Mayıs ayı ihracat verileri açıklandı

TİM 20. Olağan Genel Kurulu'nda mayıs ayı ihracat verilerini açıklayan Büyükekşi, geçen yıl Türkiye'nin ilk 10 ihracatçı firmasının ve 26 sektörün ilk 3 ihracatçı firmasının, yönetim kurulu başkanlarına ödüllerini takdim edeceklerini söyledi.

TİM Başkanı Büyükekşi, TİM'in kurulduğu günden bugüne meşakkatli bir yol kat ettiğini belirterek, Türkiye'nin koalisyonlarla idare edildiği, siyasi ve ekonomik istikrarın olmadığı, enflasyon rekorlarının kırıldığı, her açıdan Türkiye için kayıp yıllar olduğunu anımsattı.

Bu dönemde Türkiye'nin büyüme hızının ise sadece binde 8 olduğunu ifade eden Büyükekşi, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Enflasyonun yüzde 70'lere ulaşarak rekor kırdığı bu yıllarda, faizler de yüzde 100'leri aşıyordu. 1993 yılında ihracatımız 15,3 milyar dolardı. Siyasi ve ekonomik istikrarsızlığın damgasını vurduğu bu yıllar, Türkiye ekonomisini alt üst eden 2001 kriziyle noktalandı.

Türkiye için siyasi değişim ekonomiyi tetikledi ve yeni bir dinamizm yarattı. İhracat, ekonomik iyileşmenin çıkış yolu oldu. 1990'lı yıllarda 1 yılda yaptığımız ihracatı, 2000'lerin sonunda bir ayda yapar olduk."

Büyükekşi, son 10 yılda Türkiye'nin ekonomisine 1 trilyon 11 milyar dolarlık döviz kazandırdıklarını dile getirerek, "İhracatçılar olarak önümüzdeki 10 yılda ülkemize 3 trilyon dolarlık döviz kazandırmayı hedefliyoruz" ifadelerini kullandı.

İhracatçı firmalara çağrı

Büyükekşi, 2023 yılındaki hedeflere ulaşmak için artık sıranın özel sektörde olduğunu vurgulayarak, "Nasıl ki Türkiye'nin ve sektörlerimizin 2023 hedefleri varsa, şimdi şirketlerimizin 2023 hedeflerini belirleme vakti geldi. İhracatçı firmalarımıza çağrıda bulunuyorum; tüm firmalarımız bugünden itibaren 2023 ihracat hedeflerini planlayarak, yola koyulmalılar" diye konuştu.

Küresel krizin bıraktığı kalıcı olumsuzluklar ve resesyon devam ettiğine işaret eden Büyükekşi, 2023 hedeflerine ulaşmak için yeni fikir ve stratejiler gerektiğini dile getirdi.

"Türkiye'nin sıçrayışının son aşaması AB üyeliği olacak"

Büyükekşi, devletin, hedeflere ulaşılması için teşvik ve cesaretle üzerine düşeni yerine getirdiğini belirterek, şunları kaydetti:

"Sınırlı kaynakları ile önümüzü açarak, bizi özendirmeye çalışıyor. Ancak bundan daha fazlası gerekiyor. Şimdi ihtiyacımız olan bu aziz ve güçlü milletin, mayasında olan yaratıcı zekayı ortaya çıkartmaktır. Bu, toplumun değerler zincirini değiştirmekle olacaktır. 1980 öncesinde devlet adamı olmak, 1980 sonrasında zengin olmak önemliydi. Şimdi önemli yaratıcı insan olmalı.

2023 hedeflerine ulaşılması için umutlarımızı artıran önemli bir sürecin içinden geçiyoruz. Başından itibaren destek verdiğimiz çözüm süreciyle Türkiye'nin yepyeni bir ufka açılacağını görüyoruz. Yatırımları ve ihracatımızı şahlandıracak çözüm sürecini yeni anayasa ile taçlandırmamız gerektiğine inanıyoruz."

Kredi derecelendirme kuruluşlarının Türkiye'nin kredi notunu "yatırım yapılabilir" seviyeye getirmesini ve IMF'e olan borcun ödenmesini anımsatan Büyükekşi, bu sıçrayışın son aşamasının Türkiye'nin AB üyeliği olacağını kaydetti.