2008 yılı bütçe görüşmeleri

Kaynak : Anadolu Ajansı
Haber Giriş : 31 Ekim 2007 23:20, Son Güncelleme : 15 Ağustos 2021 18:58

TBMM Plan ve Bütçe Komisyonunda, Başbakanlık, MİT, MGK, Diyanet İşleri Başkanlığı, TİKA, SHÇEK, Özürlüler İdaresi Başkanlığı, Aile ve Sosyal Araştırmalar Genel Müdürlüğü ile Kadının Statüsü Genel Müdürlüğünün bütçeleri kabul edildi.

Devlet Bakanı Said Yazıcıoğlu, Diyanet İşleri Başkanlığı (DİB) ve Türk İşbirliği ve Kalkınma İdaresi Başkanlığı (TİKA) bütçelerine yönelik milletvekillerinin eleştiri ve sorularını yanıtladı.

Yazıcıoğlu, cemevlerini ibadethane olarak kabul edip etmediğine ilişkin soruyu yanıtlarken, ibadethanelerin dinlere mahsus bir mekan olduğunu söyledi. "Bizim bildiğimiz kadarıyla Alevilik, bir din değil, İslamiyetin farklı bir yorumudur" diyen Yazıcıoğlu, çözümü zorlaştıracak kavramlardan kesinlikle kaçınılması gerektiğini ifade etti.

Yazıcıoğlu, Alevilik konusunun, bir zıtlaşma unsuru değil de bir zenginlik olarak algılanması gereğine inandığını belirterek, "Böyle yaklaşırsak, çözüm biraz daha kolaylaşmış olur" dedi.

Dernekler vasıtasıyla cami yapıldığını, cemevlerinin de aynı şekilde yapılmasında bir mahsur olmadığını ifade eden Yazıcıoğlu, DİB'in mezhebi bir anlayışa göre yapılanmış bir kurum olmadığını, laiklik ekseninde hizmet vermeye çalıştığını söyledi.

DİB'den başka kurumlara geçen personel hakkında bilgi veren Bakan Yazıcıoğlu, bu çerçevede ilahiyat mezunu olup pedagojik formasyon almaları nedeniyle Milli Eğitim Bakanlığına Din Kültür ve Ahlak Bilgisi öğretmeni olarak 886 kişi, Diyanette çalışırken ilahiyat dışında hukuk, mühendislik, iktisat gibi bölümleri bitiren 744, imam hatiplik yapamayacakları sağlık kurulu raporuyla tespit edilen 195 ve mahkeme kararıyla muvafakat verilen 20 kişinin başka kurumlara geçtiğini bildirdi.

Anayasada din eğitimi konusundaki çerçevenin çok iyi çizildiğini ifade eden Bakan Yazıcıoğlu, Anayasanın 24. maddesini anımsatarak, şöyle konuştu:

"Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi tamamen kültüre dayalı bir eğitimdir. Şayet bir çocuk kültürün dışında mensup olduğu dinin gereklerini öğrenme ihtiyacını hissediyorsa, Anayasa, ona da açık kapı bırakmış ama bu her nedense bugüne kadar çalıştırılamamıştır. Diyanet İşleri Başkanlığının yaz kursları sanki bunu bir ölçüde karşılayabilecek gibi görünüyor. Ancak DİB ve Milli Eğitim Bakanlığı tarafından birlikte değerlendirerek, bu imkanın çocuklarımıza sağlanması gereğine inanıyorum. Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi öğretimi tamamen kültürel bazda kalır belki... İçinde yaşadığı dini değerlerini, kültürü her öğrenci, her Türk genci öğrenmelidir ama onun dışında dininin pratiklerini öğrenmek istiyorsa da bunu da mutlaka öğreneceği yer olmalıdır. Aileden bunu öğrenmesi her zaman mümkün olamıyor. Çok çarpık şekilde belki başka bilgiler, zararlı bilgiler, uygulamalar da öğrenmiş oluyor. Dolayısıyla bunun devlet eliyle yapılmasına imkan verilmesinin uygun olacağı kanaatini taşıyorum."

Daha sonra Komisyonda, Başbakanlığın 1 milyar 666 milyon YTL, MİT Müsteşarlığının 423 milyon 557 bin YTL, MGK Genel Sekreterliğinin 11 milyon 36 bin YTL, Diyanet İşleri Başkanlığının 1 milyar 998 milyon YTL, Türk İşbirliği ve Kalkınma İdaresi Başkanlığının 44 milyon 966 bin YTL, Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumunun 853 milyon 152 bin YTL, Özürlüler İdaresi Başkanlığının 4 milyon 255 bin YTL, Aile ve Sosyal Araştırmalar Genel Müdürlüğünün 4 milyon 720 bin YTL ve Kadının Statüsü Genel Müdürlüğünün 3 milyon 592 bin YTL olan 2008 mali yılı bütçeleri oylanarak kabul edildi.

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber