Çubukçu: Öğretmenlerin sınıflandırılması, psikolojik sorunlar yaratmıyor

Kaynak : Anadolu Ajansı
Haber Giriş : 02 Mart 2010 21:00, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42

Milli Eğitim Bakanı Nimet Çubukçu, okullarda her ne ad altında olursa olsun zorla para toplanmasının söz konusu olmadığını ifade ederek, mevzuat hükümlerine aykırı davrananların bulunması halinde gerekli yasal işlemleri yaptıklarını bildirdi.

Çubukçu, TBMM Genel Kurulunda, milletvekillerinin bakanlığına yönelik sözlü sorularını yanıtladı.

Ortaöğretim öğrencilerinin okula devam ve devamsızlığının, mevcut bütün durumlar da göz önünde bulundurularak Milli Eğitim Bakanlığı Ortaöğretim Kurumları Sınıf Geçme ve Sınav Yönetmeliğiyle düzenlendiğini anımsatan Çubukçu, yönetmelik hakkında bilgi verdi.

Çubukçu, yeni anlayışla hazırlanan öğretim programlarının da okulda derslerin takibini önemli kıldığını ifade etti.

OKS sonuçlarının, okullar bazında test ortalamaları ve puan ortalamaları şeklinde il milli eğitim müdürlüklerine gönderildiğini belirten Çubukçu, başarısızlıkların araştırılması, başarı oranının yükseltilmesi amacıyla veriler oluşturulduğunu söyledi.

-E-OKUL SİSTEMİ-

Çubukçu, yapılan başka bir çalışmayla, Seviye Belirleme Sınavı sonuçlarının sınıflar, okullar, ilçeler ve iller bazında ayrıntılı olarak analiz edilmesi amacıyla e-okul sistemi üzerinden bir program geliştirildiğini bildirdi. Çubukçu, ''Böylece ders öğretmeni öğrencisinin, okul müdürü sınıfın ve öğretmeninin, il ve ilçe milli eğitim müdürleri de tüm bu bilgilerin ışığında, başarının artırılmasına yönelik olarak gerekli çalışmaları yapmaya başlamışlardır'' dedi.

İllerin ÖSS başarı durumlarının; Türkiye ortalamasının üzerinde veya altında olma durumlarına göre incelendiğine işaret eden Çubukçu, ortalamanın üzerinde olan illerde başarının artarak devamı ve başarısı ortalamasının altında olan illerde ise başarının yükseltilmesi için gerekli çalışmalar yapıldığını vurguladı.

-''PSİKOLOJİK SORUNLAR YARATACAĞI DEĞERLENDİRMESİ GERÇEĞİ YANSITMIYOR''-

Çubukçu, bakanlığına bağlı resmi eğitim kurumlarının öğretmen ihtiyacının; her yıl bütçe imkanları ölçüsünde bakanlığa tahsis edilen norm kadro sınırlılığında ve her yıl atama imkanları ölçüsünde karşılandığını söyledi.

Eğitim-öğretimin sağlıklı bir şekilde yürütülebilmesi, geleceğin teminatı çocukların daha iyi eğitilmesi amacıyla, kanunlarla sağlanan imkanlar ölçüsünde istihdam sağlandığını dile getiren Çubukçu, ''öğretmenlerin sınıflandırılmasının, psikolojik sorunlar yaratacağı'' değerlendirmelerinin gerçeği yansıtmadığını vurguladı.

Kadrolu öğretmenler için geçerli olan mevzuatın, sözleşmeli öğretmenleri de kapsadığını ifade eden Çubukçu, eş ve sağlık durumu özrü nedeniyle görev yeri değişikliğine ilişkin isteklerin, kadrolu öğretmenlerde olduğu gibi sözleşmeli öğretmenler için de uygulandığını belirtti.

Bakan Çubukçu, 2009-2010 eğitim-öğretim yılında ortaöğretimde okullaşma oranının; Türkiye bazında brüt yüzde 84,19 ve net yüzde 64,95 olduğunu bildirdi.

Çubukçu, 2009-2010 eğitim-öğretim yılı itibarıyla 32 ilde 60-72 aylık çocukların tamamının okul öncesi eğitim imkanına kavuşturulması uygulaması başlatıldığına işaret etti.

-''GÖNÜLLÜ OLARAK BAĞIŞ YAPAN VELİ VAR''-

Okullarda her ne ad altında olursa olsun zorla para toplanmasının söz konusu olmadığını belirten Çubukçu, okul-aile birliklerine, gönüllü olarak ayni ve nakdi bağış yapan öğrenci velileri ve diğer vatandaşların bulunduğunu kaydetti.

İlgili kanunlarda, ''Yardım isteğe bağlıdır. Kişi ve kuruluşlar yardımda bulunmaya zorlanamaz'', ''Öğrenci velileri hiçbir surette bağış yapmaya zorlanamaz'' hükümlerine işaret eden Çubukçu, mevzuat hükümlerine aykırı fiil ve işlemi olan görevlilerin bulunması halinde ise gerekli yasal işlemleri yaptıklarını bildirdi.

Çubukçu, bakanlığının bütçesi oluşturulurken, mevcut kaynaklar çerçevesinde okulların giderleri için de ödenek konulduğunu, yıllık ödenek miktarının, okulun durumuna göre değiştiğini söyledi.

Bakanlığın, merkez ve taşra teşkilatında görev yapan personelin yararlanacakları hakların, mevzuat hükümleri çerçevesinde hizmet sınıfları itibarıyla görev, yetki ve sorumlulukları dikkate alınarak belirlendiğini vurgulayan Çubukçu, ilköğretim müfettişlerinin özlük haklarının iyileştirilmesine yönelik hazırlanan kanun tasarısının, TBMM gündeminde yer aldığını bildirdi.

Çubukçu, YÖK tarafından eşdeğerliği tanınan yurt dışındaki üniversitelere kayıtlı öğrencilerin sayısına ilişkin istatistiki veri bulunmadığına dikkati çekerek, ''Yurt dışında kendi hesabına öğrenim gören öğrenci sayısı toplam 23 bin 940'tır'' dedi.

-YÖNETİCİ ATAMALARI SINAVLA-

Çubukçu, açıklamalarının ardından, milletvekillerinin sorularını yanıtladı.

Öğretmen atamalarının, tahsis edilen kadro ve bütçe sınırlılığı içinde gerçekleştiğini belirten Çubukçu, Eylül-Aralık ayı içerisinde 25 bin öğretmen atamasını gerçekleştirdiklerini anımsattı.

Çubukçu, ''İnşallah 40 bin öğretmen atamamızı da bu yıl yaptığımız zaman öğretmen ihtiyacı konusunda önemli bir sorunun ortadan kaldırılacağını düşünüyoruz'' dedi.

Yönetici atamalarının sınavla gerçekleştirildiğini, objektif, eşit, adil ve her öğretmenin katılabileceği sınav başarı puanlarıyla atamaların gerçekleştirildiği bir sisteme geçildiğini bildiren Çubukçu, bir soru üzerine, sözleşmeli ve kadrolu öğretmenlerin aynı ortamda ama aynı şartlarda çalışmıyor olmasının getirdiği çalışma barışına yönelik bir sıkıntı olabileceğini, bunu kabul ettiğini ifade etti. Çubukçu, ''Ama takdir edilmesi gerekir ki bir yandan da eğitim ve öğretimin planlanması söz konusu ve öğrencilerin eğitim haklarının en az öğretmenlerin hakları kadar gözetilmesi gerektiğini düşünüyorum'' diye konuştu.

Çubukçu, 2009-2010 eğitim-öğretim yılını planlarken domuz gribi salgınını da baz alarak bu yıl ödenekte en yüksek ağırlığın temizlik ve hijyene verildiğini bildirdi.

-''KENDİMİ Mİ YAKAYIM?''-

Çubukçu'nun soruları yanıtlamasından önce, CHP Ardahan Milletvekili Ensar Öğüt'ün, muhtarların maaşlarının artırılmasıyla ilgili kanun teklifinin doğrudan Genel Kurulda görüşülmesine ilişkin önergesi görüşüldü.

Önerge üzerinde söz alan Öğüt, Ardahan'da devlet hastanesinde doğum uzmanının bulunmadığını ifade ederek, ''Biz bu ülkenin sınırları içinde değil miyiz? Bu acil durumu Sağlık Bakanlığı ya düzeltsin ya da Sağlık Bakanı istifa etsin'' dedi.

Hastaların sıkıntı çektiğini dile getiren Öğüt, ''Bunun düzelmesi için ne yapayım, kendimi mi yakayım?'' diye konuştu.

AK Parti Kütahya Milletvekili Hasan Fehmi Kinay ise 002'den bu yana muhtarların özlük haklarında ciddi iyileştirmeler yapıldığını, Meclise sevk edilecek Köy Kanunuyla da imkanların daha da iyileştirileceğini söyledi.

MHP Kastamonu Milletvekili Mehmet Serdaroğlu da muhtarların başta özlük hakları olmak üzere yetki ve sorumluluklarını yeniden düzenleyen bir kanunun ele alınması gerektiğini ifade etti.

Öğüt'ün önergesi reddedildi.

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber