Doktor açığını kapatacak iki yol
Sağlık Bakanı Recep Akdağ, Türkiye'de ciddi bir hekim açığı bulunduğunu; bu açığın, yeni tıp fakülteleri kurularak ve başka ülkelerdeki hekimlerin Türkiye'de çalışmasının önü açılarak kapanabileceğini söyledi. TBMM Genel Kurulu'nda, Türk Tabipleri Birliği Kanunu'nda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi ele alındı.
Anavatan Partisi grubu adına söz alan Ankara Milletvekili Muzaffer Kurtulmuşoğlu, hükümetin, sivil toplum örgütlerinden elini çekmesi gerektiğini belirterek, ''Dikensiz gül bahçesi hayal ediyorsunuz, tek ses çıkmasını istiyorsunuz, bu olmaz'' dedi. Kurtulmuşoğlu, Sağlık Bakanı Akdağ'ın, ''Doğuya doktor bulamıyoruz'' dediğini ancak 218 doktoru doğudan alıp, batıya gönderdiğini'' ifade ederek, ''Bu ne perhiz, bu ne lahana turşusu'' diye konuştu.
Yurtdışından doktor getirilmesi önerisini de eleştiren Kurtulmuşoğlu, ''10 bin doktor kadrosu aldınız, bu kadar doktor yetmedi mi şimdi yurtdışından doktor getiriyorsunuz? Ne oldu 10 bin doktor, niye atanamadı? Türkçe'yi konuşamayan yabancı doktorları doğuya göndereceksiniz, herhalde yanına da tercüman vereceksiniz ki hasta ile anlaşsınlar'' dedi.
-''TÜRK DOKTORU DEVRİMCİ OLMUŞTUR''-
Kurtulmuşoğlu, doktorların doğuya gitmesinin özendirilmesini isteyerek, orada görev yapacak doktora, her ay için 1 puan verilmesini önerdi. CHP grubu adına konuşan Denizli Milletvekili Mehmet Neşşar ise sözlerine, ''Türk doktorunu aşağılayan, onların yerine birilerini bulmaya çalışan herkesi, nefretle lanetliyorum, kınıyorum'' diyerek başladı. AK Parti'li milletvekillerinin tepki göstermesi üzerine Neşşar, ''Başbakan ve Sağlık Bakanı, Türk cumhuriyetlerinden getirecekleri doktorları, Türk doktorlarıyla bir tutuyorlarsa, bu onların ayıbıdır'' dedi.
Yasanın 3 yıldır iktidarca bekletilmesini, Anayasal suç olarak değerlendiren Neşşar, yasanın tabip odaları ile görüşülerek değil, odalar ''kandırılarak'' hazırlandığını öne sürdü. AK Parti'li milletvekilleri, Neşşar'ın, ''Türk doktoru öteden beri devrimci olmuştur'' sözüne de tepki gösterdiler. Neşşar, Akdağ'ın, kendi yandaşı olan 2 bin hekimi doğudan batıya tayin ettiğini öne sürdü.
-''TÜRKİYE YOL GEÇEN HANI DEĞİL''-
Teklif sahibi, AK Parti Trabzon Milletvekili Cevdet Erdöl, 1985'te TTB Kanunu'nda tabip odalarının, birliğe gönderecekleri delege sayısıyla ilgili düzenleme yapıldığını, buna İstanbul Tabip Odası'nın, adaletsizlik doğurduğu gerekçesiyle dava açtığını anlattı.
Düzenlemenin iptal edildiğini, 2002'de hükümete 6 ay içinde yeni düzenleme yapılması için süre verildiğini ifade eden Erdöl ancak, bunun gerçekleşmediğini söyledi. TTB'nin asgari ücret fiyatları ile bütçe uygulama talimatı arasında çok fark olduğunu kaydeden Erdöl, teklifle bunu makul hale getirmeyi amaçladıklarını belirtti.
Erdöl, TTB fiyatına göre tomografinin 240 YTL artı KDV, bütçe uygulama talimatında 60 YTL, MR'ın TTB fiyatına göre 456 YTL artı KDV, bütçe uygulama talimatında 72 YTL, safra kesesi ameliyatının bütçe uygulama talimatında 296 YTL, TTB'nin asgari fiyatına göre ise 1200 YTL artı KDV olduğunu söyledi.
Erdöl, Rekabet Kurulu'nun, TTB'nin asgari ücret yerine, rehber fiyat belirlemesi gerektiğine yönelik kararı olduğunu söyledi. Yurtdışından doktor getirilmesiyle ilgili tartışmalara değinen Erdöl, ''Türkiye yol geçen hanı değil, mütekabiliyet esasına göre, denklik aranır, dil bilmesi aranır'' diye konuştu. Erdöl, siyasi partilerin, meslek örgütü mensubu gibi davranmasının makul; meslek örgütlerinin siyasi parti gibi davranmalarının ise ''abesle iştigal'' olduğunu savundu.
-''İDEOLOJİ İLE DÜZELTMEK MÜMKÜN DEĞİL''-
Sağlık Bakanı Recep Akdağ, eleştirilere yanıt verirken, muhalefet partisi sözcülerinin söylediklerinin ''hazımsızlıktan kaynaklandığını'' öne sürdü. Türk hekimleriyle bir çatışma politikasında olmadıklarını belirten Akdağ, ''Sözleşmeli olarak Doğu ve Güneydoğu'da çalışan uzman hekimlerimizin aldıkları ortalama gelirleri, 2005 yılı maaş ve ek ödemeler itibariyle aylık 7 milyar 600 milyon, pratisyen hekimlerimiz 3 milyar 200 milyon lira'' diye konuştu.
Akdağ, TTB'nin, ''bir muhalefet partisi gibi çalıştığını, anamuhalefet partisinin gerçekleştiremediği muhalefet görevini üstüne alan örgütlerden biri olduğunu'' savunarak, TBB'nin, bütün bölgelerinde eylem kararı aldığını söyledi. Akdağ, ideoloji ile bu işleri düzeltmenin mümkün olmadığını, ülkenin gerçekleriyle iş yapılması gerektiğini vurguladı
.
-''GEREKEN CEVABI SİZE VERECEKLER''-
Doktorların kıymetini çok iyi bildiklerini belirten Akdağ, Türkiye'de ciddi hekim açığı olduğunu vurguladı. Akdağ, şöyle konuştu: ''Türkiye, Dünya Sağlık Örgütü'nün Avrupa bölgesinde yer alan bir ülke. Bu bölgede 52 ülke var. Bu grupta, Balkan, Kafkas ülkeleri de var.
Nüfusa düşen ülke itibariyle Türkiye 52. sırada. OECD ülkelerinde de son sıradayız. Gerçekleri bilmeden veya saptırarak bir yere gelemezsiniz. Bu hekim açığını gidermek zorundayız. Bu açığı, Türkiye'deki tıp fakültelerinde öğrenim gören öğrenci sayısını artırarak, yeni tıp fakülteleri kurarak, çağdaş ülkelerdeki gibi, başka milletlerden hekimlerin Türkiye'de çalışmasının önünü açarak kapatmalıyız.
Türkiye'de çalışacak hekimler, denklik gereğini de yerine getireceklerdir, Türkçe'yi de bilmek şartıyla Türkiye'de çalışabileceklerdir. Şavşat, Dargeçit, Bulanık, Güçlükonak, Bahçesaray, Mesudiye, Boğazlıyan, Gülnar'da bizden hekim bekleyen vatandaşımız var. Sizin için bir şey ifade etmeyebilir ama bizim için bu mutlaka çözülmesi gereken problemdir.
Yarın, sandık 3 Kasım'da, 28 Mart'ta olduğu gibi önümüze konulacak; Şavşatlılar, Mesudiyeliler, gereken cevabı size dün olduğu gibi yarın da vereceklerdir.'' Akdağ'ın konuşmasından sonra TBMM Başkanvekili İsmail Alptekin, çalışma süresinin tamamlandığını belirterek, yarın saat 14.00'de toplanmak üzere birleşimi kapattı