TOBB Ekonomi ve Teknoloji Üniversitesi resmen açıldı

Haber Giriş : 24 Şubat 2005 15:12, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, eğitim-öğretim sisteminin temel eğitimden başlanarak bir mutabakat zemininde yeniden yapılandırılmasının acil bir ihtiyaç olduğunu belirterek, bu sorumluluğun öncelikle eğitim kurumları ile bilim adamlarına düştüğünü söyledi. TOBB Ekonomi ve Teknoloji Üniversitesi, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın da katıldığı bir törenle açıldı. Törene, Dışişleri Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Abdullah Gül, Devlet Bakanları Ali Babacan ve Güldal Akşit, Adalet Bakanı Cemil Çiçek, Sanayi ve Ticaret Bakanı Ali Coşkun, Çevre ve Orman Bakanı Osman Pepe, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Murat Başesgioğlu, TOBB Başkanı Rıfat Hisarcıklıoğlu, sivil toplum örgütlerinin temsilcileri ve öğrenciler katıldı.

Törende bir konuşma yapan Başbakan Erdoğan, her şeyin devletten beklendiği yıllarda zihinlerdeki şifrelerin statükoya odaklandığını ve kimsenin ülke adına risk almak istemediğini hatırlattı. Parası olanların parayla para kazanma yoluna gittiklerini, yeterince sosyal sorumluluk üstlenmediğine işaret eden Erdoğan, gücü, imkanı, sermayesi olanların risk almaya yanaşmamalarının yakın zamana kadar Türkiye'nin en büyük zihniyet problemlerinden biri olduğunu kaydetti.

Tüketici olarak kalkınma anlayışının eşyanın tabiatına aykırı olduğunu vurgulayan Erdoğan, üretici olmayan bir toplumun bu çağda medeniyet çıtasını yükseltmesinin mümkün olmadığın söyledi. Türkiye'nin artık her şeyin devletten beklendiği ve bilgi teknolojilerinin tüketicisi olan bir ülke olmadığına dikkati çeken Erdoğan, insana yatırımın sadece devletin işi olmadığını, özel sektörün de entelektüel ve beşeri yatırımlarda iddia sahibi olmaya başladığını kaydetti. Kalkınmanın tayin edici unsurunun beşeri sermaye olduğunu ifade eden Başbakan Erdoğan, ekonominin temel unsurunun insan, bunun dışındakilerin ise insanın türevi olduğunu dile getirdi. Erdoğan, "İnsan yoksa bunların hiçbiri yoktur. Yatırımını insana yapan toplumlar ayağa kalkıyor, yatırımını insana yapmayanlar ise eriyerek yok oluyorlar" diye konuştu.

"ASIL SORUMLULUK; EĞİTİM KURUMLARI İLE BİLİM DÜNYASININDIR"

Türkiye'nin eğitim-öğretim ilkelerini dünyanın şartlarına göre yeniden formüle etmek zorunda olduğunu kaydeden Erdoğan, bu sorumluluğun esas itibariyle eğitim kurumları ile bilim adamlarının olduğunu belirtti. Siyaset bu alanda bir düzenleme kapasitesine sahip olsa da bunun içini dolduracak ve siyaseti küresel dünyanın dinamiklerine uygun düzenlemeler yapmaya sevk edecek olanın 'bilim' camiası olduğunu vurgulayan Erdoğan, daha kaliteli, daha çağdaş eğitim-öğretim talebinin öncelikle akedemi dünyasından gelmesini gerektiğini dile getirdi. Dünyada AR-GE gelişmelerinin ön sıralarda yer aldığını; buna karşın Türkiye'de AR-GE'ye uzaktan bakarcasına yaklaşıldığını anlatan Erdoğan, bu yıl bütçeden ilk defa TÜBİTAK'a 450 trilyon lira ayrıldığını belirterek, bu paranın üniversitelerle müşterek projelerde kullanılacağını söyledi.

Erdoğan, "Gücümüz arttıkça bunu daha da artırma gayreti içinde olacağız" dedi. Türkiye'de eğitim-öğretim sisteminin temel eğitimden başlanarak yeniden yapılandırılmasının acil bir ihtiyaç olduğunu ifade eden Erdoğan, şöyle konuştu:

"Böyle bir yeniden yapılandırma girişimi, ancak doğru ve tutarlı prensipler dahilinde başarıya ulaşabilir. Asıl gayemiz dünyaya açık, ufku geniş, özgür düşünceli, sorgulama ve muhakeme yeteneğine sahip dogmalardan değil, müzakere edilebilir fikirlerden beslenen, dirayetli, şahsiyetli bireyler yetiştirmek olmalıdır. Özgür, adil, barışçı, müreffeh bir toplum olmamız bu tür zihniyet özelliklerine sahip bireyler yetiştirmekten geçmektedir."

TOBB'un kurduğu üniversitenin bu hedeflere katkıda bulunacağını kaydeden Erdoğan, öğrencilerin teori ile pratiği buluştuğu bir zemini yakalayacaklarını anlattı. Bu üniversite üretilen bilginin tamamen sosyal sorumluluk duygusu ile üretileceğini söyleyen Erdoğan, öğrencilerin eğitimleri sırasında fabrikalarla yüz yüze gelerek iş dünyasını da tanıyacaklarını belirtti.

"BEN DOKTORLARA İĞNE YAPTIRMAM,

Başbakan Erdoğan konuşmasının ardından TOBB Başkanı Hisarcıklıoğlu ile birlikte açılış kurdelesini kesti. Erdoğan, derslikleri gezerek öğrencilerle sohbet etti. Erdoğan, işletme bölümü 1. sınıf öğrencilerinin eğitim gördüğü derslikte 'Türkiye'de girişimcilik' konulu ders verdi. Erdoğan'ın dersi sırasında bakanlar da öğrenci sıralarına oturdu. Öğrencilerin burada girişimcilik ruhunun altyapısını alacaklarını belirten Erdoğan, bugün Türkiye'deki üniversitelerin eğitimden uzak bir öğretim verdiklerini anlattı.

Üniversite öğrencisi olduğu dönemde öğrencilerin pratiği almadan sadece teoriyle mezun olduklarını anlatan Erdoğan, okuldan mezun olan bir makine mühendisinin torna makinesini kullanmayı tıptan mezun olan bir doktorun iğne yapmayı bilmediğini anlattı. Erdoğan, "Ben doktora iğne yaptırmam. Çünkü hemşirenin pratiği daha yoğundur. Hemşire bir yoklar damarı bulur; ama doktor bulamaz. Felç bile edebilir" şeklinde konuştu. Girişimci olacak öğrencilerin bir şeye dikkat etmesi gerektiğini söyleyen Erdoğan, öğrencilerden girişimcilerin teorisyenler arasından mı pratik dünyası zengin olanlar arasından mı çıktığını araştırmalarını istedi. Erdoğan, girişimcilerin daha çok pratik dünyanın arasından gelenlerin içinden çıktığını bildirdi.

Erdoğan, kendisi için 4 önemli kelime bulunduğunu anlatarak, bunlarının birincisinin 'oku' olduğunu ifade etti. Okumanın önemli olduğunu; ama yetmeyeceğini söyleyen Erdoğan, birlikte okuduğu bazı arkadaşlarının sınıfta bir numara olmalarına rağmen bugün sefilleri oynadıklarını kaydetti. Okunanların düşünülmesi gerektiğini belirten Erdoğan, 'düşünme'nin şart olduğunu bildirdi. Üçüncü kelimenin ise 'uygula' olduğunu anlatan Erdoğan, düşüncelerin pratiğe geçirilmesi gerektiğini dile getirdi. Pratiğin de yeterli olmadığını kaydeden Başbakan Erdoğan, dördüncü önemli kelimenin 'neticelendir' olduğunu kaydetti. Erdoğan sözlerini şöyle sürdürdü:

"Eğer orta sahada gezdirirseniz 'ne kadar iyi top oynuyor' derler. Golü atamıyorsan bunun bir anlamı yok. Uzatmalarda kötü oynayan takım bir gol atar, sen kendi kendine konuşursun. Golü atamazsak başarıyı sağlayamayız. Sadece kitapların arasından bakılan dünya hayat değildir. Onun dışında da bir dünya vardır. Kitapların arkasındaki dünya+kitapların dışındaki dünya=başarı."

iha

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber