Mali Suçlar Araştırma Kurumu Kurulmasına ilişkin yasa tasarısı TBMM'de

Kaynak : İhlas Haber Ajansı
Haber Giriş : 10 Haziran 2005 16:49, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42
MALİ SUÇLAR ARAŞTIRMA KURUMU KURULMASINA İLİŞKİN YASA TASARISI TBMM'DE...(1)

46 MADDELİK TASARIYLA, SUÇLA MÜCADELEDE MALİ SEKTÖRLE İŞBİRLİĞİNİN GÜÇLENDİRİLMESİ HEDEFLENİYOR

Hükümet, "Mali Suçları Araştırma Kurumunun Teşkilat ve Görevleri ile Suç Gelirlerinin Aklanmasının Önlenmesi Hakkında Kanun Tasarısı"nı TBMM'ye gönderdi.

46 maddelik tasarıyla, suçla mücadelede mali sektörle işbirliğinin güçlendirilmesi, güçlü bir bilgi veri sistemi kurulması, bu suretle mali bilgilerden hareketle suça ve suçluya ulaşılması, yükümlülüklere uyumun takibinde etkinlik ve uluslararası gelişmelere uyum sağlanması hedefleniyor.

Yine aynı tasarıyla, suç gelirlerinin aklanmasının önlenmesi konusunda, Mali Suçlar Araştırma Kurumu görevli ve yetkili kılınıyor. Maliye Bakanlığı'na bağlı çalışacak kurum, terörle mücadele amacını güden mevzuatta terörizmin finansmanını açıkça suç sayan düzenlemeler bulunmadığından, Terörle Mücadele Kanunu'nda da değişiklik yapılarak maddi destek ve kaynak sağlanması da suç olarak tanımlanıyor.

Aynı kanunla Mali Suçları Araştırma Kurumu'nun teşkilat, görev ve yetkileriyle suç gelirlerinin aklanmasının önlenmesine ilişkin usul ve esaslar düzenleniyor.


MALİ SUÇLAR ARAŞTIRMA KURUMU KURULMASINA İLİŞKİN YASA TASARISI TBMM'DE...(2)

Hükümet, "Mali Suçları Araştırma Kurumunun (MASAK)Teşkilat ve Görevleri ile Suç Gelirlerinin Aklanmasının Önlenmesi Hakkında Kanun Tasarısı"nı TBMM'ye gönderdi. Kısa adı MASAK olan kurum, suç gelirlerinin aklanmasının önlenmesi konusunda faaliyet gösterecek.

46 maddelik tasarıyla, suçla mücadelede mali sektörle işbirliğinin güçlendirilmesi, güçlü bir bilgi veri sistemi kurulması, bu suretle mali bilgilerden hareketle suça ve suçluya ulaşılması, yükümlülüklere uyumun takibinde etkinlik ve uluslararası gelişmelere uyum sağlanması hedefleniyor. Aynı tasarıyla suç gelirlerinin aklanmasının önlenmesi konusunda, Mali Suçlar Araştırma Kurumu görevli ve yetkili kılınıyor. Maliye Bakanlığı'na bağlı çalışacak kurum, terörle mücadele amacını güden mevzuatta, terörizmin finansmanını açıkça suç sayan düzenlemeler bulunmadığından, Terörle Mücadele Kanununda da değişiklik yapılarak teröre maddi destek ve kaynak sağlanmasını da suç olarak tanımlıyor. Aynı kanunla, Mali Suçları Araştırma Kurumunun teşkilat, görev ve yetkileriyle suç gelirlerinin aklanmasının önlenmesine ilişkin usul ve esaslar düzenleniyor.

Tasarıyla Mali Suçlar Araştırma Kurumunu teşkilatı kurulurken, görev ve yetkileriyle suç gelirlerinin aklanmasına ilişkin usul ve esaslar belirleniyor. Maliye Bakanlığı'na bağlı çalışacak kurum, Mali Suçlarla Mücadele Koordinasyon Kurulu, Mali Suçları Araştırma Kurumu'ndan oluşacak.

Bankacılık, sigortacılık, bireysel emeklilik, sermaye piyasaları, ödünç para verme ve diğer finansal hizmetlerle, posta ve taşımacılık, talih ve bahis oyunları alanında faaliyet gösterenler, döviz, gayrimenkul, değerli taş ve maden, mücevher, nakil vasıtası, iş makinesi, tarihi eser, sanat eseri ve antika ticaretiyle iştigal edenler veya bu faaliyetlere aracılık edenlerle Noterler ve spor klüpleri ve Bakanlar Kurulu'nca belirlenen diğer alanlarda faaliyet gösterenler, kurumun yükümlülüğü içinde olacaklar.

Yükümlüler, nezrinde yapılan veya aracılık ettikleri işlemlerde işlem yapılmadan önce, işlem yapanlarla nam veya hesaplarına işlem yapılanların kimliklerini tespit etmek zorunda olacaklar. Kimlik tespitine esas belge nevilerini belirlemeye Başkanlık yetkili olacak. Kimlik tespitini gerektiren işlem türleri, bunların parasal sınırları ve konuyla ilgili diğer usul ve esaslar yönetmelikle belirlenecek. Yine yükümlüler nezrinden veya bunlar aracılığıyla yapılan veya yapılmaya teşebbüs edilen işlemlere konu malvarlığının yasa dışı yollardan elde edildiğini veya yasa dışı amaçlarla kullanılmadığına dair herhangi bir bilgi ve şüphe veya şüpheyi gerektirecek bir hususun bulunması halinde, bu işlemlerin yükümlüler tarafından Başkanlığa bildirilmesi zorunlu olacak.

Yükümlüler, Başkanlığa şüpheli işlem bildiriminde bulunulduğuna ilişkin olarak, yükümlülük denetimiyle görevlendirilen denetim elemanlarına ve yargılama sırasında mahkemelere verilen bilgiler dışında, işleme taraf olanlar dahil olmak üzere hiç kimseye bilgi vermeyecek. Yine yükümlüler, bu kanunla getirilen yükümlülüklere ve işlemlerine ilişkin her türlü ortamdaki, belgeleri düzenleme tarihinden, defter ve kayıtları son kayıt tarihinden, kimlik tespitine ilişkin belgeleri ise son işlem tarihinden itibarın 10 yıl süreyle muhafaza ve istenmesi halinde yetkililere ibra etmekle yükümlü olacak.

MASAK'IN GÖREVLERİ

Tasarıya göre MASAK'ın görevleri şöyle belirlendi:

- Suç gelirlerinin aklanmasının önlenmesi amacıyla politika hazırlamak ve uygulama stratejileri geliştirmek, bu amaçla kurum ve kuruluşlar arasında koordinasyonu sağlamak, ortak çalışmalar yapmak, görüş ve bilgi alış verişinde bulunmak.

- Belirlenen politikalar çerçevesinde kanun, tüzük ve yönetmelik taslakları hazırlamak. Bu kanunla buna ilişkin Bakanlar Kurulu kararlarının uygulanması konusunda düzenlemeler yapmak.

- Suç gelirlerinin aklanması alanındaki gelişmelerle aklama suçunun önlenmesi ve ortaya çıkarılmasına yönelik yöntemler konusunda araştırmalar yapmak.

- Suç gelirlerinin aklanmasını önlemek amacıyla sektörel çalışmalar yapmak, önlemler geliştirmek ve uygulamayı izlemek.

- Kamuoyu duyarlılığı ve desteğini arttırmaya yönelik çalışmalar yapmak.

- Gerekli verileri toplamak, analiz etmek ve değerlendirmek.

- Değerlendirme sürecinde gerek duyulduğunda ilgili birimlerden kendi görev alanlarında inceleme ve araştırma yapılması talebinde bulunmak.

- Aklama suçunun işlendiğine dair ciddi şüphelerin olması durumunda konuyu Cumhuriyet Savcılığı'na veya diğer yetkili mercilere intikal ettirmek.

- Kanun ve ilgili mevzuat kapsamında yükümlülük denetimi yapılmasını sağlamak.

- Kamu kurum ve kuruluşları, gerçek ve tüzel kişilerle tüzel kişiliği olmayan kuruluşlardan her türlü bilgi ve belgeyi istemek.

- Bilgi ve ihtisasına ihtiyaç duyulması halinde, diğer kamu kurum ve kuruluşlarında çalışanların Başkanlık bünyesinde geçici olarak görevlendirilmelerini talep etmek.

- Uluslararası ilişkileri yürütmek, görüş ve bilgi alış-verişinde bulunmak.

- Yabancı ülkelerdeki muadil kurumlarla bilgi ve belge değişiminde bulunmak, bu amaçla mutabakat muhtırası imzalamak.

Tasarıya göre Mali Suçlar mücadele Koordinasyon kurulu da oluşturuluyor. Kurul Maliye Bakanlığı Müsteşarı Başkanlığı'nda, Mali Suçlar Araştırma Kurulu Başkanı, Gelir İdaresi Başkanı, İçişleri Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı, Adalet Bakanlığı Kanunlar Genel Müdürü, Dışişleri Bakanlığı Ekonomik İşler Genel Müdürü, Hazine Müsteşarlığı Banka ve Kambiyo Genel Müdürü, Hazine Müsteşarlığı Sigortacılık Genel Müdürü, Gümrük Müsteşarlığı Gümrükler Genel Müdürü, Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu Başkan Yardımcısı, Sermaye Piyasası Kurulu Başkan Yardımcısı ve Merkez Bankası gerektirecek bir hususun bulunması Başkan Yardımcısı'ndan oluşacak. Görüş ve bilgilerine gerek duyulan kurum ve kuruluşların temsilcileri oy hakkı olmaksızın Koordinasyon Kuruluna çağrılabilecek. Koordinasyon Kurulu yılda en az 2 kez toplanacak.

KARA PARANIN AKLANMASINA AĞIR CEZA

Tasarıyla suç gelirlerinin aklanmasına ağır cezalar getiriliyor.

Buna göre; nezrinde yapılan veya aracılık ettikleri işlemlerde işlem yapılmadan önce, işlem yapanlarla nam veya hesaplarına işlem yapılanların kimliklerini tespit etmek zorunluluğunu yerine getirmeyen yükümlülere; yine başkanlığa şüpheli işlem bildiriminde bulunulduğuna ilişkin olarak, yükümlülük denetimi le görevlendirilen denetim elemanlarına ve yargılama sırasında mahkemelere verilen bilgiler dışında, işleme taraf olanlar dahil olmak üzere hiç kimseye bilgi vermeme hükmünü çiğneyenlere; bu kanuna uygun olarak eğitim, iç denetim, kontrol ve risk yönetimi oluşturmayan, idari düzeyde yapılanmayan ve bun yönde gerekli tedbirleri almayanlara, bakanlıkça belirlenen tutarı aşan işlemleri bildirmeyenlere, başkanlıkça 5-10 bin YTL idari para cezası verilecek.

Bu hükümlerin 2 kez çiğnenmesi durumunda, para cezası 2 kat ve sonrasında da 3 kat artırılacak. Yine bu kanunla getirilen yükümlülüklere ve işlemlerine ilişkin her türlü ortamdaki, belgeleri düzenleme tarihinden, defter ve kayıtları son kayıt tarihinden, kimlik tespitine ilişkin belgeleri ise son işlem tarihinden itibarın 10 yıl süreyle muhafaza ve istenmesi halinde yetkililere ibra etme hükmünü çiğneyenlere, bu belgeleri düzenlemeyenlere, istenildiğinde şifreli olarak kurumu vermeyenlere 1-3 yıl hapis ve 5 bin güne kadar adli para cezası verilecek. Bu suç dolayısıyla tüzel kişiler hakkında bunlara özgü güvenlik tedbirlerine hükmolunacak.

Yine, yükümlüler nezrinde veya aracılığıyla kimlik tespitini gerektiren işlemlerde kendi adına ve fakat başkası hesabına hareket eden kimse,u bu işlemleri yapmadan önce kimin hesabına hareket ettiğini yükümlülere yazılı olarak bildirmediği takdirde 6 aydan 1 yıla kadar hapis ve 5 bin güne kadar adli para cezasına çarptırılacak.

GÜMRÜKLERDEN KUŞ UÇURTULMAYACAK

Tasarıya göre, Türk parası, döviz veya bunlarla ödemeyi sağlayan belgeleri yurt dışına çıkaran veya yurda getiren yolcular, gümrük idaresinin talebi üzerine bunlarla ilgili olarak tam ve doğru açıklama yapmakla yükümlü hale getiriliyor.

Yetkililerce talep edildiği halde herhangi bir açıklama yapılmaması veya yanlış ya da yanıltıcı açıklama yapılması halinde, yolcu beraberindeki değerler gümrük idaresi tarafından muhafaza altına alınacak. Gümrük idaresince, açıklamada bulunmayan yolculara ise, taşıdıkları değerle açıkladıkları değer arasındaki farkın onda biri kadar idari para cezası kesilecek. Ayrıca durum şüpheli sayılarak, başkanlığa bildirilmekle birlikte ilgili diğer mercilere de intikal ettirilecek. Bin 500 YTL'ye kadar olan farklar için bu fıkra hükmü uygulanmayacak.

Muhafaza altına alınan değerlerin aklama veya terörün finansmanı amacıyla nakledilmeye çalışıldığı yönünde şüphe veya delil bulunması halinde, söz konusu değer Ceza Muhakemesi Kanunu'na göre el konulacak.

Gümrük dışı aklama suçunun işlendiğine dair kuvvetli şüphe bulunan hallerde, Ceza Muhakemesi Kanunu hükümlerine göre malvarlığı değerlerine el konulabilecek.
Yasa tasarısıyla, "Terörün Finansmanı" da düzenlendi. Terörle mücadele kanunu değiştirilirken "Her kim tümüyle veya kısmen terör eylemlerinin gerçekleştirilmesinde kullanılması niyetiyle veya kullanılacağını bilerek, doğrudan veya dolaylı olarak fon (para veya değerli para ile temsil edilebilen her türlü mal, hak, alacak, gelir ve menfaatle, bunların birbirine dönüştürülmesinden halıs olan menfaat ve değeri) sağlar veya toplarsa, fiilleri başka bir sonuç oluştursa bile ayrıca 1 yıldan 5 yıla kadar hapis ve 150 günden bin 500 güne kadar adli para cezasına çarptırılacak. Fon, terör eylemlerinde kullanılmasa dahi fail aynı şekilde cezalandırılacak. Bir tüzel kişiliğin hukuken veya fiilen yönetiminden veya denetiminden sorumlu bir kişinin bu sıfatıyla yukarıda belirtilen fiillerin işlenmesi halinde, fiili gerçekleştirenler aynı şekilde cezalandırılacak ve tüzel kişiler hakkında da bunlara özgü güvenlik tedbirlerine hükmolunacak. Tasarıyla mevzuatta yer alan "kara para" ibaresinden, "suçtan kaynaklanan malvarlığı değeri", "kara para aklama suçu" ibaresinden ise "aklama suçu" tanımlamaları da yapıldı.



 

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber