Hükümetin KEY'de faiz oyunu

Haber Giriş : 21 Nisan 2006 15:21, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın "müjde" olarak açıkladığı Konut Edindirme Yardımı (KEY) hesaplarıdaki birikimin nemalandırılmasında uygulanması öngörülen faiz oranıyla Hükümetin hak sahiplerine yeni bir "kazık atmaya" hazırlandığı belirlendi.

TBMM'ye sunulan tasarıda KEY ana para tutarlarının 1987-1999 yılları arasındaki nemasının hesaplanmasında Emlak Bankası'nın 6 ay vadeli mevduata uyguladığı faizin uygulanması öngörüldü. Oysa Emlak Bankası bu dönemde KEY hesapları altı ay vadeli mevduat olarak tutulduğu için, bu vadeye piyasanın neredeyse yarısı kadar faiz uyguluyordu.

Konut edindirme yardımının, haksahiplerine ödenmesine yönelik esasları düzenleyen yasa tasarısı TBMM Başkanlığına sunulurken, bu düzenlemeyle KEY hesaplarının nemalandırılmasında bir faiz "oyunu" yapıldığı ortaya çıktı. Tasarıya göre, hak sahiplerinin konut edindirme yardımı ana para tutarlarının nemalandırılmasında; 1 Ocak 1987 ile 29 Aralık 1999 tarihleri arasındaki dönem için Emlak Bankası'nın 6 ay vadeli mevduata uyguladığı faiz uygulanacak.

Emlak Bankası, KEY hesaplarının yasa gereğince altı ay vadeli mevduatta tutulması nedeniyle altı ay vadeli mevduata çok düşük faiz uyguladı. Örneğin, Ziraat bankası'nın altı ay vadeli mevduata yıllık 71 oranında faiz ödediği 1993 yılında Emlak Bankası ise sadece yüzde 48 faiz uyguluyordu. Yıllık bilişik bazda bakıldığında 1993 yılında örneğin Ziraat Bankası altı ay vadeli mevduata yüzde 83.6 oranında yıllık bileşik faiz verirken, Emlak Bankası'nın verdiği faizin bileşiği ise yüzde 53.76'da kalmıştı.

"ADALETSİZLİĞİN EN GÜZEL ÖRNEĞİ"

Türk-İş Genel Başkanı Salih Kılıç öngörülen uygulamayı çifte standart ve adaletsizlik olarak değerlendirdi.

Kılıç, çalışanların aldıkları tüketici kredisilerine çok yüksek faiz uyglandığına işaret ederek, gönüllülük dışında zorunlu olarak

yapılan tasarrufların ise en düşük faiz oranlarıyla nemalandırılmasını eleştirdi. Kılıç, "Bu durum adaletsizliğin en güzel örneklerinden birisidir" diye konuştu.

"HEP ALMA AĞACI GİBİLER ALIYORLAR"

Bu sistemin düzeltilmesi gerektiğini ifade eden Kılıç "Hep alma ağacı gibiler alıyorlar, ama biraz da vermeleri gerekir.

Ayrıca da bu gönüllü bir tasarruf da değil, zorunlu bir tasarruf" diye konuştu. Kılıç, tüketici kredilerine nasıl yüksek faiz uygulanıyorsa, çalışanların kesintilerinin de aynı şekilde yüksek oranlardan nemalandırılmasını istedi.

Kılıç, "Bu bireysel, gönüllü tasarruf değildir. Yasa zoruyla zorunlu tasarrufu yapan iktidarların elindeki faiz politikası da en yüksek oranda bu nemalandırmayı yapmalıdır. Aksi takdirde adaletsizlik haksızlık hukuksuzluk yaparlar. Paraların bitmiş tükenmiş para olarak geri ödenmesi marifet değil adaletli sağlıklı uygulanan faiz politikasına yugun yapılmalı" diye konuştu.

EMEKLİLERDEN SİYASETÇİLERE UYARI

Türkiye İşçi Emeklileri Derneği (TİED) Genel Başkanı Kazım Ergün, kamu kurumları veya bankalar vatandaştan alacakları olduğunda piyasanın en yüksek faiz oranlarını uyguladıklarına işaret ederek, "Bunun en son ve yalın örneği evler, ocaklar batıran kredi kartları olmuştur" dedi. Ancak çalışanların ve emeklilerin her ne ad altında olursa olsun sağladıkları birikimlerin kamu güvencesinde olduğunu ancak en düşük piyasa faizleriyle nemalandırılarak bekletildiğini ifade eden Ergün, şunları söyledi:

"Yıllarca SSK'nın birikimleri de bu tür fonlarda düşük faizlerle çeşitli kuruluşlara veya şahıslara kredi olarak kullandırılmıştır. Yıllarca bizlerden kesilen konut yardımlarıyla birer ev sahibi olacağız rüyası gördük. Bu rüyadan uyandığımızda evimiz yoktu, üstelik birikimlerimiz de ortada yoktu. Dönemin iktidarları tarafından kandırıldık ve umutlarımız sömürüldü. Tam paralarımızı geri alacabileceğiz derken bu kez de fonda bekleyen bu birikimlerimize yine o dönemlerde en düşük faizlerin uygulandığını öğrendik. Emeklilerimizin yaşadığı hayal kırıklıkları geçtiğimiz genel seçimlerde sandıklara yansımıştı. Umarız tüm siyasetçiler bu durumdan sonuç çıkarabilmişlerdir."

hürriyet

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber