1 liralık kredi kartı borcuna 3.6 milyar lira faiz istenir mi

Haber Giriş : 27 Aralık 2005 09:05, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42

BAŞLIĞI okuyunca, ?1 liralık ödeme gecikti ise 10 lira, hadi bilemediniz 100 lira faiz istensin. Bir milyon lira faiz bile fazla, milyarlarca lira faiz istenir mi? Bu işte bir yanlışlık var' diye düşüneceğinizi tahmin ediyorum.

Haklısınız, ben de böyle düşündüm ve olaya inanamadım. Ancak, bununla ilgili, mahkeme kararı ve Yargıtay kararlarını görünce inandım. Evet 1 lira için 3,6 milyar lira, faiz isteniyordu. İsteyen de bir kamu bankasıydı!.. Aslında, istenen para 3.6 milyar lira da değil, BSMV'si ile birlikte daha fazla!..

Olayımızda, Vakıflar Bankası, kredi kartı ile ilgili 1 liralık asıl alacağı karşısında;

- 3 milyar 675 milyon 197 bin 483 lira faiz,

- 183 milyon 759 milyon 874 lira BSMV (Banka ve Sigorta Muameleleri Vergisi) olmak üzere toplam,

- 3 milyar 858 milyon 957 bin 358 lira alacak takibi başlatmış (Ankara 16. İcra Müdürlüğü'nün 2001/6670 sayılı dosyası).

KREDİ KARTI BORCU

Merak edenler için, önce olayı özetleyelim. Ahmet Sarı kredi kartı kullanımı için, Vakıflar Bankası'na gidiyor. İlgili serviste, bireysel kredi ve rehin sözleşmesi imzalıyor. Nurullah Yazıcı da, kendisine kefil oluyor. Ancak, kredi kartı borcu zamanında tam olarak ödenmeyince, olanlar oluyor.

Banka hemen icra takibi başlatıyor. Ahmet Sarı bu borca itiraz edince, olay mahkemeye intikal ediyor.

Borçlu Ahmet Sarı, yazılı beyanında özetle; ödeme emrinde asıl alacağın (1) lira gösterildiğini, 1 liraya yürütülen faiz miktarının aşırı olduğunu, asıl borcun ödendiğini, bu nedenle davanın reddini talep ediyor.

Kefil Nurullah Yazıcı da, kendisinin kefil olduğu borç miktarının ödendiğini, sadece 1 lira borç kaldığını, sorumluluğunun sadece 1 lira ile sınırlı olduğunu belirterek, davanın reddini talep ediyor.

Dava önce Asliye Ticaret Mahkemesi'ne intikal ediyor. Mahkemenin ?görevsizlik' kararı vermesi üzerine, dosya Sulh Hukuk Mahkemesi'ne gönderiliyor. Bu mahkemenin de ?görevsizlik' kararı üzerine, dosya Tüketici Mahkemesi'ne intikal ediyor.

TEDAVÜLDE OLMAYAN PARA

Ankara İkinci Tüketici Mahkemesi, dosyayı inceliyor ve E.2003/903, K.2004/120 sayılı kararında; Bankanın, bu borcun nasıl oluştuğunu açıklayamadığını yani 1 lira tutarındaki alacağın varlığını kanıtlayamadığını, bankanın davasını ispat etmek zorunda olduğunu, olayda ispat yükünün bankaya ait olduğunu belirtiyor.

Ardından da;

?Kaldı ki 1 lira tedavülde yoktur. Tedavülde bulunmayan ve günlük hayatta kullanılmayan, alım gücü olmayan bir paradan dolayı takip yapılamaz. Bu istem hakkın kötüye kullanılmasının, en bariz örneğidir' diyerek, bankanın açtığı davanın reddine karar veriyor. Kararı veren Hakim Naci Özdamar, bankadan, 10 milyon 100 bin lira harç alınmasına da karar veriyor. Yani 1 lira alacak için 3 milyar 858 milyon 957 bin lira para talep eden banka, bu parayı alamadığı gibi, dava açma masrafını yanı sıra bir de 10 milyon 100 bin lira harç ödüyor.

Bankanın avukatı, Tüketici Mahkemesi'nin bu kararını, Yargıtay'da ?temyiz' ediyor. Yargıtay, Tüketici Mahkemesi kararının onanmasına karar veriyor yani bankanın talebini reddediyor. Bankanın avukatı, direnmekte devam ediyor ve ?karar düzeltme' talebinde bulunuyor. Yargıtay 13. Hukuk Dairesi de 14.2.2005 Tarih ve E.2004/17712, K.2005/2061 sayılı kararı ile, bankanın ?Karar düzeltme talebinin reddine' oybirliğiyle karar veriyor. Banka ayrıca 22,90 YTL de harç ödüyor.

İşte size, 1 liralık bir alacak nedeniyle, bir bardak suda koparılan fırtına...

şükrü kızılot/hürriyet

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber