Türk eğitim sistemi duygusal zekaya açık değil

Eczacıbaşı Holding Üst Yöneticisi (CEO) Erdal Karamercan, Türk eğitim sisteminin duygusal zekaya açık bir sistem olmadığını söyledi.

Karamercan, Gaziantep Genç İşadamları Derneği (GAGİAD) tarafından düzenlenen, 'Duygusal Zeka ve Liderlik' konulu toplantıda, akademik zeka olarak tanımladığı IQ'nun, ölçülebildiğini ve insanlarda kalıtsal olduğunu belirtti.

Duygusal zekanın, beynin önemli bir boyutunu oluşturduğunu ifade eden Karamercan, ?Maalesef eğitim sistemimiz duygusal zekaya çok açık bir eğitim sistemi değildir. Sadece vertikal düşünme üzerine kurgulanmış bir eğitim sistemi? dedi.

Bu nedenle okullarda derecelendirmenin IQ üzerinden yapıldığını anlatan Karamercan, duygusal zekanın, insanın kendini ve çevresini yönetmesini kolaylaştıran, duyguları tanıma, anlama ve etkin biçimde kullanma yeteneği olduğunu bildirdi.

?DUYGUSAL ZEKA HAYATTAN MEZUN EDER?

Duygusal zekanın, duyguların ve iletişimin hayatta ne kadar doğru kullanıldığının ölçüsü olduğunu dile getiren Karamercan, şöyle konuştu:

?Duyguyu ön plana getiren bir eğitim yapımız yok. Akademik zeka sizi okuldan mezun eder, duygusal zeka ise sizi hayattan mezun eder. Duygusal zeka geliştirilebilir. Toplumların duygusal zekasından bahsedilebiliyor. Duygusal zekası daha gelişmiş toplumlara baktığınız da daha hakim toplumlar oluyor.

İnsanların kendi içlerinde birbirlerine tolerans gösterdiği, empati kurduğu toplumlar. Diğerleri daha geri planda kalıyor. Dolayısıyla bireysel olarak duygusal zekamızı geliştirirsek, toplumu da geliştirme imkanımız var. Duygusal zekanızı iyi kullanabiliyorsanız, başkalarına da iyi örnek oluyorsunuz ve o, toplum içinde yaygınlaşıyor.?

GAGİAD Yönetim Kurulu Başkanı Yaşar Erturhan ise 1990'lı yılların başından itibaren dünyada ve Türkiye'de artık hiç bir şeyin eskisi gibi olmadığını, büyük bir değişimin yaşandığını söyledi.

Türkiye sermayesinin küresel sermaye hareketlerine açık bir hale geldiğini anlatan Erturhan, günümüzde üretimin çok fazla olduğunu, yeni dönemde işletmelerin risklere göğüs gerebilmesi için inovasyonu ön plana çıkarmalarının kaçınılmaz bir gerçek olduğunu belirtti.