Bitkisel yağ açığımızı çözmede sorun zihinsel!

İnsanoğluna bahşedilen alanlar arasında en çok alternatif içeren alan tarımdır.

Kaynak : Memurlar.Net
Haber Giriş : 10 Ekim 2018 11:00, Son Güncelleme : 10 Ekim 2018 11:03
Bitkisel yağ açığımızı çözmede sorun zihinsel!

Kabul etsek de etmesek de, rakamlara baktığımızda yağlı tohumlu bitkiler artık "stratejik bitki" konumundadır. Bu da yağ bitkilerini topyekun ele almak, ona göre yetiştirme ve üretim stratejisi geliştirmek zorunda olduğumuz anlamına gelmektedir. Bu alanda yağ sanayicileri de dahil tüm muhataplar; araştırmacı, akademisyen, yetkililer, çiftçiler, üreticiler, ithalatçılar, ihracatçılar ortak bir yönelişte bulunmak zorundadırlar. Ancak bu alanda herhangi bir strateji geliştirilmediği gibi ortak yönelişin de olmadığını görüyoruz. Neden mi böyle diyoruz; Dünya da soya yağı üretimi birinci sırada, kanola yağı üretimi ikinci sırada iken biz hala tuttuğumuzun peşinden gidiyoruz, alternatif geliştirmiyoruz. Önümüzde duran alternatifleri görmüyoruz.

Yağ tüketiminde, % 70'e yakınını ithal yoluyla sağladığımız halde ayçiçeği yağında alternatifsizliğe boyun eğiyoruz. Sadece damak tadımızı değil zihinsel yeteneğimizi de bu duruma alıştırmışız. Yaklaşık 2,5 milyon ton ayçiçeği tohumu üretmeliyiz ki bitkisel yağ açığımız kapatalım. Bugünkü şartlarda 1,5 milyon ton ayçiçeği tohumu üretiyoruz, ama yetmiyor. 2,5 milyon ton ayçiçeği tohumu üretebilmek için ayçiçeği ekim alanını iki katına çıkarmalıyız (yağ sanayicileri birliği). Bu mümkün mü? Beton yığınlarına kurban edilenlerden arta kalan toplam ekim alanımız büyümeyeceğine göre, toprakları verimli yeni alanlarda fethedemeyeceğimize göre, ayçiçeği ekimine yer açmak için, bir çok bitki türünü üretmekten vazgeçmemiz, onların üretildiği alanı ayçiçeğine tahsis etmemiz gerekecek. Ayrıca ayçiçeğinin toprağı çok yorduğunu, aynı yere münavebeyle üç yılda bir ekilmesi gerektiğini, fazla su istediğini de hesaba katmanız gerekecek. Sulama imkanımız teknolojik imkanlarla artsa da, su miktarımızın kısıtlı olduğunu da hesaba katarsak iyi bir ekonomik analiz yapmak zorundayız. Ancak bütün bunların yanında, alternatif yağ bitkilerine imkan tanımak, yağ ihtiyacımızın giderilmesi hususunda daha önemli ve daha gerçekçi bir açılım olacaktır.

Toprağı fazla yormayan, hatta toprağı organik maddece zenginleştiren, fazla suya ihtiyaç duymayan kanola bitkisi ile yine kurak alanlarda rahatlıkla ekilebilen aspir bitkisi ve ketencik bitkisi önemli alternatif yağ bitkileri olarak, bu alanın paydaşlarından ilgi beklemektedir. Her ne kadar bu bitkilere ekim desteği verilse de beklenen ilgi ve yöneliş psikolojik eşiği aşamamıştır. Bu psikolojik eşiği aşmak için öncelikle bitkinin çiftçilerce güvenerek ekiminin teşvik edilmesi, pazar imkanlarının oluşturulması şarttır. Her yıl dilimizin dönmeyeceği rakamlarla (1.175.058.870 dolar- 2017 yılı ham yağ ithalatı) yağ ithal etmeyi kendimize ar kabul etmemize rağmen bu alandaki alternatifleri gereği gibi değerlendirecek stratejimizin olmamasının, psikolojik alışkanlıkların ve beyin tembelliğinin dışında hiçbir geçerli sebep yoktur.

M. Murat GÜN

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber