İFP'lerin Bankalarına Geri Dönebilme İmkanı ve Sözleşme İmzalayanların Hukuksal Durumu

4743 sayılı Kanun ile 31.12.2002 tarihinden sonra bankalarda özel hukuk hükümlerine tâbi olmayan personel çalıştırılamayacağı hüküm altına alınmıştır. Bu çerçevede istihdam fazlası personel olarak belirlenen 20 civarında personel diğer kamu kurumlarına nakledilmiştir. Bir kısım personel ise sözleşme imzalayarak bankada kalmaya ve özel hukuk hükümlerine göre çalışmaya karar vermiştir. Ancak, son günlerde yazılı basında, diğer kurumlara istihdam fazlası personel kapsamında nakledilen banka personelinin tekrar bankaya dönecekleri yönünde haberler çıkmıştır. Hem bu durumun hem de bankada kalan personelin hukuki durumuna ilişkin olarak sitemiz uzmanlarınca hazırlanan dosyaya ulaşmak için tıklayınız.

Haber Giriş : 23 Nisan 2003 22:22, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42
İFP'lerin Bankalarına Geri Dönmeleri İle Sözleşme İmzalayanların Hukuksal Durumu

4743 sayılı Kanun ile 31.12.2002 tarihinden sonra bankalarda özel hukuk hükümlerine tâbi olmayan personel çalıştırılamayacağı hüküm altına alınmıştır. Bu çerçevede istihdam fazlası personel olarak belirlenen 20 civarında personel diğer kamu kurumlarına nakledilmiştir. Bir kısım personel ise sözleşme imzalayarak bankada kalmaya ve özel hukuk hükümlerine göre çalışmaya karar vermiştir. Ancak, son günlerde yazılı basında, diğer kurumlara istihdam fazlası personel kapsamında nakledilen banka personelinin tekrar bankaya dönecekleri yönünde haberler çıkmıştır. Hem bu durumun hem de bankada kalan personelin hukuki durumuna ilişkin olarak sitemiz uzmanlarınca hazırlanan dosyaya ulaşmak için tıklayınız.


Bu konuya ve naklen geçiş yaptığınız kurumlarda yaşadıklarınıza ilişkin görüşlerinizi Forum bölümünde yer alan İFP başlığı altında paylaşabilirsiniz.

4603 sayılı Kanunun 4743 sayılı Kanunla değişik Geçici 1 inci maddesinde yer alan; ?Bankalarda 31.12.2002 tarihinden sonra özel hukuk hükümlerine tâbi olmayan personel çalıştırılamaz. Yeniden yapılandırma sürecinde bankaların yönetim kurullarınca gerek özel hukuk hükümlerine göre çalıştırılmak üzere kendisine sözleşme teklif edilen ancak özel hukuk hükümlerine göre çalışmayı kabul etmeyen gerekse özel hukuk hükümlerine göre çalışması uygun görülmeyip sözleşme imzalanmayan personel, bankaların yönetim kurullarınca Devlet Personel Başkanlığına bildirilir.? hüküm gereğince, memur ve sözleşmeli personelden yaklaşık 20 bin civarında banka personeli diğer kamu kurum ve kuruluşlarına nakledilmiş bulunmaktadır.

Ayrıca, daha önceki özelleştirme uygulamalarının aksine banka personeli için ek bir nakil hakkı da verilmiştir. Şöyle ki, mezkur Kanunun Geçici 6 ncı maddesinin son fıkrasında; ?25.11.2000 tarihinde bu bankalarda çalışan personelden özel hukuk hükümlerine geçirilenlerin hizmet sözleşmelerinin 31.12.2003 tarihine kadar, bankaların disiplin yönetmelikleri hükümleri saklı kalmak kaydıyla 1475 sayılı İş Kanununun 17 nci maddesi dışında kalan sebeplerle bankalar tarafından feshedilmesi halinde söz konusu personel hakkında bu Kanunun geçici 1 inci maddesinin (3) numaralı fıkrası uyarınca işlem tesis edilmek üzere Devlet Personel Başkanlığına bildirilir.? hükmüne yer verilerek, 4603 sayılı Kanunun yayımlandığı tarihten önce kamu bankalarında çalışanlardan özel hukuk hükümlerine göre sözleşme imzalayanlar 2003 yılının sonuna kadar nakil için Devlet Personel Başkanlığına bildirilebileceklerdir.

1475 sayılı İş Kanununun İşverenin bildirimsiz fesih hakkını düzenleyen 17 nci maddesinde; ?Süresi belirli olsun veya olmasın, sürekli hizmet akitlerinde işveren aşağıda yazılı hallerde, dilerse hizmet akdini sürenin bitiminden önce veya bildirim önelini beklemeksizin feshedebilir.
I - Sağlık sebepleri:
a) İşçinin kendi kasdından veya derli toplu olmayan yaşayışından yahut içkiye düşkünlüğünden doğacak bir hastalığa veya sakatlığa uğraması halinde, bu sebeple doğacak devamsızlığın ardı ardına üç iş günü veya bir ayda beş iş gününden fazla sürmesi,
b) İşçinin bulaşıcı veya işi ile bağdaşamayacak derecede tiksinti verici bir hastalığa tutulduğunun anlaşılması,
(a) fıkrasında sayılan sebepler dışında işçinin kendi kusuruna yükletilmeyen hastalık, kaza, doğum ve gebelik gibi hallerde işveren için hizmet akdini bildirimsiz fesih hakkı: Hastalık işçinin işyerindeki çalışma süresine göre 13 üncü maddedeki bildirim önellerini altı hafta aşmasından sonra doğar. Doğum ve gebelik hallerinde bu süre 70 nci maddedeki sürenin bitiminde başlar. Ancak işçinin işine gidemediği süreler için ücret işlemez.
II - Ahlak ve iyi niyet kurallarına uymayan haller ve benzerleri:
a) Hizmet akdi yapıldığı sırada bu akdin esaslı noktalarından biri için gerekli vasıflar veya şartlar kendisinde bulunmadığı halde bunların kendisinde bulunduğunu ileri sürerek, yahut gerçeğe uygun olmayan bilgiler veya sözler söyleyerek işçinin işvereni yanıltması,
b) İşçinin, İşveren yahut bunların aile üyelerinden birinin şeref ve namusuna dokunacak sözler sarfetmesi veya davranışlarda bulunması, yahut işveren hakkında şeref ve haysiyet kırıcı asılsız ihbar ve isnatlarda bulunması,
c) İşverenin evinde oturan işçinin yaşayışının o evin adabına ve usullerine uygun veya genel ahlak bakımından düzgün olmaması,
ç) İşçinin, işverene yahut onun ailesi üyelerinden birine yahut işverenin başka işçisine sataşması veya 77 nci maddeye aykırı hareket etmesi,
d) İşçinin, işverenin güvenini kötüye kullanmak, hırsızlık yapmak, işverenin meslek sırlarını ortaya atmak gibi doğruluk ve bağlılığa uymayan davranışlarda bulunması,
e) İşçinin, işyerinde, yedi günden fazla hapisle cezalandırılan ve cezası ertelenmeyen bir suç işlemesi,
f) İşçinin işverenden izin almaksızın veya haklı bir sebebe dayanmaksızın ardı ardına iki gün veya bir ay içinde iki defa herhangi bir tatil gününden sonraki iş günü, yahut bir ayda üç iş günü işine devam etmemesi,
g) İşçinin yapmakla, ödevli bulunduğu görevleri kendisine hatırlatıldığı halde yapmaması,
h) İşçinin kendi isteği veya savsaması yüzünden işin güvenliğini tehlikeye düşürmesi, işverenin malı olan veya malı olmayıp da eli altında bulunan makinaları tesisatı veya başka eşya ve maddeleri on günlük ücretinin tutarı ile ödeyemeyecek derecede hasara veya kayba uğratması,
III - İşyerinde işçiyi bir haftadan fazla süre ile çalışmaktan alıkoyan bir zorlayıcı sebebin ortaya çıkması.? hükmü yer almaktadır. Bu hüküm gereğince sözleşme imzalayan banka personelinin sözleşmesinin bankalar tarafından feshedilmesi halinde söz konusu personel hakkında bu Kanunun geçici 1 inci maddesinin (3) numaralı fıkrası uyarınca işlem tesis edilmek üzere Devlet Personel Başkanlığına bildirilmesi mümkün değildir. Yani, banka personelinin sözleşmesi yukarıda yer alan hükümler dışında 31.12.2003 tarihine kadar feshedilirse ancak, bu durumda Devlet Personel başkanlığınca başka kurumlara nakledilmesi mümkündür.. Bu nedenle sözleşme imzalayan banka personelinin çok dikkatli olması gerekmektedir.

Diğer yandan, yeniden yapılandırma sürecine alınan bankalarda çalışan sözleşmeli ve memur personelin diğer kamu kurum ve kuruluşlarına nakledilmesine izin veren yasa hükümleri hala yürürlükte olup, nakil işlemleri sürmektedir. Bu bağlamda, gazetelerde çıkan haberlerin bir gerçekliğinin oluşabilmesi ancak, yeni bir Kanuni düzenlemeye bağlı olup, şu an için bu yönde hiçbir tasarı Meclis komisyonlarında yer almamaktadır.

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber