'Aynı talep için 10 farklı kuruma başvuru doğru değil'

TBMM Dilekçe Komisyonu Başkanı Satır, "Aynı talep için 10 farklı kuruma başvuru yapılması, anayasal dilekçe hakkının suistimalidir. Bu durum kamu kurumlarının verimsiz çalışmasına yol açıyor." dedi

Kaynak : Anadolu Ajansı
Haber Giriş : 23 Aralık 2018 14:41, Son Güncelleme : 23 Aralık 2018 14:42
'Aynı talep için 10 farklı kuruma başvuru doğru değil'

TBMM Dilekçe Komisyonu Başkanı ve AK Parti İstanbul Milletvekili Belma Satır, aynı talep için 10 farklı kuruma başvuru yapılmasının, anayasal dilekçe hakkının suistimali olduğunu belirterek, "Bir hakkın suistimalini hukukun muhafaza etmesi mümkün değil. Bu durum kamu kurumlarının verimsiz çalışmasına yol açıyor." dedi.

Satır, AA muhabirine, TBMM Dilekçe Komisyonunun faaliyetlerine ilişkin değerlendirmelerde bulundu.

Dilekçe hakkının, kişisel veya kamusal konulara ilişkin dilek ve şikayetlerin resmi kuruluşlara sunabilme hakkı olduğunu dile getiren Satır, Mecliste vatandaşın başvuruları üzerine Dilekçe Komisyonu, İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu ve Kadın Erkek Fırsat Eşitliği Komisyonunun yürütmenin denetimi faaliyeti yaptığını belirtti.

Satır, 24 Haziran seçimlerinden itibaren 4 bin 545 dilekçenin geldiği komisyona, Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı gerçek kişiler, Türk hukuk sistemine tabi tüzel kişiler ile karşılıklılık esası gözetilmesi kaydıyla Türkiye'de ikamet eden yabancıların başvurabildiğini söyledi.

Dilekçe Komisyonuna hem bireysel hem de toplu olarak başvuru yapılabildiğine işaret eden Satır, başvuruların yüzde 90'ının web üzerinden elektronik ortamda yapılmakla birlikte posta, faks yoluyla ya da şahsen de yapılabildiğini; milletvekilleri, TBMM Başkanına ya da diğer komisyonlara yapılan başvuruların da Dilekçe Komisyonuna gönderilebildiğini anlattı.

Dilekçe Komisyonunun, başvurular üzerine ayrıntılı incelemeler yaptığını vurgulayan Satır, komisyonun, kamu kurum ve kuruluşları, kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşları ile özel kuruluşlardan her türlü bilgi ve belgeyi alma, denetim yaptırma ve yerinde inceleme yapma yetkilerini, Türkiye'deki sorunların çözümü için kullandığını söyledi.

"Yeni sistem, dilekçe hakkını güçlendirdi"

Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'nin, dilekçe hakkını güçlendirdiğine değinen Satır, yeni yasama döneminde TBMM İçtüzüğü'nde yapılan değişiklikle, Dilekçe Komisyonu üyelerinin diğer komisyonlarda görev alabilmesine imkan tanındığını ve kanun olarak düzenlenmelerinde toplumsal yarar görülen dilekçelerin bilgi için Cumhurbaşkanlığına gönderilmesinin sağlandığını ifade etti.

Satır, bu kapsamda, yeni sistemde Dilekçe Komisyonunda alınan kararların, gereği için Cumhurbaşkanı yardımcısı ile bakanlara gönderilebilmesinin önemine dikkati çekti.

"10 farklı kuruma bireysel başvuru"

Satır, Türkiye'nin, Avrupa Birliği ilerleme sürecinde, bireysel başvuruya ilişkin yeni kurumlar kurduğunu, yapılar oluşturduğunu kaydetti.

Söz konusu kurumları paylaşan Satır, bu kapsamda Dilekçe Komisyonu, İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu, Kadın Erkek Fırsat Eşitliği Komisyonu ile Kamu Denetçiliği Kurumunun, TBMM çatısı altında bireysel başvuru aldığına işaret etti.

Satır, Cumhurbaşkanlığı İletişim Merkezi (CİMER), Adalet Bakanlığına bağlı ya da ilişkili Bilgi Edinme Değerlendirme Kurulu, Kişisel Verileri Koruma Kurumu, Türkiye İnsan Hakları ve Eşitlik Kurumu ile Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı Kamu Görevlileri Etik Kurulu ile Anayasa Mahkemesine bireysel başvuru yolunun açık olduğunu anımsattı.

"Kamuda iş yükü artıyor, verimlilik düşüyor"

Vatandaşların, bazen aynı tarihte, aynı dilekçeyi söz konusu denetim kurumlarının tamamına gönderebildiğine işaret eden Satır, "Aynı talep için 10 farklı kuruma başvuru yapılması, anayasal dilekçe hakkının suistimalidir. Bir hakkın suistimalini hukukun muhafaza etmesi mümkün değil. Bu durum, bir taraftan kamuda iş yükünü artırırken diğer yandan verimsizliğe yol açıyor. Farklı kurumlarda farklı alanlarda uzmanlaşmış kamu çalışanlarının, aynı konuyu incelemesine neden oluyor." ifadelerini kullandı.

Vatandaşın memnuniyetini artırmak için etkin ve verimli bir sistemin şart olduğunun altını çizen Satır, şöyle devam etti:

"Kamu hizmetlerinin etkin ve verimli bir şekilde yürütülmesi ve denetlenmesi, vatandaşımızın memnuniyetinin artırılması için önemlidir. Vatandaşlarımızın her konuda dilekçe verebilmesi Anayasal bir hak olmakla birlikte, ilgili kurumdan cevap almadan diğer kurumlara aynı konuda başvuruların yapılması doğru değil. Vatandaşımızın kamu hizmetlerinden memnuniyetinin artırılması için yasama, yürütme ve yargı organlarında görev alanların bir araya gelerek bu konuyu masaya yatırmaları, Anayasal dilekçe hakkının etkin kullanımı için çözüm bulmaları gerekiyor."

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber