'İşsizlik hızla yüzde 11'lere doğru yükseliyor'
Egeli & CO Araştırma Strateji Direktörü Güldem Atabay Şanlı, seçim sonrası senaryolarının ekonomiye olumlu yansımayacağını ve bu nedenle 2015 yılında büyümenin yüzde 1.5-2.0 dolayında olacağını ve buna bağlı olarak da işsizliğin hızla yüzde 11'lere doğru çıkacağı uyarısı yaptı.
Güldem Atabay Şanlı, hükümetin yeni "İstihdam, Sanayi, Yatırım ve Üretimi Destek Paketi" başlıklı yeni adımının "ismen çok cazip" olduğuna dikkat çekerek, "Özellikle Merkez Bankası üzerindeki faiz indirimi yoluyla büyümenin desteklenmesi baskılarını da hafifletebildiği ölçüde önemli" dedi ve ekledi:
"Paket bu açıdan önemli; çünkü, esasta yatırımları belirleyen Merkez Bankası'nın belirlediği kısa vadeli faizler değil, ekonomik koşulların belirlediği uzun vadeli faizlerdir. Ayrıca, bu paketin ekonomide yaratacağı etki, hesaplandığı şekliyle 2015 için milli gelirin yüzde 0.2'i kadar; yani yaklaşık 1.5-2 milyar dolar düzeyinde kalacak. Bu da 2015 büyümesi açısından kayda değer bir seviye değil" dedi.
"Olumsuz sürprizler tüketici güvenini zayıflatmasına neden olabilir"
Şanlı, seçimlere 60 gün kaldığını ve bu nedenle ekonomide bir hareketlilik beklenmemesi gerektiğini ifade ederek, "Üstelik geçtiğimiz hafta içinde yaşanan terör saldırıları ve elektrik kesintileri, 7 Haziran'a kadar geçecek süre içinde daha birkaç olumsuz sürprizin tüketici güvenini zayıflatmasına neden olabilir" diye konuştu.
Seçim sonrası senaryoları
Anket sonuçlarına göre, seçim sonrası senaryolarının ve bu senaryoların ekonomideki olası etkilerini, küresel çerçeve içinde değerlendirmek gerektiğine dikkat çeken Şanlı, "Ancak, bugünden bakınca görünen seçimden sonraki dönemde de başkanlık sistemini ve Kürt barışını merkez alan bir yeni anayasanın ekonomik bireylerin belirsizlik hissiyatını artırarak ekonomik aktiviteye pek de olumlu yansımalarının olmayacağı yönünde" dedi ve şöyle devam etti:
"2016'ya plan yapmak gerekir"
"Mevcut şartlar altında, çok muhtemel 2015 yılında büyüme yüzde 1.5-2 civarında olacak ve bu da işsizliğin hızla yüzde 11'lere doğru yönelmesi ile sonuçlanacak. Petrol fiyatlarının açtığı fırsat penceresi ilk üç ayda seçim öncesi iç tartışılmalarla hoyratça harcanmış görünüyor. Dolayısıyla, seçimlerden sonra da politik ajandanın ekonomik ihtiyaçların önünde tutulacağını varsaymak mümkün. Tüm bunları alt alta koyunca, 2015'i şimdiden kayıp bir yıl ilan etmek hiç de abartı gibi durmuyor. Ekonomik sıkıntıların politik zemini her zaman etkilediğini göz önüne alıp 2016'ya da bir an önce o perspektiften bakarak plan yapmaya başlamakta fayda var."