Bahçeli: Asker K. Irak'a yerleşmeli

Kaynak : İhlas Haber Ajansı
Haber Giriş : 22 Ekim 2007 16:23, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42

Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Genel Başkanı Devlet Bahçeli, Türkiye'nin Kuzey Irak'a karşı eş zamanlı askeri güç kullanımını ve zorlayıcı yaptırımlar uygulamasını öngören bir stratejiyi derhal uygulamaya koyması gerektiğini savundu.

Bahçeli, Kuzey Irak'a yapılacak askeri müdahalede, PKK unsurlarının yanı sıra teröristleri koruyan silahlı kürt gruplarının da hedef alınacağının açıklanması gerektiğini bildirdi. Bahçeli ayrıca terörü himaye eden Barzani ve peşmerge gruplarının bu düşmanca hareketlerinin 'savaş sebebi' olduğunun Irak yönetimine bir ültimatomla bildirilmesini istedi. Bahçeli, Hakkari'deki terör saldırısı ve Cumhurbaşkanı Abdullah Gül ile bugün yaptığı görüşme sonunda yazılı bir açıklama yaptı.

Türk Milleti'nin son günlerde yoğunluk kazanan hain saldırılar karşısında çok derin bir üzüntü ve haklı bir infial içinde olduğunu belirten Bahçeli, Türkiye'nin karşı karşıya bulunduğu sorunun niteliği ve alınması gereken tedbirler hakkındaki görüş ve düşüncelerini Cumhurbaşkanı Gül'ün daveti üzerine bugün yapılan görüşmede kendisine sunduklarını kaydetti. Bahçeli, Çankaya Köşkü'ndeki görüşmede Gül'e kanlı terör ve etnik bölücülüğün Türkiye'nin en önemli ve birinci öncelikli sorunu olduğunu vurguladıklarını bildirdi.

Bahçeli, giderek tırmanan terör tehdidinin Türkiye'ye karşı topyekün bir savaş ilanı boyutlarına ulaştığını ifade ederek, özellikle son bir ay içinde hız kazanan hain saldırılarda verilen şehitlerin Türk milletinin artık sabrını taşırdığını dile getirdi. Bahçeli, şöyle devam etti: "Uzaktan kumandalı bombalar ve mayınlarla gerçekleştirilen terör eylemleri, son dönemde, sınır karakollarına ağır silahlarla, sivil halkın toplu katliamına ve arazideki nizami askeri birliklerimizi hedef alan taarruzlara

dönüşmüştür. Hakkari'de önceki gün gerçekleştirilen hain saldırıda komando taburumuzun doğrudan hedef alınması, terör örgütünün kazandığı cüret ve cesaretin geldiği boyutları acı biçimde göstermiştir. Bu alçak saldırıların Kuzey Irak kaynaklı olduğu açıktır. Terör örgütünü yöneten kadrolar Kuzey Irak'tadır. Bu bölge Türkiye'ye yönelik saldırıların harekat ve lojistik merkezi, geri cephesi haline gelmiştir. Terör unsurları Kandil dağından inmiş, tüm bölgede mevzilenmiştir. Bunları koruyan Barzani ve silahlı peşmerge gruplarıdır. Bu grupların PKK'ya sağladığı destek Türkiye'ye husumet ilanı boyutlarını aşmıştır. Barzani ve peşmergeleri Türkiye'nin maruz kaldığı terör saldırılarından doğrudan sorumludur. Türkiye bu saldırılara etkili bir müdahalede bulunmak ve PKK'yı Kuzey Irak'tan tasfiye etmek zorundadır. Artık söz değil, somut eylem zamanıdır. Bu mücadelenin hem Türkiye'nin içinde, hem de Kuzey Irak'ta yürütülmesi artık kaçınılmazdır. Sınır ötesi harekatla sınırlı bir askeri müdahalenin de yetersiz kalabileceği görülmektedir. PKK'nın Kuzey Irak'tan tam anlamıyla tasfiyesi için bölgede geçici bir süre için Türk askeri mevcudiyetine ihtiyaç duyulabileceği anlaşılmaktadır. Bunun gereklerini askeri makamlarımız belirleyecektir. TBMM, hükümete bu konuda yetki vermiştir. Şimdi siyasi sorumluluk bütünüyle hükümettedir. Türk milleti son alçak saldırılar karşısında gösterdiği vakur tepki ile, TBMM'nin yanı sıra Türk milletinin de bu tezkerenin arkasında olduğunu ortaya koymuştur. Bu yetki sulandırılmamalı, zamana yayılarak içi boşaltılmamalıdır. TBMM'nin asker gönderme izninin beklenen caydırıcılığı icra edebilmesi için bir husus büyük önem taşımaktadır. Bu da bunun arkasındaki siyasi irade ve kararlılığın açık ve net olması, şaibe taşımamasıdır. Tezkere öncesi ve sonrası Sayın Başbakan'ın ve hükümet yetkililerinin beyanları bu açıdan büyük bir talihsizlik ve sorumsuzluk olmuştur." MHP lideri Bahçeli, Türkiye'nin karşısındaki terör sorununun boyutlarının, bu konuda milli bir seferberlik başlatılmasını gerekli kıldığını ifade ederek, "Bu konu partiler üstü bir anlayışla, milli bir beka meselesi olarak ele alınmalıdır. Terörle mücadelenin parti hesaplarının üstünde tutulması hepimizin milli görevidir. Bu konuda herkes görev ve sorumluluğunun bilinci içinde olmalı ve bunun gereklerini bütün icaplarıyla yerine getirmelidir.

Burada en büyük sorumluluk tabiatıyla hükümettedir" değerlendirmesinde bulundu. Bahçeli, yaşanan terör saldırılarından sonra yapılması gerekenleri şöyle sıraladı:

"- Türkiye'nin milli birliğine ve toprak bütünlüğüne yönelik bölücü teröre karşı hem tüm ülke sathında hem de sınır ötesinde etkili ve amansız bir mücadele verilmesi için AKP hükümeti siyasi irade ve kararlılığını somut olarak ortaya koymalıdır.

- Türk silahlı kuvvetleri ve güvenlik güçlerimiz kısıtlanmış yetkilerle teröre karşı mücadele etmek durumunda bırakılmıştır.

- Bu konu bizzat Genel Kurmay Başkanı tarafından kamuoyu önünde dile getirilmiştir.

- Türkiye'nin güvenliği her mülahazanın üstünde tutulmalıdır. Terörle mücadele "güvenlik-özgürlük dengesi" içine sıkıştırılacak bir konu değildir.

- Bu bakımdan hükümet güvenlik güçlerimizin terörle mücadele için ihtiyaç duydukları yetkileri vermek için gerekli yasal düzenlemeleri süratle Meclis'e getirmelidir. MHP, buna tam destek verecektir.

- Türkiye Kuzey Irak'a karşı eş zamanlı askeri güç kullanımını ve zorlayıcı yaptırımlar uygulamasını öngören bir stratejiyi derhal uygulamaya koymalıdır.

- Bunun için terörü himaye eden Barzani ve peşmerge gruplarının bu düşmanca hareketinin savaş sebebi olduğu Irak yönetimine bir ültimatomla bildirilmelidir. Bu konu ABD'ye de aynı çerçevede iletilmelidir.

- Türkiye ABD'den haklı olarak beklediği anlayışı ve desteği görmezse, İncirlik ve Habur üzerinden lojistik destek konularını gündeme getireceğini Washington'a söylemekten çekinmemelidir.

- Bunun için de sayın Başbakan'ın 5 Kasım 2007 tarihinde ABD'ye yapacağı ziyaret beklenmemelidir.

- Kuzey Irak'a yapılması gerekli olacak askeri müdahalede, PKK unsurlarının yanı sıra bunları koruyan silahlı kürt gruplarının da hedef alınacağı açıklanmalıdır.

- Zorlayıcı tedbirlerin icrası çerçevesinde şu tedbirler derhal uygulamaya konulmalıdır.

- Kuzey Irak'taki Türk vatandaşlarının bölgeyi terk etmeleri için güvenlik duyurusu yapılmalıdır.

- Habur sınır kapısı Genel Kurmay Başkanlığı'nın kontrolüne verilmelidir. Habur'dan geçişler durdurulmalıdır.

- Irak'a mücavir Türk hava sahası, tehlikeli saha olarak ilan edilip uluslararası uçuşlara kapatılmalıdır.

- Kuzey Irak'a Türkiye üzerinden lojistik destek bütün unsurlarıyla durdurulmalıdır.

- Barzani'nin ve PKK'yı destekleyen işadamlarının Türkiye'deki iş bağlantılarına karşı zecri tedbirler süratle hayata geçirilmelidir.

- Hükümet, terörle mücadelenin gereği olarak, bölgede olağanüstü hal uygulaması için gerekli düzenlemeleri kararlaştırmalı ve Meclis'e sunmalıdır.

- Bunun yanı sıra, terörle mücadele konusunun bütün yönleriyle ele alınması amacıyla TBMM bünyesinde bir "araştırma komisyonu" kurulması için Meclis zemininde bir mutabakat sağlanması konusunda hükümet bir girişim başlatmalıdır.

- Bu çerçevede, Barzani'nin ve PKK'yı destekleyen kesimlerin Türkiye'deki bütün uzantıları, yandaş ve destekçileri ortaya çıkarılmalıdır. Buna TBMM çatısı altında olanlar da dahil olmalıdır".

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber