Hilmi Özkök: ABD hükümete siyasi baskı yapmamızı istedi/ Video

Kaynak : Habertürk
Haber Giriş : 03 Ağustos 2012 11:50, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42

Ergenekon Davası'nda Hilmi Özkök'ün tanık olarak anlatımları saat 14.45'de sona erdi. İki gün üst üste toplam 10.5 saat ifade veren Özkök'e Mahkeme Başkanı Özese, darbe günlüklerinde yer alan 30 Eylül 2003 tarihli belgede yer alan Hilmi Özkök'e atfen 'Şeriat devleti kurmak istediklerine inanmıyormuş ancak tedbirlerde hemfikir olmuş' ifadesini hatırlatarak, "Burada bahsedilen tedbirler nedir?" sorusunu yöneltti. Özkök, "Tedbir ifadesi yanlış olmuş. Hükümete karşı öneriler olmuştur. Yani Başbakan'a şöyle söylesek yada Cumhurbaşkanı'na şöyle bir arz yapsak gibi şeyler söylenmiştir. Bunların ötesinde bi şey yoktur"yanıtını verdi. Başkan Özese'nin dönemin Jandarma Genel Komutanı Şener Eruygur'un kendisine "Darbe, muhtıra gibi önerileri ya da sözleri kullanıp kullanmadığın" sorması üzerine de "Bana karşı böyle bir lafı olmadı. Böyle bir lafı kabul etmeyeceğimi bilirler. Belki kendi aralarında konuşmuş olabilirler" dedi.

BAŞBUĞ: ÇALIŞIRKEN İSTİFADE ETTİĞİM BİR İNSANDIR

Bu sırada söz alan tutuklu sanık Eski Genelkurmay Başkanı emekli Orgeneral İlker Başbuğ'un avukatı İlkay Sezer, 'İkinci başkanınız olarak görev yaptığı dönemde aranızda Anayasal düzen ve hükümete karşı bir görüş ayrılığı oldu mu?" diye sordu. Özkök de "Çeşitli fikirlerde görüş ayrılığımız vardı. Ancak hükümete ilişkin herhangi bir görüş ayrılığımız olmadı. Beni yönlendirmeyen, doğru karar vermem için gerekli bilgileri toplayan, çalışırken istifade ettiğim bir insandır" şeklinde konuştu.

Hilmi Özkök, tutuklu sanık Dursun Çiçek'in avukatı olan kızı İrem Çiçek'in dünkü anlatımlarında yer alan 'muhtıra' sözünün hatırlatılması üzerine "Ben darbe girişimi vardır demedim. Gazetelere göre hüküm verilecek değildir. O söz Kara Kuvvetleri Komutanı Aytaç Yalman tarafından söylendi. Muhtemel harekat tarzı olarak ifade ettiğini de dün burada söyledim" dedi.

Avukat Çiçek, Genelkurmay bünyesinde yayın yapan internet sitelerinin 24 Mart 1999'da yayına başladığını hatırlatarak, "Bu sitelerde hükümete karşı yayın yapıldığından bilginiz var mı?" sorusunu yöneltti. Özkök de "Ben o zaman 1. Ordu Komutanıydım. Suç unsuru olduğu iddia edilen siteler 2006'dan sonra yayın yaptığı ifade edilmektedir. Benim karargahtaki direktifim 'bu sitelerde siyasi işlerle uğraşılması yasaktır. dönemimde suç unsuru hiç bir şey yayınlanmadı" dedi

BALYOZ PLANI'NDA AMACIN DIŞINA ÇIKILDI

Avukatların Balyoz Planı'yla ilgili soruları üzerine de Özkök, "Balyoz Hareket Planı semineri, rutin bir seminerdi. Ancak planla ilgili olarak amacın dışına çıkan, siyasileri de hedefleyen sözler ve ifadeler nedeniyle o dönem uyarıda bulundum" yanıtını verdi.

DARBE GÜNLÜKLERİNDEKİ SÖZLERİNİ DOĞRULADI

Eski Genelkurmay Başkanı emekli Orgeneral Hilmi Özkök, darbe günlüklerinde kendisine ait olduğu öne sürülen sözleri doğruladı. Mahkemenin Üye Hakimi Sedat Sami Haşıloğlu'nun günlüklerden okuduğu diğer komutanlara ait sözler için de "Motomot hatırlamıyorum. Ama hükümetin icraatlarından rahatsızlıklarını dile getirdiler. Hükümetten bazı şikayetleri olmuştur. Benim de bazı tedirginliklerim vardı. Benzer konuşmalar yapıldı" dedi. 2003 yılındaki toplantıda tüm komutanları dinledikten sonra "Muhtıra vermeye niyetim yok" dediği kaydedilen Özkök, "Aşağı yukarı o sözleri söyledim" diye konuştu.

Muhtıra vermeyeceğim

Haşıoğlu'nun günlürde yer alan "Ekonomi batarsa batsın. Vatan elden gidiyor" şeklindeki sözlerin kim tarafından söylendiğini sorduğu, o kişinin salonda olup olmadığını sorması üzerine de Özkök, "O kişi burada değil.İrticanın arttığı yönünde iddialar vardı. 'Hükümete sert davranalım' telkinleri vardı. 'Ben askerim. Hükümetle iyi geçinmek zorundayım. Yoksa ekonomi kötüye gider ülke bundan zarar görür' dedim. O kişi de ekonomiden ziyade vatan önemlidir anlamında bunu söyledi. Ben de benim Cumhuriyetim derme çatma değil. Muhtıra vermeceğim' dedim" şeklinde konuştu.

ABD BİZE "HÜKÜMETE BASKI YAPIN" DEDİ

Eski Genelkurmay Başkanı Hilmi Özkök, Hakim Haşıloğlu'nun 2003 Irak Tezkeresi'yle ilgili bir sorusu üzerine ABD Dışleri Bakan Yardımıcısı Wolfowitr'in askerlerin hükümete baskı kurmasını istediğini söyledi. Özkök şöyle anlattı;

"Evet hükümete baskı yapmamızı istiyordu. Hatta bir Amerikan gazetesi, 'Amerika için daha çok Türkiye için daha az demokrasi' diye bir yazı yazdı. Ben tezkere konusundaki görüşümü Cumhurbaşkanı ve Başbakan'a arz ettim. Ancak bu konuda bir baskı yapmam söz konusu olamazdı. Bu dönemden sonra benimle ilgili medyada birçok yazı çıktı. Genelkurmay Başkanı olana kadar tertemiz mazisi olan bir insan olarak birden bire her şey oldum. Bu dönemde sivil asker kimse bana istifa etmem için bir baskı yapmadı. Ama çıkan haberler nedeniyle 'istifaya mı zorlamak istiyorlar' diye düşündüm. Tabi o dönem aramızda görüş ayrılıkları vardı."

KIBRIS KONUSUNDA GÖRÜŞ AYRILIĞI OLUŞTU

Dışişleri'yle bu konuda yakından çalışırdık. Bu konuyla ilgili Amerika'ya gittiğimde, Dışişleri'nden bir diplomat istedim. Pırıl pırıl insanlar, biz orada birlikte çalıştık. Aradan zaman geçtiği için açıkca söyleyim o dönem Rum tarafına ABye alınma ve egemenlik sözü verilmiş, biz de o dönem ortaya çıkan çözüm planına "'hayır' veya 'evet' diyerek kimseyi zorlamayalım' dedik. Ancak şöyle bişi var Silahlı Kuvvetler bütün olayları tehdit ve güvenlik kaygısı içinde algılar. Çünkü bu insanlar savaşa gidiyor. Savaşa göre hazırlanır. Bu dönemde bu konuyla ilgili böyle bir algı vardı"


Eski Genelkurmay Başkanı emekli Orgeneral İlker Başbuğ, CHP milletvekilleri Mustafa Balbay ve Mehmet Haberal ile emekli Tuğgeneral Veli Küçük'ün de aralarında bulunduğu 65'i tutuklu 273 sanıklı ''Ergenekon'' davasının 214'üncü duruşması başladı.

İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi'nce Silivri Ceza İnfaz Kurumları Yerleşkesi'nde oluşturulan salonda görülen duruşmaya, emekli orgeneraller İlker Başbuğ ve Hurşit Tolon, Mustafa Balbay, eski Özel Harekat Dairesi Başkanvekili İbrahim Şahin ve gazeteci Tuncay Özkan'ın da aralarında bulunduğu 45 tutuklu sanık katıldı.

CHP Milletvekili Mehmet Haberal, emekli tuğgeneraller Levent Ersöz ile Veli Küçük ve Sedat Peker'in de aralarında bulunduğu 20 tutuklu sanık ise duruşmaya gelmedi.

Duruşmada, bu davada tutuksuz yargılanan ''Odatv'' davasının tutuklu sanığı Yalçın Küçük ile diğer tutuksuz sanıklar Nusret Senem, Fatma Sibel Gürcihan ve Güler Kömürcü Öztürk de hazır bulundu.

Mahkeme Heyeti Başkanı Hasan Hüseyin Özese, tanıklardan eski Genelkurmay Başkanı emekli Orgeneral Hilmi Özkök'ün hazır olduğunu belirtti. Salona alınan Özkök, kürsüye gelerek sandalyeye oturdu.

Duruşma, sanık avukatlarının Özkök'e sorularını yöneltmesiyle devam ediyor.

Bu arada, duruşma başlamadan önce salona gelen İlker Başbuğ, izleyiciler tarafından alkışlandı. Başbuğ bir süre sonra izleyicilerin bulunduğu bölüme gelerek, buradakileri selamladı.

Bu sırada da izleyicilerin Başbuğ'u alkışladıkları görüldü.

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber