Taşlarla gelen şifa

Kaynak : Bugün
Haber Giriş : 29 Mart 2007 12:47, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42

30 yıllık klinik biyokimya uzmanı Doktor İnci Erkin, doğal taşların sağlık haritasını çıkardı. Taşlar ve kristallerden enerji psikolojisi teknikleri ile yararlanan Erkin, "Ruhunu doyurup besleyemediğimiz hasta sadece klasik ilaçlar ile her zaman iyiliğe ulaşamıyor, hepimizde var olan içsel şifa gücünü açığa çıkaramıyordu. Kısacası ben artık şifacı bir biyokimyacıyım" dedi

Enerji psikolojisi teknikleri alanında uluslararası eğitim aldıktan sonra taşlara yönelen ve enerji terapileri üzerine çalışan İnci Erkin, yine bu alanda kriter olarak kabul edilen Association of Advancement of Meridian Energy Tecniques tarafından uluslararası eğitmen olarak seçildi. Taşların iyileştirici güçlerine olan inancın çok eski olduğ u n u belirten E r k i n , "Türklerin orta Asya'dan göçlerine, sihirli 'ya da' taşını Çinlilerin parçalayıp, kendi ülkelerine götürmelerinin neden olduğu destanlarımızda yazılıdır. Bu kayanın çok büyük bir yeşim taşı olduğuna inanılmaktadır. Efsane ülke Atlantis'te de kristalin gücünden söz edilir. Kristaller ve taşlar evrendeki en yüksek enerji formu olan ışığı alma, bulundurma, yansıtma, yayma, kırma yeteneğindedirler. Bütün maddelerde olduğu gibi atomlardan oluşurlar. Eski Mısır, Mısır, Güney Amerika, Tibet, Hindistan, Çin değerli ve yarı değerli taşların çok kullanıldığı kültürlerdir. Günümüzde de taşlar modern tıpta da kullanılmaktadırlar. Yakut uçlu lazer cihazları, ultrasonlarda kullanılan kuarz kristalleri gibi. Ayrıca kuarz kristalleri bilgisayarlarda hafıza çipleri olarak da kullanılmaktadır. Bedenlerimizde de meridyenler boyunca elektriksel akım olduğunu biliyoruz. Bir insana baktığımızda bu enerjiyi çıplak gözle göremiyoruz ama kalbimizdeki elektriksel akımları EKG, beynimizdeki elektriksel aktiviteyi ise EEG cihazları ile kağıda döküp, görünür hale getirebiliyoruz" dedi. Eğitim almış kişilerce taşların, duygusal bozuklukları, bedensel dengesizlikleri onarmak için kullanılabileceğini söyleyen Erkin, "Taşlar ve kristallerin enerjileri taşındıkları süre içerisinde sahiplerinin elektromanyetik alanı ve aurası ile iletişime geçer. İnsanın enerji alanındaki bozuklukları, duygusal ve fiziksel stresi, taşlar yaydıkları belli dalga boylarındaki enerjileri ile düzeltebilirler. Bu hissedilmeyen enerji ve ışığın gücü ile kişisel güçte artış olur ve denge sağlanır. Taşlarla çalışırken onların arındırılması da gerekir. Ayrıca bazı taşlar toksik maddeler içerdikleri için çok dikkatli olunmalıdır. Örneğin Realgar yüksek dozda arsenik içerebilir. Kristaller ve taşlar masaj yağlarının ya da aromaterapi esanslarının içerisinde bulundurulursa etkilerini olumlu yönde artırırlar. Obsididiyen gibi volkanik özellikteki taşlarla yapılan sıcak taş masajı da son derece rahatlatıcıdır" diye konuştu. Önceliğin kesinlikle klasik tıpta olduğunu tamamlacıyı tıbbın ise daha sonra geldiğini söyleyen Erkin, "Bedenimizin değişik organları değişik duyguları algılar. Kalp ve akciğer; üzüntü ve yası, karaciğer; öfkeyi, mide; korku ve endişeyi algılar ve depolar. Geçmişte yaşadıklarımız da enerji alanımızı bulutlandırabilir. Görünmez zihin kalp blokajları oluşabilir. Şifacı bu blokajları bir ritüelle, uygun taşları kullanarak çözebilir, kişiyi arındırabilir" dedi.

VÜCUDUMUZDAKi 7 ENERJİ MERKEZi VE TAŞLARIN ETKiSi

İşte Doktor Erkin'e göre insan vücüdundaki 7 enerji merkezi ve taşların etkisi

1-Kök Enerji Merkezi: Rengi kırmızı ve siyah. Kuyruk sokumunda yerleşiktir. Aromatik yağları; sedir- karanfil. Taşları; yakut, garnet, kantaşı, kırmızı jasper, siyah turmalin, obsidiyen, dumanlı quartz. Cinsellikle ilgili merkezi, toprakla bağlantımızı sağlar.

2- Karın Enerji Merkezi: Rengi oranj. Aromatik yağları; sandal ağacı, ylang ylang. Üreme organlarımızın sağlığı ile ilgilidir. Taşları; sitrin, amber, yakut, garnet, karneliyen.

3-Güneş Sinir Ağı: Rengi sarı. Aromatik yağları; lavanta, biberiye, bergamuttur. Karın boşluğumuzdaki özellikle sindirim sistemi organlarımızla ilgili. Mide, karaciğer, safra kesesi, barsaklar, pankreas gibi. Hedefleri gerçekleştirme ve kişisel gücün pozitif kullanımı bu enerji merkezi dengeli olduğunda mümkündür.

4-Kalp Enerji Merkezi: Rengi yeşil ve pembedir. Aromatik yağı; gül yağıdır. Kalp, göğüs kafesi, akciğerler ve timus bezimizle ilgilidir. Taşları; yeşim, krezeopras, dioptaz, pembe kuarzdır. Akıl, mantık, duyguların gerçekliği ,arkadaşlık, dostluk ve paylaşım ile ilgili merkezimizdir. Sevgiyi alışverişi kalp enerji merkezinin görevlerindendir.

5 - Boğaz Enerji Merkezi: Rengi gök mavisidir. Aromatik yağları; adaçayı, okaliptus. Boğaz bölgemizdeki tiroid, paratiroid, yemek ve nefes borularımızla ilgilidir. İnsanın kendini ifade etme merkezi olarak görülüyor. Taşları; kalsedon, turkuaz, lapis, lazuli, aquamarin, kynatik, sodalit

6- Alın Enerji Merkezi: Rengi koyu mavi, laciverttir. Eterik yağı; nane ve yasemindir. Konstanstrasyon ve düşünce ile ilgili merkezimizdir. Bilinç düzeyi, bu merkez ne kadar güzel çalışırsa o denli yüksek olur. Taşları; lapis, sodalit, safir sugelit, ametisttir.

7- Taç Enerji Merkezi: Rengi mor ve beyazdır. Eterik yağı; günlük ve lotustur. Kişisel kimliğimizi bulmamızı ve evrenle sonsuzla bağlantı kurup, bütünleşmemizi sağlar. Taşları; elmas., kuarz, topaz, selenit, heliodor gibi taşlardır. Kralların, kraliçelerin taçlarının en yüksek noktasında en büyük ve parlak elmasları kullanması bu yüzdendir.

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber