Sanayi ve Ticaret Bakanlığı Müfettişleri Derneğinin yeni denetim sistemi düzenlemesine ilişkin basın açıklaması
(Sanayi ve Ticaret Bakanlığı Müfettişleri Derneği)
G.M.K. Bulvarı No:128, Tandoğan - ANKARA
Tel: (0.312) 232 00 60 E-Posta: [email protected]
Basın Açıklaması-2
İŞTE ÇAĞDAŞ MODEL!
?Kamu Yönetimi Temel Kanunu Tasarısı' gerekçelerinde, bu
tasarı ile yapılmak istenilen yeniliklerde,gelişmiş çağdaş ülke modellerinin
örnek alındığı ifade edilmekte ve bu çerçevede teftiş kurullarının lağvedilmesinin gerekçesi de,çağdaş ülkelerde bu tür birimlerin mevcut
olmadığı biçiminde dile getirilmektedir.
Oysa, birinci derecede örnek alınmaya çalışılan AB ülkelerinden,Birliğin merkezi ülkeleri durumunda olan Almanya ve Fransa'daki
güçlü ve bağımsız teftiş kurullarının mevcudiyeti bir yana,bu ülkelere
nazaran çok daha köklü ve yaygın bir piyasa ekonomisi uygulayan ABD örneğinin incelenmesi
dahi,Tasarının bu husustaki gerekçelerinin ne ölçüde Dünya örneklerine uygun olmadığını da açık ve net olarak ortaya koymaktadır.
Amerika Birleşik Devletlerinde merkezi (Federal) kamu yönetiminin denetim ile ilgili yapılanması,denetim yetkileri ve ABD Teftiş kurulları(The
Office of Inspector General) modeline kısaca bir göz atılmasında dahi,ABD modelinin ülkemiz uygulaması ile şaşırtıcı bir ölçüde benzeştiği gerçeği
ortaya çıkmaktadır:
Piyasa ekonomisi kurallarının en yagın haliyle uygulandığı Amerika
Birleşik Devletlerinde kamu yönetiminin en önemli fonksiyonlarından biri ?etkin bir denetim mekanizması? dır. Zira,piyasa ekonomisinin en temel çıkış
noktalarından birisi ?piyasayı serbest bırak,düzenle ve sıkı bir biçimde
denetle!' biçiminde ifade edilmektedir.
Keza,uygulanan ekonomik modelin bu alandaki temel varsayımlarından biri, ?tam rekabet ortamı , girişim özgürlüğü ve açıklığın ancak etkin bir
kamu denetimi ile mümkün kılınabileceği' biçiminde özetlenmektedir.
Bu çerçeveden hareketle,ülkemiz ticari hayatının kamu ve özel sektör boyutuna ilişkin pek çok denetim ve düzenleme fonksiyonunu üstlenmiş
olan ?Sanayi ve Ticaret Bakanlığı'nın görevleri, ABD örneğinde çeşitli
Federal ve Federe kuruluş tarafından yerine getirilebilmekte olup, Federal Ticaret Departmanı veya Ticaret Bakanlığı (Department of Commerce), Federal
Ticaret Komisyonu(Federal Trade Commission), Federal Ürün Güvenliği Komisyonu(Federal Product Safety Commission) bunlardan bazılarıdır.
ABD modelindeki bu düzenleyici ve denetleyici bu kuruluşlardan, örneğin Federal Ticaret Komisyonunun yapısı ve işlevlerinin kısaca
özetlenmesi konunun aydınlatılabilmesi bakımından yararlı olacaktır:
Federal Ticaret Komisyonu' nun Kuruluş Kanununda (Federal Trade Commission Act 15 U.S.C 41-58), bu Kurumun başlıca yetkileri kısaca
aşağıdaki gibi ifade edilmiştir.
a)Ticari hayatın içinde yer alan yada ticari hayatı etkileyen haksız rekabet ile diğer haksız ve aldatıcı ticari uygulamaları engellemek,
b)Tüketicilere verilen zararlara karşılık olarak tazmin ve ıslah edici girişimlerde bulunmak,
c)Ticari hayatta yer alan haksız ve aldatıcı uygulamaları tanımlamaya ve bu uygulamaları önlemeye yönelik hukuksal düzenlemelerde
bulunmak ve gereken tedbirleri almak,
d)Ticari hayat içinde yer alan yada faaliyetleri ticari hayatı etkileyen örgüt, ticari işletme ve uygulamalar ile ilgili olarak inceleme
ve soruşturmalar yapmak,
e)ABD Kongresine raporlar sunmak ve yasal düzenlemelere ilişkin olarak tavsiyelerde bulunmak.
Görüleceği üzere, Federal Ticaret Komisyonunun düzenleyici ve yönlendirici fonksiyonlarının yanında, Kuruluş Kanununda belirlenen asli
görevlerinden birisi de piyasaya dönük olarak ?inceleme ve soruşturmalar?
yürütmek şeklinde belirlenmiştir.
Federal Ticaret Komisyonunun ?soruşturma yaptırmak ve yasaların uygulanmasını konusunda hukuki zor kullanmak? yetkisi ise yine
Kuruluş Kanununun muhtelif maddelerinde ayrıntılı olarak düzenlenmiştir.
Komisyonun piyasalara yönelik denetim görevleri ise,Kuruluş Kanunu' nun 3 ve 6 (a) numaralı maddelerinde, ?Komisyonun görev alanı ile
ilgili olarak Amerika Birleşik Devletleri genelinde her türlü soruşturmayı yürütebileceği, şahıs işletmeleri dahil olmak üzere her türlü ticari
işletme, örgüt ve uygulamalar ile faaliyetleri,ticari hayatı etkileyen diğer
gerçek ve tüzel kişiler ile ilgili soruşturmalar yapabileceği? belirlenmiştir.
Komisyonun özel soruşturma yetkileri ile soruşturma sırasındaki zorlayıcı otoritesi ise yine Kuruluş Kanununun 6.,9. ve 20.
maddelerinde sıralanmıştır. Kanunun 9.maddesinde, soruşturma sırasında, soruşturulan kişi ve tanıkların
zorla hazır bulundurulması ile soruşturma kapsamındaki tüm bilgi ve belgelerin zorla celbine ilişkin yetkiler düzenlenmiştir. Federal Ticaret
Komisyonu Kuruluş Kanunu' nun 6. maddesinde ise, Komisyonun soruşturma görevleri kapsamında olmak üzere, ?ticari hayat ile ilgili tüm kişi ve
kurumlarda rapor, yazılı açıklama yada cevap isteme yetkisi'' düzenlenmiş ve
bu yetkiler diğer çeşitli hükümlerle ağır müeyyidelere bağlanmıştır.
Bu örnekten de görüleceği gibi, Amerika Birleşik Devletleri örneğinde de kamu kurumlarının denetim ve soruşturma yetkileri, bu
kurumların ?Kuruluş Kanunları? ile düzenlenmiş ve garanti altına alınmıştır.
ABD modelinde, ?Department' olarak anılan Bakanlıklar başta olmak üzere ülkemizde bağımsız kurullar olarak bilinen yapılara benzer ve
?Commission' adlı kurumlar ile diğer irili ufaklı pek çok değişik yapıdan
oluşan Federal kurum ve kuruluşların ve bunlara bir örnek teşkil etmek üzere
Federal Ticaret Komisyonunun örgütsel yapıları incelendiğinde ise, Türk kamu
yönetiminde yer alan ?Teftiş Kurulları? na oldukça benzer örgütlenmelerin
ABD de bulunduğu görülmektedir.
1978 tarihli ve ?Inspector General Act? adlı genel bir yasa ile sayıları 58 adet olarak görünen Federal kamu kurum ve kuruluşta ?The
Office of Inspector General? adı altında ülkemiz idari yapısında yer alan
?Teftiş Kurulları? benzeri örgütlenmeler gerçekleştirilmiştir.
Tamamen bağımsız yapıya sahip olan ve idari, cezai ve mali soruşturma yapma yetkisine sahip bulunan ?'ABD Teftiş Kurulları'' nın genel
misyonları ise, söz konusu yasada (Inspector General Act of 1978) aşağıdaki
şekilde sıralanmıştır:
a)Kurum program ve uygulamaları ile ilgili olarak bağımsız ve
objektif soruşturma ve hesap teftişi yapmak,
b)Kurum içinde etkinlik ve kaynakların verimli kullanılmasını sağlamak,performans denetimi yapmak,
c)Kurumun program ve işlemlerine ilişkin usulsüzlük, israf ve kötüye kullanma uygulamalarını soruşturmak ve bunları önlemeye dönük olarak
tedbirler almak,
d)Kurumun program ve işleyişi ile ilgili mevcut ve taslak halindeki yasa ve diğer düzenlemeleri incelemek ve tavsiyelerde bulunmak,
e)Kurum Başkanı ve Kongreyi, kurumun program ve işleyişi ile ilgili olarak sürekli bilgilendirmek.
Öte yandan,bu Kanun ile ABD Teftiş Kurullarının bağımsız ve objektif çalışabilmelerini garanti altına alabilmek amacı ile, aşağıdaki güvence ve
yetkileri düzenlenmiştir:
a)Yapılacak teftiş ve soruşturma alanlarının belirlenmesinde tam bağımsızlık,
b)Teftiş ve soruşturma için gerekli olan her türlü bilgi kaynağına ulaşma
yetkisi,
c)Yapılan teftiş ve denetimler sonuçlarını bizzat kamuoyuna duyurma ve tavsiyelerde bulunma görev ve yetkisi.
Teftiş Kurulu Başkanlarının, ABD Başkanı tarafından aday gösterilerek,atanmalarının Senato tarafından yapılması ise ayrıca
vurgulanması gereken çok önemli bir husustur.
Kısaca özetlemeye çalıştığımız üzere,ABD Teftiş Kurulları ,kuruluş ve
işleyiş tarzları ile kullandıkları yetkiler bakımından, sanki ABD'nin 1978
yılında çıkardığı bir kanun ile Türk modelini taklit ediyor düşüncesini
verecek bir biçimde,ülkemiz idari yapısında yer alan Bakanlık Teftiş Kurullarına şaşırtıcı
derecede benzer özellikler taşımakla birlikte, Teftiş Kurulu Başkanlarının atanma usulleri ile,yapılan teftiş ve soruşturma
sonuçlarının bizzatihi bu otoriteler tarafından kamuoyuna açıklanabilmesi yetkisine sahip olmaları, bunların ülkemiz Teftiş Kurullarından çok daha
fazla yasal güvenceye,bağımsızlığa ve özerkliğe sahip olduklarını göstermektedir.
Bu noktada,ABD'de bu kurullara ne ölçüde önem verildiği,ABD'nin bunlarla ne
kadar övündüğü ile bunların saygınlıklarının ne düzeyde olduğunun küçük bir
örneği olmak üzere, 2003 yılında 25. kuruluş yıl dönümlerini kutlamakta olan
ve bugün sayıları altmışı aşan ABD Teftiş Kurullarının ortak internet sitesinde (www.ignet.gov/pande/igact25years.pdf) yer alan bir makaleye
kısaca göz atılmasında yarar olacaktır.
?'Teftiş ailesinin bugünü ve yarını'' başlıklı makalede aynen:
?Genel teftiş kavramı, Amerika Birleşik Devletlerinde olduğu gibi diğer devletlerde de, sağlamış olduğu önemli fayda yönüyle ispatlanmış bir
kavramdır. Her yıl Teftiş Kurulu raporlarında yer alan tavsiyeler doğrultusunda, milyarlarca Dolar Amerikan Hükümetine yeniden kazandırılmakta
yada daha iyi bir şekilde harcanmaktadır. Teftiş Kurulunca yapılan soruşturmalar, binlerce usulsüzlüğün yargılanma konusu yapılmasına ve
milyarlarca Doların yeniden Amerikan Hükümetine kazandırılmasına katkıda bulunmaktadır. Amerikan Hükümetinin sahip olduğu iyi yönetim ve
güvenilebilirliğe ilişkin Genel Teftiş Kavramı, yabancı devletleri Amerikan
Hükümetinin tavsiyelerini almaya teşvik etmekte ve Amerikan Hükümetinin genel teftiş
prensiplerini taklit etmeye yöneltmektedir. Diğer taraftan son yıllarda Amerikan kurumlarında yer alan Teftiş Kurulları sürekli
yenilenmekte ve değişmekte olan şartlarda hizmetlerini devam ettirmektedirler. Kurum içinde tasarruf ve etkinliğin sağlanması, yolsuzluk,
kötüye kullanma ve israfa karşı savaş gibi geleneksel rollere ilave olarak,
bugün artık Teftiş Kurulları için yeni sorumluluklar doğmuştur. Bugün Amerikan Teftiş Kurulları,
bulundukları kurum içinde mali soruşturmalar yürüterek, kurumlarının önceliklerini ve sorunlarını
tanımlayarak,kurumlarında yasaların etkin uygulanmasını temin ederek hayati
bir rol oynamaktadırlar.?
Denilmektedir.
Sonuç olarak, serbest pazar ekonomisinin en etkin işlediği ABD örneğinden görülebileceği üzere, kuruluşları,işleyişleri,kullandıkları yetkiler ve
bağımsızlıkları kuruluş kanunları ile teminat altına alınmış olan Teftiş
Kurulları,yepyeni işlevlerle geleceğe hazırlanırlarken, ilginç bir şekilde,
daha köklübir geçmişe sahip olan Bakanlık Teftiş Kurullarımızın,çağdaş
örneklerine uygun düzenlemeler yapıldığı gerekçesi ile ve üstelik yolsuzlukların
deyim yerinde ise ?tavan yaptığı' , bu vesile ile bunlara en fazla ihtiyaç duyulması gereken bir dönemde lağvedilmeleri,esef verici bir
şekilde,ülkemizin geleceğine vurulabilecek önemli bir darbe olarak algılanmaktadır.
Değerli Türk Basınına ve Kamuoyuna saygıyla duyurulur.
ANKARA,19.11.2003