Adli belgelerdeki kişisel bilgiler için yasal düzenleme yapılmalı!

Herhangi bir hukuki uyuşmazlıktan dolayı davacı veya davalı, sanık veya müşteki ya da herhangi bir sıfatta adliyelerde dosyası olan kişilerin açık adres bilgileri ve kişisel bilgileri dilekçelerinde ya da verilen kararda ya da beyanının alındığı tutanakta yazılıdır. Her ne kadar Kanunlarımızda adres bilgilerinin ve kişisel bilgilerin gerekçeli kararda ya da iddianamede yazılması emredici hüküm ise de, kötü niyetli kişiler husumet besledikleri kişilerin adres bilgilerine veya kişisel bilgilerine mahkeme kararlarından veya iddianameden ya da dava dosyasındaki ifade tutanağında yazılı olan bilgilerden ulaşabilmektedir. Böylece özel bilgiler mahkeme ilamlarında veya iddianamede ya da herhangi bir mahkeme evrağında yazıldığı için, husumet besleyen kişi husumetlisinin bilgilerine kolaylıkla ulaşabilmektedir.

18 Ocak 2021 tarihinde Memurlar.Net'te yayımlanan bir haberde "takıntılı bir kişinin meydana getirdiği rahatsızlık" üzerinde durulmuştur.

Esasında; kişilerin gerek soruşturma aşamasında gerekse de kovuşturma aşamasında vermiş oldukları kişisel bilgiler, kötü niyetlilere yapacakları işlerin hazırlığı için fırsat sunmaktadır. X adlı kişi, X Cumhuriyet Başsavcılığı'na Y adlı kişiyi şikayet için gittiğinde, savcılık ilgili kişinin ifadesini alırken T.C Kimlik Numarası, adres bilgisi ve cep telefonu numarası gibi kişiye ulaşılması çok kolay olan bilgileri tutanağa yazmaktadır. Şikayetçi olduğu kişi, aynı savcılığa ifadesini vermek için geldiğinde ise, kendisini şikayet eden kişinin detaylı kimlik bilgilerine erişim sağlayabilmektedir. Bu gibi kişisel bilgilere, başkalarının kolaylıkla ulaşması, psikolojik rahatsızlığı olan kişilere ya da kişisel bilgilerine ulaştığı kişiye yönelik husumet besleyen/besleyenlere fırsat vermektedir.

NELER YAPILMALIDIR ?

Öncelikle; Sanık veya müştekinin veya herhangi bir sıfatla ifadesine başvurulan kişilerin kimlik bilgilerinin ve özel bilgilerinin tutanağa yazılacağı hükmünü ihtiva eden Kanunlarımızda kişisel bilgilerin gizlenmesine yönelik değişiklik yapılmalıdır.

Ayrıca, elektronik tebligatın gerçek ve tüzel kişilerin kullanımı yaygınlaştırılmalı, kişilerin elektronik tebligat kullanımı teşvik edilmelidir. Elektronik tebligatın kullanımı yaygınlaştığında, yargı makamları tarafından muhataplarına tebliğ için gönderilen tebligatların iadeleri söz konusu olmayacak, kişilerin özel bilgilerini içeren tebligatlar başkaları tarafından kendilerine tebliğ edilmeyeceği için bu bilgilerin başkaları tarafından görülmesi de önlenmiş olacaktır.

Öte yandan, başkası tarafından kişisel bilgileri bilindiğinde, bilgisi öğrenilen kişinin mağduriyetine sebep olacak kişisel bilgilerin soruşturma ve kovuşturma aşamasında sadece Mahkeme veya cumhuriyet savcılığı tarafından görülmesi sağlanmalı, dosyanın paydaşı olmayan kişilerce kısıtlanması için Kanunda bu hususa ilişkin düzenleme yapılmalıdır. Soruşturma veya kovuşturma aşamasında veya kişilerin ifadelerini verdikleri sırada Kanunun; cep telefonu, adres bilgisi veya diğer kişisel bilgilerin yazılmasını zorunlu tuttuğu yerlerde bu tür kişisel bilgilerin Mahkeme evraklarında veya savcılık evraklarında yazılmasına kısıtlama getirilmelidir.

Adres bilgilerinin ilk harflerinin gösterimi, T.C Kimlik Numarasının gizlenmesi, telefon numarasının sadece Cumhuriyet savcısı veya Mahkeme hakimi tarafından görülmesi gibi düzenlemeler yapılabilir.

Konunun önemi ilgililer tarafından dikkate alınıp gerekli düzenlemelerin yapılması dileğiyle.

ÇOTANAK