derece değerli fikirlerinden faydalanma imkanı buluruz.

Bu kurullar laf olsun diye oluşturulmazsa bu ülkede yeni bir başlangıç da oluşturulmuş olacaktır. Bu kurulları oluşturmak için kanuni dayanak aramaya da gerek yoktur.

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber