İmsak
Güneş
Öğle
İkindi
Akşam
Yatsı

Emekli ikramiyesinde son durum

Devlet memuru olarak çalışmakta iken bu görevinden ayrılan ve serbest veya sigortalı çalışanların emekli ikramilerinin nasıl ödenecektir? Anayasa Mahkemesi, memura emekli ikramiyesi ödenebilmesi için, emekliye ayrılma sırasında son defa Emekli Sandığı Kanununa tabi bir görevde bulunma şartını iptal etmiştir. İptal kararı nedeniyle bu husus, 5997 sayılı Kanunla yeniden düzenlenmiştir. Ancak düzenleme Anayasa Mahkemesi kararı ile değil eski hükümle aynı niteliktedir. Değerlendirme için başlığa tıklayınız.

Kaynak : Memurlar.Net
Haber Giriş : 21 Haziran 2010 00:42, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42

DEVLET MEMURLARININ HİZMETLERİNE KARŞILIK ALMALARI GEREKEN EMEKLİLİK İKRAMİYELERİ

Emeklilik ikramiyesi nedir ?

Emeklilik ikramiyesi devlet memurlarının çalışma hayatları sonunda, çalışırken kendilerinden ve devlet katkısı olarak alınan ve Sosyal Güvenlik Kurumuna gönderilen kesenek ve karşılıkların, hesaplama yapılarak bir anlamda çalışmalarının karşılığı ödüllendirme olarak verilmesi şeklinde değerlendirmemiz doğru olacaktır.

Emeklilik ikramiyesinin uygulama şekli 5434 sayılı T.C.Emekli Sandığı Kanununun 89 uncu maddesinde bulunmaktadır.

Emekli ikramiyesi hesaplanması ve tutarının özünü 5434 sayılı Kanunun 89 uncu maddesi ilk ve ikinci fıkrası açıklamaktadır. Fıkralar; ?Emekli, adi malûllük veya vazife malûllüğü aylığı bağlanan veyahut toptan ödeme yapılan; asker, sivil tüm iştirakçilere, her tam fiili hizmet yılı için, aylık bağlamaya esas tutarların bir aylığı emekli ikramiyesi olarak verilir.

Verilecek emekli ikramiyesinin hesabında, 30 fiili hizmet yılından fazla süreler nazara alınmaz.? ibaresini içermektedir.

Fıkralar hükümlerine göre;

- Emeklilik ikramiyesi, 5434 sayılı Kanuna göre aylık bağlanan veya toptan ödeme yapılan devlet memurlarına, aylık bağlamaya esas tutarlarının (bu tutarlar emekli kesenek ve karşılıkları esas alınmak suretiyle bulunan tutarları ifade etmektedir) tam fiili hizmet yıllarına karşılık ödenmekte, azami 30 tam yıl ile sınırlı tutulmaktadır.

Ancak, farklı statülerde (Devlet memuru, işçi, kendi nam hesabına çalışanlar gibi) görev yapanlardan, devlet memurluğunda geçen hizmetlerine karşılık emeklilik ikramiyesi ödenmesi şartı ayrı bir kanun olan 2829 sayılı Sosyal Güvenlik Kurumlarına Tabi Olarak Geçen Hizmetlerin Birleştirilmesi Hakkında Kanunun 12 nci maddesinde düzenlenmiştir.

Madde hükmü;

?Son defa T.C. Emekli Sandığına tabi görevlerden emekliye ayrılan ve kendilerine bu Kanunun 8 inci maddesi uyarınca birleştirilen hizmet süreleri üzerinden aylık bağlananlara, T.C. Emekli Sandığına tabi daire,kuruluş ve ortaklıklarda prim veya kesenek ödemek suretiyle geçen sürelerinin toplamı üzerinden, 5434 sayılı T.C. Emekli Sandığı Kanunu hükümlerine göre emekli ikramiyesi ödenir. (Ek cümle: 24/7/2008-5793/6 md.) 4857 sayılı İş Kanununa tabi olarak geçen hizmet sürelerine karşılık emekli ikramiyesi ödenebilmesi için, iş sözleşmesinin İş Kanunu hükümlerine göre kıdem tazminatı ödenmesini gerektirecek şekilde sona ermiş olması; sözleşmeli personel olarak geçen sürelere karşılık olarak emekli ikramiyesi ödenebilmesi için de, hizmet sözleşmesinin ilgili mevzuatına göre iş sonu tazminatına veya aynı mahiyette olmakla birlikte başka bir adla ödenen tazminata hak kazanılmasına uygun olarak sona ermiş olması şarttır.

(Değişik ikinci fıkra: 24/7/2008-5793/6 md.) Ancak, ilgililere, her ne suretle olursa olsun evvelce iş sonu tazminatı veya bu mahiyette olmakla birlikte başka bir adla tazminat ödenen süreler ile kıdem tazminatı ya da emekli ikramiyesi ödenmiş olan süreler, emekli ikramiyesinin hesabında dikkate alınmaz.

Ayrıca, 8 inci maddenin birinci fıkrası gereğince aylık bağlananlara, emekli oldukları son görevlerinden dolayı ilgili bulundukları sosyal güvenlik kurumu kanununun emekli ikramiyesine veya iş kanununun kıdem tazminatına ilişkin hükümleri uygulanır. (Ek cümle: 24/7/2008-5793/6 md.) Bu fıkraya göre emekli ikramiyesi ödenmesinde, birinci fıkra hükümleri de dikkate alınır.? ifadelerini içermektedir.

Bu hükmün ifadelerine bakıldığında;

Devlet memurlarına emekli ikramiyesi ödenebilmesi için son görev statüsünün devlet memurluğu olması koşulu dikkat çekmektedir.

Bu şart dikkate alındığında, farklı statülerde görev yapan, son defa devlet memurluğu statüsünde iken emeklilik veya yaşlılık aylığı talebinde bulunan bir kişiye devlet memurluğu hizmetlerinin tam yıllarına karşılık 5434 sayılı T.C.Emekli Sandığı Kanunu 89. madde hükmü uygulanmak suretiyle emekli ikramiyesi ödenebilmekte,

Ancak, son defa görev yaptığı statü devlet memurluğu olmayan kişilerin ise devlet memurluğu hizmetlerine karşılık emeklilik ikramiyesi almaları engellenmiş bulunmaktadır.

Hal böyle iken; Anayasa Mahkemesi 05.06.2009 tarih ve 27249 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan 05.02.2009 tarih ve E.No:2005-40, K.No:2009-17 sayılı kararı ile, 2829 sayılı Kanunun 12. maddesinin birinci cümlesinde yer alan, ?Son defa T.C. Emekli Sandığına tabi görevlerden emekliye ayrılan ve ...? ibaresinin Anayasa'ya aykırı olduğuna ve iptaline kararı vermiş, kararın yürürlük tarihi olarak Resmi Gazetede yayımlanmasından başlayarak bir yıl sonraki tarihi Anayasa gereği belirlemiştir.

Gelinen nokta; Anayasa Mahkemesinin iptal kararı 05.6.2010 tarihinde yürürlüğe girmiştir. Ancak, 19.06.2010 tarihli ve 27616 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan 5997 sayılı Kanun 14 üncü maddesi ile farklı statülerde görev yapan devlet memurlarının emeklilik ikramiyeleri açısından Yasama organının bir düzenleme yapmış bulunduğunu, 5434 sayılı T.C.Emekli Sandığı Kanununun 89 uncu maddesinin birinci fıkrasında yapılarak, yürürlük tarihini de 1.06.2010 tarihine çekildiğini görmekteyiz. Düzenleme metni;

5997 sayılı Kanunun 14, maddesi;

?5434 sayılı Kanunun 89 uncu maddesinin birinci fıkrası ?Hizmet sürelerinin tamamı bu Kanun ve/veya 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanununun geçici 4 üncü maddesi kapsamında geçenlerden emekli, adi malûllük veya vazife malûllüğü aylığı bağlanan veyahut toptan ödeme yapılan asker ve sivil tüm iştirakçilere, her tam fiili hizmet yılı için aylık bağlamaya esas tutarların bir aylığı emekli ikramiyesi olarak verilir. Son defa bu Kanun veya 5510 sayılı Kanunun geçici 4 üncü maddesi hükümlerinin uygulanmasını gerektiren görevlerde çalışmakta iken emekliye ayrılan ve kendilerine mülga 2829 sayılı Sosyal Güvenlik Kurumlarına Tabi Olarak Geçen Hizmetlerin Birleştirilmesi Hakkında Kanunun 8 inci maddesi uyarınca birleştirilen hizmet süreleri üzerinden aylık bağlananlara ise, bu Kanuna tabi daire, kuruluş ve ortaklıklarda prim veya kesenek ödemek suretiyle geçen hizmet sürelerinin toplamı üzerinden bu madde hükümlerine göre emekli ikramiyesi ödenir. Mülga 2829 sayılı Kanunun 12 nci maddesinin birinci fıkrasının birinci cümlesi ile üçüncü fıkrasının son cümlesinin bu maddeye aykırı hükümleri uygulanmaz.? şeklinde değiştirilmiştir.?

5997 sayılı Kanunun 19 uncu maddesi;

?8 inci, 10 uncu ve 11 inci maddeler 1/10/2008 tarihinden geçerli olmak üzere yayımı tarihinde, 12 nci madde ile 5510 sayılı Kanuna eklenen geçici 27 nci madde 1/4/2002 tarihinden geçerli olmak üzere yayımı tarihinde, 14 üncü madde 1/6/2010 tarihinden geçerli olmak üzere yayımı tarihinde, diğer maddeleri ise yayımı tarihinde yürürlüğe girer.?

Bu değişiklinin anlamı nedir, nasıl bir uygulama yapılacaktır, farklı statüde görev yapan devlet memurları emeklilik ikramiye tutarlarını alabilecekler midir, bu konularda değerlendirmelerimizi şu şekilde yapmak mümkün olacaktır.

Yeni düzenleme, farklı statülerde görev yapan devlet memurlarının birleştirilen hizmet süreleri üzerinden aylık bağlandığında, son statüsünün yine devlet memuru olması şartı gerekmektedir. Eski uygulama dışında bir farklılık olmadığı, aynı şekilde devam etmesi yönünde bir düzenleme yapıldığı görülmektedir. Sonuç olarak, son defa görev statüsünün devlet memurluğu olmadığı müddetçe devlet memurluğunda geçen hizmetlerine karşılık emeklilik ikramiyesi ödenmeyecektir.

Yeni düzenleme de mülga 2829 sayılı Kanunun 12. maddesinin birinci fıkrasının birinci cümlesi ile üçüncü fıkrasının son cümlesinin bu maddeye aykırı hükümlerinin uygulanmayacağı yönünde bir ibareye yer verilmiştir. Bu da, Anayasa Mahkemesinin iptal ettiği ibare sonucunda yeni haliyle mülga 2829 sayılı Kanunun 12 nci maddesinin birinci cümlesinin uygulanamaz hale getirildiği anlamını taşıdığını değerlendirmekteyiz.

Anayasa Mahkemesi iptal kararı sonucunda mülga 2829 sayılı Kanunun 12, maddesinin yeni hali 5.6.2010 tarihinde yürürlüğünü kazanmıştır. Yasama organı bu tarihten sonra yeni düzenleme yapmıştır. Düzenlemenin yürürlük tarihini de 1.,6.2010 tarihine taşımıştır. Bu durumda ne olacaktır;

Anayasa Mahkemesinin iptal kararının yürürlüğe girmesinden önce Yasama Organınca yeni bir yasal düzenleme yapılmıştır.

Yeni düzenleme tüm kapsama dahil kişileri kapsamaktadır.

Yeni düzenlemenin resmi gazete de yayımlanmasından önce kendilerine emeklilik ikramiyesi ödenmesi talebinde bulunan kişiler de dahil olmak üzere yeni düzenlemeye dahil olacakları ortaya çıkmaktadır.

Sonuç değerlendirmemiz: Devlet memurluğunda geçen hizmet sürelerine karşılık emeklilik ikramiyesi alamayan kişilerin Sosyal Güvenlik Kurumuna müracaat etmeleri, red cevabının alınması durumunda yargı yoluna başvurmaları, yargının vereceği kararı beklemelerinde fayda gördüğümüzü belirtebiliriz.

Not: Yanlış anlaşılmaması açısından bir hatırlatma yapmak gerekecektir. Bu düzenleme sigortalı, bağ-kur lu hizmetleri olmayan devlet memurlarının veya bu hizmetleri olmakla birlikte son devlet memurluğu görevinde bulunmakta iken emekliye ayrılan kişilere emeklilik ikramiyesi ödenmeyeceği sonucunu getirmemektedir. Bu durumdaki kişiler, yukarıda açıklanan konu kapsamına dahil olmayıp, 5434 sayılı T.C.Emekli Sandığı Kanununun 89 uncu maddesinin birinci cümlesine göre emeklilik ikramiyelerini alabileceklerini söylememiz doğru olacaktır.

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber