Dolarsız ticarette doğru adres
ABD'nin eko-politik silahını elinden almak için küresel ticarette başlatılan dolarsızlaşma süreci son dönemde iyice hızlandı. Doların hegemonyasına karşı Çin ve Rusya gibi ülkelerin öncülüğünde oluşan grupta yer alan Türkiye, TL ile ihracat yaptığı ülke sayısını 197'ye çıkardı. Türkiye, 2022'de 400 milyar liralık dış ticaretini TL ile yaptı

Türk Lirası ile ticareti 197 ülkeye ve yaklaşık 400 milyar liralık bir potansiyele ulaştıran Türkiye, doların dünyadaki egemenliğine karşı somut adımlar atan ülkelerin başında geliyor.
Türkiye; 2022'de 129 milyar TL ihracat ve 269 milyar TL de ithalat olmak üzere toplam 398 milyar TL'lik dış ticareti, kendi milli parasıyla yaptı. Geçen yıl Türk Lirası ile yapılan ihracatta yüzde 93 artış yaşanırken, ithalattaki artış ise yüzde 118 oldu.
İHRACATTAKİ PAYI YÜZDE 2,73
Bir başka deyişle geçen yıl yaptığımız 254 milyar dolarlık ihracatın yüzde 6,9
milyar dolarını TL ile yaptık. Geçen yılki 612 milyar dolarlık ithalatımızdan
14,4 milyar dolarlık kısmının ödemesini de TL ile gerçekleştirdik. 2022'deki
dış ticaretimizin 21,4 milyar dolarlık bölümünü TL ile yaptık. Diş ticaret ödemelerindeki
TL'nin payına bakıldığında ihracatta yüzde 2,73, ithalatta ise yüzde 2,36 olduğu
görülüyor.
FİNANSAL ÖZGÜRLÜK CEPHESİNDEYİZ
Türkiye, son 20 yılda ulusal çıkarlarını önceleyen finansal politikaları sayesinde,
doların egemenliğini kırmaya yönelik küresel ölçekte gelişen cephedeki yerini
aldı. ABD ile ticaret savaşında olan Çin, Ukrayna Savaşı sonrasında yaptırımlara
maruz kalan Rusya ve yükselen teknoloji devi Hindistan, bu karşıt cephenin başını
çeken ülkeler oldu. Türkiye ise özellikle enerji alanında ve söz konusu ülkelerle
ikili ticaretinde ikili ve çok taraflı anlaşmalar yaparak ulusal para kullanımını
yaygınlaştırdı.
KÜRESEL DOLAR REZERVİ SON 25 YILIN EN DÜŞÜĞÜNDE
ABD'nin 1970'li yıllardaki tüm engelleme çalışmalarına rağmen, Avrupa Birliği
(AB) tarafından benimsenen ve 2000'li yıllarda tamamen yürürlüğe giren ortak
para birimi avro, dolarsızlaşma sürecinin en somut adımı olarak kabul ediliyor.
Dünyada özellikle 2000'li yıllardan itibaren yükselen doların egemenliğine karşı
çıkış sayesinde doların dünyadaki merkez bankalarının döviz rezervlerindeki
payının 2021'de yüzde 59'a gerilediği belirtildi. IMF Raporu'na göre 1999'da
yüzde 70 seviyesinde olan bu oran son 25 yılın en düşük seviyesine gelmiş durumda.
PARA ARTIK BİR YAPTIRIM KOZU
Küresel çapta hızla gelişen dolar karşıtı cephenin asıl amacı ise, ABD tarafından
bir yaptırım ve dayatma aracı olarak kullanılan doların egemenliğini kırmak
olarak gösteriliyor. ABD'nin özellikle 1990'lı yıllardaki küreselleşme döneminde
yaygınlaştırdığı ve dünya ticaretini endekslediği dolar, sıkça siyasi amaçla
kullanılıyor. Küresel ticaretin gelişmesini desteklediğini iddia eden ABD, doların
yaygınlaşmasını liberalleşme söylemiyle empoze ederken, sorun yaşadığı ülkeye
yaptırım unsuru olarak dolar kozunu oynuyor.
RUSYA VE ÇİN BAŞI ÇEKİYOR
İran ve Rusya ile olan ticarette diğer ülkelere, dolar kullanmama yasağını ilk
ABD koydu. Hal böyle olunca, keyfi finansal uygulama ve parasal gasp hamlelerinden
korkan birçok ülke dolarsızlaşma politikalarını destekliyor. Rusya Merkez Bankası
verilerine göre, ülkenin ithalat ve ihracatında doların payı 2022'in üçüncü
çeyreğinde yılın ilk çeyreğine göre yüzde 51,7'den 33,9'a geriledi. Çin para
birimi yuanın payı yüzde 0,4'ten yüzde 14,1'e çıktı. Genel olarak, ruble ve
'dost' ülke para birimleri birlikte, 2022'nin sonunda Rusya'nın ihracat anlaşmalarının
yüzde 52'sini oluşturarak, rekor düzeyde ilk kez dolar ve avro'nun payını geride
bıraktı.
ÇİN DIŞ TİCARETİNDE YUAN DOLARI GEÇTİ
Son dönemde birçok ülke ticarette dolarsızlaşma politikası yürütmeye başladı.
Bu politikalar kapsamında Çin'in sınır ötesi işlemlerinde yuan geçen ay ABD
dolarını geçerek en çok kullanılan para birimi haline geldi. Ayrıca Rusya Merkez
Bankası, geçtiğimiz günlerde ülkenin ihracat ödemelerinde rublenin payının doları
yakaladığını ve avroyu da önemli oranda geçtiğini duyurmuştu.
PETROLDE ULUSAL PARALARA DÖNÜŞ HIZLANDI
BRICS ülkelerine katılmayı değerlendiren Suudi Arabistan Mart 2022'de, BRICS'in
önemli üyesi Çin'e yönelik petrol satışlarında ödemeleri yuanla kabul etmeye
hazır olduğunu duyurmuştu. Çin, halihazırda kapsamlı yaptırımların uygulandığı
İran'dan aldığı petrol için yuan cinsinden ödeme yapıyor. Rusya ile Hindistan
arasında başta petrol olmak üzere karşılıklı ticareti ağırlıklı olarak ruble
ve rupi üzerinden gerçekleştirebilmek için müzakereler aktif şekilde devam ediyor.
Ancak ülkelerin önemli bir bölümü, Türkiye gibi somut adımlar atmakta geç veya
yetersiz kalıyor. Türkiye ise, bölgesinde Rusya ve İran gibi güçlerin doların
egemenliğini kırma adımlarına ikili anlaşmalarla destek
veriyor. Benzer şekilde Çin, Hindistan, Arjantin, Brezilya gibi ülkelerle yapılan
müzakereler sonrasında ulusal paramızla ticaret yaptığımız ülke sayısı 197'ye
çıktı.
BRICS ÜLKELERİ ORTAK PARAYA GEÇMEYİ PLANLIYOR
Öte yandan önceki yıllarda, İran doğal gaz satışında ulusal paralar ile ticarete
yöneleceğini açıklamış, benzer bir hamle Batı'nın yaptırımları sonrasında Rusya'dan
gelmişti. Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, petrol ve doğal gaz satışlarında
Ruble kullanımını işaret etti. Ülkemiz ise, özellikle enerji alanındaki ticari
ilişkilerde ulusal paralarla alışverişi öne çıkaran bir politika benimsiyor.
Avrupa Birliği (AB) gibi blokların yanında Brezilya, Rusya, Hindistan, Çin ve
Güney Afrika'dan oluşan BRICS ülkeleri grubu, ağustos ayında düzenlenecek birlik
zirvesinde, ortak para birimi konusunu ele alacaklarını açıkladı. Topluluk daha
önce, ABD'nin politik çıkarlarına karşı ulusal parayla ticareti geliştirme konusunda
anlaşmıştı.
BRETTON WOODS SİSTEMİNİN UZAYAN HİKAYESİ
Altına dönüştürülebilen tek para biriminin dolar olduğu ve diğer para birimlerinin
değerlerinin de dolara göre belirlendiği Bretton Woods sisteminin 1973'te resmi
olarak çöküşünün ardından, ülkeler ve uluslararası örgütler, doların egemenliğini
kırabilmek için milli paralara endeksli politikalar geliştirdi. Avrupa ülkelerinin
para konusunda tek hegemonya olan ve dünyayı yöneten ABD karşısında ABD Doları'na
karşılık Avro'yu ortak değer olarak almaları bu konudaki ilk önemli adımlardan
biri oldu. 2000li yıllardan itibaren küresel güç haline gelen Çin ve Hindistan'ın
ulusal para ile ticaret konusunda başı çekerken sonradan Rusya, Brezilya, Güney
Afrika gibi aktörler de ulusal para ile ticarete öncelik vermeye başladı.
YUAN DEVRİ Mİ BAŞLIYOR?
IMF raporunda ayrıca, yuanın yanı sıra Japon Yeni, Avustralya Doları ve Kanada
Doları'nın rezervlerdeki payının arttığı kaydedildi. ABD'nin küresel rezervlerdeki
payı düşerken, küresel ticaretteki payını ise önemli oranda koruyor. Günlük
yapılan 6 trilyon dolar civarındaki küresel döviz işlemlerinin yüzde 85'i halen
dolarla gerçekleştiriliyor.