60 olarak verilen sicil notunun iptaline dair Manisa İd. Mah. kararı

Kaynak : Memurlar.Net
Haber Giriş : 10 Eylül 2007 19:31, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42
T.C.
MANİSA
İDARE MAHKEMESİ

ESAS NO : 2006 / 1953
KARAR NO : 2007 / 1592

DAVACI: Recep Çankırlı Uşak Devlet Hastanesi Müdür Yardımcısı UŞAK

DAVALI: Uşak Valiliği

İSTEMİN ÖZETİ: Uşak Devlet Hastanesi'nde müdür yardımcısı olarak görev yapan davacı, 2004 yılı sicil raporunun 60 (orta) olarak düzenlenmesine ilişkin işlemin; hukuka aykırı olduğunu, 21 yıllık devlet memuru olduğunu, altı yıllık sicil ortalaması 90 olduğundan iki defa kademe ilerlemesi aldığını, başarılarından dolayı takdirname ile ödüllendirildiğini, 2004 yılı sicil raporu hariç sicil ve özlük dosyasında en küçük bir olumsuzluğun bulunmadığını, sicil raporunun objektif kurallara dayanmadan sadece garez ve özel husumet ve bir takım maksatlarla düzenlendiğini ileri sürerek iptalini istemektedir.

SAVUNMANIN ÖZETİ: Savunma verilmemiştir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Yargı yetkisini kullanan Manisa İdare Mahkemesi'nce gereği görüşüldü:

Dava, Uşak Devlet Hastanesi müdür yardımcısı olan davacının 2004 yılı sicil raporunun 60 (orta) olarak düzenlenmesine ilişkin davalı idare işleminin iptali istemiyle açılmıştır.

657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'nun 111. maddesinde, özlük ve sicil dosyalarının, devlet memurlarının ehliyetlerinin tespitinde, kademe ilerlemelerinde, derece yükselmelerinde, emekliye çıkarma veya hizmetle ilişkilerinin kesilmesinde başlıca dayanak olduğu; 113. maddesinde, sicil amirlerinin, belli zamanlarda düzenleyecekleri sicil raporlarında, memurun liyakat derecesini not esasına göre kıymetlendirerek tespit edecekleri; 115. maddesinde, sicil amirlerinin maiyetlerindeki memurların sicil raporları ile birlikte, bunların genel durum ve davranışları bakımından olumlu yada olumsuz nitelikleri, kusur ve eksiklikleri hakkında mütalaalarını bildirecekleri; 117. maddesinde, devlet memurlarının yetersizlikleri halinde sicil raporlarında yazılı bulunan kusur ve eksiklikleri, uyarılmaları bakımından, gizli bir yazı ile atamaya yetkili sicil amirleri tarafından kendilerine bildirileceği hükümlerine yer verilmiş olup; 121. maddesinde de, sicille ilgili hususların genel yönetmelikle düzenleneceği hükme bağlanmıştır.

Öte yandan; 18.10.1986 tarihli, 19255 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan Devlet Memurları Sicil Yönetmeliği'nin 1. maddesinde, yönetmeliğin amacının, devlet memurunun mesleki ehliyetinin tespiti için sicilinde bulunacak bilgileri, ayrılış sicilinin verileceği halleri, sicil raporunun şeklini, taşıyacağı soruları, sicil raporlarının doldurulmasında uygulanacak not usulünü, notların derecelendirilmesini, vb. hususları düzenlemek olduğu; 17. maddesinde, sicil amirlerinin sicil raporunu doldururken, her memuru; dış görünüşü (kılık, kıyafet), zeka derecesi ve kavrayış kabiliyeti, azim ve sebatkarlık, dürüstlük, sır saklamada güvenirlilik ve beşeri münasebetlerdeki başarısı, alkol, kumar, vb. alışkanlıkları memuriyetle bağdaşmayacak ölçüde sürdürme gibi halleri, güvenilir olmama, şahsi menfaatlerini aşırı ölçüde düşünme, yalan söyleme, dedikodu yapma, kıskançlık, kin tutma gibi kötü huy ve davranışları bakımından genel bir değerlendirmeye tabi tutacağı ve sicil döneminde edinilen bilgi ve müşahadelerden yararlanılarak yapılacak değerlendirme sonuçlarına göre memurların olumlu ve olumsuz yönleri, kusur ve noksanları hakkındaki düşüncelerin sicil raporunun şahsiyet değerlendirilmesine ait bölümüne ayrı, ayrı açık ve gereğine göre kısa veya teferruatlı olarak yazılacağı, ayrıca sicil amirlerinin memurların genel durum ve davranışları hakkındaki düşüncelerinin not takdirlerinde dikkate alınacağı; 21. maddesinde de, yetersiz olarak değerlendirilmiş bulunan memurların, bu duruma sebep olan kusur ve noksanlarını gidermeleri için, sicil raporlarının bunların muhafazası ile görevli makamlara en son teslim tarihini takip eden bir ay içinde, atamaya yetkili amirlerce gizli bir yazı ile uyarılacakları hükmü yer almaktadır.

Her yıl için yeniden düzenlenen ve ilgili kamu görevlisinin o yıl içindeki kişisel yapısı ile hizmete ilişkin bilgi, beceri ve çalışmalarının yetkili amirlerce değerlendirilmesini içeren sicil raporlarında yer alan soruların nitelikleri itibariyle, gözleme ve kanaate dayalı cevapları gerektirmesine ve idareye bu sorulara verilen cevapların gerçekliğini somut bilgi ve belgelerle mutlaka kanıtlama zorunluluğu yüklememesine karşılık; sicil raporlarının özellikle ilgilinin yürüttüğü görevdeki bilgi ve başarı düzeyi, iş disiplini ve verimliliği gibi konularla ilgili sorularına verilen cevapların olumsuz olması halinde, bu değerlendirmeye yol açan nedenlerin ve bu olumsuzluğun hizmete etkisinin somut olarak ortaya konulmasının gerektiği; idari yargının görevinin de, sicil formlarının hangi düzeyde doldurulacağının tayini olmayıp, ilgilerin memuriyet statüsünde önemli yeri olan bu formların hukuka uygun biçimde düzenlenip-düzenlenmediklerinin tespitinden ibaret olduğu yerleşik yargısal içtihatlarla kabul edilmektedir. Ancak, memur hakkındaki olumsuz düşüncelerin sicilin tüm hanelerini ilgilendirecek şekilde her zaman belgelendirilmesi de mümkün olamamaktadır. Böylesi durumlarda, davalı idarenin sicilin olumsuz düzenlenmesine dayanak aldığı en az bir olmak üzere birkaç somut olayın ilgili olduğu hanenin dışındaki diğer haneleri de etkileyip etkileyememesi yönünden bir değerlendirme yapılması gerektiği zaman, sicil amirinin düşüncesinde neler yazdığı ve ilgilisinin geçmiş yıl sicilleri gibi diğer karinelerle birlikte olayın ele alınarak bir yargıya varılmasının hukuka daha uygun olacağı kaçınılmazdır. (Danıştay 2. Dairesi'nin 12.1.2005 tarihli, E:2004/5642, K:2005/116 sayılı kararı)

Dosya içeriğindeki bilgi ve belgelerin incelenmesinden; davacının 2000, 2001, 2002, 2003 ve 2005 yılı sicil raporu notlarının sırasıyla, 98,100,98,85 ve 90 olduğu, dava konusu 2004 yılı sicil raporunda ise, birinci sicil amiri tarafından, davacının görevden imtina ettiği, kınama ve uyarı cezasının bulunduğu, kamplaşma ve dedikodu yaptığı, idarecilik vasfının zayıf sevisiz olduğu belirtilerek raporun değerlendirmelerle ilgili kısımlarının, genel olarak 50 puan verilerek 54 ortalamayla değerlendirildiği, ikinci sicil amiri tarafından ise; değerlendirmeler kısmının genel olarak 90 puan verilerek 90 ortalamayla değerlendirildiği, sicil ortalamasının ise; 60 olarak belirlendiği anlışmaktadır.

Devlet memurlarının sicil raporlarında çok seçenekli değerlendirme sorularına yer verilmesinde temel amaç, soyut nitelikte genelleme yapılmasını önlemek ve ilgilinin liyakatinin tespitinde güvenilir bir veri oluşturmak olduğuna göre, bu soruların (birbiriyle bağlantılı olanlar hariç) münferiden puanlamaya tabi tutularak doldurulması, bir soruya ilişkin not takdirinin sicilin tüm bölümlerine soyut biçimde ve ayrıma gidilmeksizin yansımasından kaçınılması ve olumsuz hususlarda sicil amirinin kişisel görüşünü sayısal bir değere dönüştüren somut unsurların da varolması gerekir. Bu husus uyuşmazlık açısından ele alındığında ise, dava konusu sicil raporundaki değerlendirmelerin yukarıda çerçevesi çizilen bir anlayışla yapılmadığı; davacı hakkında başkaca hukuki sorumluluklar doğurabilecek unsurlar içeren sicil raporunun nispeten orta düzeyde notla takdirinin somut olarak hukuken kabul edilebilir biçimde ortaya konulmadığı; dolayısıyla, sicilin objektif düzenlenmediği kanaatine varılmıştır.

Açıklanan nedenlerle; dava konusu işlemin İPTALİNE, aşağıda ayrıntısı gösterilen yargılama giderinin davalı idareden alınarak davacıya verilmesine, artan posta avansının istemi halinde davacıya iadesine, tebliği izleyen 30 gün içinde Danıştay'a temyiz yolu açık olmak üzere 25.7.2007 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

BAŞKAN ÜYE ÜYE
Egemen S. MAY Harun MOR Arif USLU
37751 101636 101158

YARGILAMA GİDERLERİ:
Yargı Harçları : 24.40
Tebliğ Gideri : 26.50
TOPLAM : 50.90.-

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber