ATAK helikopteri teslim edildi

Milli imkanlarla geliştirilen taarruz ve taktik keşif helikopteri T-129 ATAK, Kara Havacılık Komutanlığında düzenlenen törenle Türk Silahlı Kuvvetlerine teslim edildi.

Kaynak : Anadolu Ajansı
Haber Giriş : 10 Haziran 2014 17:35, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42
ATAK helikopteri teslim edildi

Milli savaş helikopteri projesi kapsamında üretilen ilk üç ATAK Helikopteri, Türk Silahlı Kuvvetleri (TSK)'ne bugün teslim ediliyor. Türkİtalyan ortak yapımı taarruz tipi Atak helikopteri projesinin bütçesi toplamda 3 milyar doları buluyor. Proje kapsamında 59 savaş helikopteri üretilecek. Bu helikopterler üçerli paketler halinde teslim edilmeye devam edilecek.

İlk yerli milli helikopterimiz "ATAK" TSK'ya teslim ediliyor. Kara Havacılık Komutanlığında düzenlenen törene Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Meclis Başkanı Cemil Çiçek ve Genelkurmay Başkanı Necdet Özel katıldı.

ERDOĞAN: İFTİHAR EDİLECEK BİR DURUM

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, "Türkiye ATAK Projesi ile artık helikopter satın alan bir ülke durumundan helikopter üreten ve helikopter satan bir ülke konumuna yükselmiştir. Bu hepimiz için büyük bir başarıdır, tarihi bir adımdır, ülkemiz ve milletimiz için iftihar edilecek bir durumdur" dedi.

Başbakan Erdoğan, Kara Havacılık Komutanlığı'nda düzenlenen ATAK Helikopteri Teslim Töreni'nde, ATAK helikopterlerinin ülke, millet, Türk Silahlı Kuvvetleri için hayırlara vesile olmasını diledi.

Bugün milli savunma adına son derece önemli, tarihi günler birine şahitlik ettiklerini belirten Erdoğan, ATAK Helikopter Projesi kapsamında üretilecek 59 helikopterden 3'ünün bu törenle TSK envanterine kaydedildiğini söyledi. Erdoğan, bu helikopterleri kullanacak pilotlara ve TSK'ya başarı dileklerini iletti.

-"Bizim için bir nevi istiklal ve istikbal mücadelesi"

ATAK Helikopter Projesi'nin, ülkeyi gelmiş olduğu noktadan daha da ileri taşıyacağı yönündeki inancını dile getiren Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Silahlı kuvvetlerimizin ihtiyaç duyduğu savunma sistemlerinin, yerli imkanlarla karşılanması, göreve geldiğimiz günden bu yana temel önceliklerimizden biri oldu, olmaya devam edecektir. Biliyoruz ki yerli sanayimizin geliştirilmesi, silahlı kuvvetlerimizin ihtiyaçlarının yerli firmalarımız tarafından özgün ürünlerle karşılanması, bunun altını özellikle çiziyorum, bizim için bir nevi istiklal ve istikbal mücadelesidir. 12 yıldır hep bu bilinçle hareket ettik. Yerli firmalarımıza, kendi insanımızın potansiyeline güvendik. Türkiye'nin savunma ihtiyaçlarının, yurt içinden karşılanması, ordumuzun modernizasyonu, her alanda çok kritik, çok büyük çaplı projeler başlattık. Kara, hava, deniz platformu, insansız hava araçları, uydu teknolojileri, muhabere elektronik ve bilgi sistemleri gibi birçok alanda önemli projelere imza attı. Başlattığımız bu projeler, artık meyvelerini vermeye başladı."

Milli tank ALTAY, milli gemi MİLGEM, insansız hava aracı ANKA, başlangıç temel eğitim uçağı HÜRKUŞ'un son dönemde yerli imkanlarla hazırlanan projelerden sadece birkaçı olduğuna dikkati çeken Erdoğan, şöyle devam etti:

"İşte bugün bu başarı zincirine yeni bir halka daha ekliyoruz. ATAK Projesi kapsamındaki ilk helikopterimizi, silahlı kuvvetlerimize dahil etmenin bugün bahtiyarlığını yaşıyoruz. ATAK helikopterinin bugün geçmişini bilenler, bugünlere hiç de kolay gelinmediğine, çok büyük emekler sarf edildiğine şahitlik ettiler. Yıllarca ilerleme sağlanamayan diğer pekçok proje gibi bu projeyi gerçek anlamda hayata geçirmek bizlere nasip oldu. 2004 yılında bu konuda verdiğimiz stratejik kararla çıktığımız yolda işte bugünlere geldik. Burada hep birlikte şahit olduğumuz tablo, verdiğimiz kararın ne kadar doğru, ne kadar yerinde olduğunu gösteriyor."

-"Bize çok büyük güç katacaktır"

ATAK helikopterlerinin, görev bilgisayarı dahil olmak üzere cihaz ve ekipmanlarının çoğunun Türk mühendislerce tasarlandığına vurgu yapan Erdoğan, şunları kaydetti:

"Modern elektronik ve silah ekipmanlarıyla donatılan helikopterlerimiz, terörle mücadelede ve ülke bütünlüğümüze yönelik eylemlerde inanıyorum ki bize çok büyük güç katacaktır. Bunun yanında helikopterlerimiz sınırlarımıza yönelik her türlü saldırıda caydırıcı güç oynayacak, barış ortamının güvence altına alınmasına da katkı sağlayacaktır. 2004 Mayısı'nda, aldığımız kararla yalnız helikopter üretimi değil insansız hava aracı ve modern tankın üretimi için de yeni bir yol haritası belirleme çalışmalarına başladık. Helikopter projemiz için Savunma Sanayi Müsteşarlığı ve Kara Kuvvetleri Komutanlığı personelimiz hakikaten özverili bir çalışma yaptı. Bu çabalar neticesinde böyle büyük proje için kısa sayılabilecek bir sürede ihaleyi gerçekleştirdik. Sözleşmeyi imzalayarak, takvimi başlattık."

Projenin, başından itibaren dost ve müttefik İtalya ile ortak kurguya dayandığını anlatan Erdoğan, şöyle dedi:

"İtalyan dostlarımızın temel helikopter bilimindeki tecrübelerini kendi mühendislerimizin becerileriyle birleştirdi. İlk bu ATAK helikopteriyle İtalya'da tanıştığım gün gerçekten 'acaba bunu ülkemizde nasıl üreteceğiz' diye bunun düşüncesi içerisindeyim o zaman Agusta Westland yetkilileriyle görüştüğümüzde daha sonra onları buraya davet edip buradaki çalışmaları Savunma Sanayi Müsteşarlığımızdaki arkadaşlarımızla yürütmeleri ve burada karşılıklı bir dayanışma, sonuçta günümüzün en modern taarruz helikopterlerinden birini ülkemize kazandırmış olduk."

Uluslararası ortaklı projelerin hedefleri ve yaşanan gecikmelerin herkesin malumu olduğunu söyleyen Başbakan Erdoğan, farklı ülke ve kültürlere sahip firmaların çalışanlarının bir araya gelerek böyle bir sonuca ulaşmış olmasının, en az projenin kendisi kadar takdire şayan bir durum olduğunu vurguladı.

-"Ülkemiz ve milletimiz için iftihar edilecek bir durumdur"

Projenin Türkiye'de helikopter sanayi altyapısının kurulması açısından da son derece önemli bir kilometre taşı olduğunu ifade eden Erdoğan, helikopterin tek üretim hattının Türkiye'de kurulduğunu, dolayısıyla üçüncü ülkelere satılacak helikopterin de yine bu üretim hattından çıkacağını dile getirdi.

"Türkiye ATAK Projesi ile artık helikopter satın alan bir ülke konumundan helikopter üreten ve helikopter satan bir ülke konumuna yükselmiştir" vurgusunu yapan Erdoğan, bunun herkes için büyük bir başarı, tarihi bir adım, ülkemiz ve millet için iftihar edilecek bir durum olduğunu kaydetti.

ATAK Projesi'nin, yalnızca silahlı kuvvetlere katacağı güç nedeniyle değil savunma sanayine yönelik rol modellik göreviyle de stratejik öneme sahip olduğuna işaret eden Erdoğan, projede emeği geçen tüm kurumlara ve çalışanlara teşekkürlerini iletti, ATAK helikopterinin silahlı kuvvetlere ve Türkiye'ye hayırlı olmasını temenni etti.

GÜL: HAZIR OL CENGE İSTER İSEN SULHU SALAH

Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, "Savaşmamak için, başkasının yanlışa girip, size karşı yanlış yapmaması için hazırlıklı olmak durumundasınız. Türkiye, uzun süredir bu hazırlığını güçlü bir şekilde yapmakta ve caydırıcılığına her gün yeni güç katmaktadır" dedi.

Cumhurbaşkanı Gül, milli imkanlarla geliştirilen T-129 ATAK taarruz ve taktik keşif helikopterinin Silahlı Kuvvetler'e teslimi dolayısıyla Kara Havacılık Komutanlığında düzenlenen törene katıldı.

ATAK helikopterlerinin Kara Kuvvetleri envanterine giriş töreninde bulunmaktan gurur duyduğunu belirten Gül, projenin gerçekleşmesinde emeği geçenleri, 2004 yılında Savunma Sanayi İcra Komitesi'nde alınan stratejik kararın altında imzası bulunanları tebrik etti. Cumhurbaşkanı Gül, "Vaktiyle alınan kararlar, aradan geçen yıllar sonra semeresini bu şekilde vermektedir" diye konuştu.

Konya'da AWACS uçaklarının, Kayseri'de de A400M stratejik nakliye uçağının Hava Kuvvetleri'ne katılımı dolayısıyla tören düzenlendiğini anımsatan Cumhurbaşkanı Gül, o törenlerde Boeing'in ürettiği AWACS'lar, Airbus'ın ana üstlenicisi olduğu A400M'ler alınırken "Bu uçakları sadece para verip almıyoruz, üretimlerine kısmen de olsa katıldık" dediğini hatırlattı.

Cumhurbaşkanı Gül, şöyle devam etti:

"Bugün gururumuz daha büyük. Buraya birkaç kilometre uzak mesafede, TAİ'nin ana üstlenici olduğu yerde, bu helikopterleri Türkiye'de ürettik. Nasıl Boeing, Airbus o zaman ana üstleniciyse bu sefer, burada da TAİ ana üstlenici oldu. Tabii ki başka yerlerden aldığımız destekler de söz konusu oldu. Bu, Türk savunma sanayinin, helikopter yapımında, 'know how' başta olmak üzere geldiği noktayı göstermektedir. Biz, bu helikopterin sadece mekanik kısımlarını değil, çok önemli sistemlerini, elektronik harp, silah ve aviyonik sistemlerini de Türkiye'de yaptık. Bunlar, çok sofistike, ileri teknoloji isteyen noktalardı. Bunların tabii gururunu yaşama hakkımız da vardır."

-"TSK'yı donatacak teçhizatın önemli kısmını üretmeye başladık"

Bu coğrafyada yaşayan herkesin "Hazır ol cenge, istiyorsan sulhu salah" sözünü bildiğini ifade eden Gül, şunları söyledi:

"Savaşmamak için, başkasının yanlışa girip, size karşı yanlış yapmaması için hazırlıklı olmak durumundasınız. Türkiye, uzun süredir bu hazırlığını güçlü bir şekilde yapmakta ve caydırıcılığına her gün yeni güç katmaktadır. Bundan da şüphesiz büyük bir gurur duyuyoruz.

1974 Kıbrıs Barış Harekatı, bize çok şeyler öğretti. Savunma konusunda sadece dışa bağımlılığın doğru olmadığını... O günden bugüne çok önemli siyasi kararlar alındı ve bugün geldiğimiz noktada, Türkiye içerisinde Silahlı Kuvvetlerimizi donatacak teçhizatın önemli kısımlarını üretmeye başladık. Bunları müttefiklerimizle de yeri geldiğinde paylaşmaya başladık. Bugün artık sadece konvansiyonel tehlikelerle karşı karşıya değiliz. Bugün terör, kaçakçılık, radikalizm gibi çağın ortaya çıkardığı tehditler de var. Bütün bunlara karşı en güçlü mücadele vermek, kendinizi en iyi şekilde koruyabilmek, kendinize gelebilecek zararları uzakta tutabilmek için Silahlı Kuvvetlerimizi daima güçlü tutmalıyız. Bu uğurda yapılan büyük gayretleri Türk milleti de büyük bir takdirle karşılamakta ve büyük gurur duymaktadır.

Bu vesileyle şunu da ifade etmek isterim, topraklarımızın dokunulmazlığının, Türkiye'nin bağımsızlığımızın garantisi tabii ki Silahlı Kuvvetlerimizdir. Türk Silahlı Kuvvetleri'ni Türk milleti daima göz bebeği gibi korumuştur, bundan sonra da daima göz bebeği gibi koruyacaktır ve bunda titiz davranacaktır."

-Gül ve Erdoğan pilot kabininde poz verdi

Projenin başından sonuna kadar emeği olan, başta hükümetlere, Genelkurmay Başkanlığına, Milli Savunma Bakanlığına, Savunma Sanayi Müsteşarlığına, bütün kurumlara ve kişilere teşekkür eden Gül, helikopterlerin hayırlı olmasını diledi.

Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün konuşmasının ardından TBMM Başkanı Cemil Çiçek, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Genelkurmay Başkanı Orgeneral Necdet Özel, Milli Savunma Bakanı İsmet Yılmaz, Kara Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Hulusi Akar ve diğer yetkililerin sahneye gelmesiyle fotoğraf çektirildi.

ATAK helikopterinin tanıtım filminin ardından, helikopterler gösteri uçuşu gerçekleştirdi. Daha sonra Cumhurbaşkanı Gül, TBMM Başkanı Çiçek ve Başbakan Erdoğan pilot montu giyerek helikopterlerin yanına gitti. Gül, ATAK helikopterlerinin pilotlarıyla tek tek tokalaştı.

Pilot kabinine oturan Gül ve Erdoğan, basın mensuplarına poz verdi. Helikopterin önünde gerçekleşen fotoğraf çekiminin ardından resepsiyona geçildi.

Törene Cumhurbaşkanı Gül, TBMM Başkanı Çiçek, Başbakan Erdoğan, Yargıtay Başkanı Ali Alkan, Danıştay Başkanı Zerrin Güngör, Başbakan Yardımcıları Bülent Arınç, Ali Babacan ve Emrullah İşler, Genelkurmay Başkanı Orgeneral Özel, Somali Genelkurmay Başkanı Tuğgeneral Dahir Adan Elmi, bakanlar, bazı milletvekilleri, kuvvet komutanları, Savunma Sanayi Müsteşarı İsmail Demir, yerli savunma sanayi şirketlerinin genel müdürleri ile diğer davetliler katıldı.

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber