Kurtulmuş: Bütün okulların çevresi gözetlenecek

Başbakan Yardımcısı ve Hükümet Sözcüsü Numan Kurtulmuş, "Türkiye'de veri güvenliğini sağlayacak, veri merkezlerinin Türkiye'de olması projesi hızlandırılacaktır. Bu, aynı zamanda veri güvenliğinin sağlanmasının ötesinde yerli, milli yazılımın güçlenmesi bakımından da Türkiye ekonomisine ve Türkiye'nin teknolojik alt yapısına önemli bir katkı sağlayacaktır." dedi.

Kurtulmuş, Çankaya Köşkü'nde, Başbakan Binali Yıldırım başkanlığında yapılan Bakanlar Kurulu toplantısı devam ederken gazetecilere açıklamada bulundu.

Siirt'in Şirvan ilçesinde bir maden kazasındaki göçükte vefat eden 6 işçiye Allah'tan rahmet, ailelerine başsağlığı ve sabır dileyerek konuşmasına başlayan Kurtulmuş, "Şu anda bakanlıklar arasında bir koordinasyonla, ilgili bütün birimlerimiz göçükte kalan 10 kardeşimizin kurtarılması, onlara ulaşılması için çalışmalarını sürdürüyor. En kısa zamanda bu 10 işçimize ulaşılmasını temenni ederiz." diye konuştu.

Kurtulmuş, tüm ekiplerin sahada olduğunu ve Sağlık Bakanı Recep Akdağ'ın da olay yerinde incelemelerini sürdürdüğünü ifade etti.

- "136 ova, tarımsal sit alanı oldu"

Türkiye'nin milli tarım projesinin, Bakanlar Kurulu'nda ana hatlarıyla ele alındığını ve bu konuda atılacak adımlarla ilgili çalışmaların bir kez daha gözden geçirildiğini anlatan Kurtulmuş, "Bu kapsamda Türkiye'de özellikle tarımsal alanların korunması bakımından tespit edilen 136 ovanın, tarımsal sit alanı olarak kabul edilmesi kararlaştırılmıştır. Ayrıca devam eden çalışmalar çerçevesinde, önümüzdeki günlerde de sit olmasına karar verilen ovalar tespit edilerek bunların da sit alanı haline getirilmesi Bakanlar Kurulu'na sunulacaktır." bilgisini paylaştı.

Hükümet Sözcüsü Kurtulmuş, 2018'den itibaren tarım sektöründeki bütün tohumların sertifikalı hale getirilmesiyle ilgili karar alındığını belirterek, bu konuda Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı Faruk Çelik tarafından Bakanlar Kurulu'na sunum yapıldığını aktardı.

Kurtulmuş, "Türkiye'de hayvancılığın geliştirilmesi ve milli hayvan potansiyelinin artırılması bakımından kısa vadede çalışmalar gözden geçirilmiş, bu alanda bir taraftan milli varlığımızın artırılması hedeflenirken, diğer taraftan özellikle 2017 yılında kırmızı et üretiminde sıkıntı çekilmemesi için 2017 yılında da yeteri miktar, ihtiyacı karşılayacak kadar, Et ve Süt Kurumu tarafından hayvan alınması, kırmızı etin sağlanması bakımından ithalata izin verilmesi prensipte kararlaştırılmıştır." şeklinde konuştu.

- Veri merkezlerinin Türkiye'de oluşturulması projesi

Veri merkezlerinin Türkiye'de oluşturulması projesinin Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Ahmet Arslan tarafından Bakanlar Kurulu'nda dile getirildiğini bildiren Kurtulmuş, şöyle devam etti:

"Türkiye'nin özellikle internet alanındaki önemli adımlarından birisi olacaktır. Türkiye'de hayati nitelikte bir adım olacaktır, veri merkezlerinin Türkiye'de oluşturulması projesi... Bilindiği gibi şu anda Türkiye'nin verileri, yurt dışına gidiyor ve oradan tekrar Türkiye'ye geri geliyor. Yaklaşık verilerimizin yüzde 70'i, yurt dışındaki veri merkezlerinde toplanarak oradan dağıtılıyor. Bu, Türkiye'nin veri güvenliği bakımından fevkalade önemli eksikliktir, bunun süratle kapatılması lazım. Bunun için Türkiye'de veri güvenliğini sağlayacak, veri merkezlerinin Türkiye'de olması projesi hızlandırılacaktır. Bu, aynı zamanda veri güvenliğinin sağlanmasının ötesinde yerli, milli yazılımın güçlenmesi bakımından da Türkiye ekonomisine ve Türkiye'nin teknolojik altyapısına önemli bir katkı sağlayacaktır. Yine bu çerçevede ciddi bir istihdamın ortaya çıkacağını da biliyoruz. Böylece hem veri güvenliğimizi hem yazılımdaki millileşme sürecini artıracağız hem de bu sektörün gelişmesiyle birlikte ciddi bir istihdam imkanı ortaya çıkacak. Bununla ilgili mevzuat düzenlemeleri, alınacak tedbirler ve bu alanda ortaya konulacak teşvikler de Sayın Bakanımız tarafından Bakanlar Kurulu'na arz edilmiştir."

- Okul çevresi kameralar gözlenecek

İçişleri Bakanlığı ve Milli Eğitim Bakanlığının ortaklaşa yürüttüğü proje çerçevesinde de okulların emniyetinin sağlanması konusunun Bakanlar Kurulu'nda ele alındığını anlatan Kurtulmuş, şöyle konuştu:

"İlkokul, ortaokul ve lise olarak Türkiye'de bina olarak yaklaşık 54 bin 500 okulumuz mevcuttur. Bu binaların etrafında hem çocuklarımızın uyuşturucudan korunmasının sağlanması hem diğer kötü alışkanlıklardan korunmasının sağlanması hem okul etrafındaki asayiş olaylarının önlenmesi bakımından kamera sistemleriyle güvenli okul çerçevesinde bütün okullarımızın çevresi gözlenecek, ilgili emniyet birimleri de seyyar birtakım emniyet unsurlarıyla, bu binaların etrafında ortaya çıkabilecek hassas durumlara müdahale edebileceklerdir. Bunun özellikle çocuklarımızın güvenli bir şekilde okullara gidip gelmesi bakımından, eğitimleri sürdürmeleri bakımından çok önemli bir adım olduğunu kamuoyuyla paylaşmak isteriz."

Kurtulmuş, ayrıca iç ve dış güvenliği ilgilendiren konuların Bakanlar Kurulu'nda gözden geçirildiğini ve buradaki gelişmelerin değerlendirildiğini kaydetti.

Başbakan Yardımcısı ve Hükümet Sözcüsü Numan Kurtulmuş, "Şu anda Şanghay İşbirliği'nin zaten gözlemci ülkesiyiz, orada yapılacak olan, herhangi atılacak olan bir adım Türkiye'nin başka bölgelerle olan ilişkisini ortadan kaldıracak anlamına gelmez. Bu, Türkiye'nin elindeki imkanın bir tezahürüdür. Gelişmeleri zaman içerisinde göreceğiz." dedi.

Kurtulmuş, Çankaya Köşkü'nde, Başbakan Binali Yıldırım başkanlığındaki Bakanlar Kurulu toplantısı devam ederken açıklamalarda bulunarak gazetecilerin sorularını yanıtladı.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın Şanghay İşbirliği Örgütüne (ŞİÖ) yönelik açıklamalarına ilişkin değerlendirmelerinin sorulması üzerine Kurtulmuş, Türkiye'nin tarihi, kültürü, jeopolitiği, geçmişi ve bugün elinde olan potansiyel imkanları itibarıyla dünyanın bütün bölgeleriyle eş zamanlı ve çok taraflı olarak ilişki kurabilecek ender ülkelerden birisi olduğunu ifade etti.

- "Bunlar Türkiye'nin elinin kuvvetli olduğunu gösteren işaretlerdir"

Kurtulmuş, "Türkiye'nin bu anlamda Avrupa'yla da Batı'yla da Doğu'yla da İslam dünyasıyla da Türk dünyasıyla da Şanghay İşbirliği Örgütü'yle de diğer ülkelerle de ilişkileri eş zamanlı olarak devam eder, devam ediyor zaten ve bunlar bu anlamda Türkiye'nin elinin kuvvetli olduğunu gösteren işaretlerdir. Türkiye'nin, bu anlamda Sayın Cumhurbaşkanımızın dile getirdiği bir niyeti var. Bildiğiniz gibi şu anda Şanghay İşbirliği'nin zaten gözlemci ülkesiyiz, orada yapılacak olan, herhangi atılacak olan bir adım Türkiye'nin başka bölgelerle olan ilişkisini ortadan kaldıracak anlamına gelmez. Bu, Türkiye'nin elindeki imkanın bir tezahürüdür. Gelişmeleri zaman içerisinde göreceğiz." değerlendirmesinde bulundu.

Bir gazetecinin, erken yaşta evlenenlerin mağduriyetiyle ilgili düzenlemeye ilişkin Başbakan Yıldırım'ın AK Parti grubuna muhalefetle görüşülmesi talimatı verdiğini hatırlatarak "AK Parti'nin muhalefetle bir görüşmesi olmayacak mı? Muhalefetin iddiası, 'maddelerin üzerinde görüşmeler tamamlandı, yarın yapılacak görüşmede tümü üzerinde görüşmeler tamamlanacak, dolayısıyla AK Parti'nin bu teklifi geri çekmesi gerekir, yeni önergenin görüşülmesi söz konusu olmayabilir' yönünde bir görüş var." şeklindeki ifadeleri üzerine Kurtulmuş, "Biz 'Cumhuriyet Halk Partisi ve Milliyetçi Hareket Partisinin teklifleri varsa bunları getirsinler' derken zaten bir diyalog zeminini işaret etmiş oluyoruz. Dolayısıyla yarına kadar Meclis'in aritmetiği bakımından söylüyorum, Meclis'in takvimi bakımından söylüyorum, yarına kadar bu konuyla ilgili ümit ederiz ki gelişmeler olur." diye konuştu.

Yeni Anayasa kapsamında MHP ile yapılan görüşmelere ilişkin bir soru üzerine Kurtulmuş, görüşmelerin olumlu bir yönde ilerlediğini belirterek MHP'ye yeni anayasa teklifinin verildiğini söyledi.

Kurtulmuş, MHP'nin henüz teklifi değerlendirip son noktayı koymadığını ifade ederek "Milliyetçi Hareket Partisi bir karar verecek, son noktayı koyacak, ondan sonra 330 aşılacak olduğu anlaşıldığı takdirde tabii ki hızlı bir şekilde konu Meclis gündemine getirilecektir." dedi.

- ÖTV artışı

"Araç fiyatlarında ÖTV artışı öngörülüyor mu?" şeklindeki bir başka soruya ise Kurtulmuş, "ÖTV ile ilgili düzenlemenin Bakanlar Kurulu yetkisine devredilmesiyle ilgili yasal düzenleme Türkiye Büyük Millet Meclisinden geçti, henüz Cumhurbaşkanımızın onayından geçmedi. Dolayısıyla Cumhurbaşkanımızın onayından geçmesinden sonra yasalaşmış olacak. Yasalaştıktan sonra da ÖTV oranlarının hangi ürünlerde ne olacağıyla ilgili Maliye Bakanlığımız bir çalışma yapacak. Maliye Bakanlığımız bu çalışmasını Bakanlar Kuruluna getirecek, Bakanlar Kurulu kararıyla Maliye Bakanlığının ortaya koyduğu teklif kabul edilir, hangi, ne şekilde kabul edilirse, kabul edildiği şekliyle de kesinleşmiş olacak." yanıtını verdi.

Uyuşturucuyla mücadele kapsamında okullara kamera konulmasına ilişkin bir soru üzerine Kurtulmuş, bu konuyla ilgili çalışmaların hızlı bir şekilde yapıldığını anlatarak şöyle konuştu:

"Bazı okulların çevresinde bu tür kamera imkanları var. 54 bin 500 okulun her birinin etrafına koymayı planlıyoruz. Ümit ediyoruz ki en kısa süre içerisinde bu planlanır. Zaten uyuşturucuyla mücadele üst kurulunun bu mücadele kapsamında yapacağı çalışmaları 1 Aralık'ta İçişleri Bakanı ve Sağlık Bakanının da katıldığı bir toplantıda ele alacağız. Daha sonra yapılacak 'Uyuşturucuyla Mücadele Şurası' ile birlikte konu Türkiye kamuoyuna getirilerek çok kapsamlı, çok taraflı sadece polisiye tedbirler bakımından değil, her alanda mücadele edilmesi için de ilgili gerekli çalışmalar sürdürülecektir. Bu söylediğimiz konu sadece okul çevreleriyle ilgili 'Güvenli Okul' kapsamında gündeme getirilmiş bir konudur."

Başbakan Yardımcısı ve Hükümet Sözcüsü Numan Kurtulmuş, İsrail'deki ezan yasağı yasa tasarısına ilişkin, "İsrail'de, Mescid-i Aksa'da ve diğer camilerden ezan okunmasıyla ilgili kısıtlamanın gündeme getirilmesi, hiçbir bakımdan kabul edilebilecek bir durum değildir. İnanç, din, vicdan özgürlüklerine bütünüyle aykırı olan bir durumdur." dedi.

Kurtulmuş, Çankaya Köşkü'nde, Başbakan Binali Yıldırım başkanlığında yapılan Bakanlar Kurulu toplantısı devam ederken açıklamalarda bulundu, gazetecilerin sorularını yanıtladı.

Başbakan Yıldırım başkanlığında yarın yapılacak Ekonomi Koordinasyon Kurulu (EKK) toplantısına ilişkin bir soru üzerine Kurtulmuş, geçen Cuma günü yapılan EKK toplantısında döviz, faiz ve piyasadaki gelişmeler konusunda Merkez Bankasının meseleyi yakından takip etmesi ve atılacak adımlarla ilgili hazırlıkları yapması kararı alındığını söyledi.

Toplantıda ikinci olarak, ekonomideki yapısal reformları sürdürme, üçüncü olarak ise reel sektörün geliştirilmesine ilişkin hükümetin ortaya koyduğu perspektifin sürdürülmesinin kararlaştırıldığını ifade eden Kurtulmuş, EKK'nın ekonomideki durumu yakından takip ettiğini belirtti.

İlgili bütün ekonomi kurum ve kuruluşlarının da görevlerini yerine getirdiğini vurgulayan Kurtulmuş, "Perşembe günü Para Piyasaları Kurulu toplantısı yapılacak. Bu toplantıda Merkez Bankası kendi değerlendirmesi çerçevesinde bir karar alacaktır. Bağımsız bir kurum olarak Merkez Bankası bu konuyla ilgili kararını verecektir. Ekonomiyi yakinen takip ediyoruz. Ekonomide olağanüstü bir durum söz konusu değildir. Ekonomi Koordinasyon Toplantısı sürekli yapılan bir toplantıdır. İlgili kurumların bütün yetkilileri, Merkez Bankası, diğer kurullar hepsi bir araya gelir, ekonomi yönetimiyle birlikte kararlar alınarak devam edilir. EKK kontrolü altında ekonomik kararlar alınıyor." diye konuştu.

- "Asla tecavüz suçlarını kapsamamaktadır"

Kurtulmuş, erken yaşta evlenenlerin mağduriyetlerinin giderilmesine ilişkin düzenlemeyle ilgili bir soru üzerine ise konuyla ilgili sivil toplum kuruluşları, milletvekilleri ve farklı grupların değerlendirmelerini Başbakan Yıldırım başta olmak üzere titizlikle gözden geçirdiklerini dile getirdi.

Düzenlemeyle ilgili yanlış anlamaları ortadan kaldırmak gerektiğine dikkati çeken Kurtulmuş, sözlerine şöyle devam etti:

"Bu yapılan düzenleme bir ihtiyaca binaen, Türkiye'de fiilen var olan bir uygulamadan, törelerden kaynaklanan vesaire birtakım uygulamalardan kaynaklanan gerekçelerle gündeme getirilmiştir. Asla tecavüz suçlarını kapsamamaktadır. Bunun altını çizerek ifade etmek isterim, kapsamayacaktır da. Bu konuda eğer CHP ve MHP'nin başka teklifleri varsa bu teklifleri de değerlendirmeye açık olduğumuzu ifade ediyoruz. Konu yarın TBMM'ye gelecek. Gruplar kendi aralarında, eğer CHP ve MHP'nin başka bir teklifi varsa, değerlendirilecek bir konu olarak bunu gündeme getireceklerse değerlendirmeye hazır olduğumuzu ifade etmek isterim."

Başbakan Yardımcısı Kurtulmuş, bir gazetecinin "CHP Grup Başkanvekili Levent Gök düzenlemeyle ilgili 'Af niteliğinde bir düzenlemedir, 330 aranmalıydı, tümü geri çekilmeliydi. Geçerse Anayasa Mahkemesi'ne gideriz' dedi. Bu konudaki değerlendirmeniz nedir?" sorusu üzerine, düzenlemenin şu andaki haliyle bir af olmadığını, sadece hukuki düzenleme olduğunu söyledi.

- "CHP ve MHP'nin teklifini getirmesinin doğru olduğunu söylüyoruz"

Kurtulmuş, "Açıklamalarınızdan AK Parti'nin teklifini geri çekmeyeceğini mi anlamamız gerekiyor?" sorusuna, "Şu anda ortada TBMM'ye gelen tekliften başka teklif yok. Herhangi bir şey konuşulacaksa CHP ve MHP'nin kendi teklifini getirmesinin en doğru olduğunu söylüyoruz. Sivil toplumdan ve diğer kuruluşlardan gelen değerlendirmeler bizde saklı ama muhalefet partileri de bu konuda bir düzenlemeyle somut olarak gelirlerse bunlar gözden geçirilir." cevabını verdi.

Başka bir gazetecinin "CHP ve MHP'den teklif gelmezse düzenleme aynen TBMM'den geçecek mi?" sorusu üzerine Numan Kurtulmuş, "Bir konu konuşuyoruz. Yapılmış olan bir şey var, bazı eleştiriler var. Bu eleştiriler çerçevesinde herhalde başka teklifin getirilmesi de bu eleştirileri yapanların sorumluluk alanında değil midir? Gelmiş olan başka teklif olmadığına göre bir tek teklif üzerinden konuşuyoruz. Eksik ve hatalı taraflarını konuşuyoruz, Yeni bir şey konuşabilmek için ortadan yeni bir teklifin olması lazım." değerlendirmesinde bulundu.

- "Kudüs'ün kültürüne, tarihine hakarettir"

Kurtulmuş, İsrail'deki "ezan yasağı yasa tasarısı"na ilişkin bir soru üzerine, şunları kaydetti:

"İsrail'de, Mescid-i Aksa'da ve diğer camilerden ezan okunmasıyla ilgili kısıtlamanın gündeme getirilmesi, hiçbir bakımdan kabul edilebilecek bir durum değildir. İnanç, din, vicdan özgürlüklerine bütünüyle aykırı olan bir durumdur. Kudüs denen şehir çok dinlilik tecrübesiyle yeni karşılaşmıyor. Asırlar önce Kudüs'te Müslümanlar, Hristiyanlar ve Yahudiler birlikte yaşadılar. Osmanlı barış düzeni çerçevesinde asırlar boyunca kilisedeki çan sesleri, camilerdeki Allahuekber sesleri, Ağlama Duvarlarındaki Mezmur ve Tevrat'tan okunan ayetlerin sesleri birbirine karıştı. Hiç kimse bir diğerine 'Niçin kilisede çan çalıyor, niçin sen Ağlama Duvarı'nda dua ediyorsun' diye sormadı. Dolayısıyla bu kadar çok kültürlü geçmişi olan şehirde camilerden ezan seslerinin kısılmasına çalışmak anlaşılabilir bir şey değildir. Kudüs'ün kültürüne, tarihine, geçmişine, çok kültürlülüğüne hakarettir, bunu anlamamaktır.

Ben böyle bir yasağın, böyle bir yanlışın uygulanmayacağını düşünüyorum. Bu artık bütün dünyanın isyan edeceği çok açık bir inanç özgürlüklerinin engellenmesidir. Düzeltileceğini, bu kararların geri alınacağını tahmin ediyoruz. Türkiye olarak görüşümüz çok açıktır. Çok kültürlülük içinde camilerde ezan sesleri, kilisedeki çan sesleri, havralardaki seslerde mutlaka korunmalıdır. 'Eğer biz ezanı camilerde yasaklayacağız' diyorlarsa şu soruyu sormak lazım. Biz ezanları havralarda mı okutacağız? Bu son derece anlamsız ve yanlı bir teşebbüstür."