Öğretmenlere danışma hattı nasıl işler?

Milli Eğitim Bakanı Sayın Nabi AVCI 2013’ün son gününde yeni bir projeyi açıkladı. Bakan; Öğretmenlerin ve diğer MEB çalışanlarının Özlük Hakları konusunda yaşadıkları sorunlar ile sorulara çözüm bulacak iletişim hattının kurulduğunu 06 Ocak 2014’ten itibaren hizmet vereceğini açıkladı.

Kaynak : Memurlar.Net - Özel
Haber Giriş : 02 Ocak 2014 11:54, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42

Milli Eğitim Bakanı Sayın Nabi AVCI 2013'ün son gününde yeni bir projeyi açıkladı. Bakan; Öğretmenlerin ve diğer MEB çalışanlarının Özlük Hakları konusunda yaşadıkları sorunlar ile sorulara çözüm bulacak iletişim hattının kurulduğunu 06 Ocak 2014'ten itibaren hizmet vereceğini açıkladı.

Sistemin amacını bakanlık sitesi kaynaklı olarak belirtecek olursak;

- Kaynak israfı ve zaman kaybını azaltmak,

- Sorulara doğru cevap, sorunlara uygun çözüm bulmak,

- Arayan kişiyi bizzat konunun muhatabına yönlendirmek,

- Uygun birim veya çalışma grubunu bilgilendirmek

- Geleneksel insan kaynağı modeli yerine bireysel hizmet anlayışına ulaşmak

Fikir insan ve çalışan odaklı bir sistemi içeriyor. Alo 147 tecrübesinde olduğu gibi asla ve asla şikayet hattı olarak hizmet vermeyecek. Öğretmen sorununu veya sorusunu iletecek, en yakın ve yetkili kaynaktan cevap verilecek.

Bunun için İnsan Kaynakları Genel Müdürlüğünde personel hazırlığı yapılmış. Eğer telefonun karşısındaki personelin çözemeyeceği bir durum söz konusu olursa not alınacak araştırılacak ve öğretmene dönülecek.

Buradaki sorunlardan biri şu: öğretmen sorununu iletti, mevzuata uygun cevabını da aldı peki bu cevabı öğretmen, amirine nasıl anlatacak? Al bir de sen mi ara diyecek amirine?

Bu tabii ki mümkün değil. Bu noktada bakanlık ilgili birimle muhatap olarak sorunu çözmeye çalışacaktır. Ya da durumla ilgili bilgi isteyecek ve MEB buna göre cevap verecektir.

Bazı konularda yazılı olarak açıklama da yapılması sistemi daha işler kılabilir. Örneğin çok sorulan konu ve sorularla ilgili yazılı açıklama yapılıp MEB'in İKGM sayfasında yayımlanarak tüm öğretmenlerin ve çalışanların bilgilendirilmesi şart. Aksi halde sorunlar azalma yerine büyüyecektir.

Bu ayağın da işletilmesi kaçınılmaz.

Hatta bazı durumlarda öğretmene mail adresi verilmek suretiyle soru yada sorunun yazılı olarak göndermesi talep edilebilir ve cevap da resmi yazı olarak (mail yoluyla) iletilebilir.

Ayrıca ülke genelinde birlik sağlanması için de yerinde bir uygulama ve fırsat olacaktır uygulama. Böylece her il kafasına göre takılamayacak. Örneğin bir öğretmen norm fazlası atamaları ne zaman yapılacak diye sorduğunda bakanlık yönetmeliğe göre Mart ayında tamamlanmak zorunda diyorsa o zaman ülke genelinde tamamlanacak. Ya da illerin takvim yapması gereken durumlarda A ilini soran öğretmene şu tarihlerde yapılacak denilebilecek.

MEB'e bu noktada da uyarımız MEM'lerin ya da telefonun karşısındaki personelin muallak cevaplar vermemesi kesin bilgi vermesi. Örneğin Mayıs ayı sonuna kadar yapmayı düşünüyoruz değil. Nisan ayı başında duyuruya çıkılıp tamamlanacaktır şeklinde cevaplar verilmeli.

Bu da bakanlık, il, ilçe nezdinde çalışma programlarının hazırlanmasını ve uyulmasını zorunlu kılacak. Uymayan birimlere yaptırım uygulamak da bakanlığa düşecektir. Aksi halde MEB'in güvenirliliğine gölge düşürülmüş olacaktır. Bunun da bir bedeli olmalıdır.

Niyet iyi fakat uygulamanın sorunsuz olması önemli. Kaldı ki MEB sadece İnsan Kaynakları Genel Müdürlüğünden oluşmuyor. Diğer birimlere de sirayet etmesi lazım...

Bunlar olmazsa zaten çok karışık olan yapı daha da karışık bir hal alacaktır.

Bu da 444 49 46 hattının öğretmelerin 46 ya takılı kalmalarına yol açabilir. Yani tabir caizse biz eğitim çalışanlarına kafayı yedirebilir.

Toplumumuzda bilindiği üzere 46 sayısı akıl sağlığını yitirmek, ceza ehliyetine sahip olmamak anlamına gelmektedir.

Bunun da sebebi 2004'te değiştirilen 1926 yılında yürürlüğe giren Türk Ceza Kanununun 46.maddesinin: " fiili işlediği zaman şuurunun veya harekatının serbestisini tamamen kaldıracak surette akıl hastalığına duçar olan(yakalanan) kimseye ceza verilemez" şeklinde olması.

Bazen öyle durumlarla karşı karşıya kalıyor ki insan 46'lık olmaması işten bile değil.

Bu işin altından kalkmak daha doğrusu altında kalmamak gerçekten zor ama sorunsuz işletilirse gerçekten yararlı sonuçlar doğuracak, MEB'in son dönemde yıpranan imajının da düzeltilmesi söz konusu olabilecektir... Sözlü olması yerine yazılı bir sistem kurulup cevaplar da yazılı olarak elektronik ortamda herkesin bilgisine sunulsa daha iyi olurdu şeklindeki kaygı ve önerimizi de tekrar ettikten sonra;

Bu iyi niyetle kurulan 444 49 46 hattının; sadece İnsan Kaynakları Genel Müdürlüğünü ilgilendiren, çalışanların Özlük hakları ile ilgili olan konularda zaman kaybını önlemek, anında çözüm ve cevap bulmak için kurulduğunu tekrar hatırlatır, hayırlı ve amacına uygun bir şekilde yararlı olmasını dileriz...

Maksut BALMUK

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber