İmsak
Güneş
Öğle
İkindi
Akşam
Yatsı

Kalın'dan 657 ve askerlik düzenlemesi ile ilgili açıklama

Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü Kalın: "(657 Sayılı Devlet Memurları Kanunu) Bir değişiklik öngörüsü, tasarısı şu anda gündemde yok.

Kaynak : Memurlar.Net
Haber Giriş : 18 Nisan 2019 18:56, Son Güncelleme : 18 Nisan 2019 20:49
Kalın'dan 657 ve askerlik düzenlemesi ile ilgili açıklama

Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın, Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nde Kabine Toplantısı'nın ardından basın toplantısı düzenledi.

Yerel seçim sonuçlarına yapılan itirazları da değerlendiren Kalın, "Yapılan itirazlar, sandığa giden seçmen ile onun iradesinin olduğu gibi yansıtılması arasında yaşanmış olan muhtemel ihlalleri, hukuksuzlukları, kasıtlı veya kasıtsız yanlışlıkları ortaya çıkartmayı hedeflemektedir." ifadelerini kullandı.

"GÜVENLİ BÖLGE FİİLEN OLUŞMUŞ DURUMDADIR"

Kalın, terörle mücadele ile ilgili, "Terörle mücadele Türkiye'nin sadece sınırları içinde verilen bir mücadele değildir. Türkiye'nin sınırlarını, sınır ötesinde sağlamamız öncelikli hedeftir. Beklentimiz, Münbiç yol haritasının biran önce hayata geçirilmesi ve Fırat'ın doğusunda hiçbir terör unsurunun barındırılmasına müsaade edilmemesi. Münbiç'e kadar olan Türkiye-Suriye sınırı içerisinde bugün güvenli bir bölge fiilen oluşmuş durumdadır." diye konuştu.

Suriye'nin toprak bütünlüğü konusuna da değinen Kalın, "Sayın Cumhurbaşkanımızın Moskova'ya yaptığı ziyarette bu konu Rus mevkidaşlarımızla ele alınmıştı. Şu anda beklentimiz özellikle orada Anayasa Komisyonu'nun bir an önce kurulması ve çalışmalarına BM çatısı altında başlaması. Sayın Cumhurbaşkanımızın kişisel girişim ve inisiyatifleriyle sağlanmış olan İdlib mutabakatının kalıcı hale getirilmesi öncelikli hedefimiz, bunu da büyük oranda başarmış bulunuyoruz." şeklinde konuştu.

Kalın, ABD'nin Suriye'den çekilme kararıyla ilgili, "Beklentimiz sürecinin devam etmesi, güvenli bölgenin kurulması bunun da Türkiye'nin kontrolünde olmasıdır." dedi.

"REJİMLE BİR TEMASIMIZ SÖZ KONUSU DEĞİL"

Esed yönetimi ile arabuluculuk arayışının söz konusu olmadığının altını çizen Kalın, "Rejimle bir temasımız, diyaloğumuz söz konusu değil. Oraya dönük bir mesaj iletmemiz gerektiğinde bunu zaten İran ve Rusya üzerinden yapmaktayız. Bunu da öncelikle sınır güvenliğimizin sağlanması çerçevesinde yürütüyoruz." ifadelerini kullandı.

"TÜRKİYE F-35 TEKNOLOJİSİNİN ORTAĞIDIR"

Kalın, "Türkiye F-35 teknolojisinin ortağıdır, ortağı olmaya da devam edecektir. Biz, F-35'lerin sadece bir müşterisi veya alıcısı değiliz." diye konuştu.

Kalın şunları da ekledi:

"S-400'lerin alınması halinde birtakım yaptırımların olacağına dair bir takım ifadelerin Amerikan makamlarından yapıldığını gördük. Türkiye'ye dönük bu tür tehdit, şantaj, yaptırım dilinin ters tepeceğini ifade ettik. "

Kıdem tazminatı ile ilgili de açıklamalarda bulunan Kalın, "İşçi, işveren çevrelerimizin tedirgin olmasını gerektirecek bir durum söz konusu değil." dedi.

Kalın, konuşmasını şu şekilde sürdürdü:

"100 günlük İcraat Programı açıklaması modelinden; çeyrek dönemlik bir takip ve raporlama sürecine geçiyoruz. Her bir çeyrekle ilgili birimlerin yaptığı çalışmalar raporlanacak, Cumhurbaşkanımıza arz edilecek, Cumhurbaşkanımız da bu veriler ışığında ve bundan sonra yapılacak çalışmaları, yılda iki defa bizzat kendisi açıklayacak." şeklinde konuştu.

ASKERLİK SİSTEMİ

Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü Kalın, soru üzerine, Milli Savunma Bakanlığının yeni askerlik sistemiyle ilgili kanun taslağını büyük oranda hazırlandığını, bugün bu konuya ilişkin daha önce bir sunum yapıldığından detaylı bir müzakerede bulunulmadığını bildirdi.

İbrahim Kalın, yeni askerlik sistemine ilişkin, "Bu tabii ki AK Parti grubu tarafından Meclis'e sevk edilecek. Orada da bu tabii komisyonlarda çalışıldıktan sonra kanun haline gelecek. Onunla ilgili hazırlıklar, daha önce açıklanan ana çerçeveyi esas alacak şekilde taslak büyük oranda hazırlandı ve Meclis açıldığında da bu gündeme gelecek." dedi.

657 İLE İLGİLİ DEĞİŞİLİK OLUR MU?

Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın, "Dönem dönem 'Türkiye'de ekonomik kriz var, tekrar inişe geçildi' gibi felaket senaryolarının yazıldığını, çizildiğini görüyoruz. Bunlar hep boşa çıktı." dedi.

Kalın, Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan başkanlığında Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nde yapılan Cumhurbaşkanlığı Kabine Toplantısı devam ederken açıklamalarda bulundu, basın mensuplarının gündeme ilişkin sorularını yanıtladı.

İbrahim Kalın, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın Memur-Sen Konfederasyonu Uluslararası İşin Geleceği, Tehditler ve Fırsatlar Konferansı'ndaki konuşmasında 657 Sayılı Devlet Memurları Kanunu'yla ilgili açıklamaları konusundaki bir soru üzerine, "657 ile ilgili bir değişiklik öngörüsü, tasarısı şu anda gündemde yok." ifadesini kullandı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın buna ilişkin açıklamalarını hangi bağlamda söylediğini hatırlatmakta fayda bulunduğuna işaret eden Kalın, şöyle konuştu:

"Yeni başkanların göreve gelmesiyle başka partilerden, keyfi uygulamalar olması halinde, haklı olarak belediyelerde çalışan işçilerimizin ya da memurlarımızın birtakım endişeleri olmuş olabilir. Bunlar tabii ki dile getiriliyor. Kendisi de bu konuşmayı Memur-Sen'de yaptı. Dolayısıyla burada onların bir yasal güvence altında olduğuna dikkati çekti Sayın Cumhurbaşkanımız. Bu aslında çok önemli bir mesaj çünkü yönetimler değişebilir ama devlette süreklilik esastır. Keyfi uygulamalarla işini doğru yapan, kanunen de o görevde bulunan hak ve hukuk açısından da herhangi bir eksiği olmayan kişilerin böyle bir endişe ve korku içinde tabii ki olmaması gerekir.

Yeni gelen başkan, hangi partiden olursa olsun önemli değil, ne tarafa doğru el değiştirmiş olursa olsun belediye, orada çalışan insanların da gönül huzuruyla devletine hizmet etmeye devam etmesi gerekir. Sayın Cumhurbaşkanımızın dikkat çektiği nokta budur. Böyle bir şeye tevessül etmeleri halinde bunun yasal güvencesi vardır, bu da 657'dir. Bunu herkese hatırlatmakta fayda var."

Toplantıda seçim konusunun gündeme geldiğini, detayların ise sunumlar bittikten sonra yapılacak özel oturumda ele alınacağını anlatan Kalın, "Sayın Cumhurbaşkanımız da açış konuşmasında bu seçimlerin başarıyla gerçekleşmiş olmasından, herhangi bir güven zaafına yol açmadan tamamlanmış olmasından duyduğu memnuniyeti ifade ettiler ve bundan sonra 2023 hedeflerine kenetlenerek el birliğiyle Türkiye toplumunun bütününü hedefleyen bir ittifak ile çalışmalarımıza devam edeceğimizin altını çizdiler." diye konuştu.

Kalın, kabinenin yoğun bir gündemi olduğunu ve ilgili bakanlıkların alanlarında çalışmalarını yoğun şekilde sürdürmeye devam edeceklerini ifade etti.

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın seçim sonuçlarına yönelik bir ön değerlendirmesi olduğunu dile getiren Kalın, seçimlerin millet için hayırlı olması temennilerini iletti.

Kalın, "Bu seçimler, aslında AK Parti'nin aldığı oyu, Cumhur İttifakı'nın aldığı oyu dikkate aldığınızda Cumhurbaşkanımıza olan güvenin tekrar teyit edildiğini bir kez daha göstermektedir." dedi.

Seçim sonuçlarıyla ilgili İstanbul başta olmak üzere bazı yerlerde hukuki süreçlerin devam ettiğini belirten Kalın, "Sayın Cumhurbaşkanımızın daha önce de ifade ettiği gibi nihai karar Yüksek Seçim Kurulunundur. Hukuki yolların tüketilmesinin ardından Yüksek Seçim Kurulunun vereceği karar da nihai olarak bizim temel kabulümüz olacaktır. Böylece milletin iradesi sandığa yansıdığı şekliyle de siyasi ve hukuki bir kimlik kazanacak, bağlayıcı hale gelmiş olacaktır. Yapılan itirazlar bu ikisi arasında, yani sandığa giden seçmen ile onun iradesinin olduğu gibi yansıtılması arasında yaşanmış olan muhtemel ihlalleleri, hukuksuzlukları, kasıtlı veya kasıtsız yanlışlıkları ortaya çıkartmayı hedeflemektedir." değerlendirmesinde bulundu.

- Terörle mücedele

İbrahim Kalın, toplantıda iç ve dış güvenlik konularının da geniş yer tuttuğunu, bunlarla ilgili Milli Savunma Bakanlığı, İçişleri Bakanlığı ve MİT Başkanlığının iç ve dış güvenlikle ilgili sunumlarının yapıldığını aktararak, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Terörle mücadele kararlı bir şekilde bundan sonra da devam edecektir. Bu kurumlarımız arasında, Milli Savunma Bakanlığı, İçişleri Bakanlığı ve Milli İstihbarat Teşkilatımızın tam bir koordinasyon içerisinde yürüttüğü faaliyetlerle Türkiye'nin içinde ve dışında güvenlik alanında ciddi hissedilebilir bir ivmenin kazanıldığını, başarıların elde edildiğini memnuniyetle söyleyebiliriz. PKK terör örgütü olsun, PYD/YPG gibi iltisaklı terör örgütleri olsun, DHKP-C gibi, FETÖ gibi, DEAŞ gibi diğer terör örgütleri olsun bunlara karşı yoğun ve kapsamlı mücadelemiz bundan sonra da devam edecektir. Terörle mücadele Türkiye'nin sadece sınırları içinde verilen bir mücadele değildir. Türkiye'nin sınırlarını, sınır ötesinde sağlamamız öncelikli hedeftir."

Bu konuda iç ve dış istihbaratla ilgili birimlerin çalışmalarını bundan sonra da yoğun şekilde devam ettireceklerini dile getiren Kalın, "Özellikle Milli İstihbarat Teşkilatımızın insani ve teknolojik istihbaratın bütün imkanlarını kullanarak içeride ve dışarıda terörle mücadele konusunda, istihbari bilgi sağlama konusunda, karşı espiyonaj konularında yoğun çalışmalar yürüttüğünü ve sahada çok ciddi başarılar elde ettiğini de ifade etmek isterim." şeklinde konuştu.

Kalın, İçişleri Bakanlığının terörle mücadelenin yanında uyuşturucuyla mücadele, kamu düzeninin sağlanması ve trafik gibi konularla ilgili çalışmalarının devam ettiğini, bunların da toplantıda detaylı bir şekilde ele alındığını bildirdi.

- Dijital dönüşüm

Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay'ın bürokrasinin azaltılması ve e-devlet yapısının güçlendirilmesiyle ilgili kapsamlı bir sunum yaptığını anlatan Kalın, son yıllarda dijital dönüşüm konusunda dünyada önemli gelişmeler yaşandığını, Türkiye'nin bu konuda değişimi ilk göğüsleyen ve hayata geçiren ülkelerin başında geldiğini anlattı.

Konuya ilişkin verileri de paylaşan Kalın, "Vatandaşlarımızın devletle ilgili kamu işlerini yaparken hem başvuru sayısını hem sunmak zorunda oldukları belge sayısını hem de gezmek zorunda oldukları kurum sayısını azaltan bir dijital dönüşüm sürecinden geçiyoruz. Yani daha önce ortalama bir işlem için 3-4 belge istenirken, bununla ilgili harcanan zaman bazen yarım gün, bazen bir güne yayılırken, bugün bu rakamlar belge sayısı 1,5'lere düşmüş durumda, sarfedilen zaman ise 10-20 dakika gibi sürelere inmiş durumda." bilgisini paylaştı.

Kalın, bunun vatandaşın devletle ilgili işlemlerinde kolaylığı artıran önemli bir unsur olduğuna dikkati çekerek, şunları söyledi:

"Bugün itibarıyla 42 milyon vatandaşımız e-devlet sistemini etkin olarak kullanmaktadır. Geçtiğimiz yıl 2018 rakamını veriyorum, bu sistem üzerinden 2,5 milyar hizmet işlemi gerçekleştirilmiştir. 2019'un ilk çeyreği, bugün 18 Nisan itibarıyla da yapılan işlem sayısı 1 milyarı aşmış bulunmaktadır. Bunların sorunsuz bir şekilde devam ediyor olması da bu konuda e-devlet alt yapısının ne kadar güçlü olduğunu, dijital dönüşüm sürecinin de başarılı bir şekilde devam ettiğini ortaya koymaktadır."

- Suriye'deki gelişmeler

Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü Kalın, Suriye ile ilgili süreci yakından takip etmeye devam ettiklerine işaret ederek, "Suriye'nin toprak bütünlüğü ve siyasi birliği çerçevesinde buradaki savaşın sona erdirilmesi, anayasa komisyonunun kurulması ve siyasi geçiş sürecinin seçimler yoluyla sağlanması için çalışmalarımız yoğun bir şekilde devam ediyor." diye konuştu. Kalın, "Sayın Cumhurbaşkanımızın Moskova'ya yaptığı ziyarette bu konu Rus mevkidaşlarımızla ele alınmıştı. Şu anda beklentimiz, orada özellikle anayasa komisyonunun bir an önce kurulması, üzerinde ihtilaf edilen birkaç isim vardı, bunların nihai olarak çözülerek anayasa komisyonunun çalışmalarına bir an önce Birleşmiş Milletler çatısı altında başlaması. Bu anlamda Astana Süreci başarılı bir şekilde devam ediyor." ifadelerini kullandı.

Bir diğer önceliklerinin İdlib'deki mevcut statünün korunması olduğunu dile getiren Kalın, "Sayın Cumhurbaşkanımızın kişisel girişim ve inisiyatifleriyle sağlanmış olan İdlib mutabakatının kalıcı hale getirilmesi öncelikli hedefimiz, bunu da büyük oranda başarmış bulunuyoruz." diye konuştu.

Kalın, mevcut statünün muhafaza edilmesinin büyük bir insani dram ve göç dalgasının önüne geçtiğini belirterek, "Aynı şekilde Afrin-Cerablus hattında da genel olarak bir sükunetin, istikrarın hakim olduğunu rahatlıkla ifade edebiliriz. Bu aslında Türkiye'nin Suriye'de fiilen güvenli bölgenin nasıl olabileceğine dair gösterdiği en önemli başarıdır." değerlendirmesinde bulundu.

- "Güvenli bölge fiilen aslında oluşmuş durumda"

Daha önce güvenli bölge ya da tampon bölge gibi konular gündeme geldiğinde bunun pratik olmadığı, uygulamasının zor olacağı, bu bölgelerde kimlerin olacağı gibi çeşitli sorular ve şüphelerin gündeme geldiğini hatırlatan Kalın, şunları kaydetti:

"Bu bölgeye baktığınızda, İdlib'de, Afrin'de ve Cerablus'a kadar olan aslında Münbiç'e kadar olan Türkiye Suriye sınırı içerisinde bugün güvenli bir bölge fiilen aslında oluşmuş durumda. Burada ne PKK terör örgütü vardır, burada ne DEAŞ terör örgütü vardır ne de rejim unsurları vardır. Burada yerel halk kendi imkanlarıyla ve Türkiye'nin desteğiyle bizim de ve uluslararası toplumun da desteklediği hür Suriye ordusu ve diğer Suriyeli unsurlarla kendi yönetimini sağlamakta, kendi ekonomisini yönetmekte, kendi iç dinamikleriyle bu bölgeyi güvenli bir şekilde yönetmeye devam etmektedir. Aslında bu bile kendi başına büyük bir başarı."

Bu bölgelere Türkiye'den dönen mülteci sayısının 350 bini aştığını belirten Kalın, "Yani Suriye savaşı boyunca yaklaşık 8 yıldır devam eden bu savaş boyunca bu yoğunlukta geri dönüşün olduğu bir başka bölge de yoktur. Bu da aslında Türkiye'nin izlediği politikanın ve sahadaki uygulamalarının başarısını göstermesi açısından özellikle not edilmeli." ifadelerini kullandı.

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber