SHÇEK yuvalarına alternatif: Koruyucu aile sistemi

Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu'nun yurt ve yuva sistemi eleştirilirken, uzmanlar çözüm olarak koruyucu aile sistemini öneriyor.

Ancak İstanbul Sosyal Hizmetler Müdürlüğü'nde koruyucu aile çalışmalarını yürüten yetkililere göre bu sistemin yaygınlaşması çok zor.

Uzmanlar korunmaya muhtaç çocuklarla ilgili çözümün, çocukların ayni ve nakdi yardımla ailelerin yanında kalmasını sağlamak ya da koruyucu aile sisteminin yaygınlaştırılmasında yattığını belirtiyor.

Evlat edinmeden farklı olarak koruyucu aile sistemi, çeşitli nedenlerle öz ailesinin yanında kalamayan çocukların gönüllü ve uygun aileler yanında bakılmasına dayanıyor. İsterse çocuk daha sonra kendi ailesinin yanına dönebiliyor.

Sistemin yaygınlaşması zor

Ancak yetkililer ise Türkiye'de çözüm olarak önerilen sistemin yaygınlaşması zor. İstanbul Sosyal Hizmetler Müdürlüğü'nde koruyucu aile çalışmalarını yürüten şube müdürü Nermin Fügen Altuntaş, koruyucu aile olmak için başvuranların çoğunun çocuğa besleme zihniyeti ile yaklaştıklarını belirtiyor.

Altıntaş yuvaların kapatılması ve çocukların koruyucu aile yanına verilmesi durumunda bu çocukların takibatının güçleşeceğini belirtiyor. Bu durumda Altuntaş sosyal hizmet uzmanı sayısının artırılması gerekitiğini bunun ise çok mümkün olamayacağını anlatıyor.

Rakamlar yetkilileri doğrular nitelikte

Batıda bakıma muhtaç çocukların yüzde 75'i koruyucu aile yanında iken Türkiye genelinde 21 bin kayıtlı korunmaya muhtaç çocuktan yaklaşık 500'ü koruyucu ailerle beraber kalıyor. Yetkililer koruyucu aile konusunda sayıdan çok niteliği önem verilmesi gerektiğini vurguluyor.

Sokakta yaşayan ve korunmaya muhtaç çocuklarla ilgili, Kimsesiz Çocukları Koruma Derneği'nin araştırmasına göre ise, yetiştirme yurtları yetersiz bulunuyor.

Halk kimsesiz çocuklar konusunda 'olumsuz tutum' içinde

Kimsesiz Çocukları Koruma Derneği'nin 10 ili kapsayan araştırmasında, katılımcıların üçte biri kimsesiz çocuklar konusunda peşinen 'olumsuz tutum' içinde.

Olumsuz yaklaşım içinde olanlarda bile 'merhamet' hisleri hala muhafaza ediliyor. Araştırmada, ulaşılan sonuçlardan bazıları şöyle:

Yetiştirme yurtları yetersiz bulunuyor. Bu yurtlarda büyüyen çocukların topluma uyum sağlayamadığına inanılıyor.

Toplumun kimsesiz çocuklarla yeterince ilgilenmediği düşünülüyor.

Sokakta yaşayan çocuklar konusunda en büyük sorumlu bu çocukların aileleri görülüyor.

Devletin toplumla birlikte hareket ederek korunmaya muhtaç çocuklar sorununu çözmesi gerektiğine inanılıyor.

Kimsesiz çocuklara yönelik faaliyet yürüten sivil toplum kuruluşlarının hizmetleri yeterli bulunmuyor.

Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu'nun kimsesiz çocuklara yönelik faaliyetleri ile belediyelerin gençlere ve çocuklara yönelik hizmetleri de yetersiz bulunuyor.

cnntürk