Doçent unvanını alan Yard. Doçent'e, Doçentin ek göstergesinin uygulanması gerektiği hk. Danıştay kararı

Kaynak : Memurlar.Net
Haber Giriş : 13 Mayıs 2006 17:31, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42
Dairesi Karar Yılı Karar No Esas Yılı Esas No Karar Tarihi
SEKİZİNCİ DAİRE 2005 1605 2004 3876 06/04/2005

KARAR METNİ

- DOÇENT UNVANINI ALAN DAVACIYA BU UNVAN İÇİN ÖNGÖRÜLEN EK GÖSTERGE ÜZERİNDEN MAAŞ VE BUNA BAĞLI MALİ HAKLARIN ÖDENMESİ GEREKECEĞİ,

YARDIMCI DOÇENT KADROSUNDA BULUNDUĞU İÇİN ÖDENMEMESİNDE HUKUKA UYARLIK BULUNMADIĞI HK.

Temyiz İsteminde Bulunan : ...

Vekili : Av. ....

Karşı Taraf : Niğde Üniversitesi Rektörlüğü - NİĞDE

Vekili : Av. ...

İstemin Özeti : 14 Mayıs 2002 tarihinde doçent unvanı alan davacının maaş ve buna bağlı bütün mali haklarının doçent unvanını aldığı tarihten itibaren doçentlere uygulanan ek gösterge üzerinden hesaplanarak yasal faiziyle birilikte ödenmesi istemiyle yaptığı başvurunun reddine ilişkin Niğde Üniversitesi Rektörlüğünün 16.10.2003 gün ve 4655-4642 sayılı işleminin iptali ile ödenmeyen ek gösterge farklarının 14.05.2002 gününden itibaren yasal faiziyle birlikte ödenmesi istemiyle açılan davada; ek gösterge tutarının kamu görevlisinin derece ve kademesine bağlı olarak saptanan aylık miktarından ayrı hesaplanmasına olanak bulunmadığı, halen yardımcı doçentlik kadrosunda bulunan davacının salt doçent unvanını alması nedeniyle bu unvan için öngörülen ek göstergeden yararlanmasına hukuken olanak olmadığı gerekçesiyle davayı reddeden Konya 2. İdare Mahkemesinin 31.05.2004 gün ve E:2003/837, K:2004/649 sayılı kararının, hukuka aykırı olduğu öne sürülerek, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Yasasının 49. maddesi uyarınca temyizen incelenerek bozulması istemidir.

Savunmanın Özeti : İstemin reddi gerektiği savunulmaktadır.

Danıştay Tetkik Hakimi Özdal ÖZEREN'in Düşüncesi : Temyiz isteminin kabulüyle mahkeme kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.

Danıştay Savcısı Ahmet Yahya ÖZDEMİR'in Düşüncesi : İdare ve vergi mahkemelerince verilen kararların temyizen incelenerek bozulabilmesi için, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49 uncu maddesinin birinci fıkrasında belirtilen nedenlerin bulunması gerekmektedir.

Temyiz dilekçesinde öne sürülen hususlar, söz konusu maddede yazılı nedenlerden hiçbirisine uymadığından, istemin reddi ile temyiz edilen Mahkeme kararının onanmasının uygun olacağı düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Hüküm veren Danıştay Sekizinci Dairesince işin gereği görüşüldü:

Uyuşmazlık, doçent unvanını alan ancak kadrosu yardımcı doçent olan davacının doçent unvanı için öngörülen ek göstergeden yararlandırılmamasına ilişkin işlemden doğmuştur.

2914 sayılı Yükseköğretim Personel Yasasının 418 sayılı Kanun Hükmünde Kararname ile değişik "Gösterge Tablosu ve Ek Göstergeler" başlıklı 5. maddesinde, aylıkların hesabında ayrıca bu Yasaya ekli ek gösterge cetvelinde unvan ve derecelere göre belirlenen ek gösterge rakamlarının dikkate alınacağı hükmüne yer verilmiştir.

Dosyanın incelenmesinden, 14.05.2002 tarihinden itibaren doçent unvanını alan davacının, bu unvan için öngörülen ek gösterge üzerinden aylık ödenmesi yolunda yaptığı başvurunun reddedildiği, bu işlemin iptali istemiyle açılan davanın ise, Konya 2. İdare Mahkemesince ek gösterge tutarının kamu görevlisinin derece ve kademesine bağlı olarak saptanan aylık miktarından ayrı hesaplanamayacağı, yardımcı doçent kadrosunda bulunan davacının salt doçent unvanını alması nedeniyle doçentler için öngörülen oranda ek gösterge tutarının ödenmesine hukuken olanak bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddedildiği anlaşılmıştır.

2914 sayılı Yasanın anılan 5. maddesinin 418 sayılı KHK ile değiştirilmeden önceki halinde kadroya atanma şartı aranırken anılan değişiklikten sonra bu şartın aranmadığı, dolayısıyla doçent unvanını almış olmanın bu unvan için öngörülen ek göstergeden yararlanmak için yeterli olduğu açıktır.

Bu durumda, doçent unvanını alan davacıya bu unvan için öngörülen ek gösterge üzerinden maaş ve buna bağlı mali haklarının ödenmesi yolunda yapılan başvurunun reddine ilişkin işlemde hukuka ve yasal düzenlemelere uyarlık bulunmadığından, davanın reddi yönünde verilen Mahkeme kararında hukuki isabet görülmemiştir.

Açıklanan nedenlerle, Konya 2. İdare Mahkemesi kararının bozulmasına, yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın anılan Mahkemeye gönderilmesine 06.04.2005 gününde oybirliği ile karar verildi.

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber