Mahkeme kararını sorgulayan ve uygulamayan kaymakama 500 TL tazminat

Kaynak : Memurlar.Net
Haber Giriş : 26 Haziran 2009 07:00, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42

İstanbul 3. İdare Mahkemesi, mahkeme kararını uygulamayan Zeytinburnu Kaymakamlığının 500 TL manevi tazminat ödemesi gerektiğine karar verdi.

Bir okul müdürüne kaymakam tarafından aylıktan kesme cezası verilir. Cezanın iptali istemiyle açılan dava, davacı lehine sonuçlanır. Mahkeme kararı idareye tebliğ edilir ama kaymakamlık, ceza verilmesi için dosyayı bu kez İstanbul Valiliğine gönderir. Bu kez il milli eğitim müdürlüğünce okul müdürüne ceza verilir. Okul müdürü mahkeme kararının uygulanmadığı gerekçesiyle manevi tazminat davası açar. Dava sonuçlanmış olup, mahkeme kaymakamlığın 500 TL maneviz tazminat ödemesi gerektiğine karar vermiştir.

Burada önemli olan bir diğer detay şu şekildedir: Bu aşağıda yer alan İstanbul 3. İdare Mahkemesi kararı Valilikçe temyiz edilmiştir. Ve Temyiz sonrasında Danıştay kararı bozmuştur. Danıştay kararı da aşağıda yer almaktadır. Ancak, kaymakamlığın ilk idare mahkemesi kararını sorgulayarak uygulamasına tazminat cezası verilmiştir. İdare mahkemesinin kararı yanlış da olsa, uygulanması gerekmektedir.

T.C.
İSTANBUL
3. İDARE MAHKEMESİ

ESAS NO : 2008/1614
KARAR NO : 2009/819

DAVACI : MEHMET AĞIRSOY
Tozkoparan Mah, Elitler Sok. Güngören Endüstri Meslek
Lisesi Lojmanı No: 5/6 Güngören/İSTANBUL

DAV ALI : ZEYTİNBURNU KAYMAKAMLIĞI

DAVA NIN ÖZETİ: Davacı tarafından, daha önce disiplin cezası verilmesine ilişkin işlemlerin iptali istemiyle açtığı davada İstanbul 7.idare Mahkemesince verilen E:2006/2960, K:2008/75/75 sayılı kararın davalı idarece uygulanmamasından dolayı 5000,00 TL. Manevi tazminat ödemesine karar verilmesi istenilmektedir.

SAVUNMANIN ÖZETİ : İptal kararı veren mahkeme kararı ile Zeytınburnu diye bir ilçenin varlığının kabul edilmediği ve merkez ilçe olarak görüldüğü oysa Zeytinburnu ilçesinin kanunla kurulmuş, yetkisi dahilinde her türlü iş ve eylemi yapmaya yetkinin olduğu mahkeme kararının uygulanabilirliğinin olmadığı, kasten kararı uygulamamak gibi bir durumun söz konusu olmadığı, davanın reddi gerekliği savunulmuştur,

TÜRK MİLLETİ ADINA

Karar veren İstanbul 3. İdare Mahkemesi'nce, dava dosyası incelenerek işin gereği görüşüldü :

Dava, 5.000,00 TL manevi tazminat ödenmesine karar verilmesi istemiyle açılmıştır.

2577 Sayılı İdari Yargılama Usul Kânununun kararların sonuçları başlıklı 28.maddesine "Danıştay, bölge idare mahkemeleri, idare ve vergi, mahkemelerinin esasa ve yürütmenin durdurulmasına ilişkin kararlarının icaplarına göre idare, gecikmeksizin işlem tesis etmeye veya eylemde bulunmaya mecburdur. Bu süre hiçbir şekilde kararın idareye tebliğinden başlayarak otuz günü geçemez. Ancak, haciz veya ihtiyati haciz uygulamaları ile ilgili davalarda verilen kararlar hakkında, bu kararların kesinleşmesinden sonra idarece işlem tesis edilir. Danıştay, bölge idare mahkemeleri, idare ve vergi mahkemeleri kararlarına göre işlem tesis edilmeyen veya eylemde bulunulmayan hallerde idare aleyhine Danıştay ve ilgili idare mahkemede maddi ve manevi tazminat davası açılabilir. Mahkeme kararlarının (otuz) gün içinde kamu görevlilerince kasten yerine getirilmemesi halinde ilgili, idare aleyhine dava açılabileceği gibi, kararı yerine getirmeyen kamu görevlisi aleyhine de tazminat davası açılabilir.

Yargı kararlarının uygulanmamasının esik veya geç uygulanmasının ağır hizmet kusuru teşkil ettiği; bu nedenle uğranılan zararın ilgili idarece tazmini gerektiği idare hukukunun bilinen ilkeleridendir.

Dosyanın incelenmesinden, Zeytinburnu Endüstri Meslek Lisesi Müdürü olarak görev yapmakta olan davacıya 2006 yılında yapılan soruşturmalar neticesinde 24.11.2006 tarih ve 1497 sayılı işlemle iki defa 1702 Sayılı ilk ve Orta Tedrisat Muallimlerinin Terfi ve Tecziyeleri Hakkında Kanun uyarınca, dört defa da 657 Sayılı Kanunun 125/C maddesi uyarınca aylıktan kesme disiplin cezasının verildiği, davaci tarafından anılan işlemin iptali istemiyle, İstanbul 7.İdare Mahkemesinde açtığı davada mahkemenin E:2006/2960,K:2008/75 sayılı kararıyla "İstanbul ilinin merkez ilçelerinden birinde görev yapmakta olan davacının yönetmeliğe göre disiplin amirinin il milli eğitim müdür yardımcısı yoksa şube müdürü, üst disiplin amirinin ise il milli eğitim müdürü olduğu Kaymakamlık tarafından ceza verilemeyeceği,? öte yandan 1702 Sayılı Kanunda kaymakamın disiplin amirleri arasında sayılmamış olması nedeniyle bu yasaya göre de Kaymakamlık tarafından disiplin cezası verilemeyeceği " gerekçesiyle işlemin iptaline karar verildiği, mahkeme kararının davalı idareye tebliğ edilmesi üzerine Kaymakamlık tarafından 1702 Sayılı Yasaya göre verilen cezalar hakkında gereğin yapılmasının İstanbul Valiliğinden istendiği ancak 657 Sayılı Yasaya göre verilen dört adet disiplin cezası hakkında kararın uygulanabilirliğinin olmadığı söylenerek 05.03.2008 tarih ve 2008/03 sayılı kararla yeniden dört kez 1/30 oranında aylıktan kesme disiplin cezasının verildiği, mahkeme kararının uygulanmadığını ileri süren davacı tarafından 5.000,00 TL manevi tazminat Ödenmesine karar verilmesi istemiyle bakılan davanın açıldığı anlaşılmaktadır.

Olayda mahkeme Kararının davalı idareye tebliği üzerine idarece, 1702 Sayılı Kanan uyarınca verilen ve iptal edilen karar, gereğinin yapılmasının İstanbul Valiliği İl Milli Eğitim Müdürlüğünden istendiği, 657 Sayılı Kanun uyarınca verilen ve mahkemece iptal edilen disiplin cezaları hakkında yeni bir karar alındığı, alınan kararda mahkeme Kararının uygulanmasının mümkün olmadığı belirtilerek davacıya aynı cezaların ikinci defa verildiği açıktır.

Davalı idare savunmasında, mahkeme kararıyla Zeytinburnu Kaymakamlığının yok sayıldığı , oysa böyle bir idarenin mevcut olduğu bu nedenle kararın uygulanmasının mümkün olmadığı ileri sürülmüşse de; mahkeme kararlarınında isabet bulunup bulunmadığı, doğru veya yanlış olduğu hususunda idarelere değerlendirme yapma ve yanlış bulunduğu takdirde aksi yönde işlem yapma hakkı tanınmamış olup, davanın taraflarca isabetli olmadığı düşünülen kararlara karşı ancak üst mahkemelerde temyiz veya itiraz etme hakkı bulunmaktadır. Yoksa kararların değerlendirilip beğenilmediği takdirde uygulanmaması gibi bir durum Anayasa'da yerini bulan kuvvetler ayrılığı ve hukuk devleti ilkesine aykırılık oluşturacaktır.

Bu açıklamalara göre, davalı idarce, doğru olmadığı düşünülen kararın uygulanması ve aynı zamanda temyiz talebiyle Danıştay'a başvurulması gerekmektedir. (Nitekim sözkonusu mahkeme kararı temyiz edilmiş ve anıştay tarafından bozulmuştur).Temyiz incelemesi ve ardından mahkemece verilecek kararın kesinleşmesinden sonra idare lehine kesin hüküm oluşturulması halinde idarece yeniden işlem yapılabilecektir. Bunun dışında karar temyiz edilmiş olsa bile, mahkmece verilen karar aksine işlem tesis edilmesi mümkün değildir.

İncelenen uyuşmazlıkta, davalı idarece, mahkeme kararının uygulamadıgı, karann aksine işlem yapıldığı açık olduğundan hizmet kusuru bulunan davalı idarenin davacıya manevi tazminat ödemesi, gerekmektedir.

Ödenmesi gereke manevi tazminatın miktarına gelince Manevi tazminat, patririmumda meydana gelen bir eksilmeyi karşılamaya yönelik bir tazmin aracı değil tatmin aracıdır. Olay nedeniyle duyulan elem ve ızdırabı kısmen de olsa hafifletmeyi amaçlar. Belirlenen niteliği gereği manevi tazminatın zenginleşmeye yol açmayacak şeklide belirlenmesi gerekmekte ise de tam yargı davalarının niteliği gereği olarak da takdir edilen miktarın aynı zamanda idarenin kusurunun ağırlığını ortaya koyacak bir oranda olması gerekmektedir.

Somut olay, davacının açmış olduğu davada mahkeme kararının uygulanmaması nedeniyle duyduğu üzüntü ile idarenin kusur, oranı dikkate alınarak, takdiren 500,00 TL manevi tazminat ödenmesi uygun bulunmuştur.

Açıklanan nedenlerle; davanın kısmen kabulüne,kabul edilen 500,00 TL manevi tazminatın dava açma tarihi olan 23.09.2008 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı idarece davacıya ödemesine, fazlaya ilişkin talep bakımından davanın reddine, aşağıda dökümü yapılan 59,00 TL yargılama giderinin davada haklılık oranına göre ve taktiren 40,00 TL'sinin davacı üzerinde bırakılınasına, 19,00 TL yargılama giderirnin davulı idareden alınarak davacıya verilmesine, peşin yatırılan karar harcından hükmedilen miktar üzerinden hesaplanan 27,00 TL'nin mahsubu üzerine kalan 40,50 TL harcın ve artan posta avansının istemi halinde davacıya iadesine, kararın tebliğini izleyen günden itibaren 30 gün içinde İstanbul Bölge İdare Mahkemesinde itiraz yolu açık olmak üzere, 12/05/2009 tarihinde karar verildi.

HAKİM

GÜLTEKİN ADA

94871


Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber