Bakanlık ile YÖK'ten Aile Yılı için iş birliği protokolü
Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Mahinur Özdemir Göktaş, "Üniversitelerimizin birikimiyle politika geliştirme süreçlerimizi daha da güçlendireceğiz. 2025 Aile Yılı'nın ruhuna yakışır şekilde hep birlikte, sağlıklı ailelerle güçlü yarınlar inşa edeceğiz. Kadını güçlendiren, çocuğu koruyan, engelliye yol açan, yaşlıyı saygıyla kuşatan her çabayı birlikte omuzlayacağız" dedi.

Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı ile YÖK arasında hazırlanan iş birliği protokolü, bakanlıkta düzenlenen törenle Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Mahinur Özdemir Göktaş ve YÖK Başkanı Prof. Dr. Erol Özvar tarafından imzalandı. Törende konuşan Bakan Göktaş, imzalanan protokolün, bakanlığın çalışma alanlarına bilimsel ve yapısal katkı sunacak yeni bir zemin hazırlayacağını belirterek, "Bu çerçevede aile içi iletişimden kadına ve çocuğa karşı şiddetle mücadeleye kadar birçok konuda bilimsel araştırmaların bölgeler arası düzeyde yapılmasını teşvik edeceğiz. Ayrıca yurt dışında yaşayan Türk toplumuna yönelik akademik ve bilimsel çalışmaları artıracağız. Kadın dostu kampüs uygulamalarıyla kadın-erkek eşitliğini önceleyen üniversite yaşamını desteklemeye devam edeceğiz" dedi.
Sağlıklı Ailelerle Güçlü Yarınlar İnşa Edeceğiz
Diğer yandan erişilebilir kampüsler için altyapı, eğitim ve denetim süreçlerinde YÖK ile birlikte çalışacaklarını söyleyen Göktaş, "Böylece engelli öğrencilerimizin yükseköğretime 'engelsiz' katılımı için bir yol açmış olacağız. Kadın ve çocuklara yönelik, hukuk fakülteleri tarafından yürütülen hukuk kliniklerinin üniversitelerde yaygınlaştırılması için çalışacağız. Aile ve toplum, gençlik, kadın, engelli, nüfus, çocuk ve yaşlı alanlarında çalışan merkezleri yaygınlaştıracağız. Kadına yönelik şiddetle mücadelede, her üniversitede ŞÖNİM ile koordinasyonu sağlayacak mekanizmalar geliştireceğiz. Bakanlığımız tarafından önerilen bilimsel çalışma konularının üniversitelerin bilimsel araştırma ve proje birimleri tarafından desteklenmesi için iş birliklerimizi güçlendireceğiz. Üniversitelerimizin birikimiyle politika geliştirme süreçlerimizi daha da güçlendireceğiz. Bugün burada atılan imza sadece bir başlangıçtır. Bu protokolü her bir üniversitemizde yaşayan, üreten, dönüştüren bir mekanizma haline getirmeye kararlıyız. 2025 Aile Yılı'nın ruhuna yakışır şekilde hep birlikte, sağlıklı ailelerle güçlü yarınlar inşa edeceğiz. Kadını güçlendiren, çocuğu koruyan, engelliye yol açan, yaşlıyı saygıyla kuşatan her çabayı birlikte omuzlayacağız" diye konuştu.
Özvar: Aile, Toplumun Temelidir
YÖK Başkanı Erol Özvar da üniversitelerin toplumsal hizmet ve sosyal sorumluluk alanındaki katkılarını çok önemsediklerini ve bu katkıyı sürekli teşvik ettiklerini vurgulayarak, "Sayın Cumhurbaşkanımız tarafından 2025 yılının 'Aile Yılı' olarak ilan edilmesi günümüz için fevkalade kıymetli bir karar olmanın yanında Türkiye'nin geleceğine yönelik de güçlü bir vizyonun ifadesidir. Zira aile, toplumun temelidir. Ailenin güçlü olması; gençlerimizin sağlıklı, güvenli ve ahlaki temellere dayalı bir zeminde yetişmesi, yaşlılarımızın huzur içinde yaşam sürmesi ve kadınlarımızın her alanda daha güçlü bir şekilde varlık göstermesi için hayati önemdedir. Bu çerçevede üniversitelerimize önemli görevler düşmektedir. Evlilik öncesi eğitimden aile içi iletişim becerilerine, kuşaklar arası bağların güçlendirilmesinden bağımlılıkla mücadeleye kadar pek çok başlıkta üniversitelerimiz hem bilimsel araştırmalarıyla hem de doğrudan toplumla temas eden etkinlikleriyle sürece katkı sunmalıdır. İşte bu protokol, tam da bu katkının kurumsal bir çerçeveye kavuşmasına hizmet etmektedir" dedi.
Protokol Geniş Bir Yelpazeyi Kapsamaktadır
İmzalanan protokolün, yükseköğretimin topluma katkı boyutunu daha da güçlendiren, Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı ile YÖK'ü aynı hedef etrafında buluşturan vizyoner bir belge olduğuna dikkat çeken Özvar, "Protokol, başta 'Aile Yılı' çerçevesinde yürütülecek çalışmalar olmak üzere, şiddetle mücadeleden kadın ve engelli bireylerin yükseköğretime erişimine, gönüllülük esaslı sosyal hizmet projelerinden akademik iş birliklerine kadar geniş bir yelpazeyi kapsamaktadır. Ayrıca bu protokol, Şiddeti Önleme ve İzleme Merkezleriyle üniversiteler arasındaki koordinasyonun artırılması, STEM (Fen, Teknoloji, Mühendislik ve Matematik) alanlarında özellikle kız çocuklarının desteklenmesi, yaşlı ve engelli bakımı gibi alanlarda uzman yetiştirilmesine yönelik programların teşviki hem akademik hem de sosyal yönden büyük dönüşümlere kapı aralayacaktır. Protokol kapsamında üniversitelerimizin fiziki alanlarını Bakanlık etkinlikleri için kullanıma açması, bakanlık çalışanlarının hizmet içi eğitiminde üniversitelerin katkı sunması; sosyal hizmet, çocuk koruma, aile danışmanlığı gibi alanlarda üniversite öğrencilerinin sahada uygulama yapmalarının desteklenmesi, aynı zamanda üniversitelerde erişilebilirlik uygulamalarının yaygınlaştırılması gibi birçok somut ve hayata dokunan uygulama yer almaktadır" diye konuştu.