Yargıtay Başkanı'nın dosyası günlerdir hiçbir işlem görmüyor
Çakıcı-Yargıtay skandalına yönelik, adalet ve yargının zirve isimlerinden her
gün yeni açıklamalar gelirken, iddialarla ilgili soruşturmada henüz bir gelişme
sağlanamadı. Dosyanın 'gereği yapılmak' üzere Yargıtay'a gönderilmesinin üzerinden
bir ay, olayın öğrenildiği tarih olan gözaltıların üzerinden ise üç ay geçti.
Yargıda demeçler savaşı, iddiaların basına yansıdığı 11 Ağustos'ta başladı.
Çakıcı lehine Yargıtay'da kulis yapılmasında MİT'çi Kaşif Kozinoğlu ile Yargıtay
Başkanı Eraslan Özkaya'nın villasının tadilatını yapan müteahhit Hakkı Süha
Şen'in isimleri öne çıktı. Bunun için görüşülen kişinin Özkaya olduğu bizzat
kendisi tarafından itiraf edildi.
Özkaya, izleyen günlerde de bu görüşmelerde neden ve nasıl yer aldığına ilişkin
ayrıntılı ve çoğu kez birbiriyle çelişen açıklamalarını sürdürdü. O sürede isim
vermeyen kimi yargıçlar da görüşlerini basına yansıtırken, 'artık konuşmayacak'
denilen Özkaya yeniden açıklamalar yaptı.
Demeç savaşı, önceki gün Yargıtay Başsavcısı Nuri Ok'un çıkışıyla zirveye ulaştı. Ok, Özkaya'nın mutlaka yargılanması ve yargıyı temsil görevi de zayıfladığı için adli yılı açış konuşmasını yapmaması gerektiğine işaret etti. Ok'un protesto ve bazı kesimlerce istifa çağrısı olarak da görülen çıkışı yargıdaki saflaşmayı da keskinleştirdi.
Gereği düşünülemedi
Ancak, kamuoyunun, iddiaların hızla ve etkili şekilde soruşturulması beklentisi
bugüne kadar karşılanmadı. Yargı temsilcileri soruşturmada aynı hızı gösteremedi.
Çünkü skandalı kapsayan dosya İstanbul Başsavcılığı'nca 27 Temmuz'da, ana dosyadan
ayrıldı. Bunun nedeni iki yargıcın da dokunulmazlıklarının olması, savcının
bu kişilere soruşturma açamamasıydı. Başsavcının da bunun üzerine dosyayı Özkaya
ve Yargıtay Genel Sekreter Yardımcısı Ercan Yalçınkaya'yı kapsayan bölümleriyle
ilgili gereği yapılmak üzere 28 Temmuz'da postaya verdiği, dosyanın Yargıtay
Başsavcılığı'na 30 Temmuz'da ulaştığı belirlenmişti. Ancak, dosya üzerinde 15
gün süreyle işlem yapılmadığı da ortaya çıkmıştı.
Kendisi de tatilini kesip Ankara'ya dönen Başsavcı Ok, iki haftalık gecikmenin
adli tatil nedeniyle olağan karşılanmasını istemişti. Dosyanın iki hafta süresince
Yargıtay'da olduğunu açıklayan Ok'un bu bilgiyi Özkaya'nın adının geçtiği haberlerden
sonra açıklaması da dikkat çekmişti.
Ok, dosyayı 16 Ağustos'ta ismi geçtiği için Özkaya'ya göndermemiş, onun yerine
Yargıtay Başkanvekili Mater Kaban'a teslim etmişti. Başsavcı Ok, Genel Sekreter
Yardımcısı Ercan Yalçınkaya'nın dosyasını ise Adalet Bakanlığı'na göndermişti.
İstanbul Başsavcılığı'nın dosyayı göndermesinin üzerinden dün itibarıyla tam bir ay geçti. Ancak, bu sürede başkan Özkaya hakkında dosyanın başkanvekiline teslimi dışında gelişme sağlanmadı. Bakanlık, bu konuda Yargıtay'dan bir adım öne geçti. Adalet Bakanı Cemil Çiçek, dosyanın kendisine ulaşmasının ardından müfettiş görevlendirdi ve soruşturma süreci başlattı.
'Adli yıl beklenmeyebilirdi'
Özkaya soruşturmasına başlanması için adli yılın başlaması bekleniyor. Ancak,
bunu olağan karşılamayanlar var: "Adli tatil olması, soruşturmaya engel
oluşturmamalıydı. Yargıtay Başkanlığı'nın veya dosyanın kendisine verildiği
başkanvekilinin, soruşturmayı yapacak Yargıtay 1. Başkanlar Kurulu'nu toplantıya
çağırması mümkün. Bunun için tatilin bitmesi gerekmez."
Özkaya'nın, hakkında iddialar bulunan kişi, Ok'un ise dava açılması halinde iddia makamında oturacak kişi olduğuna dikkat çekenler, şu değerlendirmeleri yaptı: "Bu nedenle başkan da başsavcı da, tarafı olabilecekleri ve gizli yürütülmesi gerekli soruşturma hakkında asla konuşmamalıdır."
radikal